Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun yapılacak zam ve devlet yardımlarını açıkladı

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, 2023'ten itibaren yapılacak ücret artışlarını ve işsizlik yardımlarını açıkladı

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters)
TT

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun yapılacak zam ve devlet yardımlarını açıkladı

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun (Reuters)

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun gelecek yılın başından itibaren yapılacak yeni ücret artışlarını ve işsizlik yardımlarını açıkladı.
Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığı habere göre Tebbun, dün akşam yayınlanan bir röportajında “bu artışların devlet gelirleri belirlendikten sonra bu yılın sonunda onaylanacağını ve 2023’ün başlarında yürürlüğe gireceğini” söyledi.
Tebbun, yaklaşık iki hafta önce hükümeti 2021 ve 2022 yılları için emeklilerin emekli maaşlarını yüzde 2 ila 10 arasında artırmaya yönlendirmişti.
Cezayir Emeklilik Fonu'nun Genel Müdür Vekili Cafer Abdali, bu artışı karşılamak için 90 milyar Cezayir dinarı (650 milyon dolar) tahsis edildiğini açıkladı.
Öte yandan Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, Cumhurbaşkanlığı Genel Müfettişliği’nin temel gıda maddelerinde yaşanan eksikliklerin araştıracağını belirtti. Tebbun 160 un değirmeninin devletten destek aldığını ancak gerekli çalışmaları yapmadıklarını da kaydetti.



Hizbullah İsrail'e karşı üçüncü “ağır füze” sistemini devreye soktu

Geçtiğimiz yıl Lübnan'ın güneyindeki bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah roketatarlarının yanında görülen İmad Muğniye'nin bir fotoğrafı (Şarku’l Avsat – Arşiv)
Geçtiğimiz yıl Lübnan'ın güneyindeki bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah roketatarlarının yanında görülen İmad Muğniye'nin bir fotoğrafı (Şarku’l Avsat – Arşiv)
TT

Hizbullah İsrail'e karşı üçüncü “ağır füze” sistemini devreye soktu

Geçtiğimiz yıl Lübnan'ın güneyindeki bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah roketatarlarının yanında görülen İmad Muğniye'nin bir fotoğrafı (Şarku’l Avsat – Arşiv)
Geçtiğimiz yıl Lübnan'ın güneyindeki bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah roketatarlarının yanında görülen İmad Muğniye'nin bir fotoğrafı (Şarku’l Avsat – Arşiv)

Hizbullah, Lübnan'ın güneyinde İsrail ile çatışmaların yaşandığı bölgede, 2008 yılında Şam’da bir suikasta kurban giden Hizbullah komutanlarından İmad Muğniye'nin adını taşıyan yeni ‘ağır’ füze sistemini konuşlandırdığını duyurdu. Hizbullah tarafından yapılan açıklamada, füze sisteminin iki taraf arasında kademeli olarak tırmanan savaş çerçevesinde tanıtılan üç ‘ağır füze’ sisteminden biri olduğunu belirtti.

Hizbullah, dün yaptığı açıklamada İmad Muğniye adlı yeni ağır füze sistemiyle Lübnan'ın İsrail işgali altındaki Şeba Çiftlikleri’nde yer alan Zabdin bölgesi çevresinde İsrail askerlerinin konuşlandığı bir noktayı hedef aldığını ve doğrudan vurduğunu bildirdi.

Hizbullah, Hermon Dağı'nın batı yamacında yer alan Şeba Çiftlikleri bölgesi ve Kefer Şuba Tepeleri'ndeki yüksek noktalardaki askeri mevzilere sık sık roketli saldırılar düzenliyor.

Hizbullah, son çatışmaların başlamasından bu yana Şeba Çiftlikleri bölgesinde sadece bir kez nitelikli askeri operasyon gerçekleştirebildi. Ruveysat el-Alem yakınlarındaki bir İsrail askeri konvoyu geçtiğimiz nisan ayı sonlarında ‘karmaşık’ olarak nitelendirilen bir pusuya düşürüldü. Pusuda iki İsrail askeri aracı hasar gördü. Hizbullah, söz konusu askeri bölgeleri bombalamak için roket kullanmaya devam etti.

Hizbullah’ın detay vermediği açıklamasında geçen Imad Muğniye füzeleri, geçtiğimiz yıl 8 Ekim’de Lübnan’dan ‘Gazze’ye Destek Savaşı’nın başlamasından bu yana cepheye sürdüğünü duyurduğu üçüncü tip karadan karaya ağır füze sistemi oldu. Hizbullah, savaşın ikinci ayında genellikle Lübnan sınırına yakın askeri mevzileri hedef alan, 300 ila 500 kilogram ağırlığında patlayıcı taşıyan bir savaş başlığına sahip kısa menzilli ‘Burkan’ adlı füze sistemini tanıtmıştı.

Hizbullah, geçtiğimiz ocak ayında bir başka ağır ve kısa menzilli füze tipi olan ‘Felak 1’ füzelerini cepheye sürdüğünü duyurmuştu. İran tarafından geliştirilen ve Rus yapımı BM-24 sistemine çok benzeyen Felak 1 füzesinin menzili 10 kilometreye kadar çıkabiliyor ve 240 milimetre kalibreye sahip. Füze 50 kilograma kadar şarapnel içermeyen yüksek patlayıcılı savaş başlıkları taşıyabiliyor.

Hizbullah, 6 aylık bir süre zarfında İsrail’in insansız hava araçlarına (İHA) karşı hava savunma sistemlerini tanıttı. Hizbullah, niteliğine dair detay vermediği bu sistemler sayesinde İsrail’e ait 5 İHA’nın düşürüldüğünü duyurdu. Hizbullah, İHA ve başında kamera bulunan İran yapımı güdümlü tanksavar füzesi Elmas’ı da savaşa dahil etti.

