BM :Soğuk Savaş'tan bu yana nükleer silah kullanılma riskinin en yüksek olduğu dönemdeyiz

Fotoğraf: Marek M. Berezowski/AA
Fotoğraf: Marek M. Berezowski/AA
TT

BM :Soğuk Savaş'tan bu yana nükleer silah kullanılma riskinin en yüksek olduğu dönemdeyiz

Fotoğraf: Marek M. Berezowski/AA
Fotoğraf: Marek M. Berezowski/AA

Birleşmiş Milletler (BM) Silahsızlanma Yüksek Temsilcisi Izumi Nakamitsu, "Soğuk Savaş'tan bu yana nükleer silah kullanılma riskinin en yüksek olduğu dönemdeyiz." dedi.
Nakamitsu, BM Güvenlik Konseyi'nde düzenlenen "Uluslararası Barış ve Güvenliğe Yönelik Tehditler" başlıklı oturumda konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, 25 Mart'ta, Belarus'a taktik nükleer silah yerleştireceklerini duyurduğunu anımsatan Nakamitsu, tüm üye ülkelerin gerginliği artıracak ya da hataya yol açacak adımlardan kaçınması gerektiğini dile getirdi.
Nakamitsu, taraf ülkelerin Nükleer Silahların Yayılmasının Önlemesi Antlaşmasının (NPT) yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğinin altını çizerek söz konusu yükümlülükler sayesinde nükleer silah kullanımı ve yaygınlaşmasının engellediğini belirtti.
Nakamitsu, "Soğuk Savaş'tan bu yana nükleer silah kullanılma riskinin en yüksek olduğu dönemdeyiz. Ukrayna'daki savaş bu riskin en vahim örneği." uyarısında bulundu.
ABD Daimi Temsilciliği adına söz alan Büyükelçi Robert Wood ise Putin'in bu kararının "Rusya'nın istikrarsızlaştırıcı ve tehlikeli davranışlarının" arttığını gösterdiğini, uluslararası hukuka ve BM Şartı'na aykırı olduğunu söyledi.
Rusya'nın meşru zemini bulunmayan "Ukrayna savaşı" çerçevesinde gerginliği artırmaya çalıştığını savunan Wood, ABD'nin Rusya'ya Ukrayna topraklarından çekilme çağrısını yineledi.
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise Batı dünyasının Rusya'yı haksız yere suçlayarak "tüm kötülüklerden" sorumlu tutmaya çalıştığını savundu.
Ülkesinin barış ve güvenliği tehdit etmediğini savunan Nebenzia, hiçbir yükümlülüğü ihlal etmeden Belarus ile olan işbirliklerini artırdıklarını söyledi.
Ukrayna'nın BM Daimi Temsilcisi Sergiy Kyslytsya ise Rusya'nın tüm nükleer silahsızlanma mimarisini altüst etmeye hazır olduğunu savundu.
Kyslytsya, Rusya'nın BM Şartı ve uluslararası hukuk uyarınca yükümlülüklerine yerine getirmek yerine "dünyayı nükleer kıyamete" sürüklemeye hazır olduğunu söyledi.

- Rusya'dan Belarus'a taktik nükleer silah yerleştirme kararı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 25 Mart'ta, Belarus'a taktik nükleer silah yerleştireceklerini belirterek, "Bunu nükleer silahların yayılmasının önlenmesiyle ilgili uluslararası yükümlülüklerimizi ihlal etmeden yapacağız." ifadesini kullanmıştı.
NATO ve Avrupa Birliği (AB), Rusya'nın bu kararını "sorumsuzca" bulduklarını bildirmişti.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı da BM Güvenlik Konseyinin olağanüstü toplanması talebinde bulunmuştu.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.