Goldie Hawn'ın kızı Kate Hudson nepotizm tartışmasını "hiç umursamıyor"

Ünlü oyuncu, eğlence sektöründeki nepotizm tartışmalarına cevap verdi

Kate Hudson, son filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'in galasına annesi Goldie Hawn'la katılmıştı (Reuters)
Kate Hudson, son filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'in galasına annesi Goldie Hawn'la katılmıştı (Reuters)
TT

Goldie Hawn'ın kızı Kate Hudson nepotizm tartışmasını "hiç umursamıyor"

Kate Hudson, son filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'in galasına annesi Goldie Hawn'la katılmıştı (Reuters)
Kate Hudson, son filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'in galasına annesi Goldie Hawn'la katılmıştı (Reuters)

Kate Hudson, Hollywood'daki nepotizm tartışmalarına değindi.
Bıçaklar Çekildi'nin (Knives Out) yeni devam filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'de (Glass Onion: A Knives Out Mystery) rol alan Hudson, oyuncu Goldie Hawn ve müzisyen Bill Hudson'ın kızı.
43 yaşındaki Hudson, 1990'larda oynadığı birkaç rolden sonra 2000'de Cameron Crowe'un Şöhrete Bir Adım (Almost Famous) filminde Penny Lane karakterini canlandırmasıyla şöhrete kavuşmuştu.
Sonraki 10 yıl boyunca Hudson, 2003'te Bir Erkek 10 Günde Nasıl Kaybedilir (How to Lose a Guy in 10 Days), 2006'da Sen, Ben ve Dupree (You, Me and Dupree), 2008'de Altın Şans (Fool's Gold) ve 2009'da Gelinlerin Savaşı (Bride Wars) gibi filmlerde bir dizi rol aldı.
Hudson, The Independent'la yaptığı son röportajda, Hollywood'un "nepotizm bebeklerini" (başarılı ebeveynleri olan yıldızlar) kayırmasına dair son tartışmaları göz ardı etti.
Geçen haftalarda, müzisyen Lenny Kravitz'le oyuncu Lisa Bonet'in kızı Zoë Kravitz ve oyuncu Keith Allen'ın kızı Lily Allen tartışmada kendilerini savunmuştu.
Ancak bu, Hudson için o kadar da önemli değilmiş.
The Independent'a konuşan Hudson "Hiç umurumda değil" dedi ve ekledi: 
"Çocuklarıma bakıyorum da biz hikaye anlatıcısı bir aileyiz. Bu kesinlikle kanımızda var. Başkaları buna ne isterse diyebilir ama bu, bunun kanımızda olduğunu değiştirmeyecek."
Hudson, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Nereden geldiğiniz veya sektörle ilişkinizin ne olduğu umurumda değil, çok çalışırsanız ve acayip bir iş çıkarırsanız, bunların önemi olmaz."
Ünlü oyuncu, "kendi kariyerine sahip olmayı çok istediği" için kariyerinin başında ebeveynleri hakkında soru sorulduğunda "her zaman konuyu değiştirmeye çalıştığını" söyledi.
Hudson, "Kariyerimde 10 yılı geride bırakınca bunun önemli olmadığını fark ettim" diye ekledi.
"Hatta Hudson, bu konuya duyulan ilginin beklenmedik olumlu yanları olduğunu düşündüğünü belirtti ve şöyle dedi:"
Bazen mevzu tanıtmam gereken film hakkında konuşmaya gelince ailemden bahsetmek harika dikkat dağıtıyordu.
Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven şimdi Netflix'te izlenebilir.
 



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais