ABD'de iki erkek Katolik yetimhanesinde cinsel istismara uğradıklarını ileri sürdü

Kurban olduğunu iddia edenler, 1960'larda bir yetimhanenin karanlık bodrumunda saldırıya uğradıklarını öne sürüyor

(Google Maps)
(Google Maps)
TT

ABD'de iki erkek Katolik yetimhanesinde cinsel istismara uğradıklarını ileri sürdü

(Google Maps)
(Google Maps)

İki adam, uğradıkları cinsel saldırının örtbas edildiği iddiasıyla Dallas Katolik Piskoposluğu'na ve Teksas'taki bir hayır kurumuna dava açtı.
Dallas Morning News'in haberine göre, geçen hafta açılan davada isimleri açıklanmayan mağdurlar, 1962'yle 1971 arasında Dunne Memorial Erkek Yetimhanesi'nde Rahip Henry McGill tarafından cinsel saldırıya uğradıklarını söylüyor.
Mağdurlar, Mary Bridgette adındaki bir rahibenin kendilerine alkol verip onları saldırıya uğradıkları karanlık bodruma bıraktığını öne sürdü.
McGill, 1996'da 84 yaşında öldü. 2019'da piskoposluk tarafından yayımlanan ve kanıtlara dayanarak cinsel saldırıyla suçlanan rahipler listesinde onun da adı vardı.
İki adam şimdi 1 milyon dolardan fazla tazminat talep ediyor. Davada, uğradıkları saldırıların onlarca yıl önce gerçekleşmiş olmasına rağmen, zaman aşımı yaşanmadığını, çünkü 2019'da Dallas'taki piskoposluk ofislerine yapılan bir baskının, iddia edilen örtbasın hâlâ devam ettiğinin kanıtı olduğunu savunuyor.
Davada Dallas Katolik Piskoposluğu ve Sisters of Charity of the Incarnate Word'ün adı geçiyor ve çocukları yetimhanedeki çok yaygın istismardan koruyamamakla suçlanıyorlar.
Bir sözcü Morning News'e, piskoposluğun "tüm istismar iddialarını çok ciddiye aldığını" söyledi.
Davada adamlardan biri, çocukken 1962'den 1967'ye kadar McGill tarafından istismara uğradığını iddia etti. Rahibe Bridgette'ın geceleri kendisini uyandırarak "yanlış bir şey yaptığını" ve cezalandırılmayı hak ettiğini söylediğini anlattı.
Daha sonra, McGill'in gerçekleştirdiği öne sürülen cinsel saldırıya ortam yaratmak adına, rahibenin kendisini içki içmeye zorladığını iddia etti.
Diğer mağdursa 9 yaşında olduğu 1967'den 1971'e kadar istismara uğradığını iddia etti. Bazı istismarların yetimhanenin hemen karşısında bulunan McGill'in evinde gerçekleştiğini de öne sürdü.
The Independent, yorum için Dallas Katolik Piskoposluğu ve Sisters of Charity of the Incarnate Word'le temasa geçse de henüz yanıt alamadı.
 



Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri, Yemenli kadınları ‘savaş’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorluyor

 Husi kadın savaşçılar (X)
Husi kadın savaşçılar (X)
TT

Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri, Yemenli kadınları ‘savaş’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorluyor

 Husi kadın savaşçılar (X)
Husi kadın savaşçılar (X)

Şarku’l Avsat'a bilgi veren kaynaklara göre Husiler, Gazze Şeridi'ni savunma ve füze gücü ile insansız hava araçlarını (İHA) destekleme bahanesiyle başkent Sana, Hacca ve İbb vilayetlerinden kaçırılan yüzlerce Yemenli kadın ve kızı seferberlik faaliyetlerine katılmaya, maddi ve ayni bağışta bulunmaya zorladı.

Kaynaklar, Husilerin ‘Fatımatü’z Zehra'nın doğum yıldönümü’ kutlamaları bağlamında Yemenli kadınları hedef almak ve onları ‘savaş çabaları’ için seferberlik faaliyetlerine katılmaya zorlamak amacıyla liderlerinin doğrudan talimatıyla onlarca kadın saha ekibi oluşturduğunu açıkladı.

