Suriyeliler, Ramazan’da akıllı kart ile buğday alabilecek

Suriye’de alışveriş kuyrukları, Ukrayna savaşı ile birlikte daha da uzadı. (İnternet siteleri)
Suriye’de alışveriş kuyrukları, Ukrayna savaşı ile birlikte daha da uzadı. (İnternet siteleri)
TT

Suriyeliler, Ramazan’da akıllı kart ile buğday alabilecek

Suriye’de alışveriş kuyrukları, Ukrayna savaşı ile birlikte daha da uzadı. (İnternet siteleri)
Suriye’de alışveriş kuyrukları, Ukrayna savaşı ile birlikte daha da uzadı. (İnternet siteleri)

Suriye İç Ticaret Bakanı Amr Salem, Ramazan Ayı’nda bulgurun Genel Ticaret Anonim Şirketi salonlarında akıllı kart ile daha düşük fiyatla satılacağını açıkladı.
Aile başına tahsis edilecek miktar henüz belirtilmemesine rağmen bulgur pirinç, şeker, yağ ve çay gibi kotalara tabi tutularak devlet tarafından küçük bir kârla satılan temel ürünler listesine eklendi.
Konuyla ilgili yerel basına açıklamalarda bulunan Salem, bulgurun akıllı kartla piyasaya sürülmesinin nedeninin piyasalardaki abartılı fiyat artışı olduğunu vurguladı. Ukrayna savaşının başlamasından sonra Suriyelilerin pirinçten sonra en çok kullandıüı ürün olan bulgurun fiyatı 2 bin Suriye lirasından 7 bin liraya yükseldi.
Bulgur fiyatının ekmeğin Suriye'de yetiştirilen yumuşak buğdaydan değil de ithal makarnalık buğdaydan yapılması nedeniyle fiyatların yükseldiğine işaret eden Bakan, makarnalık buğdayın devletin değil tüccarların ithal ettiğini ifade etti. Salem bulgurun yalnızca Ramazan Ayı boyunca değil, sonrasında da satılmaya devam edileceğini belirterek yeterli rezervin olduğunu kaydetti.
Makarnalık buğday Suriye’nin güneyindeki Havran bölgesinde yetiştiriliyor. Her ne kadar Suriyelilerin ihtiyacını karşılayacak miktarda üretilse de Suriye krizi yıllarında üretimde gerileme yaşandı. Hali hazırda buğday üretiminin yüzde 70’inden fazlası Suriye rejimini kontrolü dışındaki yerlerde devam ediyor. Üretimin büyük kısmı ise ülkenin kuzeydoğusundaki Özerk Yönetimi bölgelerinde yapılıyor. 2010 yılındaki kuraklık 4 milyon ton buğday üretiminin son yıllarda benzeri görülmemiş seviyelere düşmesine katkı sağladı. Suriye, son yıllarda üretimin bir buçuk milyon tonun altına düşmesiyle buğday ihraç eden bir ülkeden ithal eden konuma dönüştü.
Suriye Ticaret Bakanı birkaç gün önce yaptığı açıklamada, hükümetin tüm buğday ithalatının Rusya'dan yaptığını, Suriye'nin Batı yaptırımları uygulamadığını ve başka herhangi ülkeden buğday ithal etmesine gerek olmadığını açıklamıştı. Ancak Hububat Ticareti, Depolanması ve İşlenmesi Genel Kurulu Genel Müdürü Abdullatif el Emin, Tishreen gazetesine yaptığı açıklamada şirketin Hindistan'dan 200 bin ton buğday tedarik etmek için sözleşme imzalamayı planladığı bilgisini verdi. Fiyatların yüksek olması nedeniyle Rusya'dan buğday ithalatı için alternatif seçenekler aramadığına dikkat çekti. Ayrıca Rusya'nın buğday ihracatını engelleme kararının Suriye için geçerli olmadığının altını çizdi.
Hükümetten yapılan açıklamalara göre bir ton buğday ithal etmenin maliyeti, sigorta bedelinin yükseltilmesiyle 317 dolardan 400 dolara çıktı. Ancak buğdayın fiyatı Rusya ile yapılan önceki sözleşmeler uyarınca (300 bin ton) eski fiyattan ithal ediliyor. Bunun ülkenin ihtiyacını yıl sonuna kadar karşılayan bir miktar olduğu belirtiliyor.
Suriye, Ukrayna savaşı sebebiyle ithal edilen birçok üründe eksiklik yaşarken  fiyatlar da hızla artıyor. Özellikle un ve ekmek fiyatlarında artış yaşandı. Dünya Gıda Programı, daha önce Suriyelilerin yaklaşık yüzde 60’ının gıda güvenliğinden yoksun olduğu konusunda uyarıda bulunmuştu.



Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
TT

Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki Kürt heyeti arasında, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın da katıldığı görüşme Şam'da başladı.

Görüşme, eş-Şera ve Abdi'nin 10 Mart'ta ABD himayesinde imzaladıkları ve ‘sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin idaresine dahil edilmesini’ öngören bir dizi maddeden oluşan anlaşmadan dört ay sonra gerçekleşti.

Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi daha sonra anayasal deklarasyon ve çeşitliliği yansıtmadığını söylediği bir hükümetin kurulması nedeniyle Suriye yönetimini eleştirdi. Geçtiğimiz ay Kürt güçleri ‘demokratik ve adem-i merkeziyetçi’ bir devlet talep etmiş, Şam da buna yanıt olarak ülkede ‘bölücü bir gerçeklik dayatma girişimlerini’ reddettiğini açıklamıştı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre  adının açıklanmasını istemeyen bir Kürt kaynak, “SDG liderinin başkanlığındaki bir Kürt heyeti bugün DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) temsilcilerinin eşliğinde Şam'a gitti ve şu anda Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşüyor. Görüşmede ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Toplantının gündemi hakkında bilgi sahibi olan kaynak, ‘görüşmelerde dört ana dosyanın ele alındığını, bunların Suriye devletinin yapısı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam hükümeti arasındaki ilişki, ekonomi ve askeri güç olduğunu’ söyledi.

Çatışmaların patlak vermesinden önce onlarca yıl ötekileştirme ve dışlanmaya maruz kalan Kürtler, yeni yönetimin karar alma mekanizmasını merkezileştirme ve kilit unsurları geçiş sürecinin yönetiminden dışlama girişimini eleştiriyor.

Abdi, mayıs sonunda bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Şam ile vardığımız mutabakata bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmek için çalışıyoruz” dedi. Abdi ayrıca, tüm bileşenlerin tam haklarla yaşadığı ve hiç kimsenin dışlanmadığı adem-i merkeziyetçi bir Suriye’ye olan bağlılığını vurguladı.

Eş-Şera'nın Şam'a gelişinden kısa bir süre sonra tüm silahlı askeri grupları dağıtacağını açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, 2019'da son kalesinden çıkarılana kadar DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu kanıtlayan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Şam'ın ihtiyaç duyduğu büyük petrol ve doğalgaz sahaları da dahil olmak üzere kuzey ve doğu Suriye'nin büyük bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani daha önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile imzalanan anlaşmanın şartlarının uygulanmasının ‘ertelenmesinin’ ülkedeki ‘kaosu uzatacağı’ uyarısında bulunmuştu.