Suriye: Dera’nın el-Yaduda beldesi yeni bir tehditle karşı karşıya

Dera'nın batı kırsalındaki Tafas şehri meydanı (Şarku’l Avsat)
Dera'nın batı kırsalındaki Tafas şehri meydanı (Şarku’l Avsat)
TT

Suriye: Dera’nın el-Yaduda beldesi yeni bir tehditle karşı karşıya

Dera'nın batı kırsalındaki Tafas şehri meydanı (Şarku’l Avsat)
Dera'nın batı kırsalındaki Tafas şehri meydanı (Şarku’l Avsat)

Suriye’nin güneyinde yer alan Dera ilinin batı kırsalındaki el-Yaduda beldesine dair müzakerelere katılan beldenin ileri gelenleri, ev sahiplerinin şehir dışından gelen kiracıların isimlerini belediyeye kaydettirmesini istedi. Belediyede beldede ikametgaha veya buradan ayrılmaya izin verilip verilmeyeceğine karar vermekle görevli bir komite bulunuyor.
Şarku’l Avsat’ın bölgedeki aktivistlerden edindiği bilgilere göre bu gelişme, beldeye dair müzakere komitesinin Dera’da Suriye rejimine bağlı güvenlik komitesi ile görüşmesi ardından kaydedildi. Güvenlik komitesi, DEAŞ’a bağlı yabancıların varlığı nedeniyle kasabada askeri operasyon düzenleme tehdidinde bulundu.
Tafas şehrinden bir lider, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, Câsim şehrinde yaşanan olaylar ve bir DEAŞ hücresinin imha edilmesi ardından çok sayıda DEAŞ unsurunun Yaduda beldesi ve Tafas şehrine nakledildiğini anlattı. Aynı zamanda “Nakil süreci, güvenlik hizmetlerinin sağladığı kolaylıklarla şüpheli bir şekilde kaydedildi. DEAŞ figürlerinin bölgedeki cihatçı veya radikal ideoloji takipçilerini etkileyebilmesi için bu bölgelerdeki uzlaşı karşıtlarının ortadan kaldırılacağı projelerin hayata geçirilmesi isteniyor” ifadelerini kullandı.
DEAŞ’lıların buradaki varlığının rejim güçlerinin uluslararası toplum nezdinde ve Rus sponsorluğunda uzlaşı bölgelerinde askeri operasyonlar başlatmasını kolaylaştıracağını vurgulayan söz konusu lider, şöyle ekledi:
“Dera'nın batısındaki uzlaşı bölgelerinde, anlaşmanın başlangıcında DEAŞ militanı bulunmuyordu. DEAŞ, Dera bölgelerinde iki kesime ayrılıyor: Bir kısım DEAŞ’lı bölgenin güvenliğini, istikrarını ve aşiret birliğini bozmaya hazırlanıyor. Bir diğer kesim ise Halid bin Velid Ordusu adına 2016-2018 yılları arasında Yermuk Havzası bölgesinde bulunan örgütün kalıntılarından oluşuyor. Gözden kaçıp saklanmayı başardılar. Ayrıca Dera'nın batı kırsalındaki bazı şahsiyetler Yermuk Havzası bölgesinden kaçanları bünyesine kattı. Bu kişileri özel plan ve projeleri uygulamak için kullandılar.”
Söz konusu lider aynı zamanda muhalefet gruplarının eski üyeleri ve liderleri olan yerel grupların askeri harekatı Yaduda ve Tafas bölgelerinden uzak tutmak için çeşitli eylemlere hazırlandığını, diğer yandan ise müzakere süreçlerinin yürütüldüğünü belirtti.



Hamas savaşçıları, ‘Ebu Şebab milislerinin’ tutuklandığını duyurdu

Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
TT

Hamas savaşçıları, ‘Ebu Şebab milislerinin’ tutuklandığını duyurdu

Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)

Gazze'de Hamas tarafından desteklenen ‘Direniş Güvenliği’ (Radı) adlı silahlı grup, İsrail tarafından desteklenen Filistinli Yaser Ebu Şebab'ın liderliğindeki silahlı milislerin bazı üyelerini ‘tutukladığını’ duyurdu. Grup, ‘yıkıcı faaliyetlerde kullanılan askeri teçhizat ve araçlara el koyduğunu’ açıkladı.

