Irak: Büyük yolsuzluk dosyalarını soruşturmak amacıyla Üst Komisyon kuruldu

Arşiv_AA
Arşiv_AA
TT

Irak: Büyük yolsuzluk dosyalarını soruşturmak amacıyla Üst Komisyon kuruldu

Arşiv_AA
Arşiv_AA

Irak Federal Dürüstlük Komisyonu, 16 Kasım’da Bağdat ve diğer vilayetlerdeki soruşturma müdürlükleri ve ofislerinde görülen ‘büyük ve önemli yolsuzluk davalarını’ soruşturmak için üst komisyon kurulduğunu açıkladı.
Üst Komisyon, yaptığı açıklamada yeni başkan Yargıç Haydar Hanun’un Yolsuzlukla Mücadele Yüksek Komisyonu kurulması için bir başkanlık emri çıkardığını belirtti. Gözlemciler, yeni komisyonun Dürüstlük Komisyonu içinden doğduğunu dile getirdi.
Yolsuzlukla mücadele sözü veren Dürüstlük Komisyonu Başkanı Yargıç Haydar Hanun, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ile kişisel ilişkilere sahip. Her ikisi de ülkenin güneyindeki Maysan vilayetine mensup.
Yüksek Komisyonu oluşturma sebeplerine ilişkin olarak ise Dürüstlük Komisyonu tarafından yapılan açıklamada “Komisyonun görevi, yolsuzlukla kanunen mümkün olan en kolay ve en hızlı şekilde mücadele etmek ve kanununda öngörülen yolsuzluk vakalarının, özellikle büyük ve önemli yolsuzluk vakalarının soruşturmasını belirlenen süre içinde tamamlamaktır” ifadelerine yer verildi.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre açıklamada ayrıca, “Komisyonun oluşumunun, yasanın 3/7 maddesi hükümlerine uygun olduğu göz önüne alındığında bu davaların önemi ve boyutu doğrultusunda yolsuzluğu azaltmak, yollarını kesmek, devam etmesini engellemek ve faillerini cezalandırmak amaçlanmaktadır” denildi.
Dürüstlük Komisyonu’na yakın bir kaynak, “Üst komisyonun kurulması, ana organın kendisine verilen yolsuzlukla mücadele ile ilgili görevleri yerine getirmediği anlamına gelir. Bu nedenle eski Mustafa el-Kâzimi hükümeti, Dürüstlük Komisyonu’na paralel bir komite kurmaya yöneldi. Ancak komite, anayasaya aykırılığı nedeniyle yargı tarafından feshedildi” dedi.
İsminin verilmesini istemeyen kaynak, “Öyle görünüyor ki yeni başbakan, Dürüstlük Komisyonu’nun başarısızlığının farkında. Yeni komisyonun kurulması da dahil olmak üzere farklı şekillerde rolünü etkinleştirmek istiyor. Unutmayalım ki birkaç gün önce komisyondaki soruşturma müdürünü görevden aldı ve komisyon dışına sevk etti” şeklinde konuştu.
Kaynak ayrıca, “Başbakan Sudani’nin, Dürüstlük Komisyonu yetkilileriyle ilk görüşmesinde onlara ‘Komisyonunuzun yolsuzlukla mücadele için bir komisyona ihtiyacı var’ dediğini öğrendim. Bu durum komisyona pek güvenmediğini ve dolayısıyla kendisine yakın bir başkan görevlendirdiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Kaynak, “Yolsuzluk, Irak’ta bir sistem haline geldi. Bununla ancak partilerin ve iktidar güçlerinin bağlı kalacağı siyasi bir anlaşma yoluyla ciddi bir şekilde mücadele edilebilir. Bu olmadan Sudani, er ya da geç yozlaşmış etkili siyasi figürlerle çatışacaktır. Yozlaşmış liderler için gerçek hesap verebilirlik süreçlerine tanık olmadan, Sudani’nin ortaya koyduğu ve bahsettiği her şeyin çok az etkisi olur” dedi.
Başbakan Muhammed es-Sudani, geçen salı günü düzenlediği bir baskın toplantısında Vergi Dairesi’nin fonlarından 2,5 milyar dolar çalınması skandalına da değinirken, hükümetinin ‘olayı soruşturmak ve yağmalanan para miktarını öğrenmek’ amacıyla büyük bir denetim firmasıyla sözleşme yapmayı düşündüğünü açıkladı.
Sudani, hükümetinin hırsızlığın boyunu öğrenmek için özellikle ilgili dairelerden belirli bir sayı bilgisi almadığını söyledi.
Eski başbakanların çoğu, çoğu hükümet sektöründe yaygın olan yolsuzlukla mücadele önceliğine odaklanmış olsa da olumlu bir ilerleme kaydedemedi. Bu çerçevede önceliğinin yolsuzlukla mücadele olduğunu vurgulayan Başbakan Muhammed es-Sudani’nin karşısında yolsuzlukla ilgili binlerce dosya bulunuyor. Bu da Sudani hükümetinin karşısındaki en büyük zorluk olarak sayılıyor.
Dürüstlük Komisyonu, geçen salı günü Ekim ayı boyunca üst düzey yetkililer ve daha yüksek rütbeli kişiler hakkında 46 celp ve tutuklama emri çıkardığını açıkladı.
Komisyonun Soruşturma Dairesi tarafından yapılan açıklamaya göre mevcut Temsilciler Meclisi’nin iki üyesi, bir bakan, üç eski bakan ve bir bakan yardımcısı hakkında tutuklama emri çıkarıldı.
Tutuklama emri ayrıca, bir valiyi, beş eski valiyi, dört eski il genel meclisi üyelerini, 10 mevcut genel müdürü ve beş eski genel müdürü de kapsıyor.



İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
TT

İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)

 

İsrail ordusu dün, Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanlarında Husilere ait hedefleri ve Ras el-Hatib’deki elektrik santralini vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee yaptığı açıklamada, İsrail’in onlarca savaş uçağıyla Husilere ait altyapı tesislerini bombaladığını ve tahrip ettiğini söyledi. Adraee açıklamasında, “Bu saldırılar, Husi rejiminin İsrail Devleti'ne, vatandaşlarına ve sivil altyapısına karşı topraklarına yönelik insansız hava araçları (İHA) ve karadan karaya füzeler fırlatılması da dahil olmak üzere tekrarlanan saldırıları çerçevesinde gerçekleştirildi” dedi.

İsrail ordusu, hedeflerinin arasında Husilerin 2023 yılının kasım ayında ele geçirdiği ‘Galaxy Leader’ adlı ticari geminin de bulunduğunu açıklarken, Husilerin gemide uluslararası sularda deniz araçlarını izlemek için bir radar sistemi kurduğunu öne sürdü. İsrail basını, saldırı sırasında Yemen'e 53 bomba atıldığını bildirdi.

Husiler, Galaxy Leader'ın İsrail gemisi olduğunu ve ticari gemilerin İsrail'e gitmesini engellemek amacıyla Kızıldeniz'den Hudeyde'ye götürdüklerini açıklamıştı. İsrail ise geminin İngiltere'ye ait olduğunu ve Japonya tarafından işletildiğini duyurmuştu.

Husilerin kontrolündeki medya kuruluşları, İsrail'in Hudeyde, Ras Isa ve Salif limanları ve Ras Hatib’deki elektrik santraline karşı hava saldırıları düzenlendiğini doğruladı. İsrail saldırıları sonucunda ölen veya yaralananların olduğu yönünde henüz bir haber gelmedi.

İsrail ordusu dün akşam Yemen'deki Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinin tahliye edilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunmuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, yazılı olarak yaptığı açıklamada, “Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinde bulunanlara, terörist Husi rejiminin kontrolü altında bulunanlara acil uyarı. İsrail ordusu, bu bölgelerde yürütülen askeri faaliyetler nedeniyle yakın zamanda bu bölgelere hava saldırıları düzenleyecektir. Güvenliğiniz için, belirtilen bölgelerde bulunanların yanı sıra bu bölgelere yakın demirlemiş gemilerin de derhal tahliye edilmesini tavsiye ederiz” ifadelerini kullandı.

Deniz güvenlik kaynakları dün sabah, ‘Magic Seas’ adlı Liberya bandıralı Yunan yük gemisinin önce sekiz küçük tekne tarafından silahlı ve roketli saldırıya uğradığını, ardından da dört deniz aracı tarafından saldırı düzenlendiğini bildirdi.

İran ile ittifak halindeki Yemenli Husiler, 2023 yılının kasım ayından bu yana Kızıldeniz’de seyrüsefer halinde olan nakliye gemilerine karşı 100'den fazla saldırı düzenledi. Husiler, bu saldırıları İsrail ile Hamas arasındaki savaşta Filistinlilerle olan dayanışmalarının bir göstergesi olarak nitelendiriyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Husiler bu süre zarfında iki gemiyi batırdı, bir gemiyi ele geçirdi ve en az dört denizciyi öldürdü. Bu saldırılar küresel seyrüsefer trafiğini aksattı ve denizcilik şirketlerini rotalarını değiştirmek zorunda bıraktı. Bu durum, ABD'yi bu yıl Husilere karşı yoğun saldırılar düzenlemeye itti.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz mayıs ayında, ülkesinin Yemen'deki Husilere ait hedefleri bombalamayı durdurduğunu açıkladı ve milislerin Ortadoğu'daki önemli seyrüsefer güzergahlarından akışı engellemeyi bırakmayı kabul ettiğini belirtti.

Husiler geçtiğimiz haziran ayında, Washington'ın İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına katılması halinde, Kızıldeniz'deki ABD gemilerini hedef alacakları tehdidinde bulunsa da ABD'nin geçtiğimiz ay İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırısının ardından şimdiye kadar bu tehdidi gerçeğe dönüştürüp dönüştürmeyeceklerini açıkça ifade etmediler.