Hizbullah, bunun yanında İsrail'in Lübnan sınırındaki Kiryat Shmona kasabasını ve Suriye'nin İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri’nde bulunan askeri mevzileri bombalamak için sıklıkla kullandığı Kornet tanksavar füzelerini ve Katyuşa roketlerini da kullandı.

scr5yn
İsrail’in füze savunma Demir Kubbe Hizbullah tarafından Lübnan sınırındaki Kiryat Shmona kasabasına atılan roketleri engellemeye çalışırken (AFP)

Yeni füze sistemine, 2008 yılının şubat ayında Şam'da bir suikasta kurban giden askeri komutanı İmad Muğniye’nin adını veren Hizbullah, Muğniye suikastında İsrail'in parmağı olduğunu düşünüyor. Muğniye, Hizbullah'ın 2006 temmuzunda İsrail'e karşı başta Direniş Tugayları olmak üzere Hizbullah'ın çeşitli askeri birimlerini kurması, organize etmesi ve geliştirmesiyle biliniyor.

Hizbullah, yeni füze sistemini, Lübnan'ın güneyinde yaklaşık bin 500 evin tamamen yıkılmasına ve yaklaşık 10 bin evin hasar görmesine yol açan günlük çatışmaların yaşandığı ve İsrail'in geniş arazileri bombaladığı savaşın devam ettiği sırada duyurdu. Lübnan, sınır bölgesinde yaşayanların çoğunu tahliye ederken, İsrail'in kuzeyindeki sınır bölgesinde de sivillerin çoğu tahliye edildi.

İsrail basını, Lübnan'dan Ramim kışlasına tanksavar füze atıldığını bildirirken, Hizbullah casusluk teçhizatı taşıyan bir askeri aracın hedef alındığını açıkladı. Hizbullah işgal altındaki Lübnan köyü Honin’deki Ramim kışlasında bulunan diğer teknik teçhizatların ve araçların da füzelerle hedef alınarak imha edildiğini kaydetti.

Öte yandan İsrail, Cebel el-Lebbune ve en-Nakura beldelerinin yanı sıra el-Vizani ve Şeba’nın dış mahallelerini bombaladı. İsrail, Cebel el-Lebbune ve en-Nakura beldelerinin dış mahallelerini havadan karaya füzelerle hedef aldıktan birkaç saat sonra el-Vizani ve Şeba beldelerinin dış mahallelerini hedef aldı. İsrail topçu birlikleri saat 13.00 sularında el-Cebin ve ez-Zuhayra beldelerinin dış mahallelerini ve çevresindeki açık arazileri bombalarken Mavi Hat'a (İsrail-Lübnan sınırı) bitişik sınır köyleri üzerinde işaret fişekleri atıldı, keşif uçakları Sûr ve Bint Cubeyl ilçelerinin köyleri üzerinde uçuşlar gerçekleştirdi.

Sınır bölgesinde ateşkes sağlanması için uluslararası taraflarla Lübnan arasındaki temaslar sürerken, Hizbullah'ın parlamentodaki siyasi kanadı Direnişe Sadakat Bloğu üyesi milletvekili Hüseyin Hac Hasan, “Gazze'ye yönelik saldırılar devam ettiği sürece direnişe ve Gazze halkını desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

Lübnanlı milletvekili sözlerini şöyle sürdürdü:

Lübnan'daki direniş, Gazze'deki direnişi desteklemeye devam edecek. Ne tehditler ne bombardımanlar ne sivillere yönelik saldırılar ne direnişçilere yönelik saldırılar ve suikastlar, ne arabulucular ne de herhangi bir taraf bu kararı etkileyebilir ya da değiştirebilir. Her daim desteklemeye devam edeceğiz, çalışacağız ve bunu yapacağız. Caydırıcı olana, üstünlüğü sağlayana ve (israil’in) güvenlik krizini derinleştirene kadar durmayacağız.

 


El-Kassam Tugayları ve Kudüs Seriyyeleri, İsrail güçlerinin Refah Sınır Kapısı’nda havan toplarıyla hedef alındığını duyurdu

İsrail, Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’nı kontrol ediyor. (Reuters)
İsrail, Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’nı kontrol ediyor. (Reuters)
TT

El-Kassam Tugayları ve Kudüs Seriyyeleri, İsrail güçlerinin Refah Sınır Kapısı’nda havan toplarıyla hedef alındığını duyurdu

İsrail, Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’nı kontrol ediyor. (Reuters)
İsrail, Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’nı kontrol ediyor. (Reuters)

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları bugün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri ile iş birliği yaparak Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafında konuşlu İsrail güçlerini ağır havan mermileriyle vurmayı başardığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Arap Dünyası Haber Ajansı'ndan (AWP) aktardığı habere göre, Telegram üzerinden yapılan açıklamada, “El-Kassam mücahitleri, Kudüs Seriyyeleri mücahitleriyle birlikte Refah Sınır Kapısı’ndaki düşman mevzilerini ağır kalibreli havan mermileriyle vurmayı başardı” ifadeleri yer aldı.

Kassam Tugayları dün (pazar) de, Refah Sınır Kapısı’ndaki İsrail askerlerini ve zırhlı araçlarını havan mermileriyle vurduğunu bildirmişti.

Söz konusu saldırı, İsrail ordusunun Salı günü askeri bir operasyonun parçası olarak Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını ele geçirmesinden bu yana sınır kapısında konuşlu İsrail güçlerinin hedef alındığı bildirilen ilk saldırı oldu.


Filistin yönetimi, Batı Şeria'daki memur maaşlarının yarısını ödeyebildi

İsrail'in saldırılarında Gazze'de en az 35 bin Filistinli öldürülürken, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 498 Filistinli Filistinli hayatını kaybetti (AFP)
İsrail'in saldırılarında Gazze'de en az 35 bin Filistinli öldürülürken, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 498 Filistinli Filistinli hayatını kaybetti (AFP)
TT

Filistin yönetimi, Batı Şeria'daki memur maaşlarının yarısını ödeyebildi

İsrail'in saldırılarında Gazze'de en az 35 bin Filistinli öldürülürken, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 498 Filistinli Filistinli hayatını kaybetti (AFP)
İsrail'in saldırılarında Gazze'de en az 35 bin Filistinli öldürülürken, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 498 Filistinli Filistinli hayatını kaybetti (AFP)

Filistin Ulusal Yönetimi, İsrail vergi fonundan aktarımı kestiği için bu ay kamu sektörü maaşlarının sadece yüzde 50'sini ödeyebileceğini bildirdi.

