Hamideti: Rusya’nın Sudan’da askeri üs kurmasına engel yok

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamideti: Yönetim karşıtı gösterileri ‘faydasız’ olarak niteleyerek, krizin çözümünde müzakerelere işaret etti

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) ve Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil Kahire Havaalanında bir araya geldi. (SUNA)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) ve Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil Kahire Havaalanında bir araya geldi. (SUNA)
TT

Hamideti: Rusya’nın Sudan’da askeri üs kurmasına engel yok

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) ve Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil Kahire Havaalanında bir araya geldi. (SUNA)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) ve Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil Kahire Havaalanında bir araya geldi. (SUNA)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) Rusya’nın ya da bir başka ülkenin, Sudan’ın çıkarlarıyla çelişmedikçe ve ulusal güvenliğini tehdit etmedikçe Kızıldeniz üzerinde askeri üs kurmasında bir mani olmadığını söyledi. Hamideti, ülkedeki ‘darbe karşıtı’ gösterileri abes ve faydasız olarak nitelendirerek, krizin çözülmesi ve ulusal bir uzlaşmaya varılması için, sivil ve askerlerin müzakere masasına oturması gerektiğini belirtti.
Hamideti başkanlığındaki heyet, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin başladığı dönemde Moskova’ya gerçekleştirdiği ziyareti tamamlayarak Mısır üzerinden Sudan’a döndü. Başkent Hartum’da basın toplantısı düzenleyen Hamideti, Rusya’nın Kızıldeniz’de askeri üs kurma talebinin savunma bakanının ihtisasına girdiğini belirterek, "Askeri üssün kurulmasından, Sudan ve halkının menfaati varsa herhangi bir engel olacağını düşünmediğini’’ söyledi.  
Hamideti; "Kızıldeniz'e 730 kilometre kıyımız var, herhangi bir ülke askeri üs kurmak isterse, bizim bundan çıkarımız varsa ve bu durum ulusal güvenliğimizi tehdit etmiyorsa onaylarız. Rusya ya da başka bir ülkeyle anlaşma hususunda sorunumuz yok. Cibuti, Nijer ve diğer Afrika ülkelerinde de benzeri askeri üsler bulunuyor” şeklinde konuştu.
Sudan’ın Rusya'nın Ukrayna'yı işgali konusundaki tutumu sorulan Hamideti, Egemenlik Konseyi’nin, krizin diyalog ve diplomasi yoluyla çözülmesi çağrısında bulunduğunu hatırlattı. Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı daha önce Rusya’yı destekleyici bir tutum sergileyerek, Rusya’nın anayasa çerçevesinde vatandaşlarını koruma hakkına sahip olduğunu söylemişti. Sudan Dışişleri Bakanlığı, Hamideti’nin sözlerinin yanlış anlaşıldığını ve bağlamından koparıldığını açıklamıştı.
Bünyesinde yaklaşık 55 resmi ve özel ekonomik kuruluşu barındıran Rus İş Konseyi'nin Sudan'a yatırım yapma arzusunda olduğunu belirten Hamideti, heyetler arası görüşmelerin son derece verimli geçtiğini söyledi. Hamideti, Sudan’daki yatırım programının ve ilgili kanunların restore edilerek, ülkenin yatırımlar için bir cazibe merkezine dönüştürüleceğini sözlerine ekledi. Rusya’daki Sudan vatandaşlarıyla bir araya geldiğini kaydeden Başkan Yardımcısı, vatandaşların sorunlarına çözüm bulma girişiminde bulunduğunu, ayrıca Ukraynalı yetkililerle temas kurarak bu ülkedeki Sudan vatandaşlarının tahliyesi için destek istediğini aktardı.
Sudan heyeti Moskova’dan önce Kahire’ye ardından Hartum’a geldi. Kahire Havaalanı’nda Sudan heyeti ile Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil arasında dün bir toplantı gerçekleştirildi.  
Hamideti toplantıda Sudan’daki son gelişmelerin ele alındığını, Mısırlı yetkililerin, askerlerin ya da sivillerin değil tüm Sudanlıların yanında olduğunu vurguladığını belirtti. Toplantıda ayrıca, Nahda Barajı meselesinin değerlendirildiğini, Mısır’ın Sudan’daki krizin çözümü için önerilerde bulunduğunu ifade etti.
Sudan’daki krize de değinen Başkan Yardımcısı, “Askeri bileşen diyaloğu reddetmemekte ve siyasi uzlaşının yollarını aramaktadır. Abes ve faydasız gösterilerin sonlandırılarak, müzakere ve diyalog masasına oturulması çağrısında bulunuyoruz. Sudan halkını, ülkedeki soruna çözüm getirmeyen gündem sahiplerine kulak asmamaya davet ediyoruz. Ordu yönetime hakim olmak istemiyor, sadece ülkenin kalkınmasının garanti altına alınmasını istiyor” diye konuştu.
Hamideti, Moskova ziyareti kapsamında, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Rus hükümetinden bazı yetkililerle bir araya geldi. Görüşmelerde, terörle mücadelede güvenlik iş birliği, ekonomik meseleler ve iki ülke arasında imzalanan anlaşmaların uygulanması konuları ele alındı.
Devrik Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir Kasım 2017'de Moskova'ya yaptığı ziyarette, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den, Sudan’ın Kızıldeniz kıyısında askeri üs kurması talebinde bulunmuştu. Beşir’in bu talebi, ABD müdahalesinin önüne geçmek için yaptığı biliniyor. Bu süreçte iki ülke arasında, savaş gemilerinin iki ülkenin limanlarına girişi ile ilgili iş birliği anlaşması da imzalamıştı. Putin Kasım 2020'de Rus donanması için Kızıldeniz'de bir ikmal ve bakım üssü kurulması kararını onaylamıştı.



Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından... Cep telefonlarımız uzaktan patlatılabilir mi?

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
TT

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından... Cep telefonlarımız uzaktan patlatılabilir mi?

Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)

Lübnan genelinde Hizbullah çağrı cihazları ve telsizlerine yönelik eşi benzeri görülmemiş güvenlik ihlali ve salı ile çarşamba günleri binlerce eş zamanlı patlama, kişisel cep telefonlarının ne kadar tehlikeli olduğu ve nasıl uzaktan patlatılabildiği konusunda birçok soruyu gündeme getirdi.

Cep telefonu bataryaları son derece yanıcı kimyasallardan üretilir, ancak bir kontrol ünitesi doğrudan bataryaya bağlıdır ve bataryayı güvende tutmak için özel bir yazılımla donatılmıştır.

DeepSAFE Technology'nin kurucusu ve McAfee, Intel ve Nokia'da güvenlik ve koruma araştırmaları eski başkanı olan Ahmed Sallam'a göre bu kontrol ünitesi, en önemlisi tüm üniteyi bataryanın sıcaklığını ateşleme noktasına yükseltebilecek kötü amaçlı yazılım içeren başka bir ünite ile değiştirmek olan çok sayıda hackleme yöntemi ile kötü niyetli olarak manipüle edilebilir. Bu, Lübnan vakasında olduğu gibi belirli cihazları hedef almak için yapılabilir.

grbtny
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarında hayatını kaybedenler için düzenlenen cenaze töreninden (AFP)

Şarku’l Avsat'a konuşan Sallam, “Kötü niyetli bir şekilde üretilebilen bataryalar da var. Bunlar ya sıcaklığı belirli bir dereceye yükselterek ya da patlatma sistemini harekete geçiren bir ünite aracılığıyla ateşlenebilen patlayıcı maddeler içerirler. Tüm bunlar, radyo dalgaları ya da herhangi bir kablosuz elektrik dalgası yoluyla uzaktan sinyal alabilen harici bir iletişim ünitesi ile bataryaya içeriden bağlı çok küçük bir kontrol ünitesi yerleştirilerek yapılabilir” ifadelerini kullandı.

Sallam sözlerini şöyle sürdürdü: “Dış dünya ile iletişim olmasa da patlamalar senkronize edilebilir. Kötü amaçlı yazılım, tıpkı saatli bombaların çalıştığı gibi, tüm patlamaların aynı anda gerçekleşmesi için belirli bir anı bekleyebilir.”

Los Angeles'taki California Üniversitesi Kimya Bölümü'nde yardımcı doçent olan ve pil geliştirme ve üretiminde uzmanlaşmış bir ABD şirketi olan Nanotech Energy'nin bilim ve teknoloji şefi Maher el-Kady, “Lübnan'daki patlamalar tesadüfen değil, kasıtlı olarak meydana geldi. Büyük olasılıkla cihazlara uzaktan etkinleştirilen bir kontrol devresi yerleştirilmişti. Bu da patlamaların senkronizasyonunu açıklıyor” şeklinde konuştu.

cdvfgthy
Lübnan Ordusu tehlikeli gördüğü telsiz ve çağrı cihazlarını imha etmek üzere topluyor. (AFP)

Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan el-Kady, “Herhangi bir bataryanın patlamasına yol açabilecek birkaç mekanizma vardır. Bunlardan ilki, mobil cihazın ya da elektrikli otomobilin bataryaya metal bir cismin girmesine yol açan bir kazaya maruz kalması ya da batarya parçalarının sıkışmasına ve parçalarının tahrip olmasına yol açan yüksek orandaki basınç yahut da bataryanın yüksek bir yerden düşerek parçalarının tahrip olmasıdır. İki olasılık daha var: Birincisi bataryanın sıcaklığının çok yüksek oranlara çıkmasına neden olarak patlamasına yol açan harici bir katalizörün varlığı ve ikincisi de bataryanın içindeki pozitif terminalin negatif terminale bağlanmasına yol açan harici bir etkileyicinin varlığıyla ilgili” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre cep telefonları hacklenebilir. Ayrıca üretim ya da tedarik aşamalarından herhangi birinde ya da internet üzerinden erişilerek patlatılmak üzere içlerine kötü niyetli yazılımlar entegre edilebilir.

El-Kady, kasıtlı bir dış neden olmaksızın, üretim hataları nedeniyle bir pilin patlama olasılığının 10 milyon pil başına bir pili geçmediği konusunda kamuoyuna güvence verirken, pillerin 150 santigrat derecenin üzerine çıkabilen yüksek sıcaklıklara dayanmasını sağlamak için titiz testler yapıldığını da belirtti. Ancak bu durum, çağrı cihazlarında ve modern mobil cihazlarda bulunan lityum-iyon pilleri ‘saatli bomba’ olarak tanımlamasına engel olmadı. “Pil patlamalarının neden olduğu hasar, pilin boyutuna ve kullanıcının konumuna veya insan vücudunun hayati organlarından herhangi birine ne kadar yakın olduğuna bağlıdır” diyen el-Kady, elektrikli arabalar söz konusu olduğunda durumun daha da kötüleşeceğini, çünkü batarya boyutlarının bir cep telefonu bataryasının 5 bin ila 7 bin katına ulaşabileceğini belirtti.

Tedarik zincirleri

Yaşananların tekrarlanmasının nasıl önlenebileceği konusunda ise Sallam, tedarik zincirinin güvence altına alınması gerektiğine işaret ederek, Lübnan'a gelen cihazlarda olası değişiklikleri kontrol etmenin ve içlerine yeni bileşenler yerleştirilip yerleştirilmediğini test etmenin birçok yolu olduğunu açıkladı.

 

ascdvrg
Lübnan'daki çağrı cihazı patlamalarının ardından insanlarda cep telefonlarının saldırıya uğraması ve patlaması korkusu hakim (AFP)

Teknik olarak, hassas bir terazi kullanılarak, ne kadar küçük olursa olsun cihazın ağırlığındaki herhangi bir değişiklik tespit edilebilir, böylece üzerinde herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığı anlaşılabilir. Bu hassas terazi, başta batarya olmak üzere her bir birimin ağırlığını doğru bir şekilde hesaplamak için kullanılmalıdır. X-ray ve CT Scan gibi radyolojik cihazların yanı sıra patlayıcılar için kimyasal tespit üniteleri de kullanılabilir ve tüm bu teknik araçlar genellikle havaalanlarının içinde kullanılır. “Lübnan örneğinde meselenin ele alınışında büyük bir güvenlik açığı olduğunu düşünüyorum” diyen Sallam, herhangi bir patlayıcı maddenin varlığını ya da yokluğunu teyit etmek için kullanılabilen teknolojilerin mevcut olduğunu vurguladı.

fvrbgty
Çağrı cihazı patlamalarının kurbanları (AP)

Medya kuruluşlarına göre, Lübnan'daki çağrı cihazları Tayvanlı bir şirket tarafından tasarlanmış ve Avrupa'da bilinmeyen başka bir şirkete üretim lisansı verilmişti. Bu nedenle üretim güvenliği ve uygulama kalitesi ile ilgili konular tespit edilememiş olabilir.

Genel olarak çağrı cihazları, ister alıcı uçta tek yönlü bir bağlantı olsun, ister alıcı ve verici uçta iki yönlü bir bağlantı olsun, iletişim sürecini kontrol etmek için bir sunucuya ihtiyaç duyar. Ancak Sallam'a göre bu sunucular veri tabanlarına sahip ve genellikle siber saldırılara ve hacklere karşı savunmasız olan dijital işletim sistemlerini çalıştırıyor.

“Çağrı cihazları tedarik zinciri boyunca değiştirilebilir, aynı şey sunucular için de geçerli olabilir” diyen Sallam, cihazların kendilerinin de değiştirilebileceğini ve üretim süreçleri ya da nakliye ve tedarik zincirleri sırasında ‘kötü niyetli’ yazılımlar eklenebileceğini açıkladı.