Tunuslu muhalifler Cumhurbaşkanı Said’in kararlarını protesto etmek için bugün Meclis önünde toplanıyor

Gösteriler, Bağımsızlık Günü ile eşzamanlı olarak düzenleniyor

Başkent Tunus’un şehir merkezinde Said’in kararlarını protesto için daha önce yapılan gösteriler (AFP)
Başkent Tunus’un şehir merkezinde Said’in kararlarını protesto için daha önce yapılan gösteriler (AFP)
TT

Tunuslu muhalifler Cumhurbaşkanı Said’in kararlarını protesto etmek için bugün Meclis önünde toplanıyor

Başkent Tunus’un şehir merkezinde Said’in kararlarını protesto için daha önce yapılan gösteriler (AFP)
Başkent Tunus’un şehir merkezinde Said’in kararlarını protesto için daha önce yapılan gösteriler (AFP)

Tunus’ta Nahda Hareketi, Darbe Karşıtı Vatandaşlar Girişimi ve bazı muhalif partiler, her yıl 20 Mart’ta kutlanan Bağımsızlık Günü ve Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in önerisiyle düzenlenen ‘sanal istişare’ süresinin sona ermesiyle eş zamanlı olarak bugün protesto yürüyüşü düzenleme kararı aldı.
Muhalefet bu protesto yürüyüşüyle Tunus siyaset sahnesindeki çeşitli aktörler ile diyalog kurmak yerine ‘sanal istişare’ yapılmasını reddettiğini vurgulamak istiyor. Başkent Tunus Valisi dün yaptığı açıklamada Habib Burgiba Caddesi’nde protestoların düzenlenmesinin yasaklandığını ilan ederek, şehir meydanının ‘sadece kültürel, turizm ve sergi faaliyetlerine tahsis edildiğini’ vurguladı.
Nahda Hareketi bu yasağa rağmen parti kadrolarına ve seçmen tabanına protesto yürüyüşüne yoğun katılım sağlama çağrısında bulundu ve toplanma yerini değiştirdi. Nahda’nın yürüyüş için açıkladığı yeni güzergâh Sadun Kapısı’ndan başlayarak Meclis binasının karşısındaki Bardu Meydanı’na uzanıyor. Nahda Hareketi açıklamasında, protestoların bir yandan Bağımsızlık Günü’nü anmayı, diğer yandan ‘özgürlüklere ve demokrasiye yönelik ağır ihlalleri ve sanal istişareyi reddetmeyi ve anayasal sürece dönmeye zorlamayı’ hedeflediğini kaydetti.
Tunus’taki İşçi Partisi de Bağımsızlık Günü yıldönümüyle eşzamanlı olarak protesto düzenleme çağrısında bulunarak, Cumhurbaşkanı Said’in halkın katılımına açtığı sanal istişarenin ‘Cumhurbaşkanlığı’nın siyasi projesini desteklemekte başarısız olduğunu’ belirtti.
Mesleki Eğitim ve İstihdam Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Nasruddin en-Nasibi, sanal istişarenin başarısız olmasının arkasında ‘partilerin ve kadrolaşmış çevrelerin tüm düzeltme sürecini baltalamak amacıyla yaptığı engellemenin’ bulunduğunu söyledi. Nasibi, “Hükümet Tunus’u doğru rayın üzerine geri döndürmek için çalışıyor. İstişareden çıkacak tüm veriler kamuoyuna ilan edilecek” dedi. Rapordaki verilerin değiştirileceği yönündeki iddiaları reddeden Nasibi, Cumhurbaşkanı Said’in sanal istişareyle ilgili hazırlanan takvimdeki tarih ve sürelere bağlı olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı yol haritasının ikinci aşamasına geçmek için sanal istişare platformunun 20 Mart’ta (bugün) kapatılacağını söyledi.
Yerel medyanın dün aktardığı resmi verilere göre ulusal sanal istişare platformuna yarım milyon kişi katıldı. Bu veriler, platformun kapatılmasından bir gün öncesine ait.
İnternet üzerinde sanal istişare için kurulan platforma dün öğlen saat 14.00’e kadar 148 bini kadın olmak üzere 483 bin kişi katılım gösterdi.
Cumhurbaşkanı Said, siyasi reformlarla ilgili 25 Temmuz’da düzenlenecek referanduma hazırlık amacıyla daha önce görülmemiş bir yol izleyerek sanal istişare platformunu kurdu. Sanal istişare platformu Ocak ayının ortalarında iki haftalık deneme sürecinden sonra halkın kullanımına açıldı ve bugün Bağımsızlık Günü’nde sona eriyor.
Gözlemcilere göre sanal istişareyle ilgili tüm teknik kolaylıklara rağmen katılım düzeyi Tunus’un yurt içi ve yurt dışındaki toplam 12 milyonluk nüfusuna kıyasla rekor düzeyde düşük kaldı.
Cumhurbaşkanı Said’in açıklamasına göre sanal istişare halkın 6 konuda (siyaset ve seçim, eğitim, kültür, sağlık, ekonomi ve sürdürülebilir kalkınma) görüşlerinin öğrenilmesini amaçlıyor. Ancak İslamcı çizgide politikalar izleyen Nahda Hareketi başta olmak üzere muhalif partiler ve Cumhurbaşkanı Said’in siyasi hasımları, Said’in iktidarı tekeline almasını, Anayasa’yı ve Meclis faaliyetlerini askıya almasını protesto için sanal istişareyi boykot etme çağrısında bulundu.