Batı Şeria'daki Filistin Ulusal Yönetimi'nden pazar günü yapılan açıklamada, kamu sektörü çalışanlarına nisan maaşlarının sadece yarısının ödenebileceği bildirildi. 

Yönetim, martta verilen maaşların da tamamının yatırılmadığını, finansal durum elverdikçe ödemelerin gerçekleştirileceğini bildirdi. 

İsrail Bakanlar Kurulu, 3 Kasım 2023'te Filistin hükümeti adına topladığı vergi fonundan Gazze Şeridi'ne ve Filistinli tutuklulara ayrılan miktarın kesilmesine karar vermişti. Tel Aviv yönetimi, paranın Hamas'ın eline geçebileceğini öne sürmüştü.

Bunun üzerine, Filistin Ulusal Yönetimi, 5 Kasım 2023'te vergi fonunu almayı reddettiğini açıklamıştı. Daha sonra şubatta varılan anlaşmada Norveç, fonların aktarımını yapmayı kabul etmişti. Anlaşmaya göre İsrail, topladığı vergiyi Norveç'e transfer ediyor, Norveç de Gazze için ayrılanın dışındaki meblağı Filistin yönetimine gönderiyor. 

Ancak İsrailli medya kuruluşu Kanal 12, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in yaklaşık 170 milyon şekellik fonu (yaklaşık 1,5 milyar TL) Norveç üzerinden Batı Şeria'daki Filistin Ulusal Yönetimi'ne göndermeyi reddettiğini aktardı.

Habere göre Smotrich, Batı Şeria'daki Filistin yönetiminin "İsrail devletine karşı faaliyetler yürüttüğünü" savunarak fonu dondurdu.

İsrailli haber sitesi Times of Israel, Maliye Bakanlığı'nın bu ay göndeirlmesi gereken fonun askıya alındığını doğruladığını fakat sürece dair detay paylaşmayı reddettiğini bildirdi. 

Uluslararası Ceza Mahkemesini'nin (UCM) İsrailli üst düzey yetkililere yönelik yakalama kararı çıkarabileceğine dair iddialar, Washington ve Tel Aviv'den tepki toplamıştı. İsrail, Filistin yönetiminin de UCM'nin böyle bir adım atması için baskı uyguladığını savunuyor. 

Amerikan habercilik kuruluşu Axios'a konuşan ve kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, UCM'nin söz konusu hamleyi yapması durumunda İsrail'in Filistin yönetimine gönderilecek fonları misilleme olarak kesebileceğini ileri sürmüştü. 

Gazze Şeridi, 1996-2006'da Filistin Ulusal Yönetimi'ne bağlıydı. Ancak Hamas, 2006'da yapılan seçimlerde, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın partisi Fetih'i geçerek 132 sandalyeli mecliste 74 koltuk kazanmış, Fetih ise 45 sandalyede kalmıştı. Daha sonra taraflar arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle 2007'de Gazze'de patlak veren çatışmalarda, Hamas bölgenin kontrolünü ele geçirmişti.

Independent Türkçe, Times of Israel, Axios


Sudan ordusu el-Faşir'i bombaladı

El-Faşir'de daha önce yaşanan çatışmalar sonucu alevler içinde kalan bir pazar yeri. (AFP)
El-Faşir'de daha önce yaşanan çatışmalar sonucu alevler içinde kalan bir pazar yeri. (AFP)
TT

Sudan ordusu el-Faşir'i bombaladı

El-Faşir'de daha önce yaşanan çatışmalar sonucu alevler içinde kalan bir pazar yeri. (AFP)
El-Faşir'de daha önce yaşanan çatışmalar sonucu alevler içinde kalan bir pazar yeri. (AFP)

Ülkenin batısındaki Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'de, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında ağır silahlarla çatışmalar cumartesi günü yeniden başladı. Birleşmiş Milletler'in (BM) açıklamasına göre iki güç arasındaki savaşın patlak vermesinden bir yıldan fazla bir süre sonra 27 kişinin öldüğü ve 130 kişinin yaralandığı şiddetli çatışmalar, şehrin doğusunda çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesine neden oldu.

BM Sudan İnsani Yardım Koordinatörü Clementine Nkweta Selami cumartesi günü yaptığı açıklamada, el-Faşir'deki çatışmalarda ‘ağır silahlar’ kullanıldığına dair haberlerden duyduğu endişeyi dile getirdi. Selami, “iki sivilin yaralandığını ve şehrin hastanesine kaldırıldığını, diğer sivillerin ise şehirden kaçmaya çalışırken ağır çatışmaların ortasında kaldığını” belirtti.

Selami, “El-Faşir'in merkezinde ve çevresinde nüfusun yoğun olduğu bölgelerde ağır silahların kullanılması ve saldırılar çok sayıda can kaybına neden oluyor” dedi. Selami, söz konusu şiddet olaylarının kentte yaşayan 800 binden fazla sivilin hayatını tehdit ettiği uyarısında bulundu.

Fransız Haber Ajansı AFP'ye konuşan kent sakinleri, “Uçaklar, kentin doğusunu ve kuzeyini bombaladı” derken, el-Faşir Güney Hastanesi'nden bir sağlık kaynağı “Morg ağzına kadar cesetle dolu” ifadesini kullandı. Şehirde ayrıca, sağlık ve insani yardım çalışanları ile insan hakları örgütlerinin dış dünya ile iletişim kuramamasına neden olan bir iletişim kesintisi yaşanıyor.


