Irak Meclisi çalışanları yeniden işbaşı yapıyor

Irak Meclisi çalışanları haftalarca süren aradan sonra yeniden işbaşı yapıyor

23 Ağustos’ta parlamento binası önündeki Sadr Hareketi’nin destekçilerinden bazıları (AFP)
23 Ağustos’ta parlamento binası önündeki Sadr Hareketi’nin destekçilerinden bazıları (AFP)
TT

Irak Meclisi çalışanları yeniden işbaşı yapıyor

23 Ağustos’ta parlamento binası önündeki Sadr Hareketi’nin destekçilerinden bazıları (AFP)
23 Ağustos’ta parlamento binası önündeki Sadr Hareketi’nin destekçilerinden bazıları (AFP)

Irak parlamentosu çalışanları, Şii din adamı ve siyasetçi Mukteda es-Sadr’ın destekçilerinin Temmuz ayı sonlarına doğru parlamentoyu basması nedeniyle çalışmalarının askıya alınmasının ardından hafta başı itibariyle yeniden işbaşı yaptı.
Irak Meclisi Başkanı Muhammed el-Halbusi’nin, 11 aydır tanık olunan ve geçen hafta Bağdat’ın merkezinde çatışmalara yol açan siyasi krize son vermek üzere yeni bir ulusal diyalog toplantısı düzenlenmesini görüşme çağrısının ardından parlamentonun çalışmaları yeniden başladı.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Meclis’ten bir yetkili ajansa, “Cumartesi günü parlamentonun tüm birimlerine pazar gününden itibaren tüm çalışanlar için çalışmaların tamamen eski haline döneceğini bilgilendirildi” dedi. Yetkili “Protestocuların parlamento binasını basması ve oturma eylemi düzenledikleri günlerde parlamentodaki çalışmalar askıya alınmıştı” dedi. Aynı zamanda tüm çalışanların Arap dünyasında hafta başı olan pazar günü işe döneceklerini belirtti.
27 Temmuz’da Sadr Hareketi’nin destekçileri, Sadr Hareketi’nin muhalifi Şii Koordinasyon Çerçevesi’nin Muhammed es-Sudani’nin başbakan adayı olmasını protesto etmek için Bağdat’ın merkezinde parlamento binası, devlet kurumları ve yabancı elçilikleri içeren Yeşil Bölge’yi bastı ve daha sonra Parlamento binasının kontrolünü ele geçirdiler. Ardından, parlamentonun feshedilmesini ve erken seçime gidilmesini talep ederek, parlamento içinde ve çevresinde haftalarca oturma eylemi düzenlediler.
Hükümet güçleri ve İran yanlısı grupları içeren Koordinasyon Çerçevesi’nin destekçilerine karşı 24 saat süren ve Sadr Hareketi’nin 30’dan fazla destekçisinin hayatını kaybetmesine neden olan silahlı çatışmaların ardından Mukteda es-Sadr’ın emriyle geçen hafta salı günü geri çekildi. Söz konusu çatışmalar, 2021 Ekim’deki seçimlerden bu yana Irak’ın yaşamakta olduğu siyasi krize neden olan anlaşmazlıkların zirvesi oldu. Halbusi, pazar günü Twitter’da yaptığı açıklamada, 17 Ağustos’ta düzenlenen ve Sadr’ın temsilcilerinin boykotu ile karşılaşan önceki oturumun ardından ikinci bir ulusal diyalog oturumunun yapılmasını önerdi. Diyalog oturumları, 2021 Ekim ayındaki seçimlerden bu yana Irak’taki siyasi çıkmaza son verme girişiminin bir parçası olarak düzenlendi. Söz konusu siyasi çıkmaz, ülkenin bir hükümet, başbakan ve cumhurbaşkanından mahrum kalmasına neden oldu.



Gazze’de ateşkes görüşmeleri ne durumda?

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı (Reuters)
TT

Gazze’de ateşkes görüşmeleri ne durumda?

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı (Reuters)

Filistinli yetkililere göre Gazze'de ateşkes görüşmeleri çıkmaza girdi. 

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla BBC'ye konuşan kaynaklar, Tel Aviv yönetiminin Katar'ın başkenti Doha'daki müzakerelere, ihtilaflı konularda karar vermeye yanaşmayan bir heyet gönderdiğini savunuyor. 

Ayrıca yetkililer, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD ziyaretiyle "zaman kazanmaya" çalıştığını ve süreci tıkadığını ileri sürüyor. 

Netanyahu, 7-10 Temmuz'da gerçekleştirdiği ziyarette ABD Başkanı Donald Trump'la bir araya gelmişti. Ancak beklenen 60 günlük ateşkesin sağlandığına dair bir açıklama yapılmamıştı.

Filistinli yetkililer, İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesi ve bölgeye yardım girişleri gibi konularda uzlaşma sağlanamadığını belirtiyor. 

BBC, özellikle İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığını aktarıyor. İsrail ordusunun Gazze'nin 1 ila 1,5 kilometre içine giren bir alandaki "tampon bölgeleri" bırakmak istemediği ifade ediliyor.

Diğer yandan Hamas'ın tampon bölgelere ait haritaları istediği ve sözkonusu alanın söylenenden çok daha büyük olduğunun ortaya çıktığı aktarılıyor. Buna göre İsrail ordusu, bazı noktalarda Gazze'nin 3 kilometre kadar içine giren tampon bölgeler inşa etmeyi planlıyor. 

Filistinli örgütün ilk etapta bu konuda taviz vermeyi düşündüğü fakat haritaları görünce bundan vazgeçtiği ifade ediliyor. Tel Aviv yönetiminin, Gazze'nin Mısır sınırındaki Refah kentinin tamamında işgalini sürdürmeyi planladığı aktarılıyor.

Kaynaklardan biri, Netanyahu yönetiminin tutumuna dair şunları söylüyor: 

Bu görüşmeleri hiçbir zaman ciddiye almadılar. Bunları zaman kazanmak ve sahte bir ilerleme görüntüsü vermek için kullandılar.

Diğer yandan New York Times'ın (NYT) analizinde, Netanyahu'nun Gazze savaşını iktidarını sürdürmek için kullandığına dikkat çekiliyor. 

Netanyahu'nun, savaşın sürmesini isteyen Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir gibi radikal sağcı koalisyon ortaklarını memnun etmek için ateşkese yanaşmadığı ifade ediliyor. 

Analizde, Netanyahu'nun Nisan 2024'te ateşkes yapmayı düşündüğü fakat yine aynı baskılar nedeniyle geri adım attığı belirtiliyor. Bazı Amerikalı yetkililerin, Netanyahu'yla İsrail halkının yüzde 50'sinin savaş yerine rehine takası anlaşmasını istediğine dair anket sonuçları paylaştığı, İsrail liderininse şöyle yanıt verdiği aktarılıyor: 

Evet ama bu yüzde 50'lik kesim benim seçmenlerimden oluşmuyor.

Başbakanın yargı reformu paketinin 2023'te büyük protestolara yol açtığı, hatta yedek askerlerin greve gittiği anımsatılıyor. Bunlara ek olarak Netanyahu hakkında yolsuzluk ve rüşvet suçlamalarıyla açılan davaların sürdüğü hatırlatılıyor. 

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) de Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında Kasım 2024'te tutuklama emri çıkarmıştı. 

Analizde, Netanyahu'nun Gazze savaşını uzatarak bu davalardan kendini korumaya çalıştığı belirtiliyor. "İsrail hiç olmadığı kadar güvensiz bir konumda" denen analizde, başbakanın hamlelerinin ülke tarihinin en karanlık sayfalarından birini oluşturduğu ifade ediliyor: 

Netanyahu, 21. yüzyılın felaketlerinden birinin mimarı ve bu felaket, İsrail'in adını muhtemelen onlarca yıl lekeleyecek.

Independent Türkçe, BBC, Times of Israel, New York Times