Baykar Teknoloji Lideri Bayraktar: Kızılelma'ya büyük ülkelerden talep var

Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, "Şu anda Bayraktar TB3 ve Bayraktar Kızılelma geliştirme faaliyetleriyle uğraşıyoruz. Kızılelma daha hiç uçmadı, ona büyük ülkelerden talep var." dedi.

AA
AA
TT

Baykar Teknoloji Lideri Bayraktar: Kızılelma'ya büyük ülkelerden talep var

AA
AA

İstanbul Fuar Merkezi'nde 25 Ekim'de başlayan ve bugün sona erecek SAHA EXPO Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı, dördüncü gününde ziyaretçilerini ağırlamayı sürdürüyor.
Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, SAHA EXPO'yu son gününde ziyaret etti.
Bayraktar, ziyaretinde yaptığı açıklamada, SAHA EXPO'nun uluslararası alanda çok büyük bir boyuta ulaştığını belirterek, yurt içi ve yurt dışından 1000'e yakın firmadan katılım olduğunu söyledi.
Ülkelerden üst düzey katılım olduğunu aktaran Bayraktar, "11 ülkenin savunma bakanı fuarı ziyaret etti. 57 ülke buraya katıldı. Artık ülkemiz savunma sanayisinde son 20 senede gerçekleştirdiği dönüşümle tüm dünyada adından hem eserleriyle hem de kurumlarıyla söz ettirir hale geldi." diye konuştu.
Bayraktar, fuarın halka açık son gününde SAHA EXPO'ya halkın yoğun bir ilgisinin olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Özellikle yüksek teknolojideki ülkemizin tam bağımsızlık serüveninde savunma sanayisi en önemli lokomotif. Bütün dünyada da böyle olmuş. Hayatımıza giren bütün büyük teknolojilerin hepsi öncelikle savunma sanayisinden başlamış ve sonrasında sivil alana yayılmasıyla birlikte çok daha büyük bir hale gelmiş. İnşallah ülkemiz tüm diğer sivil alanlarda da bu başarıyı gösterecek. Bütün hedef ve gayemiz bu.
Baykar olarak bugüne kadar elde ettiğimiz kaynakların, son 20 seneye bakacak olursanız yüzde 75'ine yakın bir kısmı yurt dışı ihracattan geliyor. Sadece yüzde 25 civarında bir kısmı yerli kaynaklardan oluşuyor. Bütün yeni yaptığımız platformların hepsini biz öz kaynaklarımızla yapıyoruz. Bu elde ettiğimiz gelirleri de bu yüksek teknolojiye harcıyoruz. Geçtiğimiz yıl Baykar havacılık alanında ihracat şampiyonu olmuştu. Bu yıl, yaklaşık yüzde 98'i yurt dışı ihracattan geliyor ve 2022'deki ihracat hedefi 1 milyar doları aşmak."
"SAHA EXPO'nun uluslararası rağbet görmesi ülkemiz adına gurur verici"
Elde ettikleri kaynakları Türkiye'nin tam bağımsız ve müreffeh olma serüveninde yeni platformlar, yeni teknolojiler geliştirmek üzere kullandıklarını vurgulayan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"En son hedefimiz, yaklaşık 20 yıldır hedefimiz olan adeta 'Kızılelmamız', ülkemizin de ilk insansız savaş uçağı olacak. İçinde bütün muharip havacılığın geleceğini içeren, ülkemizin ilk insansız savaş uçağı olacak Kızılelma'yı ilk uçuşuna hazırlıyoruz. O da ilk uçuşuna gün sayıyor. İlk uçuşuyla birlikte ancak bu dünyaya ilk adımı atmış olacağız. Ondan sonra bütün bir gelecek ve ülkemizin de artık takipçi değil de dünyada bu alana yenilik getiren ülkelerden biri olma serüveninin başlangıcı olacak.
Bütün dünya insansız hava araçlarında kendi sınıfında en iyisini yaptığımızı kabul eder hale geldi. SAHA EXPO'da da yakın paydaşlarımızla, savunma sanayimizin tüm diğer kurumları olsun, onlarla bu hedefimize doğru adım adım ilerleyeceğiz. BAYKAR'ın stratejik iş birliği kapsamında imzaladığı anlaşmalar oldu.
SAHA EXPO'nun uluslararası rağbet görmesi ülkemiz adına gurur verici. Dünyanın içinden geçtiği krizleri de değerlendirecek olsak ülkemizin hem jeopolitik anlamda hem stratejik anlamda böylesine önem kazanması bizleri de ayrıca milletimizin bir ferdi olarak gururlandırıyor. İnşallah çok daha büyük başarıları sadece savunma sanayisinde değil tüm diğer sivil alanlarda da genç girişimlerimiz, teknoloji firmalarımız, kurumlarımız başaracak."
"Bayraktar TB3 ve Bayraktar Kızılelma geliştirme faaliyetleriyle uğraşıyoruz"
Baykar Teknoloji Lideri Bayraktar, Milli Teknoloji Hamlesi kapsamında yapmaya çalıştıklarının toplumsal bir dip dalgayı oluşturmak olduğunu belirterek, "Elbette savunma sanayisi bunun çok önemli bir kısmı. Savunma sanayisindeki derinlik de diğer sivil alanlara yayıldığında o derinlikte önemli bir kuvvet çarpanı olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Bayraktar TB2'ye yoğun bir talep olduğunu ve bugüne kadar 24 ülkeyle ihracat sözleşmesi imzalandığını aktaran Bayraktar, şu ifadeleri kullandı:
"AKINCI ile ilgili de bugüne kadar 5 ülkeyle imzalandı ama AKINCI henüz yeni. Göreve hazır hale gelmesi 2021'i buldu. Geliştirme aşamasındayken de talep vardı AKINCI'ya. Kızılelma daha hiç uçmadı, ona çok daha büyük ülkelerden talep var. Öz kaynaklarımızla tümüyle bağımsız bir şekilde programı ilerletiyoruz. Kızılelma ile alakalı çalışmalarımız devam ediyor.
Bayraktar TB2 muharebede paradigma dönüşümünü gerçekleştirmiş oldu. Şu anda Bayraktar TB3 ve Bayraktar Kızılelma geliştirme faaliyetleriyle uğraşıyoruz. Onlar da bir gün muharebe sahasında görev almayı başarabilirlerse muharebe tarihinde devrim yapacaklar. Bunu da şimdiden tarihe not düşmüş olalım.
Türkiye'nin özellikle havacılığın geleceği olan insansız hava araçları konusunda tüm dünyaya damgasını vurduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Biz bu yarışta teknoloji geliştirme açısından baktığınızda dünyada ilk 3 ülke arasına girmeyi başardık. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni değerlendirecek olursak, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bu teknolojiyi kullanma açısından konunun bir uzmanı olarak rahatlıkla dünyada bir numara olduğunu söyleyebiliriz.
Bu bir yarış ve biz ancak sürekli inovasyon yaparsak, sürekli yenilik yaparsak, sürekli çok çalışırsak bu yarışta liderliğimizi sürdürebiliriz. Savunma sanayimizin aynı dinamizmini koruyarak, hiçbir engele takılmadan tümüyle bu millileşme vizyonu kapsamında ilerlemeye devam etmesi gerekiyor."
Bayraktar, Polonya'ya yapılan Bayraktar TB2 teslimatına ilişkin, Polonya'ya bugün ilk sistemin teslimatının gerçekleştiğini belirterek, "Orada da büyük bir heyecan var. Polonya Savunma Bakanı, 'Bayraktarlarımızı bekliyoruz' diye sosyal medyadan duyurdu. Biz de onları en iyi biçimde görev yapacak şekilde göreve hazırladık. Bugün teslimatı gerçekleşti." değerlendirmesinde bulundu.
Açıklamasının ardından SAHA EXPO'daki stantları ziyaret eden Selçuk Bayraktar, ziyaretçilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.



