Suudi Arabistan’da palmiyelerin nakil edilmesine yönelik ilk operasyon başarıyla gerçekleştirildi

Uluslararası Kızıldeniz şirketi, küresel çapta bir başarıya imza attı.

Girişim ile bitki türlerinin ithalatına aşırı bağımlılığın azaltılması amaçlanıyor. (Uluslararası Kızıldeniz şirketi)
Girişim ile bitki türlerinin ithalatına aşırı bağımlılığın azaltılması amaçlanıyor. (Uluslararası Kızıldeniz şirketi)
TT

Suudi Arabistan’da palmiyelerin nakil edilmesine yönelik ilk operasyon başarıyla gerçekleştirildi

Girişim ile bitki türlerinin ithalatına aşırı bağımlılığın azaltılması amaçlanıyor. (Uluslararası Kızıldeniz şirketi)
Girişim ile bitki türlerinin ithalatına aşırı bağımlılığın azaltılması amaçlanıyor. (Uluslararası Kızıldeniz şirketi)

Uluslararası Kızıldeniz şirketi, palmiye ağacını turizm destinasyonlarına naklederek dikmek amacıyla gerçekleştirdiği operasyon ile küresel bir başarıya imza attı.  Bu türden bir operasyon, Suudi Arabistan'da ilk defa yapıldı.
Yeşil Suudi Arabistan girişiminin hedefleriyle uyumlu olarak atılan  bu adım, yerli olmayan bitki türlerinin ithalatına aşırı bağımlılığı azaltmayı amaçlıyor.
Yıllanmış palmiye ağacının yapısal bileşimi, bu tür bir yerel ğacı, yenilikçi hedefi için yeşil peyzaj tasarımı planları dahilinde başka bir yere dikmek isteyen Uluslararası Kızıldeniz şirketi için büyük bir sorun teşkil ediyordu. Bu sorunun nedeni, güçlü köklerinin yerinden sökülmesi, taşınması ve güvenli bir şekilde yeniden dikilmesinin zor oluşundan kaynaklanıyordu. Köklerin bütünlüğünü ve çevreleyen büyük miktarda toprağın transferini sağlama süreci için özel olarak tasarlanmış metodolojilerin incelenmesini, test edilmesini ve geliştirilmesini denetlemek için uzman bir ekip oluşturuldu.
Şirketin Çevre ve Sürdürülebilirlik Başkanı Raid el-Basit, konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:
“Sonuçları ne olursa olsun söz konusu gelişme çevreyi etkiliyor bile olsa bu bazıları için sadece gayrimenkul projelerinin tesliminden ibaret olabilir. Veya projelerinin çevre düzenlemesini uygularken zamandan tasarruf etmek için tamamen olgunlaşmış bitkileri ithal etmeye başvurmak da onlar için başarı olabilir. Ancak Uluslararası Kızıldeniz şirketi olarak biz, görevleri farklı bir şekilde gerçekleştirmek için tüm engelleri aşmakta ve tüm kararlarımızın sorumluluğunu taşımakta ısrar ediyoruz. Çünkü önceliklerimiz olan insanı ve doğayı koyuyoruz. Bu eşsiz başarıya ulaşmak, yeni mühendislik yöntemleri ile teknolojileri hayata geçirmeyi, çeşitli alanlarda ve hassas disiplinlerde iş birliği köprüleri kurmak için yaratıcı düşünmeyi gerektiriyordu. Bu projenin uygulanması kolay olmadı. Ancak kendimizi zorladık ve şimdi, daha sonraki taşıma operasyonlarında da kullanılabilecek başarılı bir ağaç taşıma mekanizması modelimiz var. Bu model özelde bölgenin doğasına ve destinasyonlarımızın ziyaretçilerine, genelde ise işimize fayda sağlayacak.”
Söz konusu girişim, şirketin doğayı koruma ve biyoçeşitliliği geliştirme çabaları kapsamında başlatıldı. Bu bağlamda, Umluj ili yakınlarında kentleşme veya kuraklık riski taşıyan üç hurma ağacı, şirketin personel oteli Turtle Bay'e taşındı. Operasyon yedi gün sürdü ve 70 kilometreden fazla mesafe kat edildi.
Şirketin çevre programları departmanı yöneticisi Tarık El-Abbasi konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:
"Dünya çapında, palmiye ağacının yetiştirilmesiyle ilgili zorlukları ele ele alan hiçbir bilimsel yayın bulunmamakta. Bu nedenle, bu olgun ve devasa ağaçları güvenli bir şekilde taşımak için kendi metodolojilerimizi, prosedürlerimizi ve araçlarımızı geliştirip test etmemiz gerekti."
Uluslararası Kızıldeniz şirketinin ana hedeflerinden biri, biyoçeşitlilik için vazgeçilmez olan temel yaşam alanlarını koruyarak ve geliştirerek, 2040 yılına kadar çevresel çeşitliliğin değerinde yüzde 30'a varan bir artış sağlamak. Şirket, gayrimenkul geliştirmenin ve bölgede meydana gelen çevresel iyileştirmenin etkilerini izlemek için doğal yaban hayatı sistemlerine yönelik düzenli çevre araştırmaları yürütüyor. Şirket bu adımları, yöntemini iyileştirmek ve yenilenebilir hedeflerine ulaşılmasını sağlamak için atıyor.



İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)

İsrail ordusu bugün Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti. İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından yaklaşık iki yıl sonra İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin en büyük şehrini kontrol altına almaya hazırlanıyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee'nin X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bugün saat 10:00'dan itibaren geçerli olacak askeri faaliyetler için yerel ve geçici ateşkes, tehlikeli savaş bölgesi olarak kabul edilen Gazze şehri bölgesini kapsamamaktadır” denildi.

Söz konusu ateşkes, yardım dağıtımını kolaylaştırmak için belirli bölgelerde günlük olarak uygulanan ateşkesi ifade ediyor.

İsrail ordusu geçtiğimiz temmuz sonunda, ‘Birleşmiş Milletler (BM) konvoylarının ve sivil toplum kuruluşlarının güvenli geçişini sağlamak’ amacıyla Gazze şehri ve kuşatma altında bulunan ve tahrip edilmiş Filistin topraklarının diğer bölgelerinde askeri faaliyetlerin ‘günlük olarak askıya alınacağını’ duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre İsrail ordusu bugün, ‘Gazze Şeridi'ndeki terör örgütlerine karşı kara manevraları ve saldırı faaliyetlerini sürdürürken, Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çabalarını da desteklemeye devam edeceğini’ belirtti.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü ise bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nde 33 kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

İsrail'e savaşı sona erdirmesi için uluslararası ve ulusal baskıların artmasına rağmen, ordu dün, güçlerinin Gazze Şeridi genelinde ‘operasyonlarına devam ettiğini’ duyurdu.

İsrail hükümetinin ağustos ayı başında Gazze şehrini kontrol altına alma planını onaylamasının ardından, Gazze şehri sakinlerinin tahliyesinin ‘kaçınılmaz’ olduğu ifade edildi.


Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
TT

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye topraklarındaki devam eden ihlallerini güçlü bir şekilde kınadığını ifade ederek, bunları Suriye'nin içişlerine ‘açık bir müdahale’ ve Suriye'nin egemenliğinin ve 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması da dahil olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendirdi.

Suudi Arabistan'ın resmi tutumu, Süveyda vilayetinde son dönemde yaşanan gelişmeler ve buna bağlı olarak İsrail'in Suriye topraklarındaki gerginliği artırması üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün yayınlanan bir açıklamada ortaya kondu.

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlamak, sivil barışı korumak ve devletin ve kurumlarının tüm Suriye toprakları üzerindeki egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, Suudi Arabistan'ın Suriye'yi bölmeye yönelik her türlü ayrılıkçı çağrı veya girişimi kategorik olarak reddettiği vurgulanarak, Suriye halkının tüm bileşenlerine diyalog ve mantığa öncelik vermeleri ve birleşik ve güvenli bir Suriye inşa etmek için birlikte çalışmaları çağrısında bulunuldu.

Suudi Arabistan ayrıca, uluslararası topluma İsrail'in tekrarlanan ihlallerine karşı ciddi ve kararlı bir tutum sergilemesi ve Suriye'nin egemenliğini yeniden tesis etme ve topraklarının tamamında güvenliği sağlama çabalarına destek olması çağrısını yineledi.


Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
TT

Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı ABD'li mevkidaşı Donald Trump ile yaptığı son görüşmelerin sonuçları hakkında bilgilendirdi.

Salı günü Putin'le bir telefon görüşmesi gerçekleştiren Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam ettiğini vurgularken, Rusya Devlet Başkanı da Krallığın kararlı tutumu ve Veliaht Prens'in barışa yönelik yapıcı çabaları dolayısıyla memnuniyetini dile getirdi.

Kremlin'den yapılan açıklamada Başkan Putin'in Prens Muhammed bin Selman ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve siyasi, ticari, ekonomik ve yatırım alanlarındaki Rus-Suudi işbirliğinin güncel konularını ele aldığı belirtildi. Açıklamada iki tarafın da Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam etmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ifade edildi.

Açıklamada ayrıca iki tarafın OPEC+ çerçevesinde küresel enerji piyasasının istikrarını sağlamaya yönelik ortak çalışmalardan duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ve çeşitli alanlarda işbirliğini sürdürme konusunda mutabık kaldıkları belirtildi.

Trump ve Putin Pazartesi akşamı yaklaşık 40 dakika süren bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bu görüşme sırasında ABD Başkanı Rus mevkidaşına Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky ve Avrupa ülkelerinin liderleriyle yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi.

Geçtiğimiz Cuma günü Putin ve Trump Alaska'da görüşmelerde bulunmuş, ABD Başkanı ve Rus mevkidaşı zirveyi yapıcı ve verimli olarak nitelendirmiş ve görüşmelerin olumlu bir atmosferde gerçekleştiğini ifade etmişlerdi.