Radı adına yapılan açıklamada, ‘Yaser Ebu Şebab milisleri’ olarak bilinen ve ‘Halk Güçleri’ adı verilen, çoğunlukla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta, İsrail güçlerinin kontrolündeki bölgelerde faaliyet gösteren grubun üyeleri aleyhine bir operasyon düzenlendiği belirtildi.

Açıklamada, ‘ihanet yuvalarına karşı devam eden caydırıcı operasyonlar’ kapsamında, grubun ‘dün sabah erken saatlerde Gazze'nin güneyinde, iç güvenliği baltalamak ve yasadışı şüpheli faaliyetlerde bulunmakla suçlanan Yaser Ebu Şebab milislerini hedef alan hassas bir güvenlik operasyonu’ düzenlediği ifade edildi.

Açıklamaya göre, operasyon ‘hedef bölgenin tamamen kuşatılmasının ardından gerçekleştirildi ve bu sayede güçler, önemli bir direnişle karşılaşmadan bölgeyi kontrol altına aldı ve aranan kişileri tutukladı.’

Şarku’l Avsat, Gazze Şeridi'ndeki saha kaynaklarından, olayın ‘Hamas güvenlik güçlerine bağlı unsurların, Han Yunus'un güneybatısındaki et-Tine yardım merkezinin kuzeyinde, Arz el-Leymun olarak bilinen bölgede Ebu Şebab'a bağlı milislere başarılı bir pusu kurmasının ardından’ meydana geldiğini öğrendi.

Kaynaklar, ‘güvenlik güçlerinin Ebu Şebab'a bağlı silahlı bir grubun bölgeye doğru ilerlediğini fark edip onlara ateş açtığını’ belirtti. Grubun tüm üyelerini tutukladıktan sonra, hafif silahlarını, iki aracı ve bir motosikleti ele geçirdiler.

Kaynaklara göre, güvenlik güçleri geri çekildi ve bölgeden ayrılana kadar İsrail ordusu müdahale etmedi. İsrail ordusu genellikle, Ebu Şebab'ın grubunu korumak için tanklar veya insansız hava araçları (İHA) kullanırdı.


Eski rehine Batı Şeria'daki İsrail yerleşim yerine geri döndü

Serbest bırakılan İsrailli rehine Avinatan Or, 13 Ekim 2025 tarihinde İsrail'in orta kesimindeki Petah Tikva'da bulunan Rabin Tıp Merkezi'ne bağlı Beilinson Hastanesi'ne vardığında kendisini karşılayanlara selam veriyor. (AFP)
Serbest bırakılan İsrailli rehine Avinatan Or, 13 Ekim 2025 tarihinde İsrail'in orta kesimindeki Petah Tikva'da bulunan Rabin Tıp Merkezi'ne bağlı Beilinson Hastanesi'ne vardığında kendisini karşılayanlara selam veriyor. (AFP)
TT

Eski rehine Batı Şeria'daki İsrail yerleşim yerine geri döndü

Serbest bırakılan İsrailli rehine Avinatan Or, 13 Ekim 2025 tarihinde İsrail'in orta kesimindeki Petah Tikva'da bulunan Rabin Tıp Merkezi'ne bağlı Beilinson Hastanesi'ne vardığında kendisini karşılayanlara selam veriyor. (AFP)
Serbest bırakılan İsrailli rehine Avinatan Or, 13 Ekim 2025 tarihinde İsrail'in orta kesimindeki Petah Tikva'da bulunan Rabin Tıp Merkezi'ne bağlı Beilinson Hastanesi'ne vardığında kendisini karşılayanlara selam veriyor. (AFP)

Binlerce kişi dün, Gazze Şeridi'nden serbest bırakıldıktan bir hafta sonra hastaneden taburcu edilen eski İsrailli rehine Avinatan Or'u, işgal altında bulunan Batı Şeria'daki Şilo yerleşiminde ailesinin evine dönüşünde karşılamak için bir araya geldi.

30 yaşındaki Avinatan Or, ABD'nin baskısı altında 10 Ekim'de yürürlüğe giren Gazze ateşkes anlaşması kapsamında geçen hafta 19 diğer canlı rehineyle birlikte serbest bırakıldı.

7 Ekim 2023'te Gazze sınırına yakın Nova Müzik Festivali'nde partneri Noa Argamani ile birlikte kaçırılma sahneleri, o günden bu yana en çok paylaşılan görüntüler arasında yer aldı.

