ABD müzesi, Nijerya'ya ait 125 yıllık bronz heykelleri iade edecek

Yapılan açıklamada, "Bir kavim, atalarının eserlerinden mahrum bırakılmamalı. Bunun ışığında, Benin Bronzları'nın bugünkü geri dönüşünden memnunuz" dedi

Fotoğraf: Smithsonian Müzesi
Fotoğraf: Smithsonian Müzesi
TT

ABD müzesi, Nijerya'ya ait 125 yıllık bronz heykelleri iade edecek

Fotoğraf: Smithsonian Müzesi
Fotoğraf: Smithsonian Müzesi

ABD'deki Smithsonian Ulusal Doğa Tarihi Müzesi'nin, Nijerya'nın güneyindeki Benin Krallığı döneminde Avrupa'ya kaçırılan 125 yıllık 23 bronz heykeli ülkeye iade edeceği bildirildi.
Ulusal basındaki haberlere göre, 23 bronz heykelin iadesi konusunda, ABD'nin başkenti Washington'da, iki ülke arasında imza töreni düzenlendi.
Nijerya Enformasyon ve Kültür Bakanı Lai Muhammed, törende yaptığı açıklamada, ABD'deki Benin Bronzları'nın iade edilmesinin, Nijerya'nın 2019'da başlattığı kaçak eserlerinin iade kampanyasının başarısının bir kanıtı olduğunu belirtti.
Bu bronz eserlerin, kendilerini üreten kültüre ait olduğunun altını çizen Muhammed, "Bir kavim, atalarının eserlerinden mahrum bırakılmamalı. Bunun ışığında, Benin Bronzları'nın bugünkü geri dönüşünden memnunuz" dedi.
Muhammed, Nijerya'nın yakında, iade edilen eserlerden oluşan uluslararası gezici sergi açacağını açıkladı.
Nijerya'ya ait sömürge öncesi ve kolonyal dönemde kaçırılan "Oba" bronz heykelinin de aralarında bulunduğu yüzlerce tarihi eser, ABD ve Avrupa ülkelerindeki çeşitli müzelerde sergileniyor.
Son zamanlarda Nijerya, sömürge döneminde kaçırılan tarihi eserlerin ait olduğu ülkeye geri gönderilmesi konusundaki ısrarını sürdürse de İngiliz hükümeti, bunların iade edilmesi fikrine sıcak bakmıyor.
Birleşik Krallık'taki Horniman Müzesi ve Gardens, ağustosta 72 parçadan oluşan bronz heykeli, Nijerya hükümetine devredeceği duyurmuştu.



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais