Şaran Koruma Alanı, el-Ula’da vahşi turizm yeni yüzü oluyor

Dağların kayalık oluşumları Şaran Koruma Alanı, ziyaret edenleri şaşırtıyor
Dağların kayalık oluşumları Şaran Koruma Alanı, ziyaret edenleri şaşırtıyor
TT

Şaran Koruma Alanı, el-Ula’da vahşi turizm yeni yüzü oluyor

Dağların kayalık oluşumları Şaran Koruma Alanı, ziyaret edenleri şaşırtıyor
Dağların kayalık oluşumları Şaran Koruma Alanı, ziyaret edenleri şaşırtıyor

Suudi Arabistan'a bağlı el-Ula şehrinin hem insani hem de jeolojik olarak çok uzun bir tarihin mirasçısı olduğu kimse için bir sır değil. Bununla birlikte, el-Ula safari deneyimini doğanın tüm hazineleri ve gizemleriyle dolu sürpriz ve hayranlıkla dolu kılan uçsuz bucaksız bir vahşi doğaya sahip.
El-Kuleybe Platosu'ndan başlayan ve korumayla gezen bir cip aracılığıyla 3 saat süren Orta Doğu safarisi, ziyaretçinin bitki, hayvan ve tüm vahşi hayatın güvenliğini temin için getirilen bölgeyi temiz tutma, çöp atmama ve belirtilen yollarda yürüme gibi katı yükümlülükleri kabul eden bir imzayla start alır.
Safarinin ilk durağı, rehberlerin anlatımları için durdukları tarihî yazıtların yakınında, çoğunlukla insan, hayvan ve sembolik formları temsil eden en nadide yazıtların yer aldığı “el-Araba” bölgesi ile başlar.
Tura kısa bir mola veren rehberler, vahşi doğanın ortasında pişirdikleri çayı, güzel bir kokuya sahip olan yabani kekik yapraklarıyla tatlandırdılar.
Gezinin sonlanmasıyla birlikte ziyaretçiler, korumalı bölgenin girişini çevreleyen portakal ağaçlarının arasından el-Ula narenciyesini tatmak için geri döndü.
Arap Yarımadası'ndaki eski Arapların geçmişine tanıklık eden tarihi bir alanda, bölge üzerindeki çevresel etkiyi azaltmak, el-Araba derin vadilerinde, görkemli dağlarda ve büyüleyici arazide dolaşmak ve labirentleri arasında çeşitli vahşi hayvanlar arasında yaşamak için belirli bir yol izlemesi dikkat çekici görünüyor.
Dağların kaya oluşumları, safari turu sırasında Şaran koruma alanı ziyaretçilerini şaşırtıyor. Söz konusu dağların isimleri, doğanın üzerlerinde yarattığı şekle göre ilişkilendirilmiş olup en ünlüsü, sürekli ileriye bakan ve tıpkı bir insan yüzüne benzeyen ‘el-Vechu’ dağı. El-Ula’da ünlü bir ikona dönülen bu olağanüstü dağ, tuhaf şekli moda çizimleri ve hediyelik eşya dünyasına girdi.
Bir müzik parçası eşliğinde sallanan kızlar şeklinde görülen ‘er-Rags’ dağlarının birbiriyle uyumlu kıvrımları açıkça görülüyor.
Çölün ortasındaki diğer dağlar ise, tıpkı bir şiirsel manzara gibi birbirini kucaklayan iki dağ ‘el-Hubbe’ dağı, hamile bir kadın gibi göbeği şişmiş olan ‘el-Hamil’ dağı, Ve doğa tarafından ustalıkla yontulmuş, görenleri hayrete düşüren, sanatsal heykelleri andıran daha nice dağlar bölgede mevcut.
Şaran Koruma Alanı, zengin tüylü kırmızı boyunlu devekuşları, sevimli Nubian dağ keçisi ve zarif insan geyiği de dahil olmak üzere çok sayıda harika vahşi hayata ev sahipliği yapıyor. Koruma alanı aynı zamanda, ince uzuvlu tavşanlara, Marmota benzeyen Güney Afrika Damanı ve yeşil arı yiyici, benekli lark ve el-Ula semalarında dolaşan kartallar gibi çeşitli kuşlar gibi özel hayvan türleri için bir sığınak sağlıyor.
Nesli tükenmekte olan Arap kurtları, ceylanlar ve büyük kulaklı kızıl tilkiler bu topraklarda dolaşmak için geri dönmeleri sağlıklı bir ekosisteme işaret ediyor. Ancak bu canlılardan en çekici olanı nesli tükenmekte olan Arap parslarıdır.
Koruma alanı, ekosistemi büyük kedilerin yeniden tanıtılabileceği noktaya geri döndürmeyi ve bu türlerin tekrar gelişmesine yardımcı olmayı arzuluyor.
Safari turunu daha konforlu hale getirmek için organizatörler ziyaretçilere, soğuk kış sabahları giymek için bir şapka, güneş gözlüğü, güneş kremi ve sıcak tutan bir ceket getirmenin yanı sıra rahat, uzun kollu kıyafetler giymelerini tavsiye ediyor. Diğer yandan, kırmızı kayaların yüksek kanyonlarını, genişleyen çölü ve narin kır çiçekleri örtüsüyle kaplı vadileri görmek için koruma alanı, çarpıcı doğa harikalarından oluşan sonsuz bir hazineye sahip.
Şaran koruma alanı, gelecekte eko-turizmin değerlerini göz önünde bulundurarak tasarımı el-Ula'nın vahşi doğasından, tarihinden ve eşsiz kültüründen ilham alan dünyaca ünlü mimar Jean Nouvel tarafından tasarlanan lüks bir tesise ev sahipliği yapacak.



