Basra’daki Rus Konsolosluğu: Ukrayna’da Rus ordusunun saflarına katılmak isteyen Iraklıların başvurularını almaya devam ediyoruz

Basra’daki Rus Konsolosluğu: Ukrayna’da Rus ordusunun saflarına katılmak isteyen Iraklıların başvurularını almaya devam ediyoruz
TT

Basra’daki Rus Konsolosluğu: Ukrayna’da Rus ordusunun saflarına katılmak isteyen Iraklıların başvurularını almaya devam ediyoruz

Basra’daki Rus Konsolosluğu: Ukrayna’da Rus ordusunun saflarına katılmak isteyen Iraklıların başvurularını almaya devam ediyoruz

Irak’ın güneyindeki Basra kentinde bulunan Rus Konsolosluğu perşembe günü Ukrayna’da Rus ordusunun saflarına katılmak isteyen Iraklıların başvurularını almaya devam ettiğini açıkladı.
Bu açıklama, Moskova’nın bir propaganda faaliyeti olarak değerlendiriliyor.
Konsolosluğun açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“ABD ve NATO’daki müttefikleri tarafından desteklenen Ukrayna’daki Nazi rejimine karşı askeri operasyon düzenleyen Rus Silahlı Kuvvetleri’nin saflarına katılma taleplerini almaya devam ediyoruz. Bu bağlamda Rus güçlerinin bu sorunu çözmek için yeterli güce sahip olduğunu size bildirmek isteriz. Anlayışınız ve bizimle olan dayanışmanız için size teşekkür ederiz” ifadelerine yer verdi.
Basra’daki kaynaklar Iraklı vatandaşların Rusya’nın yanında gönüllü savaşmayı isteyeceklerine ihtimal vermiyor.
 
Ukrayna’da 5 binden fazla Iraklı yaşıyor
Ukrayna’da 5 binden fazla Irak vatandaşı yaşıyor. Bunların büyük kısmı üniversitelerde eğitim gören öğrencilerden oluşuyor. Irak’ın Kiev Büyükelçiliği pazartesi günü yaptığı açıklamada, Ukrayna’da Iraklı öğrencilerin eğitim gördüğü 27 üniversite ve enstitüden, onlara daha fazla özen ve dikkat göstermelerini ve güvenlik durumunun kötüleşmesi durumunda acil eğitim izni verilmesini kolaylaştırmalarını talep etti. Ancak öğrenciler içinde bulundukları kötü durumdan şikayet ediyorlar. Bazı öğrenciler savaş nedeniyle 2 Iraklı vatandaşın yaralandığını iddia etti.
Irak’ın Kiev Büyükelçiliği’nin resmi internet sayfasında yer alan açıklamada, “Irak Maslahatgüzarına, Iraklılarla evli Ukraynalı kadınlara ve onların çocuklarına Irak'a hızlı giriş vizesi verme yetkisi tanındı” ifadeleri kullanıldı.



ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
TT

ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)

Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani'nin ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile telefonda kimyasal silahlar, yaptırımlar ve “İran'ın müdahalesi” konularını görüştüğünü bildirdi.

Bakanlığın açıklamasında eş Şeybani'nin, Şam'ın yaptırımların, özellikle de Sezar Yasası'nın kaldırılması için Washington ile birlikte çalışma arzusunu dile getirdiği belirtilerek, iki tarafın bu yasanın devam etmesinin “şirketlerin ve yatırımcıların uzun vadede Suriye'de ekonomik faaliyette bulunma kabiliyetlerini kısıtladığını” vurguladığı kaydedildi.

Açıklamada Rubio'nun, ABD yönetiminin, Başkan Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması yönündeki direktiflerini uygulamaya devam ettiği ve “önümüzdeki aylarda Sezar Yasası'nın yürürlükten kaldırılması için Kongre ile birlikte çalışacaklarını” söylediği aktarıldı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFPSuriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFP

Açıklamada, iki ülkenin katılımıyla kimyasal silahlar konusunda özel bir komite kurulması için tarafların ortak koordinasyon içinde hareket ettiği duyuruldu.

İran'la ilgili olarak Şam, “özellikle Tahran'a yönelik son saldırıların ardından İran'ın Suriye'nin iç işlerine karışma girişimleri” olarak tanımladığı durumdan duyduğu endişeyi dile getirirken, Washington da “mevcut meşguliyetlerine rağmen Tahran'ın Suriye'deki güç dengesini değiştirme arayışından vazgeçmeyeceği” uyarısında bulundu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı'na göre iki bakan terörle mücadele dosyasını da ele aldı ve özellikle Şam'daki Mar Elias Kilisesi'ne yapılan son saldırıdan sonra DEAŞ'ın hala “gerçek bir tehdit oluşturduğunu” teyit etti.

Açıklamada, ABD tarafının DEAŞ'ın “şu anda Suriye hükümetine yönelik en büyük tehdit” olduğunu vurguladığı ve bu alanda istihbarat paylaşımı ve Suriye'nin kabiliyetlerinin geliştirilmesi konusundaki kararlılığını ifade ettiği ifade edildi.

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)

İki taraf ayrıca İsrail'in, Suriye'nin güneyine yönelik tekrarlanan saldırılarını da ele aldı ve eş Şaybani Suriye'nin 1974 tarihli Ayrılma Anlaşmasına geri dönmek için ABD ile işbirliği yapma arzusunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’ın açıklamadan aktardığına göre Rubio, “bölgenin tanık olabileceği en kötü şeyin Suriye'nin bölünmesi ya da iç savaşa dönmesi” olduğu uyarısında bulundu.

Rubio, ülkesinin Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açma arzusunu dile getirerek, “iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılmasına yönelik somut değişimi teyit eden bir adım olarak” eş Şeybani'ye mümkün olan en kısa sürede Washington'u ziyaret etmesi için resmi davette bulundu.