Söz konusu görüntülerde Argamani bir motosikletle zorla götürülürken, Or ise elleri arkadan bağlı halde birkaç adam tarafından çevrelenmiş olarak ayakta dururken görüldü.

Argamani, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta düzenlenen askeri operasyonla 248 gün sonra özgürlüğüne kavuşurken, Or ise son ateşkes anlaşması kapsamında 13 Ekim'de serbest bırakıldı.

tyu
Serbest bırakılan rehine Avinatan Or'un işgal altında bulunan Batı Şeria'daki Şilo yerleşim yerine dönüşünü bekleyen İsrailli yerleşimciler, 21 Ekim 2025. (AFP)

Yedi kardeşin ikincisi olan Or, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Şilo yerleşiminde büyüdü. Adının verildiği kavşakta Or, rehinelere desteği simgeleyen sarı bir kapıdan geçtikten sonra, adını haykıran kalabalığa seslendi.

“Umarım yıllar boyunca bize verdiğiniz tüm sevgiyi bundan sonra da yaşayabiliriz. Ancak bu sevgiyle galip gelebiliriz” diyen Or, “Onlar olmasaydı bugün burada olamazdım” diyerek İsrail askerlerine teşekkür etti.

Yerleşim bölgesinin girişinde karşılanan Or'un dönüşünü kutlamak için sinagogun önünde geleneksel danslar sergilendi. Ayrıca bölgenin yakınında Or'un resminin ve “Avinatan, geri döndüğüne çok sevindik” yazısının yer aldığı pankartlar asıldı.

Ateşkes anlaşmasının şartları uyarınca Hamas, 13 Ekim'de 2023 saldırısından bu yana elinde tuttuğu son 20 canlı rehineyi serbest bıraktı. Bazı rehinelerin cesetleri Gazze Şeridi'nde kalmaya devam ediyor. Hamas, iki yıllık savaşın ardından yıkılmış bölgeden cesetleri çıkarmakta zorluk yaşadığını belirtti.


Sudani: Irak hükümeti, ABD ile ikili iş birliğinin ivmesini sürdürmek istiyor

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi. (Şarku'l Avsat)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi. (Şarku'l Avsat)
TT

Sudani: Irak hükümeti, ABD ile ikili iş birliğinin ivmesini sürdürmek istiyor

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi. (Şarku'l Avsat)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi. (Şarku'l Avsat)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani bugün, Irak hükümetinin ABD ile ikili iş birliğinin ivmesini sürdürme ve son aylarda varılan anlaşma ve mutabakatların uygulanmasını ilerletme konusundaki kararlılığını yineledi.

Irak hükümetinden yapılan açıklamaya göre Sudani, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile yaptığı telefon görüşmesinde, Irak hükümetinin ‘iki ülkenin ortak vizyonunu yansıtacak şekilde, ekonomik bağları genişletmek, cazip bir yatırım ortamı geliştirmek ve Irak'ta ABD yatırımları ve şirketleri için elverişli bir ortam yaratmak için çalıştığını’ söyledi.

Sudani, ‘Bağdat ile Washington arasındaki dostane ilişkilerin, ortak hedeflerin gerçekleştirilmesi için sürekli istişare ve koordinasyon çerçevesinde, ortak çıkarları güçlendiren ve karşılıklı güveni pekiştiren yapıcı diyalog ve çoklu kanallar aracılığıyla sürekli iletişim üzerine kurulu olduğunu’ vurguladı ve ‘iletişim ve istişare çerçevesi dışında tek taraflı adımlardan kaçınılması gerektiğini’ belirtti.

Sudani ayrıca, Irak'ta siyasi istikrarı ve sürdürülebilir kalkınmayı pekiştirmek için demokratik süreci güçlendirme konusunda hükümetin kararlılığını da bildirdi.

Açıklamaya göre, iki taraf Irak'ta yapılacak seçimlerdeki anayasal haklar, Bağdat ile Washington arasındaki ikili ilişkileri güçlendirme yolları ve ‘iki ülke arasında siyasi, ekonomik, kültürel, güvenlik ve askeri alanlarda derin ve çok boyutlu ortaklığı pekiştirmeye yönelik ortak çabaların sürdürülmesi’ konularını görüştü.