İsrail Genelkurmay Başkanı: 7 Ekim saldırılarını engelleyemedik, sorumluluğu üstleniyorum

İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (EPA)
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (EPA)
TT

İsrail Genelkurmay Başkanı: 7 Ekim saldırılarını engelleyemedik, sorumluluğu üstleniyorum

İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (EPA)
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (EPA)

İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi dün (Pazar) yaptığı açıklamada, ordunun 7 Ekim saldırılarını önleyemediğini ve bunun sorumluluğunu taşıdığını ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Yayın Kurumu’ndan aktardığına göre Halevi, “İsrail ordusunun 7 Ekim'de İsrail vatandaşlarını koruma görevinde başarısız olmasının sorumluluğunu üstleniyorum ve bunun ağırlığını her gün omuzlarımda hissediyorum” ifadelerini kullandı.

Halevi, Gazze Şeridi'nde öldürülen İsraillilerin ailelerine hitaben şunları söyledi: “Oğullarınızı ve kızlarınızı geri dönmedikleri savaşa ve kaçırıldıkları yerlere gönderen komutan benim.”

Genelkurmay Başkanı ayrıca, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşı tamamlamaya kararlı olduğunu vurguladı.

Halevi, “Bedelinin farkında olsak da görevi tamamlamaya kararlıyız. Düşmanlarımız bize karşı ayaklandığında hazır olacağız, hazırlıklı olacağız ve bize zarar vermeye yönelik her türlü girişime güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.


Dünya endişe içinde: Refah'ta neler oluyor?

BM Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde neden olduğu zorla yerinden edilmelere ilişkin "daha önce hiç böyle şok edici vahşet görmediği" değerlendirmesinde bulundu (Reuters)
BM Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde neden olduğu zorla yerinden edilmelere ilişkin "daha önce hiç böyle şok edici vahşet görmediği" değerlendirmesinde bulundu (Reuters)
TT

Dünya endişe içinde: Refah'ta neler oluyor?

BM Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde neden olduğu zorla yerinden edilmelere ilişkin "daha önce hiç böyle şok edici vahşet görmediği" değerlendirmesinde bulundu (Reuters)
BM Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde neden olduğu zorla yerinden edilmelere ilişkin "daha önce hiç böyle şok edici vahşet görmediği" değerlendirmesinde bulundu (Reuters)

Yüzbinlerce Filistinlinin Refah'ı terk etmesi için çağrıda bulunan İsrail bugün de Gazze'yi vurmayı sürdürdü. 

Fransız haber ajansının (AFP) bölgedeki kaynaklarına göre, İsrail'in Gazze'nin kuzey, orta ve güney kesimlerine yönelik hava saldırıları gece boyunca ve gündüz devam etti. 

Mısır sınırındaki Refah'ta son 24 saatte en az 18 kişinin öldürüldüğü bildiriliyor.

Gazze'nin orta kesmindeki Deyrel Balah bölgesinde baba-oğul iki doktorun hayatını kaybettiği de aktarıldı.

Cibaliya Mülteci Kampı'na dün gece yüzden fazla saldırı düzenlemesi üzerine binlerce Filistinli, kuzey bölgelerinden kentin batısına doğru göç etmek zorunda kaldı.

xsdvfb
İsrail Ordusu, hem güneydeki Refah'ta hem de kuzeyde uçaklardan attığı el ilanlarıyla tahliye çağrısı yapıyor (AFP)​​​​​

Diğer yandan uluslararası toplum da savaşın durması gerektiğini söylüyor. Bugün Kuveyt'teki bir bağış konferansına katılan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, "acil insani ateşkes, rehinelerin koşulsuz serbest bırakılması ve insani yardımın hızlıca artırılması" için çağrıda bulundu:

Ancak ateşkes yalnızca bir başlangıç olacak. Bu savaşın yıkımı ve travmasını aşmak için uzun bir yol var.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de bugün yaptığı açıklamada Refah'a kapsamlı kara operasyonuna karşı çıktı. "Olamaz" dediği bu operasyon hakkında, tüm devletlere engel olmak için güçlerinden geleni yapma çağrısında bulundu:

Son tahliye emirleri Refah'taki bir milyona yakın kişiyi etkiliyor. Peki şimdi nereye gitmeliler? Gazze'de güvenli bir alan yok! Bu tükenmiş ve açlık çeken kişilerin çoğu daha önce pek çok kez evinden oldu ve iyi bir seçeneğe sahip değil.

Uluslararası insan hakları hukukunun ve Uluslararası Adalet Divanı'nın iki kararının bağlayıcı gerekliliklerinin, tam kapsamlı bir saldırı bir yana, sivillerin bu kadar yoğun yaşadığı bir bölgeye yönelik son tahliye emirleriyle uyuşması için hiçbir yol göremiyorum.

İki tarafa da seslenen Türk, ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması için çağrıda bulundu.

nym
İsrail Güvenlik Kabinesi yaklaşık 1,5 milyon kişinin sığındığı Refah kentindeki kara saldırılarının "alanının genişletilmesine" ilişkin kararı 10 Mayıs'ta onaylamıştı (Reuters)​​​​​

BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, Tunus'ta düzenlenen Mağrib Maşrik Forumu'nda konuştu:

Tereddüt etmeden Gazze'de yaşananların bir savaş değil, soykırım olduğunu söyleyebilirim. Batılı ülkelerde, soykırım kelimesinin kullanımı konusunda büyük bir rahatsızlık var. Bunun da sebebi, soykırım kelimesinin Holokost'u çağrıştırması. 'Holokost'a uğramış İsrail (Yahudiler) nasıl olur da soykırım yapar, böyle bir şey düşünülemez' diye. Fakat şu an tam da bunu yapmaktalar.

BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini sosyal medyada yaptığı paylaşıda İsrail'in Gazze'de halkı zorla yerinden etmeyi sürdürdüğünü belirtti:

Güvenli bölge iddiası yanlış ve yanıltıcıdır. Gazze'de hiçbir yer güvenli değil.

xscdf
Gazze'nin kuzeyindeki Daraj mahallesinde yaşayan çocuklar zafer işareti yapsa da yakınlardaki Cibaliya Mülteci Kampı'na gece boyunca yüzden fazla saldırı düzenledi (AFP)​​​​​

Diğer yandan ABD Başkanı Joe Biden da dün "Eğer Hamas elindeki rehineleri, kadınları ve yaşlıları serbest bıraksa yarın bir ateşkes olurdu" dedi. 