Husilere bağlı Zeynebiyat güçleri ilk faaliyetlerini gerçekleştirmeye başladı. Sana ve kırsalında bir gün içerisinde mezhepçi bir karaktere sahip altı etkinlik düzenleyerek, kadınları bağış yapmaya ve oğullarını cephelere yollamaya çağırdılar.

SABA’nın haberine göre, Husilerin Sana'daki kadın komisyonu, füze gücü, deniz gücü ve İHA’ları destekleme bahanesiyle yaklaşık 100 bin dolar (Husilerin kontrolündeki bölgelerde bir dolar 530 Yemen riyaline denk geliyor) değerinde mali ve ayni bağıştan oluşan bir kadın konvoyuna öncülük etti.

Şarku’l Avsat'a konuşan Sana ve kırsalındaki çeşitli mahalle ve köylerde bulunan kadınlar, ‘Zeynebiyat’ın evlerine sürpriz ziyaretler yaparak, Gazze Şeridi'ni destekleme ve ABD ile İsrail saldırganlığına karşı durma bahanesiyle, Fatımatü’z Zehra'nın doğum yıldönümünü anma törenine aile üyeleriyle birlikte katılmalarını ve para ve mücevherlerini vermelerini istediklerini’ söyledi.

Bazı kadınlar, kadın ve kız çocuklarının seferberliği sırasında Husi kadın amirler tarafından kullanılan korkutma ve asgari haklardan mahrum bırakma tehditlerinden bahsetti.

Sana şehrinin el-Kaa mahallesinde yaşayan ev hanımı Ümmü Abdullah, kendisinin ve mahallesindeki diğer kadınların Husilerin ‘mezhepsel seferberlik’ ve gruba destek amaçlı bir etkinliğine katılmaya zorlandığını anlattı.

Ümmü Abdullah, Husilerin kadın etkinliklerini finanse etme bahanesiyle, görünüşte Gazze Şeridi ve Lübnan'ı desteklemek ve savaş çabalarını finanse etmek için nüfusun çoğunun maruz kaldığı zor yaşam ve maddi koşulları göz ardı ederek kadınlara yeni haraçlar dayatmasından duyduğu derin memnuniyetsizliği dile getirdi.

Husi kadın militanların saha hareketi, Yemen'in kuzeybatısındaki Hacca şehrini ve Eflah eş-Şam, Kuhlan eş-Şeref, Mabin, eş-Şağadira ve el-Mehabişa ilçelerini kapsıyor. Kadın komisyonu ve Zeynebiyat güçleri de aynı bahaneyle Yemen'in İbb vilayetinin çeşitli bölgelerindeki anneleri ve ev kadınlarını mezhepçilik ve bağış toplama kampanyalarıyla hedef almaya devam ediyor.

İbb'in ez-Zihar ilçesinde yaşayan ve Husilerin bir etkinliğine katılan Yemenli kadınlar, Husi liderlerini Filistin davasını ve bölgedeki insanların acı ve sıkıntılarını istismar etmek ve Yemenlilere dayattıkları bağışlardan büyük servet kazanmakla suçladı.

Husilerin kontrolü altındaki bölgelerde kadınları hedef alması, onlara karşı çeşitli suçlar ve ihlaller işlemeye devam ettiği bir döneme denk gelirken, uluslararası ve yerel örgütler bu ihlallerin durdurulması için insani yardım çağrısında bulunmaya devam ediyor.

Yemen Hak ve Özgürlükler Ağı yayınladığı bir raporda, Husilerin Eylül 2016 ile geçtiğimiz mart ayı arasında 18 vilayette Yemenli kadınlara karşı işlediği 10 bin 156 ihlali belgeledi.

Rapora göre Husiler, top atışı ve Katyuşa roketleriyle bombardıman, mayın ve EYP patlamaları, kasıtlı keskin nişancılık ve meskûn mahallerde gelişigüzel ateş açma gibi çeşitli şekillerde 2 bin 786 kadını öldürdü ve 4 bin 369 kadını da yaraladı.