İsrail Gazze kulelerini hedef alıyor... Hamas tutuklu kartını açıyor

Filistinliler, dün Gazze Şehri'nin batısındaki Maştaha Kulesi'ni hedef alan İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanı izliyor (EPA)
Filistinliler, dün Gazze Şehri'nin batısındaki Maştaha Kulesi'ni hedef alan İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanı izliyor (EPA)
TT

İsrail Gazze kulelerini hedef alıyor... Hamas tutuklu kartını açıyor

Filistinliler, dün Gazze Şehri'nin batısındaki Maştaha Kulesi'ni hedef alan İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanı izliyor (EPA)
Filistinliler, dün Gazze Şehri'nin batısındaki Maştaha Kulesi'ni hedef alan İsrail hava saldırısının ardından yükselen dumanı izliyor (EPA)

İsrail, Hamas'a esirlerini serbest bırakması için baskı yapma çabalarının bir parçası olarak dün Gazze Şehri'ndeki kuleleri yıkma politikasına yeniden başladı. Bu gelişme, Hamas'ın Gazze Şehri'ndeki iki rehinenin videosunu yayınlayarak esir sorununu gündeme getirmesinden birkaç saat sonra gerçekleşti. Bu hamle, şehri işgal planını bozma girişimi olarak yorumlandı.

Uçaklar, yüzlerce dairenin bulunduğu ve Gazze şehrinin batısındaki en yüksek binalarından biri olarak kabul edilen Maştaha Kulesi'ni iki aşamalı olarak füzelerle bombaladı. İsrail ordusu, Hamas'ın kulenin içinde “terörist” altyapı kurduğu gerekçesiyle saldırdığını iddia etti, ancak kule yönetimi bunu yalanlayarak yalnızca yerinden edilmiş sivillerin kuleye girmesine izin verildiğini vurguladı.

Bu arada Kassam Tugayları, iki tutuklunun görüntülerini yayınladı. Tutuklulardan biri, esir alanların kendisine Gazze'de kalacağını söylediğini, bunun da İsrail ordusunun kente saldırısı sırasında hayatının tehlikede olacağı anlamına geldiğini belirtti.

Öte yandan, Mossad eski başkanı Yossi Cohen, muhalefet liderleri Avigdor Lieberman ve Gadi Eizenkot'un Binyamin Netanyahu'ya karşı muhalefet partilerini birleştirmek için açıkladığı girişimi desteklediğini söyledi.

Bu arada, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Filistin devletini tanıma kararının arkasında durduğunu belirterek, İsrail'in tehditlerinin kendisini caydırmayacağını ifade etti.


Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Filistinlilerin yerinden edilmesine ilişkin açıklamalarını kınadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AFP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AFP)
TT

Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Filistinlilerin yerinden edilmesine ilişkin açıklamalarını kınadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AFP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AFP)

Suudi Arabistan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Filistinlilerin Refah Sınır Kapısı da dahil olmak üzere topraklarından zorla çıkarılması ve zorla yerinden etme amacıyla abluka ve açlığa devam edilmesiyle ilgili tekrarlanan açıklamalarını en sert şekilde kınadı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, söz konusu uygulamaların uluslararası hukuk ve ilkelerin yanı sıra, en temel insani standartların da açıkça ihlali olduğu belirtilerek, Krallığın bu konuda Mısır'a tam desteğinin sağlandığı ifade edildi.