Fidan: SDG İsrail'den cesaret alıyor, Esed rejimine karşı hiçbir zaman harekete geçmedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Fidan: SDG İsrail'den cesaret alıyor, Esed rejimine karşı hiçbir zaman harekete geçmedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) cesaretini İsrail'den aldığını belirterek, devrik Cumhurbaşkanı Beşşar Esed rejimine karşı muhalefetle hiçbir zaman birlikte hareket etmediklerini kaydetti.

Suriye'nin güneyinde yaşananlar hakkında Fidan şu ifadeleri kullandı: “Özellikle Güney meselesi fevkalade önemli. Şu anda bizim belki en büyük risk alanımız o. Güney'deki sıkıntı tek başına çok fazla büyük risk oluşturduğu için değil. O da yönetilebilir bir konu. İsrail'in ona müdahil olmasından dolayı ortaya çıkan bir risk alanı var. Bu risk alanını çok iyi yönetmek gerekiyor. Çünkü daha büyük riskleri de beraberinde getirebilir. "

PKK'nın silahsızlanma sürecinin "Türkiye tarafından çok şeffaf ve çok iyi bir şekilde" yönetildiğini  vurgulayan Fidan “Ancak örgütün ne yapmayı planladığı konusunda henüz bir kelime bile duymadık” dedi.

