‘Zaviye Hareketi’nin Libyalı milisler ile paralı askerler arasındaki bağa etkisi

Bergusi, devletle herhangi bir bağlantısı olmayan oluşumların çoğunun organize suç mafyasına karıştığını açıkladı.

Menfi, Zaviye şehrindeki durumu takip etmek üzere düzenlenen toplantıya başkanlık etti. (Libya’nın batısındaki Genelkurmay Başkanlığı)
Menfi, Zaviye şehrindeki durumu takip etmek üzere düzenlenen toplantıya başkanlık etti. (Libya’nın batısındaki Genelkurmay Başkanlığı)
TT

‘Zaviye Hareketi’nin Libyalı milisler ile paralı askerler arasındaki bağa etkisi

Menfi, Zaviye şehrindeki durumu takip etmek üzere düzenlenen toplantıya başkanlık etti. (Libya’nın batısındaki Genelkurmay Başkanlığı)
Menfi, Zaviye şehrindeki durumu takip etmek üzere düzenlenen toplantıya başkanlık etti. (Libya’nın batısındaki Genelkurmay Başkanlığı)

Libyalı siyasetçiler, silahlı milislerin dağıtılması ve onlarla ilişkisi kanıtlanan her yabancı unsura kanunun uygulanması çağrısında bulunurken, ülkenin batısındaki Zaviye şehrinde meydana gelen olayların iki grup arasındaki kopuşa ne ölçüde katkıda bulunduğu ise merak konusu oldu.

Silahlı bir oluşumun karargahında bazı vatandaşların ‘Afrikalı paralı askerler’ tarafından işkence gördüğünü gösteren bir videonun yayınlanması üzerine son birkaç gündür Zaviye’de halk gösterileri düzenleniyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre protestocular, Batı Bölgesi Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Korgeneral Muhammed el-Haddad’a ‘şehirdeki silahlı ve zırhlı araç durumuna son verilmesi ve askeri karargâhın şehrin dışına taşınması’ çağrısı yaptı. Başkanlık Konseyi’nde yapılan toplantıda Birlik Hükümeti Başkanı Abdulhamid Dibeybe, Genelkurmay Başkanı’nın Zaviye’deki durumu takip etmek için oluşturduğu komitenin amacının ‘şehirde güvenliği sağlamak, hareketin çabalarını desteklemek ve taleplerini uygulamak’ olduğunu dile getirdi. Aktivistler ise güvenliği sağlamak amacıyla Zaviye’de dolaşan bir ordu kuvvetleri konvoyunun görüntülerini yayınladı. Öte yandan Libya Temsilciler Meclisi üyesi Cibril Ouhida, paralı askerlerin yalnızca bir araç olduğunu belirtirken şunları söyledi:

“Asıl çıkmaz, yıllardır hesap vermeksizin devlete ve vatandaşa şantaj yaparak varlığını sürdüren silahlı kanun kaçağı oluşumlarının varlığıdır. Dibeybe hükümeti, daha önce Zaviye halkının şehirlerindeki kötüleşen güvenlik durumuyla ilgili şikayetlerini görmezden gelmişti. Buradaki oluşumların paralı asker unsurları kullandığını herkes biliyor.”

Şarku’l Avsat’a konuşan Ouhida, savaş ağalarının Zaviye’de sokakları sakinleştirmek için adım attığını yalanlarken, “Bu unsurlar, yalnızca gücün dilinden anlarlar. Bu nedenle çözüm, silahlı milislere bel bağlanmasıyla tanınan bir hükümete güvenmek yerine, milisleri oluşumlarını dağıtmaya zorlayan büyük bir düzenli askeri gücün varlığıdır” dedi.

Libya Temsilciler Meclisi üyesi Hasan ez-Zerka ise Zaviye Hareketi’nin başarısının, vatandaşların ‘oluşumların durumunun kontrol altına alınması’ taleplerine bölge Genelkurmay Başkanı tarafından verilen ciddi tepkiden kaynaklandığını söyledi. Zerka, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Mesele, sadece Zaviye Hareketi’nin taleplerine gerçek bir baskı olmaksızın bir yanıt vermek değildir. Çünkü bu silahlı oluşumların liderleri, faaliyetlerini azaltmakla ve paralı askerleri kısa bir süre için saklamakla yetinebilirler” ifadesini kullandı.

Diğer yandan Zaviye’deki siyasi aktivist ve Hareket Koordinasyonu üyesi Sinan Abdulmecid, ‘bir suça karıştığı veya silahlı bir oluşuma ait olduğu kanıtlanan her yabancı unsura yasal prosedürlerin uygulanması gereği’ çağrısında bulundu. Aktivist, bunun çok sayıda Afrikalı ve diğer gurbetçi işçinin şehrine akın etmesi nedeniyle örnek bir çözüm olabileceğine dikkat çekti.