Joe Biden, önceki gün yaptığı açıklamada da Refah'a büyük bir saldırı düzenlemesi halinde İsrail'e silah yardımlarını askıya alacağını söylemişti.

İsrail, sadık müttefiki ABD'nin baskılarına rağmen bu hafta Refah'ın doğusuna tank ve asker göndererek yardımların geçtiği kapıyı kapadı. Dün açıklama yapan İsrail ordusu, 300 bini aşkın Filistinlinin bölgeden ayrıldığını duyurdu. UNRWA da aynı sayıyı verdi.

Tel Aviv yönetimi, Gazze'nin tamamen Hamas'tan temizlenmesi için Refah'a operasyon düzenlenmesi gerektiğini savunurken uluslararası toplum Gazze'nin yıkılmış bölgelerinden kaçan sivillerin sığınacak yeri kalmadığını vurguluyor.

İsrail, Hamas öncülüğündeki Filistin güçlerinin 7 Ekim'de düzenlediği Aksa Tufanı Operasyonu'nda çoğu sivil 1170 kişinin öldüğünü bildiriyor. 

Tel Aviv'in tahminlerine göre Gazze'de rehin tutulan 128 kişiden 36'sı hayatını kaybetti. 

İsrail'in saldırılarındaysa 35 bini aşkın kişi öldü, 80 bine yakın da yaralı var. Gazze Sağlık Bakanlığı bunların çoğunun kadın ve çocuk olduğunu aktarıyor.

Mısır, Katar ve ABD'nin sürdürdüğü arabuluculuk çabaları henüz sonuç vermedi. 

zxscd
Diğer yandan İsrail'de Binyamin Netanyahu yönetimine karşı gösteriler de sürüyor (AFP)

Dün Tel Aviv'de sokaklara çıkan göstericiler, hükümetin ateşkes ve rehine anlaşması yapmasını istedi. Bu eylemden birkaç saat önce Hamas, İsrail ve Britanya pasaportlarına sahip Nadav Popplewell'in esir tutulurken İsrail saldırısı sonucu öldüğünü bildirmişti. 

Independent Türkçe


Gazze Şeridi'nde tekrarlanan tahliye çağrıları, İsrail'in savaş stratejisinin başarısızlığını nasıl ortaya koyuyor?

İsrail ordusu tarafından verilen tahliye emrinin ardından Refah'ı terk etmeye hazırlanan yerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
İsrail ordusu tarafından verilen tahliye emrinin ardından Refah'ı terk etmeye hazırlanan yerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde tekrarlanan tahliye çağrıları, İsrail'in savaş stratejisinin başarısızlığını nasıl ortaya koyuyor?

İsrail ordusu tarafından verilen tahliye emrinin ardından Refah'ı terk etmeye hazırlanan yerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
İsrail ordusu tarafından verilen tahliye emrinin ardından Refah'ı terk etmeye hazırlanan yerinden edilmiş Filistinliler (EPA)

Guardian gazetesine göre İsrail ordusunun dün (Cumartesi) Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgeler ve güneydeki Refah için yayınladığı tahliye emirleri, ‘İsrail'in savaş stratejisindeki zayıflıkları’ ortaya koyan iki ‘çarpıcı’ unsuru vurguladı.

İsrail savaş uçakları, dün savaşın 218’inci gününde Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine yönelik bombardımanlarını sürdürdü. Diğer yandan İsrail ordusu yeni tahliye emirleri yayınlarken çeşitli bölgelere yönelik eşzamanlı bombardımanı genişletti.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölge sakinleri ve yerinden edilmiş kişiler, dün sabah İsrail ordusundan ‘tehlikeli bir savaş bölgesinde’ olduklarını belirten telefonlar aldı ve batı bölgelerine gitmeleri istendi. İsrail ordusu güneydeki Refah kentine havadan broşürler bıraktı ve sosyal medya hesapları üzerinden paylaşımda bulunarak, bölge sakinlerinden bazı kampları boşaltmalarını ve ‘insani bölge’ olarak belirlenen el-Mevasi’ye gitmelerini istedi.

Guardian'a göre son tahliye uyarılarında özellikle iki unsur dikkat çekiyor. Birincisi, özellikle Refah'a yönelik uyarıların, ‘sanki İsrail ordusu yaklaşan saldırının önemini en aza indirmeye çalışıyormuş gibi’ sosyal medyadaki yazılı paylaşımların sonuna yerleştirilmiş olması.

Bunun nedeni, İsrailli askeri yetkililerin son günlerde medyaya, tek amacı Mısır sınır kapısını ele geçirmek olan kentte ‘hassas, sınırlı ve hedefe yönelik’ operasyonlar yürüttüklerini söylemiş olmaları olabilir. İngiliz gazetesine göre, bombardımanın genişlemesiyle birlikte durumun böyle olmadığı ve hiçbir zaman da böyle olmayacağı anlaşıldı.

İngiliz gazetesi, ‘İsrail ordusunun isteksizliğini’ ortaya koyarak savaşın yeni bir aşamasının başladığını ve bu aşamanın şaşırtıcı olmamakla birlikte çok kanlı olabileceğini vurguladı. Birleşmiş Milletler (BM) yetkililerinin böyle bir saldırının gerçekleştirilmesi halinde insani bir felaket yaşanacağı yönündeki uyarılarına ve başta İsrail'in en büyük destekçisi ABD olmak üzere pek çok büyük ülkenin Tel Aviv'i büyük bir diplomatik krizle tehdit eden muhalefetine rağmen, İsrailli üst düzey yetkililer aylardır Refah'ta kalan Hamas taburlarını ortadan kaldırmak ve esirleri geri almak için geniş çaplı bir saldırı başlatma tehdidinde bulunuyor.