Türkiye Savunma Bakanlığı sözcüsü Zeki Aktürk cuma günü yaptığı açıklamada, bazı ülkelerin SDG'yi silahsızlanmayı reddetmeye ve Suriye ordusuna entegre olmamaya teşvik ettiğini belirterek, ülkesinin Suriye'de askeri bir operasyon başlatma niyetinde olmadığını söyledi.

Ankara'da düzenlenen basın toplantısında konuşan sözcü, "SDG'nin zaman kazanma girişimleri boşuna ve Suriye ordusuna entegre olmaktan başka seçenekleri yok" diyerek, SDG’nin faaliyetlerinin Suriye'de istikrar ve güvenliğin sağlanmasına yönelik çabalara zarar verdiğinin altını çizdi.

Sözcü, Türk ordusunun Suriye'de askeri bir operasyona hazırlandığı iddialarını yalanlayarak, Türk ordusunun son hareketlerinin "rutin birlik rotasyonlarının" parçası olduğunu belirtti.

Sözcü, Türkiye'nin daha önce SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunu istediğini ifade ettiğini ve SDG'nin hareketlerinin ve Suriye ordusunun faaliyetlerinin izlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, 10 Mart'ta SDG lideri Mazlum Abdi ile Suriye'nin kuzeydoğusundaki sivil ve askeri kurumları entegre etme konusunda bir anlaşma imzaladı, ancak bu anlaşma henüz uygulanmadı.


Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
TT

Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kürt tarafının ‘barış ve demokratik toplum süreci’ olarak adlandırdığı ve terör örgütü PKK’nın tasfiyesi ile silahsızlanmasını öngören ‘terörden arındırılmış Türkiye’ hedefini başarıya ulaştırma kararlılığını dile getirdi.

Bu açıklama, PKK yönetiminin, cezaevinde bulunan örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması ve hükümetin Kürtlerin haklarını genişletecek ciddi yasal adımlar atması yönündeki talepleri karşılanmadığı takdirde sürece dair yeni bir adım atmayacaklarını söylemesinin ardından geldi.

Erdoğan, “Türkiye, terörün ortadan kalktığı; kardeşliğin ve istikrarın her karış toprağa hâkim olduğu bir döneme doğru ilerliyor” dedi.

Farklı tutumlar

Erdoğan, İstanbul’daki Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen 4. İlim Yayma Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, “Terörden arındırılmış Türkiye hedefine yaklaştıkça, sabotaj girişimleri, medya kampanyaları ve siyasi-sosyal mühendislik faaliyetleri artıyor” ifadelerini kullandı.

cdf
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da düzenlenen İlim Yayma Ödülleri töreninde konuştu. (Cumhurbaşkanlığı)

Erdoğan, “Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı için iktidarımızın da, ittifakımızın da, devletimizin de kararlılığının tam olduğunun bilinmesini isterim” dedi.

Aynı dönemde PKK yönetimi, Abdullah Öcalan serbest bırakılmadığı ve Ankara somut, kapsamlı yasal adımlar atmadığı sürece ‘çözüm süreci’ kapsamında yeni bir adım atmayacağını belirterek tehditlerini artırdı. PKK, geçtiğimiz mayıs ayında, Öcalan’ın 27 Şubat’ta İmralı Cezaevi’nden yaptığı ‘barış ve demokratik toplum’ çağrısına yanıt olarak kendini feshettiğini duyurmuştu.

xcdf
Terör örgütü PKK’nın 11 Temmuz'da Irak'ın kuzeyindeki Kandil Dağı'nda düzenlenen silah yakma töreninden (Reuters)

PKK’lı 30 militanın 11 Temmuz’da Kandil Dağı’nda düzenlenen sembolik bir törenle silah bırakmasının ardından, örgüt 26 Ekim’de tüm mensuplarını Türkiye’den Kuzey Irak’a çektiğini açıkladı. Ardından örgütün Zap bölgesindeki güçleri de olası çatışmaları önlemek amacıyla geri çekildiğini duyurdu. Bu adımların tamamı, örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın talimatları doğrultusunda PKK tarafından tek taraflı olarak atılmıştı. Ancak PKK yöneticilerinden Amed Malazgirt cumartesi günü AFP’ye yaptığı açıklamada, Öcalan’ın öncülüğünde atılan bu adımlara rağmen örgütün ‘çözüm süreci’ kapsamında artık yeni bir adım atmayacağını söyledi. Malazgirt, Ankara’nın iki temel şartı karşılamaması halinde sürecin ilerlemeyeceğini vurguladı: ‘Öcalan’a özgürlük’ ve ‘Türkiye’de Kürt halkının anayasal olarak tanınması’.

