Fas Kralı'ndan kuyuya düşerek hayatını kaybeden çocuğun ailesine taziye mesajı

Rayyan’ın anne ve babası Fas Kralı ile konuşurken (WAM)
Rayyan’ın anne ve babası Fas Kralı ile konuşurken (WAM)
TT

Fas Kralı'ndan kuyuya düşerek hayatını kaybeden çocuğun ailesine taziye mesajı

Rayyan’ın anne ve babası Fas Kralı ile konuşurken (WAM)
Rayyan’ın anne ve babası Fas Kralı ile konuşurken (WAM)

Fas’ta 5 gündür düştüğü 32 metrelik kuyuda mahsur kalan Rayyan isimli çocuktan acı haber geldi. Tüm çabalara rağmen kurtarılamayan çocuğun cansız bedenine ulaşıldı.
Fas Kralı 6. Muhammed, çocuğun ebeveynleri Halid Oram ve Vessima Harşiş’i arayarak taziye dileklerinde bulundu.
Kraliyet Divanı tarafından yapılan açıklamaya göre, Fas Kralı bu trajik olayda hayatını kaybeden çocuğun tüm aile üyelerine taziye dileklerinde bulunarak, Cenab-ı Hakk’tan kendisine rahmet, yakınlarına ise sabır diledi.
Açıklamada, “Fas Kralı bu trajik olayın gelişmelerini yakından takip ediyordu. Gerekli önlemlerin alınması ve küçük çocuğun hayatının kurtarılması için azami çabayı gösterilmesi yönünde tüm yetkililere talimat verdi, ancak Allah’ın takdiri oldu” denildi.

Kral 6. Muhammed, kamu güçleri, dernekler ve çeşitli makamların çocuğun kurtarılması amacıyla yorulmak bilmeyen çabaları için de teşekkür etti.
Rayyan, ülkenin kuzeyindeki Şafşavan şehrinde Salı günü öğleden sonra babası kuyuyu tamir ederken kuyuya düştü. 
Çocuğu kurtarma çalışmaları ülkenin en önemli gündem konusu oldu. Bu trajik olay dünya basınında da geniş yer buldu.
Önceleri köyden gönüllüler ve kurtarma ekipleri çocuğu kurtarmak için kuyuya inmeye çalıştı ancak kuyu dar olması buna engel oldu.
Cuma günü yerel basında çıkan haberlere göre, ailesi çocuklarının canlı çıkacağına dair umudunu son ana kadar hiç kaybetmedi.
Kurtarma ekipleri son günlerde çocuğa ve oksijen sağlamak için çalıştı ancak bunları kullanıp kullanmadığından emin değillerdi.
Günler boyunca buldozerler ve iş makineleri ile yapılan kazı Cuma akşamına kadar devam etti. Çocuğun kurtarılması için beton borular kullanılarak yatay sondaj çalışmaları yapıldı.
Cuma günü sürecin sona yaklaştığına inanılıyordu. Ancak yer yer toprak kayması yaşanması nedeniyle çalışmalar yavaşladı ve kurtarma ekipleri gece boyunca elle kazmaya başladı.
100 saati aşan çalışmanın ardından kuyudan çıkarılan Rayyan, ilk olarak ambulansa alındı. Ancak çocuğun vefat ettiğinin açıklanması ailesi ve toplanan büyük kalabalığı yasa boğdu.
Kederli anne ve babanın çocuklarını morga götüren ambulansa bindiği görüldü.



Sudan'da cinsel şiddetten sağ kurtulanlar iyileşmek için zorlu bir süreçten geçiyor

Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
TT

Sudan'da cinsel şiddetten sağ kurtulanlar iyileşmek için zorlu bir süreçten geçiyor

Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)
Nisan 2023'te savaşın başlamasından bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı (AFP)

Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) bir üyesi Aişe'nin Hartum'daki evine baskın düzenlediğinde, ona iki acı seçenek sundu: Ya kendisiyle evlenecekti ya da babasını öldürecekti. Aişe çok fazla düşünmedi ve özgürlüğünü babasının hayatı karşılığında takas etti. Genç kadın AFP'ye yaptığı açıklamada, "Babam için korktum, ben de evlenmeyi kabul ettim” dedi.  

Aişe 22 yaşında, takma ad kullanmak isteyen ve bir yıl boyunca ailesinin evinden çok uzak olmayan bir evde alıkonulan, tecavüze uğrayıp defalarca dövülerek sonunda kürtaj olmak zorunda kalan bir kadın.

2023'te savaş patlak vermeden önce Aişe, bilgi teknolojileri fakültesinde öğrenciydi, ancak çatışmaların başlaması ve zorla evlendirilmesinden sonra “psikolojik olarak yıkıldığını” titrek bir sesle anlattı AFP'ye.

Hükümet ve sivil toplum kuruluşlarının tahminlerine göre Nisan 2023'te Abdülfettah el-Burhan liderliğindeki ordu ile eski yardımcısı Muhammed Hamdan Dagalo (Hamideti) liderliğindeki HDK arasında başlayan savaştan bu yana binlerce Sudanlı kadın cinsel şiddete maruz kaldı.

Sudan hükümetine bağlı Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Birimi, savaşın başlangıcından bu yana bin 138 cinsel şiddet vakasını belgeledi, ancak birimin müdürü Salma Ishak el-Halifa'ya göre bu rakam "gerçek sayının yüzde 10'unu" geçmiyor.