İkinci unsur ise İsrail'in, tekrarlanan askeri operasyonların yapıldığı ve İsrail ordusunun ‘Hamas güçlerini yenilgiye uğrattığı’ yerleri boşaltma çağrısıdır.

Uyarılar, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde Hamas'ı etkili bir şekilde ortadan kaldırmasının ne kadar zor olduğunu ve olmaya devam edeceğini vurguluyor. Guardian'a göre, Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ‘tünel ağının’ bazı kısımları halen sağlam ve İsrail'e fırlatmak için yeterli roket stokları mevcut. Ayrıca hareketin halk arasındaki ‘desteği’, İsrail güçlerinin bulunmadığı hemen her yerde rahatça var olmasını ve faaliyet göstermesini sağlıyor.

Siyasi, diplomatik ve ekonomik nedenlerden dolayı İsrail, Gazze Şeridi'nde çok sayıda askerini sahada tutmak istemiyor. Diğer yandan İsrail’in, Hamas'ı çıkardığı iddia edilen bölgelerde herhangi bir etkili yönetim kurmayı başaramaması, Gazze Şeridi'ndeki savaş stratejisinin başarısını tehlikeye atıyor.


Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların ardından el-Faşir’de atmosfer yeniden normale döndü

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
TT

Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların ardından el-Faşir’de atmosfer yeniden normale döndü

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yaşanan savaşın yıkıcı etkileri (AFP)

Sağlık kaynakları, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de son yirmi dört saat içinde ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında meydana gelen şiddetli çatışmalar sırasında en az 17 kişinin öldüğünü ve 142 kişinin de yaralandığını açıkladı. Diğer yandan HDK tarafından El Cezire eyaletinde küçük bir kasabada gerçekleştirilen ve yerel halk aktivistleri tarafından belgelenen yeni bir katliamda 13 kişi öldürüldü.

Birleşmiş Milletler (BM) Sudan İnsani Yardım Koordinatörü Clementine Nkweta Selami, dün (cumartesi) el-Faşir kentinde devam eden çatışmalardan duyduğu endişeyi dile getirdi. Selami, söz konusu şiddet olaylarının orada yaşayan 800 binden fazla sivilin hayatını tehdit ettiği uyarısında bulundu.

BM tarafından yayınlanan açıklamada Selami, ağır silahların kullanıldığına, şehir merkezinde ve el-Faşir’in dış mahallelerinde nüfusun yoğun olduğu bölgelerde çok sayıda ölüme yol açan saldırı düzenlendiğine dair raporlara atıfta bulundu. Selami, sivillerin korunması ve savaşın durdurulması için çatışmaya dahil olan tüm tarafları uluslararası hukuka uymaya çağırdı.

Çatışmaların yeniden başlamasına dair endişeler

Şarkul Avsat’a konuşan el-Faşir’deki sağlık kaynakları, ağır silahların kullanıldığı şiddetli çatışmaların ardından dün şehre sükunetin geri döndüğünü doğruladı. Ancak siviller arasında her an çatışmaların yeniden başlayacağına dair korkular artıyor.

Sağlık kaynakları, 17 ölünün cesedinin kentin güneyindeki hastaneye ulaştığını bildirirken, kimliği belirlenemeyen başka ölülerin de olduğunu ve bunların hastaneye nakledilmesi için hazırlıkların yapıldığını belirtti. Başta acil servis için gerekli ilaçlar ve tıbbi malzemeler olmak üzere bazı ilaçların eksikliği nedeniyle sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü belirten kaynaklar, hastanenin kapasitesinin çok sınırlı olması nedeniyle durumu tehlikeli olarak nitelendirdi. Öyle ki Cuma günkü çatışmalarda yaralananların birçoğu hastane içinde yere yatırılarak ilk yardım ve tedavi için sıranın kendilerine gelmesini bekledi.

xcdvfgbr
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir dışında yer alan Zemzem Kampı’ndaki Sudanlı mülteciler (AP)

Güneydeki hastane, askeri operasyonlarda yaralananları kabul eden tek hastane durumunda. Ancak çatışmaların yeniden başlaması daha fazla can kaybına yol açacak, bu da hastanenin insanların hayatını kurtarma kabiliyetini azaltacak.

Ordu: Büyük bir zafer elde ettik

Ordu, Cuma gecesi ve dün, kuvvetlerinin büyük bir zafer elde ettiğini, düşmanı yenerek onlara büyük kayıplar verdirdiğini ve ayrıca bir dizi savaş aracını ele geçirdiğini ifade etti. Ordunun Facebook'taki resmi sayfasında, el-Faşir’deki 6’ncı Piyade Tümeni Komutanı’nın, ordu kuvvetlerinden ve yanında savaşan silahlı hareketlerden yaralıları teftiş ettiği bir video yayınlandı. Tümen Komutanı, ülkenin yeteneklerini yok etmek için yabancı bir projeyi benimseyerek Daklu kardeşler ve onların safında yer alan terörist milislere karşı savaşı çözmeye hazır olduğunu kaydetti.

HDK: Hain bir saldırı

HDK Sözcüsü el-Fatih Kuraşi, HDK güçlerinin el-Faşir kentinde Abdulfettah el-Burhan’ın milisleri ve onların paralı asker hareketlerinden yardımcılarının hain saldırısına karşılık verdiğini söyledi. Kuraşi, X platformunda önemli olarak nitelendirdiği bir açıklamada, paralı askerlerden bazı güçlerin üç eksende HDK mevzilerine sızdığından bahsetti. Kuraşi, onlara karşı ağır topçu ateşi açıldığını, bunun da yerleşim bölgelerindeki siviller ve şehir dışına kaçan diğer vatandaşlar arasında kayıplara yol açtığını belirtti.

