AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ne anlama geliyor?

Uzmanlar, kararın Irak ekonomisine olumlu yansıyacağını ve dünya ülkeleriyle daha fazla işbirliği fırsatı yaratacağını belirtiyor.

AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ülke ekonomisine olumlu yansıyacak (AFP)
AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ülke ekonomisine olumlu yansıyacak (AFP)
TT

AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ne anlama geliyor?

AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ülke ekonomisine olumlu yansıyacak (AFP)
AB’nin Irak’ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkarması ülke ekonomisine olumlu yansıyacak (AFP)

Avrupa Birliği (AB) geçtiğimiz günlerde Irak'ı “kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler” listesinden çıkardığını açıkladı. Kararla ilgili ilk yorumu yapan Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, bu gelişmeyi Irak’ın vatan çıkarlarına hizmet eden aktif diplomasisini güçlendirecek önemli bir adım olarak nitelendirdi. Irak çalışmaları alanındaki uzmanlar kararın ülke ekonomisine olumlu yansımasını ve dünya ülkeleri ile Irak arasında daha fazla ikili ekonomik işbirliği fırsatlarını yaratmasını bekliyor.
Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Başbakan Kazımi, Pazar günü AB’nin Bağdat Büyükelçisi Ville Varjola ve beraberindeki heyeti karşıladı. Kazımi, görüşmede, “Irak’ı AB ile bir araya getiren müşterekler gelecekte daha fazla işbirliği fırsatları açacak” dedi. Kazımi, Irak ile AB arasında uzun vadeli stratejik ilişkiler bulunduğunu söyledi.
Büyükelçi Varjola, Irak’ın, ismini kara para aklama ve terörü finanse etme riski yüksek ülkeler listesinden çıkarması başarısından ötürü Kazımi’ye tebriklerini ileterek, “Bu başarı, Irak’ın yolsuzlukla mücadele alanındaki politikasının başarısının, Irak’ın mali ve bankacılık prosedürlerinin doğru olduğunun ve bunları modernize etme çabalarının etkinliğinin kanıtıdır. Bu adım, Irak ve Avrupa ülkeleri arasında daha büyük yatırım ve karşılıklı ticaretin önünü açacak” ifadelerini kullandı.

