Dünyanın en küçük kitaplarından biri açık artırmada satıldı

İncil'deki bir duanın farklı dillerdeki versiyonlarının yazdığı kitap 5 milimetre x 5 milimetre ölçülerinde

Minyatür kitapların tarihi MÖ 2325'e kadar uzanıyor (VRT)
Minyatür kitapların tarihi MÖ 2325'e kadar uzanıyor (VRT)
TT

Dünyanın en küçük kitaplarından biri açık artırmada satıldı

Minyatür kitapların tarihi MÖ 2325'e kadar uzanıyor (VRT)
Minyatür kitapların tarihi MÖ 2325'e kadar uzanıyor (VRT)

Dünyanın en küçük kitaplarından biri, Belçika'nın başkenti Brüksel'deki bir açık artırmada satıldı.
18 Aralık'ta düzenlenen açık artırmada, 5 milimetre x 5 milimetre ölçülerindeki deri ciltli eser, 4 bin 200 euroya (yaklaşık 60 bin TL) alıcı buldu.
Kitap, İncil'deki Göklerdeki Babamız (Lord's Prayer) duasının İngilizce, Amerikan İngilizcesi, Felemenkçe, Almanca, Fransızca, İspanyolca ve İsveççe versiyonlarını içeriyor.
Kitap
Kitabın yanında, yapımında kullanılan metal baskı plakalar da verildi (Arenberg Auctions)
Kitabın 1000 ila 1500 euro (yaklaşık 15 bin ila 20 bin TL) arasında satılması bekleniyordu. Ancak adı açıklanmayan alıcı, müzayedede eseri 3 bin 500 euroya (yaklaşık 50 bin TL) kaptı. Meblağ masraflarla 4 bin 200 euroya yükseldi.
Açık artırmayı düzenleyen Arenberg Auctions'tan Henri Godts şöyle konuştu:
"Basılı metin o kadar küçük ki çıplak gözle okunamıyor. İyi bir büyüteç gerekiyor. Kopya onlarca yıldır bir koleksiyonda mücevher kutusunda saklanıyor. İsterseniz kitabı şeffaf bir mücevherin içine koyup boynunuza takabilirsiniz."
Kitap, Almanya'daki Gutenberg Müzesi tarafından 1952'de basılan birkaç yüz kopyadan biri. Müze bu kitaplarla, II. Dünya Savaşı'ndan sonra binasının yeniden inşası için bağış toplamaya çalışmıştı.
ABD merkezli Minyatür Kitap Derneği'ne göre yüksekliği, genişliği veya kalınlığı 7,62 santimetreyi geçmeyen kitaplara minyatür deniyor. Teeny Ted from Turnip Town (Şalgam Kasabalı Ufak Ted) adlı kitap, Guinness Dünya Rekoru'nu elinde bulunduruyor. Kitabın boyutları 70 mikrometre x 100 mikrometre.
 
Independent Türkçe, Guardian, Brussel Times



Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
TT

Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)

Bilim insanları gizemli bir enerji patlamasının, kırmızı cüce bir yıldızdan ve ölü bir yıldızın kalıntısından geliyor olabileceğini buldu.

Gökbilimciler radyo dalgası yayan bir patlama türünü uzun zamandır anlamaya çalışıyor. Normalde bir bölgeden gelen art arda patlamalar arasında birkaç saniye hatta daha kısa süre olur.

Ancak 2006'dan beri, patlamalar arasındaki sürenin birkaç dakikadan birkaç saate kadar değişebildiği olaylar saptanmaya başladı.

Uzun periyotlu radyo geçişi denen bu olaylar neredeyse 20 yıldır bilim insanlarının kafasını karıştırıyor ve bu aralıklı patlamalarda nasıl radyo dalgası üretildiğini anlamaya çalışıyorlar.

Bunlar genellikle galaksinin kalabalık bölgelerinde görüldüğü için hangi cisimden geldiklerini anlamak da zorlu bir iş.

Bulguları hakemli dergi Astrophysical Journal Letters'ta 26 Kasım'da yayımlanan yeni çalışmadaysa Samanyolu'nun daha az gökcismi içeren eteklerinden gelen bir uzun periyotlu radyo geçişi incelendi.

GLEAM-X J0704-37 adı verilen bu olayda her üç saatte bir 30 ila 60 saniye süren patlamalar gerçekleşiyor. Uzun periyotlu radyo geçişi olayları arasında, art arda patlamaları arasında en çok süre olan GLEAM-X J0704-37 bu anlamda rekoru elinde tutuyor.

Güney Afrika'daki MeerKAT ve Şili'deki Güney Astrofizik Araştırma teleskoplarını kullanan bilim insanları, GLEAM-X J0704-37'nin M-tipi yıldız diye de bilinen bir kırmızı cüceden geldiğini gözlemledi.

Curtin Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Natasha Hurley-Walker "M-tipi yıldızlar, Güneş'in kütlesinin ve parlaklığının çok azına sahip olan düşük kütleli yıldızlardır. Samanyolu'ndaki yıldızların yüzde 70'ini oluştursalar da hiçbiri çıplak gözle görülemez" diyerek ekliyor: 

M-tipi yıldız tek başına bizim gördüğümüz miktarda enerji üretemez.

Verileri tekrar inceleyen ekip kırmızı cücenin muhtemelen ikili bir sistem içinde yer aldığını buldu. Araştırmacılar diğer cismin, beyaz cüce yıldız olduğunu tahmin ediyor. 

Güneş gibi yıldızlar, süpernova patlaması geçirecek kütleye sahip olmadığı için yaşam döngülerinin sonuna geldiğinde dış katmanlarını atmaya başlıyor. Geriye kalan çekirdekse muazzam bir yoğunluğa sahip beyaz cüceye dönüşüyor. 

Bilim insanları sistemdeki güçlü manyetik alanların, hızla dönen nötron yıldızları (pulsar) gibi düzenli enerji patlamalarına yol açtığını öne sürüyor. 

Ekip halihazırda çalışmalarına devam ederek bu sistemi doğrulamaya ve radyo dalgalarını tam olarak nasıl ürettiğini anlamaya çalışıyor. 

Ayrıca teleskopların eski gözlemlerinde, GLEAM-X J0704-37'ye benzer patlamalar da bulmayı umuyorlar.

Independent Türkçe, Space.com, Science Daily, Astrophysical Journal Letters