Kuraşi, “HDK liderleri, sivil idarenin, bölgenin ileri gelenlerinin, yerel ve uluslararası örgütlerin ‘sivillerin hayatını korumak için ateş açılmaması’ yönündeki çağrılarına karşılık verdi” dedi. HDK’nin geçtiğimiz günlerde kendilerine yönelik 22 saldırıyı püskürtürken azami düzeyde itidal gösterdiğine dikkat çeken Kuraşi, güçlerinin kendilerini savunacaklarını, el-Faşir’de Burhan milisleri ve silahlı hareketlerin paralı askerleri tarafından yapılacak her türlü saldırıya karşı koyacaklarını vurguladı.

Uluslararası toplumu HDK’nin geçen Mart ayında şehir merkezindeki ordu karargahına doğru ilerlememe taahhüdünde bulunduğu konusunda uyaran Kuraşi, “Sivillerin varlığını dikkate almadan karşı taraftan gelen saldırı bizi şaşırttı” şeklinde konuştu.

HDK dijital platformlarında, ordu ile çatışmalar başlamadan önce güçlerinin el-Faşir kenti içindeki ana elektrik istasyonunu ele geçirdiğini ve burayı kontrol ettiğini gösteren videolar yayınladı.

Darfur Bölgesi Başkanı: HDK saldırısını bozguna uğrattık

Orduyla birlikte savaşan Sudan Kurtuluş Hareketi'nin başında bulunan Darfur Bölgesi Başkanı Minni Arko Minavi ise “Silahlı hareketlerin ve düzenli ordunun birleşik gücü, HDK tarafından başlatılan saldırıyı bozguna uğrattı ve onları el-Faşir’den geri çekilmeye zorladı” dedi. Minavi, X platformunda yaptığı bir paylaşımda “tüm hayati alanların kurtarıldığını, bunlardan ilkinin kısmen tahrip edilen elektrik istasyonu olduğunu” ifade etti.

Şarku’l Avsat’a konuşan el-Faşir sakinleri, ordu ile HDK arasındaki çatışmaların devam etmesi halinde bazı ailelerin kentten kaçmak için hazırlık yapmaya başladığını söyledi. Sudan'daki çatışmaların iki tarafı olan ordu ile HDK arasında, kent çevresindeki çatışmaların yatışmasından günler sonra, geçtiğimiz Cuma günü el-Faşir’de yeniden ve aniden şiddetli çatışmalar başladı. Geçtiğimiz Nisan ayında HDK el-Faşir’e 60 kilometre uzaklıktaki Melit kentini ele geçirdi ve kontrol ettiği dört eyaletin geri kalanından gelen güçlerini Darfur’da toplamak üzere burada bir tür askeri üs kurdu.

El Cezire’de katliam

Öte yandan Vad Medeni komiteleri, HDK’nin El Cezire eyaletinin doğusunda yer alan el-Harka’da yeni bir katliam gerçekleştirdiğini, ilk belirlemelere göre 13 ölü ve çok sayıda yaralının ülkenin doğusundaki el-Gadarif Hastanesi'ne nakledildiğini belirtti. Sosyal medyadaki aktivistler, Sudan ordusuna ait savaş uçaklarının Kuzey Kordofan eyaletindeki küçük bir köye düzenlediği hava saldırısı sonucunda onlarca sivilin öldüğünü ve yaralandığını, ölü sayısının ise teyit edilemediğini bildirdi.


Mısır: Barış anlaşmasının ihlalleri inceleyecek mekanizmaları var

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile Kahire'de bir araya geldi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı X hesabı)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile Kahire'de bir araya geldi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı X hesabı)
TT

Mısır: Barış anlaşmasının ihlalleri inceleyecek mekanizmaları var

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile Kahire'de bir araya geldi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı X hesabı)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile Kahire'de bir araya geldi. (Mısır Dışişleri Bakanlığı X hesabı)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri bugün (Pazar) yaptığı açıklamada, krizin ve yansımalarının kontrol altına alınması ve bölgeye yayılmaması için Gazze Şeridi'nde ateşkese varılması ve esirlerin takas edilmesi gerektiğini belirtti.

Kahire'de Sloven mevkidaşı Tanja Fajon ile birlikte düzenlediği basın toplantısında konuşan Şukri, İsrail ile yapılan barış anlaşmasının, “Mısır'ın 40 yıllık stratejik tercihi ve bölgedeki barışın temel direği” olduğunu vurguladı.

Şukri, “İsrail ile yapılan barış anlaşmasının, herhangi bir ihlali incelemek ve bunlarla başa çıkmak için harekete geçirilen kendi mekanizmaları var” ifadesini kullandı.

Şukri, İsrail ile Hamas'ın ateşkese varmak ve esirleri takas etmek için kabul etmesi gereken ılımlı ve tatmin edici öneriler olduğunu vurguladı.

Mısır Dışişleri Bakanı, herkesi ‘insani durum dayanılmaz olduğu için ateşkese ulaşma müzakerelerinde esnek olmaya’ çağırdı.

AP'ye konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen üst düzey bir Mısırlı yetkili, Kahire'nin ABD ve Avrupa hükümetleri nezdinde İsrail'i protesto ettiğini ve İsrail'in Refah'taki askeri operasyonunun ‘barış anlaşmasını tehlikeye attığı’ uyarısında bulunduğunu söyledi.


Katalonya seçim atmosferine girerken, Sanchez ayrılık girişimini sona erdirecek bir zafer istiyor

 İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Sosyalist aday Salvador Illa, Barselona yakınlarındaki Vilanova Y La Gertru'da düzenlenen bir seçim mitingi sırasında kalabalığı selamlıyor. (AP)
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Sosyalist aday Salvador Illa, Barselona yakınlarındaki Vilanova Y La Gertru'da düzenlenen bir seçim mitingi sırasında kalabalığı selamlıyor. (AP)
TT

Katalonya seçim atmosferine girerken, Sanchez ayrılık girişimini sona erdirecek bir zafer istiyor

 İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Sosyalist aday Salvador Illa, Barselona yakınlarındaki Vilanova Y La Gertru'da düzenlenen bir seçim mitingi sırasında kalabalığı selamlıyor. (AP)
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Sosyalist aday Salvador Illa, Barselona yakınlarındaki Vilanova Y La Gertru'da düzenlenen bir seçim mitingi sırasında kalabalığı selamlıyor. (AP)

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez liderliğindeki Sosyalistler, bugün (Pazar) yapılması planlanan bölgesel seçimlerde zafer elde edip ayrılıkçı lider Carles Puigdemont'u yenerek, Katalonya'nın bağımsızlık hayalinden uzaklaşmasını sağlamayı umuyor.