Varjola, 7 yıllık bir plan yaptığını ifade etti
Irak’ın olumlu bölgesel rolünün büyüdüğüne dikkat çeken Varjola, Avrupa’nın Irak kurumlarını, mali yeterlilik geliştirme programlarını ve Irak Merkez Bankası çalışmalarını desteklemeyi hedefleyen 7 yıllık bir plan yaptığını kaydetti.
Başbakan Kazımi Twitter hesabından paylaştığı mesajda, “AB kararı Irak’ın vatan çıkarlarına hizmet eden aktif diplomasisini güçlendirecek önemli bir adım” olarak nitelendirdi. Irak’ı hak ettiği konuma getirmek için hükümetin diplomatik çabaları sürüyor. Karar bankacılık işlemlerinin istikrara kavuşmasını ve bu işlemlerin teşvik edilmesini sağlayacak” ifadelerini kullandı.
Kazımi’nin Mali İşler Danışmanı Mazhar Muhammed Salih, Irak resmi haber ajansı INA’ya verdiği demeçte, “Karar, taraflar arasında ülke içinden yurt dışına yapılacak bankacılık işlemlerinin istikrara kavuşmasını ve işlemlerin teşvik edilmesini sağlayacak. Ayrıca Irak’ın bankacılık ve mali sistemini, normal bankacılık ve finansal işlemlerin yürütülmesinde başta Avrupa Birliği bankaları olmak üzere dünyadaki temsilcileriyle birlikte maruz kaldığı maliyet, risk ve kısıtlamalardan kurtaracak. Bu karar, yatırım, finansman ve ülkemizin Avrupa ve dünya ile finansal entegrasyonunu desteklemek adına mali ve bankacılık işbirliğinde yeni ufuklar açtı. Kararı, Irak’ın kredi derecelendirme oranı üzerinde olumlu yansımaları olacak. Bu da Irak ve tüm dünya arasındaki güveni güçlendirecek ve gelecekte yatırım çekme potansiyelini artıracak” dedi.
Ekonomi uzmanı Kusay Safvan, “Irak’ın kara para aklama riski yüksek ülkeler listesinden çıkarılması, bankacılık finans sisteminin uluslararası çapta kabul görmesi imkanına işaret ediyor. Merkez Bankası özel ve kamu bankaları aracılığıyla dünya ülkelerine açılmaya çalışıyor. Bu kararla dünya ülkelerinde bu bankaların şube açmasına izin verilecek ve bu durum Irak çevresi dışındaki paraların takip etme dikkatinin artmasına yol açacak. Birçok komisyonun Irak’a ait olmayan bankalara gittiği düşünüldüğünde bu karar ithalat maliyetlerini azaltacak. Bu da Irak’ın gelecekte genel olarak ister bölgesel ister Avrupa ve ister uluslararası düzeyde yatırımları çekme potansiyelini artıracak” ifadelerini kullandı.
Ekonomi uzmanı Basim Antoine, basına yaptığı değerlendirmede, Irak’ın yeniden borç ödeyebilen devletler arasına alınması, üzerinde yolsuzluk, kara para veya para türünü değiştirme şaibeleri olmaması uluslararası yatırımcının Irak’taki ortama daha olumlu bakmasına katkı sağlayacaktır. Uluslararası finans sisteminin bir parçası olabilmesi için Irak’ın şu anki bankacılık sisteminin potansiyelinin artırılması gerekir. Irak bankalarının hızla uluslararası finansal sisteme entegre olabilmesi için kullanışlı bilgi sistemleri veya muhasebe sistemleri aracılığıyla altyapı kurulmalı ve uluslararası raporlama standartlarının benimsenmeli” diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed es-Sahaf, yaptığı açıklamada, “Etkin diplomasi, Irak’ın isminin kara para aklama ve terörü finanse etme gibi iki alanda riski yüksek ülkeler listesinden çıkarılmasıyla sonuçlandı. Bu da uluslararası toplumun Irak hükümetinin faaliyetlerine olan güvenini yansıtıyor. Dışişleri Bakanlığı ve ilgili ulusal merciler, Irak’ın Brüksel Büyükelçiliği aracılığıyla ülke ekonomisine olumlu yansıyacak titiz çabalar sarf etti” dedi.



Sisi'nin Trump'ın danışmanıyla görüşmesi Mısır-ABD ilişkilerine ‘sıcaklık’ getirir mi?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos'u kabul etti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos'u kabul etti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi'nin Trump'ın danışmanıyla görüşmesi Mısır-ABD ilişkilerine ‘sıcaklık’ getirir mi?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos'u kabul etti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos'u kabul etti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısırlı parlamenterler ve siyasetçiler, bölgesel krizlerin nasıl ele alınacağına ilişkin farklı görüşlerin olduğu bir ortamda, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin dün Kahire'de ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos'u kabul etmesinin, ‘Kahire ile Washington arasındaki stratejik ortaklığın önemini ve bölgesel konularda devam eden istişarelerin kaçınılmazlığını’ teyit ettiğini belirtti.

Mısır Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Boulos, Trump'ın cuma günü sona eren bölge turunun ardından bir ABD yetkilisiyle ilk kez bir araya gelen Mısır Cumhurbaşkanı'na Trump'ın ‘iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin derinliğine’ dair güvencelerini iletirken, bölgesel istikrarın yeniden tesis edilmesi, Gazze Şeridi'nde acil ateşkes sağlanması ve insani yardımların bölgeye girişine izin verilmesi konularını ele aldı.

Sisi, Mısır, ABD ve Katar'ın Gazze Şeridi'nde arabuluculuk yapmak için gösterdikleri ortak çabaları takdir ederek, Mısır'ın önümüzdeki dönemde de bu koordinasyonu sürdürme isteğini vurguladı ve Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes sağlanması ve insani yardımların bölgeye girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.

dfrgty
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos arasındaki görüşme, Mısır Dışişleri Bakanı ve İstihbarat Başkanı'nın katılımıyla gerçekleşti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Geçtiğimiz şubat ayı başında Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan resmî açıklamada Sisi'nin Trump'tan bir telefon aldığı ve Trump'ın ‘Mısır Cumhurbaşkanı’na Washington'u ziyaret etmesi ve Beyaz Saray'da kendisiyle görüşmesi için açık bir davette bulunduğu’ belirtildi. Sisi ise Trump'ı iki ülke arasındaki stratejik ilişkileri güçlendirmek, Ortadoğu bölgesindeki karmaşık sorunları ve krizleri görüşmek, bölgenin istikrarını desteklemeye katkıda bulunmak ve yeni Mısır Müzesi'nin açılışına katılmak üzere mümkün olan en erken fırsatta Mısır'ı ziyaret etmeye davet etti. Ancak Beyaz Saray aynı telefon görüşmesiyle ilgili kısa bir açıklama yayınladı ve söz konusu açıklamada Sisi ya da Trump'ın herhangi bir ziyaret davetine atıfta bulunulmadı.