Abdulmecid, Şarku’l Avsat’a şu açıklamada bulundu:

“Bu mesele, Zaviye Hareketi temsilcilerinin göstericileri yatıştırmak için şehre yaptığı ziyarette Haddad’a sundukları konuların başında geliyordu. Genelkurmay Başkanlığı’nın Zaviye’deki durumu takip etmek üzere oluşturduğu komite, bu amaca ulaşmak için çaba sarf etmelidir.”

Sinan Abdulmecid, bu komitenin hizmetleri ve güvenlik durumunu iyileştirebileceği ve kısa bir süre içinde suç yığınlarıyla mücadele edip onları ortadan kaldırabileceği yönündeki umudunu dile getirdiği açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Özellikle çoğunluğu ülkenin doğusu ile batısı arasındaki siyasi çatışmaya dahil olan siyasi şahsiyetleri ve akımları takip ettikleri için, Zaviye’deki bu silahlı oluşumların sayısını ve görevlerinin niteliğini sınırlamayı taahhüt edecektir.”

Milislerin arasında paralı askerin varlığıyla ilgili olarak ise eski Savunma Bakanı Muhammed Mahmud el-Bergusi, yaptığı açıklamada batı bölgesinde devlet kurumlarına bir şekilde bağlı olan bazı oluşum ve grupların liderlerinin, bu yabancı paralı askerlerden gerçekten rahatsız olduğunu dile getirdi. Bergusi, “Aldıkları maaşlar ayda iki bin doları buluyor. Ancak onları kovmaya güçleri yetmiyor” şeklinde konuştu. Nisan 2019’da Trablus savaşı sırasında Libya’ya gönderilen Suriyelilere örnek verirken şunları şu iddiada bulundu:

“Onları oluşumlardan ve genel olarak ülkeden çıkarma kararı, tamamen siyasi bir meseledir. Ankara’nın Libya ve bölgedeki anlayış ve anlaşmalarına bağlıdır. Devletle herhangi bir bağlantısı olmayan ve çoğu organize suç mafyasına bulaşan oluşumlar, ‘bulundukları şehirlerin sakinlerini terörize etme ve kendilerine karşı ayaklanmalarını engelleme girişimi çerçevesinde sayısal gücünü artırmak amacıyla’ herhangi bir milliyetten en fazla sayıda düzensiz göçmeni ve savaşçıyı çekmeye ve göreve almaya hevesli.”

Al-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde araştırmacı Ahmed Alibaya göre yabancı unsurların yerli silahlı oluşumlardan uzaklaştırılması, ülke genelinde düzenli ordudan oluşturulması önerilen ortak askeri gücün yetkilendirilmesiyle daha uygun olabilir. Çünkü görev zor ve çok fazla desteğe ihtiyaç duyuluyor.

Mısırlı araştırmacı, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Zaviye’deki son protestoların ve oluşumlar ile tekrar eden çatışmaların, ‘askeri sektörler arasındaki koordinasyonun boyutu hakkında’ daha fazla soru işaretine neden olduğunu söyledi. Araştırmacıya göre söz konusu koordinasyon, batı bölgesindeki yetkililerin Zaviye’deki durumu sakinleştirmek için askeri bir grup göndermesiyle ortaya çıktı. Ancak saflarına ‘paralı askerlerin dahil olduğunun’ ilan edilmesiyle durum, şehir sakinlerini rahatsız etti.



İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

İsrail, Lübnan'da 100 füze rampası ve Hizbullah ait bir kışlanın hedef alındığını açıkladı

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki bir bölgeye düzenlediği hava saldırısının ardından  dumanlar yükseliyor (AFP)

Lübnanlı güvenlik kaynakları Reuters'a yaptıkları açıklamada İsrail'in bugün (Perşembe) Lübnan'ın güneyinde çok sayıda saldırı düzenlediğini, savaşın başladığı Ekim ayından bu yana düzenlenen en ağır saldırılar olduğunu söyledi.

İsrail Ordu Radyosu, hava kuvvetlerinin hava saldırıları sırasında güney Lübnan'da 100'den fazla roketatarı hedef aldığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Alman haber ajansı DPA'dan aktardığına göre Hizbullah Perşembe akşamı yaptığı üç ayrı açıklamada İsrail'in güney köylerine yönelik saldırılarına karşılık olarak savaşçılarının İsrail'e ait Ya'ra kışlasını roket silahlarıyla, İsrail'e ait Adamit ve Leman kışlalarını da Katyuşa roketleriyle hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah ayrıca savaşçılarının İsrail'in “Metulla” mevzisini “Falak” füzeleriyle hedef aldığını duyurdu.

Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne savaş ilan etmesi ve Hizbullah'ın Gazze Şeridi sakinlerini desteklediğini açıklamasının ardından 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateş teatisine sahne oluyor.