Sabah saat dokuzda sandıkların açılmasıyla birlikte İspanya'nın kuzeydoğusunda yer alan yaklaşık 8 milyon nüfuslu zengin bölge, Katalan Parlamentosu'na 135 milletvekili seçmek için oy kullanmaya başladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre yapılan kamuoyu yoklamaları Sanchez liderliğindeki Sosyalistlerin, Puigdemont ve aşırı ayrılıkçı partisi Katalonya için Birlik Partisi ile bölgenin mevcut başkanı Pere Aragones liderliğindeki Cumhuriyetçi Sol Parti'nin önünde olduğunu gösteriyor.

Sandıklar akşam saat 8'de kapanacak. Sonuçların saatler sonra açıklanması bekleniyor.

Seçim kampanyasının sonunda Barselona’da düzenlenen bir mitingde konuşan Sanchez, “12 Mayıs'ta bir değişime ihtiyacımız var. Buna sadece Sosyalist Parti ve adayı Salvador Illa öncülük edebilir. Ancak bu isim ve parti Katalonya'yı bir arada yaşama ve sosyal haklar konusunda ileriye taşıyabilir” ifadelerini kullandı.

rgh5
Sanchez liderliğindeki Sosyalistler, Puigdemont ve aşırılık yanlısı ayrılıkçı partisinin önüne geçti. (AP)

Sanchez, Katalonya'daki ayrılıkçıların Ekim 2017'de başarısızlıkla sonuçlanan girişiminden yaklaşık 9 ay sonra, 2018'de başbakan olmasından bu yana, benzeri görülmemiş siyasi krizin neden olduğu yaraları iyileştirmek için çalıştı.

2021 yılında ayrılık girişimiyle bağlantılı olarak hapse atılanlar için af çıkaran Sanchez, Kasım ayında ayrılıkçıların kendisine verdiği desteğe karşılık, arananların affedilmesi için bir yasa çıkarmaya çabaladı.

Tasarı halen Senato'da ve birkaç hafta içinde onaylanması planlanıyor. Bu sayede ayrılma girişimine öncülük eden lider Puigdemont yasal kovuşturmadan kaçınmak için Belçika'ya kaçmadan önce ülkesine dönebilecek.

htjy
Halk, Katalan ayrılıkçı lider ve Avrupa Parlamentosu'nun İspanyol üyesi Carles Puigdemont'un dünkü son mitinginde yaptığı konuşmayı dinliyor. (AFP)

Bu tartışmalı af tasarısı, sağcı ve aşırı sağcı muhalefetin kitlesel protesto gösterileriyle sokaklara dökülmesine yol açtı. Sağcılar Sanchez’i, iktidarda kalabilmek için ayrılıkçıların kendisini rehin almasına izin vermekle suçladı.

Kazanmak ya da görevden ayrılmak

Katalonya'yı yaklaşık on yıldır yöneten ayrılıkçılarla Katalonya arasına mesafe koymak, ayrılma girişiminin yol açtığı krizde yeni bir sayfa açma çabalarında Sanchez için büyük bir zafer olacak. Bu aynı zamanda Sanchez’in Kasım ayında başlayan görev süresini yeniden başlatmasına da olanak tanıyacak.

Yeni döneme, aşırı sağcı muhalefetin hareketleri ve Sanchez'in eşinin yolsuzluk şüphesiyle hedef alınarak istifa olasılığına yol açan bir soruşturma damgasını vurdu.

Şubat 2021'de yapılan son bölgesel seçimlerde Sosyalistler en fazla oyu almalarına rağmen adayları Illa iktidar çoğunluğunu elde edememiş, ayrılıkçı partiler ise 74 sandalyeli bir koalisyon kurmuştu.

Puigdemont, kamuoyu yoklamalarında geride kalmasına rağmen, seçimlerde güçlü bir performans göstererek affın onaylanmasının ardından Katalonya'nın bölgesel lideri vasfıyla zaferle dönmeyi umuyor.

Puigdemont güney Fransa'daki seçim kampanyasının sonunda şunları söyledi: “Sandıkları oy pusulalarıyla dolduralım ve yeni bir döneme hazırlanmaya başlayalım.”

Eski Katalan lider, hakkında çıkarılan ve halen yürürlükte olan tutuklama emri nedeniyle İspanya'ya giremediği için seçim kampanyasını bölgeye yakın olan Güney Fransa'da yürüttü.

zxsdvdf
Sandıklar akşam 8'de kapanacak ve sonuçlar saatler sonra açıklanacak. (AP)

Katalan ayrılıkçı hareketi, Katalonya için Birlik Partisi ve daha ılımlı Cumhuriyetçi Sol Parti arasındaki ayrışma ile şu anda keskin bir şekilde bölünmüş durumda.

Yapılan kamuoyu yoklamalarına göre son aylarda ortaya çıkan aşırı milliyetçi Katalan İttifakı'nın bugünkü seçimlerde birkaç sandalye kazanacağı tahmin edilse de başka hiçbir partinin bu ittifaka girmeyecek olması tabloyu daha da karmaşık hale getiriyor.

Kamuoyu yoklamaları, Sosyalistlerin yaklaşık 40 sandalye kazanacağını gösteriyor. Yani hükümet çoğunluğunu sağlamak için gereken 68 sandalyeyi kazanmak için desteğe ihtiyaçları olacak. Sosyalistler, aşırı sol ve cumhuriyetçi sol ile ittifak kurma yoluna gidebilirler ki bu da ayrılıkçı hareketin içeriden parçalanmasına yol açabilir.