Riyad'da ikili ilişkiler ve bölgesel konular üzerine Suudi-Mısır görüşmeleri

Prens Faysal bin Ferhan'ın geçen yıl Kahire'ye yaptığı ziyaret sırasında Mısır-Suudi görüşmelerinden bir bölüm (SPA)
Prens Faysal bin Ferhan'ın geçen yıl Kahire'ye yaptığı ziyaret sırasında Mısır-Suudi görüşmelerinden bir bölüm (SPA)
TT

Riyad'da ikili ilişkiler ve bölgesel konular üzerine Suudi-Mısır görüşmeleri

Prens Faysal bin Ferhan'ın geçen yıl Kahire'ye yaptığı ziyaret sırasında Mısır-Suudi görüşmelerinden bir bölüm (SPA)
Prens Faysal bin Ferhan'ın geçen yıl Kahire'ye yaptığı ziyaret sırasında Mısır-Suudi görüşmelerinden bir bölüm (SPA)

Suudi Arabistan Pazartesi günü Suudi Arabistan ve Mısır arasında iki ülkenin dışişleri bakanları düzeyinde gerçekleştirilecek İzleme ve Siyasi İstişare Komitesi'nin yedinci bakanlar toplantısına ev sahipliği yapoyor.

Mısır'ın Riyad Büyükelçisi Hani Ebu Sare, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, masadaki en önemli dosyaların “ikili ilişkiler ve iki ülkeyi ilgilendiren bölgesel meseleler” olacağını belirterek, ortak çıkar dosyalarının acil ve sıcak hale geldiğini ve iki ülke arasında en üst düzeyde koordinasyon gerektirdiğini söyleyerek birçok detayın daha sonraki bir tarihte netleşeceğini belirtti.

Mısır Dışişleri Bakanlığı bugün erken saatlerde yaptığı açıklamada Dışişleri Bakanı Dr. Bedr Abdulati'nin Mısır ve Suudi Arabistan arasında Takip ve Siyasi İstişare Komitesi'nin toplanmasının yanı sıra iki kardeş ülke arasındaki ikili ilişkileri desteklemek, güçlendirmek ve ortak bölgesel sorunlar hakkında istişarelerde bulunmak amacıyla bir dizi üst düzey Suudi yetkiliyle görüşmelerde bulunmasının beklendiği bir ziyaret için Suudi Arabistan'a gittiğini duyurdu.

Geçen yılın başlarında Mısır'ın başkenti Kahire'de iki ülkenin dışişleri bakanları düzeyinde aynı komitenin bir toplantısı düzenlenmiş, toplantıda çeşitli alanlarda ikili işbirliği mekanizmalarının yoğunlaştırılması, iki ülkeyi ilgilendiren ve ortak çıkarlarına hizmet eden konularda ortak koordinasyonun geliştirilmesinin yolları ele alınmış, ayrıca başta Gazze Şeridi'ndeki durum olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmeler ve bunlar üzerinde sarf edilen çabalar değerlendirilmişti.

Görüşme sırasında Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ülkesinin iki ülke arasındaki ikili ilişkileri çeşitli alanlarda güçlendirme arzusunu vurgulayarak iki ülke liderlerinin direktifleri doğrultusunda ikili ilişkilerin ulaştığı seviyeden övgüyle söz ederken Mısırlı mevkidaşı da Kahire ve Riyad'ın bakanlar düzeyinde siyasi istişare mekanizmasını her yıl düzenlemek istediklerini vurgulayarak bu zor anlarda kardeşler arasında koordinasyonun ve rollerin bütünleştirilmesinin öneminin arttığını ifade etti.

Takip ve Siyasi İstişare Komitesi de Suudi Arabistan ve Mısır dışişleri bakanlıklarının üst düzey yetkilileri düzeyinde gerçekleştiriliyor.

Komite, Riyad ve Kahire'nin, iki ülke liderlerinin direktiflerini uygulayarak ve 26 Haziran 2007 tarihinde Kahire'de imzalanan Takip ve Siyasi İstişare Komitesi'nin kurulmasına ilişkin mutabakat zaptı hükümlerine uygun olarak, tüm alanlarda ikili işbirliği olanaklarını arttırma isteği çerçevesinde düzenlenmektedir.

Geçen yıl Ağustos ayında Prens Faysal bin Ferhan, göreve geldikten sonra Suudi Arabistan'a ilk resmi ziyaretini gerçekleştiren Mısırlı mevkidaşı Bedr Abdulati'yi Riyad'da kabul etti.

Geçtiğimiz Eylül ayında Prens Faysal bin Ferhan Kahire'ye resmi bir ziyarette bulunarak Bakan Bedr Abdulati ile bir araya geldi. İki taraf, çeşitli alanlardaki ikili ilişkileri ve bu ilişkileri iki ülke ve halk liderlerinin arzularını gerçekleştirecek şekilde destekleme ve geliştirme yollarını gözden geçirdikleri bir resmi görüşme oturumu gerçekleştirdi.

İki bakan ayrıca başta Gazze Şeridi'ndeki kriz olmak üzere ortak çıkarları ilgilendiren bölgesel ve uluslararası konularda ikili ve çok taraflı eylemlerin yoğunlaştırılması konusunu da ele aldı.

Ziyaret sırasında Prens Faysal bin Ferhan, ülkesi ile Mısır arasındaki işbirliğinin bölgesel güvenlik ve istikrarın korunmasındaki merkezi önemini vurgulayarak bunun her iki ülke için de bir tarih ve inanç meselesi olduğunu belirtti. Bakan Ferhan, ziyareti sırasında yapılan resmi görüşmelerde iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin, özellikle de ekonomik ve ticari dosyaların, kalkınma dosyalarının ve bunların her alanda geliştirilmesinin yollarının ele alındığını sözlerine ekledi.