Uluslararası örgütler, Hızlı Destek Güçleri'ni, düzenli orduya karşı savaşında bir silah olarak tecavüz, cinsel kölelik ve zorla evlendirme gibi sistematik cinsel şiddet kullanmakla suçluyor.

Uluslararası örgütler, HDK’yı düzenli orduya karşı savaşında bir silah olarak tecavüz, cinsel kölelik ve zorla evlendirme gibi cinsel şiddeti sistematik olarak kullanmakla suçluyor.

Yakın zamana kadar şiddet olaylarının büyük ölçüde yaşanmadığı doğu Sudan'daki Port Sudan şehrinde, bazı kurtulanlar Aman Vakfı'nda sığınak buldu.

Yeni başlangıç

Sudan'ın doğusundaki Port Sudan kentinde, birkaç gün öncesine kadar şiddet olaylarından uzak kalan bazı kadınlar, Aman Vakfı'nda sığınak buldu.

Ağustos 2024'te kurulduğundan bu yana Aman, bin 600'den fazla cinsel şiddet mağduruna yardım sağladı. Kuruluş, mağdurlara psikolojik danışmanlık, sağlık ve hukuk hizmetleri, hatta fırıncılık, dokuma ve nakış gibi mesleki eğitimler de veriyor.

Port Sudan'ın sakin mahallelerinden birinde bulunan mütevazı bir evdeki Aman'ın kurtulan kadınları, yatak odalarını ve yemek yedikleri küçük bir masanın bulunduğu mutfağı paylaşıyor. Diğer tarafta ise televizyonun bulunduğu bir oturma odası var. Sadeliğine rağmen, bu ev yüz binlerce Sudanlı kadının mahrum kaldığı bir lüksü onlara sunuyor.

Aman'daki ofisinde psikolojik danışman Lubna Ali, Darfur, El Cezire, Hartum ve diğer eyaletlerden gelen kadınlara destek sağlayan merkezle iletişime geçen kadınların dosyalarını inceliyor. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Lubna Ali, "Bize ulaşan vakaların çoğu birden fazla kişinin tecavüz ettiği vakalar. On milis savaşçısı (HDK’yı kastediyor) tarafından tecavüze uğrayan bir kızımız oldu" diyor.

Ali'ye göre, merkezdeki cinsel şiddet mağdurlarının üçte biri “yüzde 33,5” oranında reşit olmayan kızlar ve bunların çoğu hamile.

Aman, hayatta kalan kadınların şiddet gördükleri eyaletlerden çıkmalarına ve merkezde üç ila dört ay kaldıktan sonra eğitimlerine devam etmelerine veya hamile olanların doğum yapmalarına yardımcı oluyor.

Aman, tecavüz sonucu doğan çocuklarını evlatlık vermeye karar veren kızlara danışmanlık hizmeti veriyor ve kurban sayısının önümüzdeki dönemde artabileceği uyarısında bulunuyor.

Merkezin mağdurların mahremiyetine önem verdiğini vurgulayan Ali, “Onlara ilk söylediğimiz şey, bizim için önemli olanın onların ruhsal ve bedensel sağlığı olduğu” diyor.

Üçüncü yılına giren Sudan'daki çatışmalar on binlerce kişinin ölümüne, 13 milyon kişinin yerinden edilmesine ve Birleşmiş Milletler'in modern tarihin en kötü insani krizi olarak nitelendirdiği bir duruma yol açtı.

"Bunun üstesinden gelemedim"

“Aman"da Selma, küçük oturma odasında kitap okuyup çay içiyor. 23 yaşındaki kız, ‘HDK’ milislerinin şiddetine maruz kaldığı Cezire eyaletinin Hasahisa kentinden kaçtı.

Selma, ki kendisi de takma ad kullanmak istedi, kendisi ve üç arkadaşının saklandıkları eve giren militanlar tarafından cinsel tacize uğradığını söyledi. “Sekiz kişiydiler... Bizi dövdüler, taciz ettiler, bazılarımıza tecavüz ettiler, diğerlerini silahla dövdüler, ben de onlardan biriydim” diyen Selma, ‘Şok geçirdim... çünkü unutamayacağım bir manzaraya tanık oldum’ ifadesini kullandı.

Aralık 2023'e gelindiğinde, HDK savaşçılarının çok sayıda köyü kuşatmasıyla ele geçirilen El Cezire eyaletinden yüz binlerce kadın yerinden edilmişti.

Ordu bu yılın başlarında adayı ele geçirip HDK’yı adadan çıkarmıştı, ancak Port Sudan'a kaçan Selma, "yaşananları atlatamıyor."

Selma, AFP’ye “Eğitimimi tamamlamak ve geleceğime odaklanmak istiyorum, ancak çoğu zaman kendimi başıma gelenleri düşünürken buluyorum” dedi.

Savaşın başlamasından bu yana 1,5 milyon Sudanlının kaçtığı Mısır'da, psikoterapist Sara Muntazır, Kahire'deki bir yardım merkezinde her gün en az beş tecavüz mağduruyla görüşüyor.

Muntazır, AFP’ye, mağdurların tedavi planlarına aktif olarak katılmaları gerektiğini belirterek, yaşadıkları travma nedeniyle "artık uyuyamadıklarını veya normal bir hayat süremediklerini" söyledi. Amina soruyor: "Biz, bizim hiçbir müdahalemiz veya kontrolümüz olmayan bir şeyin kurbanıyız." Bütün bunlar başımıza neden geldi?!”