Trump geçen hafta çıktığı bölge turunda Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) ziyaret etti. Riyad'da bir Mısır-ABD zirvesine sahne olan 2017'deki bir önceki ziyaretin aksine Sisi ve Trump bu kez bir araya gelmedi.

Mısır Cumhurbaşkanı, Trump'ın Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden çıkarılması önerisini birkaç kez açıkça reddetti. Sisi, Mısır tarafından Gazze Şeridi için hazırlanan ve Arap Birliği tarafından kabul edilen yeniden inşa planında ısrar etti.

Bazıları ABD ve Mısır'ın Gazze savaşındaki farklı tutumlarını, Trump ve Sisi'nin henüz görüşmemiş olmasına bağlarken, Mısır Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Seher el-Bezzar, Trump'ın danışmanının Kahire ziyaretinin, görünürdeki siyasi farklılıklara ve bazılarının şu anda iki taraf arasındaki ilişkilerde ‘sıcaklık eksikliği’ olarak tanımlayabileceği duruma rağmen, Kahire ile Washington arasındaki anlaşma alanlarının varlığını ve karşılıklı koordinasyonun önemini yansıttığına inanıyor.

El-Bezzar Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, iki ülkenin bölgede dahil olduğu konuların çok yönlü olduğunu ve Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varılması için Katar ile ortak arabuluculuk çabalarıyla sınırlı olmadığını ifade etti.

Boulos'un ziyaretinin ‘iki ülke arasında karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar temelinde ortaklık köprülerinin kurulmasında yeni bir adımı temsil ettiğini’ belirten el-Bezzar, iki ülke arasındaki diplomatik ve parlamenter iletişim kanallarının iki ülkenin çıkarlarını gerçekleştirmeye devam ettiğini kaydetti.

o90
Mısır-ABD görüşmesinde çeşitli bölgesel konular ele alındı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

ABD işlerinden sorumlu eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Hacer el-İslambuli Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, Kahire ile Washington arasındaki ilişki ve iş birliğinin sadece başkanlık düzeyinde ziyaretler ya da ikili görüşmelerle bağlantılı olmadığını, ABD Başkanı'nın ekonomik boyutun ağır bastığı Körfez turu sırasında koşulların görüşmeye izin vermemiş olabileceğini söyledi. El-İslambuli, Sisi ile Trump arasında doğru zamanı bekleyen ziyaretler için karşılıklı davetler olduğuna dikkat çekti.

Mısırlı eski diplomat, ABD başkanlarının dış ziyaretlerinden önce genellikle kapsamlı hazırlıklar ve istenen hedeflere ulaşmak için düzenlemeler yapıldığına dikkat çekti. Dolayısıyla Trump'ın ziyaretlerinin gündeminde Kahire'nin yer almaması, Kahire'nin siyasi rolünün göz ardı edilmesi ya da Trump'ın ekonomik dosyaya odaklanması nedeniyle gerilen ilişkilerin bir yansıması olarak görülemez. Öte yandan Trump'ın bölge turunun amacı Mısır, ABD ve Katar'ın arabuluculuk çabaları yürüttüğü gerilimi azaltma müzakerelerine katılmak da değildi.

Mısır Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Gade Acemi, Boulos'un ziyaretini bölgesel konularda devam eden istişarelerin bir teyidi olarak nitelendirdi. Zira Acemi’ye göre Washington'un Kahire'nin rolünün farkında olduğu pek çok açık dosya var. Acemi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, Washington'un Mısır'ın siyasi rolünün ve bölgesel krizlerin çözümünde oynadığı rolün farkında olduğunu belirterek, Boulos'un Cumhurbaşkanı Sisi ile yaptığı görüşmede ele aldığı dosyaların da bunu gösterdiğini söyledi.