Suudi Arabistan, başta Güvenlik Konseyi daimi üyeleri olmak üzere uluslararası toplumun, İsrail'in Filistin halkına ve topraklarına yönelik saldırgan politikalarını durdurmak için müdahale etmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, gerekçesi ne olursa olsun her türlü yerinden etme eylemini reddetti ve işgalci yetkililerin soykırım ve sivillere yönelik ağır ihlallerden sorumlu tutulması çağrısını yineledi.

Bu suç ve ihlallere derhal son verilmesi, Filistin halkına koruma sağlanması ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurma yönündeki meşru haklarının yerine getirilmesi gerektiğini vurgulayan bakanlık, bölgenin güvenlik ve istikrarının ancak bu şekilde sağlanabileceğini kaydetti.

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi ise bu tehlikeli ve sorumsuz açıklamaları en şiddetli şekilde kınayarak, bunların etnik temizlik suçunu işlemeyi açıkça teşvik eden ve tüm uluslararası sözleşmeler, normlar ve yasaları açıkça ihlal eden beyanlar olduğunu ifade etti.

El- Budeyvi, bölgesel ve uluslararası düzeyde reddedilen bu tür tehlikeli açıklamaların ve uygulamaların, işgal güçlerinin adil ve kapsamlı bir barışa ulaşma çabalarını engellemek ve başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırları içinde bağımsız bir Filistin devleti kurma şansını baltalamak için izledikleri saldırgan tutumu bir kez daha kanıtladığını vurguladı.

Uluslararası toplumu, tüm taraflarıyla birlikte, hukuki ve insani sorumluluklarını acilen üstlenmeye, bu tehlikeli uygulama ve açıklamaları durdurmak için kararlı ve acil önlemler almaya, bölge ve dünya istikrarını tehdit eden durumun tırmanmasını önlemeye ve başta Arap Barış Girişimi ve uluslararası meşruiyet kararları temelinde, Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı ve bağımsız devletini kurma hakkı olmak üzere meşru haklarını desteklemek için çalışmaya çağırdı.


Yemen’de el Kaide güvenlik güçlerine saldırdı 3 kişi öldü, 15 kişi yaralandı

Yemen'deki Arap Yarımadası El Kaidesi unsurları (yerel medya)
Yemen'deki Arap Yarımadası El Kaidesi unsurları (yerel medya)
TT

Yemen’de el Kaide güvenlik güçlerine saldırdı 3 kişi öldü, 15 kişi yaralandı

Yemen'deki Arap Yarımadası El Kaidesi unsurları (yerel medya)
Yemen'deki Arap Yarımadası El Kaidesi unsurları (yerel medya)

Bir askeri sözcü ve bölge sakinleri, dün Yemen'in güneyindeki Abyan eyaletinde El Kaide tarafından gerçekleştirildiği sanılan saldırıda 3 askerin öldüğünü, 15 askerin yaralandığını bildirdi. Bu saldırı, dağlık bir bölgede militanları takip etmek için düzenlenen güvenlik operasyonu sırasında meydana geldi ve eyalette beş aydan uzun süredir meydana gelen ilk saldırı oldu.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Güney Geçiş Konseyi güçlerinin askeri sözcüsü Muhammed el-Nakib yaptığı açıklamada, saldırının iki aşamalı olduğunu ve Loder şehrinin doğusunda, Üçüncü Destek ve Takviye Tugayına ait bir askeri aracı insansız hava aracıyla (İHA) hedef aldığını söyledi. Tek bir silahlı kişi tarafından gerçekleştirilen doğrudan saldırıda ise iki asker öldü ve 10 asker yaralandı. Yaralılardan bazılarının durumu ciddi.

Sözcü, güvenlik güçlerinin militan unsurların aktif olduğu Abyan'ın doğusundaki Mudiyah bölgesinde düzenlediği operasyonda bir askerin öldürüldüğünü ve 5 askerin de yaralandığını belirtti. Sözcü, silahlı kişilerin Abyan eyaleti ile ülkenin merkezindeki komşu el-Bayda eyaletini birbirine bağlayan dağlık bölgelere kaçtıklarını ifade etti.

El Kaide'nin küresel çapta en aktif kollarından biri olan Yemen kolu, İran destekli Husi grubu ile Yemen hükümeti arasında on yıldır süren savaşı, ülkenin güneyindeki varlığını güçlendirmek için kullanıyor.

Güney Geçiş Konseyi, "Doğu Okları" adını verdiği operasyon kapsamında, iki buçuk yıldan uzun süredir Abyan Valiliği'ndeki grup unsurlarına yönelik askeri operasyonlarını yoğunlaştırdı.