Sudan Federal Hükümet Bakanı Dinar "darbeyi reddederek" istifa etti

Sudan Federal Hükümet Bakanı Busayna Dinar 25 Ekim darbesini reddetmesi ve yetkilerine karışılması sebebiyle istifa etti

Busayna Dinar (SUNA)
Busayna Dinar (SUNA)
TT

Sudan Federal Hükümet Bakanı Dinar "darbeyi reddederek" istifa etti

Busayna Dinar (SUNA)
Busayna Dinar (SUNA)

Sudan Federal Hükümet Bakanı Busayna Dinar, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Kararını çeşitli gerekçelerle açıklayan Dinar, en önemli nedenlerinin, “25 Ekim darbesini reddetmesi ve yetkilerine karışılması” olduğunu belirtti.
Sudanlı Bakan Buseyna Dinar, geçtiğimiz hafta Çarşamba günü Facebook’tan yaptığı açıklamada görevinden istifa edeceğini duyurmuştu. Bu duyuru, Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) lideri Malik Agar ile yardımcısı Yaser Arman arasında yaşanan anlaşmazlıkların ardından yapıldı. Hareketin lideri Malik Agar Egemenlik Konseyi üyeliği konumunu sürdürürken Yaser Arman Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri İttifakı (ÖDBG) Merkez Konseyi üyeliği görevine devam ediyor. Bu tablo, Ekim 2020'de Sudan hükümeti ile silahlı hareketler arasındaki Cuba Barış Anlaşması'nı imzalayan harekette yakın bir bölünmeye işaret ediyor. Buseyne Dinar yaptığı açıklamada, Ağar’ın hareketin üst düzey liderlerinin pozisyonlarını reddetmesinin ardından istifasını sunacağını bildirmişti.
Bakanlar Kurulu’na sunulan ve Şarku’l Avsat’ın ulaştığı istifa metninde Dinar, karar verme yetkisinin olmaması, 25 Ekim darbesini reddetmesi ve silahlı hareketler arasında imzalanan barış anlaşmasının uygulanmasındaki ciddiyetsizlik gibi nedenlerle istifasını gerekçelendiriyor.
Dinar istifa mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Federal Hükümet Bakanı olarak görevimden, yanlış bir şey gördüğümde 'hayır' diyebilmek için istifa ediyorum. Dikte edilmesini reddediyorum. Nerede olursa olsun onurumu korumak, hakkımı korumak ve başkalarının hakkını savunmadan önce kendi hakkımı savunmak için istifa ediyorum. Bir şeyin sahibi olmayan başkasına da veremez.”
Sudanlı yetkili, ayrımcılık olmaksızın vatandaşlık haklarının tanınmasının yanı sıra Aralık devrimini tamamlamanın, darbeyi devirmenin ve demokratik sivil yönetimin geri getirilmesinin önemini de vurguladı.
Dinar bu konuda şunları söyledi: “Darbeden sonra göreve başladığımda önde gelen konuların başında, Sudan Barışı için Cuba Barış Anlaşması'nın uygulanması yer aldı. Bu anlaşma da uğruna savaştığım geniş haklar getirdi. Anlaşma çerçevesinde akan kanın durdurulması, kapsamlı ve doğru güvenlik düzenlemeleri, yerinden edilmiş kişilerin ve mültecilerin köylerine geri dönüşü, barışçıl ifade özgürlüğü ve demokratik uygulama için barış anlaşmasının hedeflerine ulaşılmasına katılmayı onayladım.”
Ayrıca devrimin sloganlarının gerçekleştirilememesinden darbeyi sorumlu tutan Busayna Dinar, bu konuda şunları söyledi: “Ekim darbesi, müzakerelerin yapıldığı çerçeveyi devirdi ve Sudan'ın barışı için Cuba Barış Anlaşması'nı getirdi. Şartlarına uyulmayan anlaşma yeni hakların, mekanizmaların ve temellerin üzerinde anlaşmaya varıldığı yeni bir müzakereye dönüştü.”
Dinar, askeri otorite tarafından anlaşmada öngörülen güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasını "anlaşılanın çarpıtılması" olarak görmüş ve mali kaynakların uygulanmasına bağlı olduğu iddiasını bir kandırmaca olarak değerlendirmişti.
İstifa eden bakan Dinar ayrıca bakanlığının çalışmalarını düzenleyen ve görev ve yetkilerini tanımlayan bir anayasal çerçeve olmadığını da belirtti.
Dinar, karar alma şeklindeki kafa karışıklığının, bakanlığın planlarını uygulayamamasından kaynaklandığını açıkladı. Bu nedenle 8 aydan fazla bir süredir işlerin aksadığını kaydeden Bakan, ÖDBG ile bağlantılı olduğu öne sürülerek Hizmetler ve Değişim Komiteleri"nin kaldırılması yönünde bakanlığa yapılan baskıyı eleştirdi. 
Eyaletlerde devlet sekreterlerinin atamalarına müdahale edildiği ve bazı Egemenlik Konseyi üyeleri tarafından “güvenlik” iddiasıyla görevden alındıklarını açıklayan Dinar, "Bir bakan olarak reddettiğim ve direndiğim şey buydu. Olanlar yok edilmiş rejimin unsurlarına bir dönüş ve buna katkıda bulunmayacağım."