Bu açıklamalar, KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat’ın, Türkiye’nin Kürt meselesi demokratik temelde çözülmediği ve Öcalan ‘baş müzakereci’ olarak muhatap alınmadığı takdirde ‘ciddi risklerle’ ve bir ‘beka sorunu’ ile karşı karşıya kalacağı yönündeki uyarılarının üzerinden sadece birkaç gün sonra geldi.

Kürt televizyonlarından birine konuşan Bese Hozat, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) geçtiğimiz ağustos ayında kurduğu Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyelerinin 24 Kasım’da İmralı’da Öcalan ile gerçekleştirdiği görüşmeyi ‘olumlu ve iyi bir adım’ olarak nitelendirdi, ancak ‘güçlü bir adım olarak değerlendirilemeyeceğini’ söyledi.

PKK yöneticisi Hozat, aynı röportajda, “Türkiye, Kürt meselesini demokratik bir zeminde çözmezse; Kürtlerin varlığını ve kimliğini tanımazsa, köklü yasal reformlar ve değişiklikler yapmazsa, ülkenin geleceği gerçekten karanlık olur” ifadelerini kullandı.

xcvfg
Terör örgütü PKK’nın silahsızlandırılması için yasal bir çerçeve oluşturmakla görevli Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 4 Aralık'ta toplanacak. (Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin resmi X hesabı)

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda yer alan siyasi partiler, sürecin işleyişine ilişkin raporlarını hazırlayarak 4 Aralık’ta yapılması planlanan toplantıda sunmak üzere çalışıyor. Öcalan’ı ziyaret eden heyetin (AK Parti, MHP ve DEM Parti’den üç milletvekili) görüşmeye dair bir bilgilendirme yapması bekleniyor.

Barzani’den destek

Diğer yandan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecine destek verdiğini açıkladı. Barzani, “Bizden ne istenirse yapmaya hazırız” dedi.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaptığı konuşmada Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecini ‘bölge için köklü bir değişim’ olarak nitelendirdi.

dfgr
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, 29 Kasım'da Şırnak'ta düzenlenen bir etkinlikte konuştu. (Türk medyası)

Barzani, 2013’te başlayan ve 2015’te sona eren barış sürecine daha önce de destek vermiş bir lider olarak, bu kez sürecin halkın, parlamentonun ve siyasi partilerin devlete verdiği destek sayesinde ‘daha organize bir şekilde’ yürütüldüğünü söyledi.

Kürt lider, Türkiye’de barış kapısının açılmasına katkıları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, TBMM’ye ve Türk halkına teşekkür ederken, süreç kapsamında attığı olumlu adımlar nedeniyle Öcalan’a da teşekkür etti. Barzani, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) sürece ‘tüm gücüyle destek vereceğini’ vurguladı.


İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
TT

İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)

Anadolu Ajansı'nda dün yer alan habere göre, İstanbul'da hayatını kaybeden Hamburg’dan tatil için gelen Türk ailenin otel odasında zehirli gaz fosfin bulundu.

Adli tıp raporuna atıfta bulunan ajans, maddenin odadan alınan sürüntü örneklerinde ve otel havlularında da tespit edildiğini belirtti. Ancak ölüm nedeni henüz bilinmiyor.

Alüminyum fosfit, zararlılarla mücadelede yaygın olarak kullanılır. Suyla veya yeterli miktarda atmosferik nemle temas ettiğinde, zehirli bir gaz olan fosfin üretir. Bu gaz, memelilerde hücrelere zarar verir ve yüksek konsantrasyonlarda kanda oksijen taşınmasını engeller.

İnsanlarda fosfin, kuru öksürük, kusma ve karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulma gibi semptomlara neden olabilir ve solunduğunda ölümcül olabilir.

Hamburg’dab gelen Türk ailenin dört üyesi, kasım ayının ortasında İstanbul'da tatildeyken hayatını kaybetti.

Adli tıp ön raporuna göre ailenin odasının altındaki odada bulunan pestisitler ölümlerine neden olmuş olabilir, ancak bu henüz doğrulanmadı.

AA’nın haberine göre, ailenin yemek yediği yerlerde yapılan tetkiklerde herhangi bir anormalliğe rastlanmaması üzerine ölüm nedeninin gıda zehirlenmesi olduğu yönündeki ilk şüpheler de reddedildi.