Ürdün’de hükümet sancılı günler geçiriyor

Dün sabahki parlamento oturumu (Petra)
Dün sabahki parlamento oturumu (Petra)
TT

Ürdün’de hükümet sancılı günler geçiriyor

Dün sabahki parlamento oturumu (Petra)
Dün sabahki parlamento oturumu (Petra)

Ürdün Başbakan Bişr el-Hasavne, geçtiğimiz yılın Ekim ayında hükümeti kurmakla görevlendirildiğinden bu yana altıncı kez kabine değişikliği yaptı. Bu, ülkenin güneyinde bir terör hücresine yönelik operasyonun ardından 4 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiği bir dönemde yaşandı.
Ürdün’ün Paris Büyükelçisi Mükrim el Kaysi, Nayef el Fayez’in yerine Turizm ve Eski Eserler Bakanı olurken, Bakanlar Kurulu Fayez’in ayrıca, Akabe Özel Ekonomik İdaresi Komiserler Kurulu Başkanı olarak atanmasına karar verdi.
Konu hakkında bilgi sahibi hükümet kaynakları, Fayez'in Akabe Otoritesi başkanlığına devrinin, selefi Nayef el Bahit döneminde gözle görülür bir düşüşe tanık olan şehrin turizm altyapısının geliştirilmesi bağlamında geldiğini düşünüyor. Fayez, Turizm Bakanlığı'ndaki sorumluluğu sırasında birden fazla iç ve dış turizm programı geliştirmeyi başardı.  Ayrıca turizm sektöründen kamu bütçe gelirlerinin artmasına ve 2020 ila 2022 yıllarında yaşanan koronavirüs pandemisinde turizm sektörünün uğradığı kayıpların hafifletilmesine de katkı sağladı.
Son kabine değişikliği, bir gensoru muhtırasının imzalanmasına tepki gösteren meclis öfkesi karşısında, Hasavne hükümetinin yakında görevden alınacağı spekülasyonlarının arasında yaşandı. Ancak Meclis Başkanı Ahmed es-Safadi, genel bütçe taslağının görüşülmesi ve onaylanması için anayasal sürenin başladığı bir dönemde iki makam arasındaki tansiyonu düşürmeyi başardı.
Değişiklik, mazot fiyatlarına yapılan zam nedeniyle kamyon şoförlerinin greve gitmesi üzerine güney valiliklerinde düzenlenen protestoların ardından geldi. Hükümetin görevden alınması yönünde talepleri olan göstericiler son iki haftadır gösteri düzenliyor. Ayrıca yetililer, Akabe’yi Ürdün’ün diğer vilayetlerine bağlayan uluslararası otoyolda gösteriler düzenlendiğini bildirdi.
Diğer yandan başkent Amman’ın 300 km güneyinde yer alan Maan valiliğinde yaşanan son olaylar, geçtiğimiz Perşembe gecesi pusu kuran ve vilayetteki polis müdür yardımcısını öldüren bir terör hücresinin ortaya çıkarılmasına yol açtı. Hücrenin saklandığı yere baskın düzenlenirken operasyonda üç güvenlik görevlisi ölürken, çok sayıda kişi ise yaralandı. Operasyon sırasında bir terörist ölürken, 9 kişide yakalandı. Ülke dışındaki radikal gruplarla bağlantılı olduğundan şüphelenilen teröristlerin saklandığı yere yapılan baskında otomatik silahlar ve çok sayıda mühimmat ele geçirildi.
Bazı partilerin son yaşananlardan hükümeti sorumlu tuttuğu ve bu durumun hükümet üzerinde baskı oluşturduğu bir dönemde yapılan kabine değişikliği hükümetin kendisinden istenen gündemi üç kanalda devam ettirmesine yol açtı. Başbakan, mevcut parlamento oturumunun açılışında yaptığı konuşmada bu üç kanalın Ürdün Kralı tarafından kendisine emanet edilen siyasi sistemi, ekonomik vizyonu ve idari gelişmeyi modernleştirme projesi olduğunu söyledi.
4 Aralık’ta Ürdün’ün farklı bölgelerinde kamyon şoförleri barışçıl protestolar düzenleyerek grev yaptı. Protestolar sırasında bazı göstericiler Akabe limanına giderek Akabe limanından trafiğin kesilmesi de dahil olmak üzere şiddet eylemlerine ve mülklere saldırı gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz Kasım ayına kadar enflasyon oranı yüzde 5'e yaklaşan ve işsizlik oranı bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 22,6'ya ulaşan Ürdün’de ekonomik kriz yaşanıyor. Son iki yılda akaryakıt fiyatlarında 16 kez artış yaşanırken, yeni yıl genel bütçe kanun taslağında tahmini açık 2,5 milyar dinar olarak gerçekleşti. Ürdün’ün güney bölgeleri, kalkınma ve ekonomik açıdan en çok sıkıntı çeken bölgeler arasında yer alıyor. Bu da protestoların söz konusu bölgelerde tekrar yaşanabileceği endişelerine yol açıyor.



Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?
TT

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Colin P. Clarke

Lübnan ve Suriye’nin bazı bölgelerinde salı günü gerçekleştirilen eş zamanlı bir saldırıda, Lübnan’daki Hizbullah Hareketi tarafından kullanılan yüzlerce çağrı cihazı peş peşe patladı. Saldırıda en az 10 kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Birçok kişi saldırının neden şimdi düzenlendiğini ve saldırının zamanlamasının daha geniş bir anlamı olup olmadığını merak ediyor.

İsrail, ABD'nin daha geniş çaplı bir operasyonun, bölgede topyekûn bir savaşa yol açabileceği yönündeki uyarılarına rağmen, Hizbullah’ın saldırılarını önlemenin savaştaki hedeflerinden biri olduğunu açıkladı. Çağrı cihazı saldırısı İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı yürüteceği uzun vadeli bir askeri harekatın başlangıcı olabileceği gibi, İsrail ile İran'ın vekilleri arasında uzun süredir devam eden gölge savaşının son gizli operasyonu da olabilir. İsrail, saldırıyı fark edilmeden gerçekleştirilebileceği zaman aralığı sınırlı olduğu için de böyle bir saldırı düzenlemiş olabilir.

İsrail'in istihbarat servisi Mossad için bu saldırı, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısında yaşanan başarısızlıklar nedeniyle ciddi şekilde zedelenen itibarını iyileştirme yolunda atılan sağlam bir adım olabilir. Saldırı aynı zamanda bir casus romanından fırlamış gibi görünüyor. Mossad'ın böylesine büyük ve dramatik bir operasyonu nasıl gerçekleştirebildiğine dair çok sayıda hipotez ortaya atıldı. Patlayıcıların çağrı cihazlarına üretim aşamasında mı yoksa tedarik süreci sırasında mı yerleştirilmiş olabileceğini henüz bilmiyoruz.

Hizbullah, İsrail'in siber saldırılarına karşı önlem amacıyla çağrı cihazları gibi eski iletişim araçlarını kullanıyordu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın alternatif iletişim araçları kullanmaya çağırdığı Hizbullah üyeleri 7 Ekim saldırısının ardından cep telefonu kullanmaktan büyük ölçüde kaçındılar.

Bazı kişiler cihazlara sızan kötü amaçlı yazılımın pillerin aşırı ısınmasına ve sonunda patlamasına neden olduğunu düşünüyor. Oysa saldırı titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi. Saldırının anlık etkisi ne olursa olsun, ortaya çıkan tablo Hizbullah'ın paranoyasını arttıracak ve Mossad'ın gelecekte yapabileceklerine karşı daha fazla temkinli olmasına yol açacak. Hizbullah'ın bu saldırının ardından iç güvenlik aygıtında bir revizyona gidebilir, operasyonel güvenliğindeki boşlukları gözden geçirebilir ve üyelerinin yeteneklerini arttırmaya çalışabilir. Tüm bunlar aynı zamanda Hizbullah içinde kan dökülmesine yol açabilir ve içeride bir casus avı başlayabilir. Bu da İsrail istihbaratı için bir başka kazanç olacaktır.

Saldırı, titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye geçtiğimiz temmuz ayı sonlarında Tahran'da düzenlenen suikastta olduğu gibi çağrı cihazı saldırısının arkasındaki nedenlerden biri de Mossad'ın prestijini yeniden kazanma konusundaki kararlılığıydı. İsrail istihbaratı 7 Ekim 2023 saldırısından önce her şeye gücünün yetebileceği yönünde güçlü bir imaja sahipti. Mossad efsaneleri, Steven Spielberg yönettiği Münih ve Netflix yapımı Kaos gibi popüler casusluk filmleriyle ekranlara taşınmıştı.

İsrail'in hedef odaklı suikastlarında, geçtiğimiz ocak ayında Beyrut'ta Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcı Salih el-Aruri, temmuz ayı sonlarında yine Beyrut'ta Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür ve Şükür’den kısa bir süre sonra da İsmail Heniyye öldürüldü.

dfv fdev
Patlayan çağrı cihazlarından birinden geri kalanlar Beyrut'ta sergilendi, 18 Eylül (AFP)

İsrail'in gizli operasyonlarının Mossad'ın imajını iyileştirmenin yanı sıra daha pratik bir etkisi de var. Saldırı büyük olasılıkla Hizbullah'ın komuta ve kontrol merkezini yok etti. Bu da öngörülebilir gelecekte Hizbullah için büyük iletişim sorunlarına yol açacak. Dahası, salı günü gerçekleşen saldırıda yüzlerce Hizbullah üyesi yaralandı. Bazılarının parmaklarının ya da ellerinin koptuğu ya da geçici de olsa sahadan uzaklaşmalarına neden olan başka yaralanmalar gibi fiziksel bozukluklara sebep olduğu şüphesiz.

Yemen'deki Husiler, Irak ve Suriye'deki milisler ve İran'ın diğer vekilleri daha fazla önlem almaya başlayacaktır. Bu durum söz konusu grupların birbirleriyle iletişim kurma şekillerinde değişikliklere yol açarak koordinasyon düzeylerini doğrudan etkileyebilir ve saldırı düzenleme kabiliyetlerini engelleyebilir.