Gazze Şeridi'nde 32 kişi hayatını kaybetti… İsrail, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yardım dağıtımına izin verecek

İsrail'in gece boyunca Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında hayatını kaybedenleri arayan Filistinliler (Reuters)
İsrail'in gece boyunca Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında hayatını kaybedenleri arayan Filistinliler (Reuters)
TT

Gazze Şeridi'nde 32 kişi hayatını kaybetti… İsrail, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yardım dağıtımına izin verecek

İsrail'in gece boyunca Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında hayatını kaybedenleri arayan Filistinliler (Reuters)
İsrail'in gece boyunca Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarında hayatını kaybedenleri arayan Filistinliler (Reuters)

Filistin medyası, İsrail'in şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 32'ye yükseldiğini duyurdu.

Filistin devlet televizyonu bugün erken saatlerde Gazze şehrinin batısındaki iki eve düzenlenen İsrail bombardımanında 20 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Televizyon son 24 saat içinde 80 kişinin İsrail bombardımanı sonucu hayatını kaybettiğini belirtti.

Kuzeyde yardım dağıtımı

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığına göre, İsrail Güvenlik Kabinesi dün gece Gazze Şeridi'nin kuzey kesiminde yardım dağıtımına izin verme kararı aldı.

Haberde, yardım operasyonlarının Gazze Şeridi'nin güney ve orta kesimlerinde tesisleri bulunan ABD ve İsrail destekli tartışmalı Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından mı yoksa Birleşmiş Milletler (BM) destekli yardım kuruluşları tarafından mı yürütüleceği konusuna açıklık getirilmedi.

Haberde, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in, Gazze Şeridi sakinlerinin güneye taşınması çabalarını engelleyeceği gerekçesiyle tasarıya karşı oy kullandıkları kaydedildi.

İsrail, Hamas'ı yardımlara el koymakla suçluyor. Yardım çalışanlarının yanı sıra dağıtım alanlarını korumak için ABD'li özel askeri yüklenicileri de istihdam eden Gazze İnsani Yardım Vakfı, faaliyetlerine başladığı mayıs ayından bu yana Filistinlilere insani yardım ulaştırdığını söylüyor.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği cuma günü yaptığı açıklamada, İsrail'in mayıs ayında Gazze Şeridi'ne yönelik 11 haftalık yardım ablukasını kaldırmasından bu yana Gazze İnsani Yardım Vakfı tesislerinin çevresinde 500'den fazla kişinin öldürüldüğünü bildirdi.