Yargıtay, Kadir Şeker'e yeniden yargılamada verilen 10 yıl 10 ay hapis cezasını onadı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Yargıtay, Kadir Şeker'e yeniden yargılamada verilen 10 yıl 10 ay hapis cezasını onadı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Konya'da sevgilisini darbettiğini düşündüğü kişiyi engellemek isterken öldürdüğü gerekçesiyle hakkında verilen 12 yıl 6 ay hapis cezasının bozulmasının ardından yapılan yeniden yargılamada 10 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Kadir Şeker hakkındaki mahkumiyet onandı.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin Şeker hakkında 5 Temmuz 2022'de verdiği hükme ilişkin temyiz incelemesini tamamladı.

Buna göre, Şeker'e, "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan "iyi hal" indirimiyle verilen 10 yıl 10 ay hapis cezası oy çokluğuyla onandı.

Dairenin kararında, Şeker'in, yurttaşlık bilinciyle tanımadığı bir kadına bağırılıp küfür edilmesi ve kadının da ağlaması nedeniyle iyiniyetli olarak maktulü uyarmak için yanlarına gittiği, maktulün herhangi bir alet kullanmadan elleriyle sanık Şeker'in boğazını sıkıp vurduğu, küfür ettiği, tehditte bulunduğu anlatıldı.

Şeker'in, "kendisini başka türlü savunma imkanını denemeden yanında bulundurması mutad olmayan 9,8 santimetre uzunluğundaki sustalı bıçağını cebinden çıkararak kendisini savunmaya çalıştığı" ifade edilen kararda, hayati bölgeleri dışında yaralamaya yönelik fiille kendisine yönelik saldırıyı önleyebileceği ancak yaşanan olayda göğüs bölgesinden aldığı darbe ile maktulün hayatını kaybettiği kaydedildi.

Dairenin kararında, sanığın cezasında yapılan takdiri indirimin isabetli olduğu, suç vasfı, meşru savunma, meşru savunmada sınırın aşılması ve hasız tahrik indirim oranı yönünden ilk derece mahkemesince yapılan değerlendirmenin hukuka uygun olduğu belirtildi.

Davanın geçmişi

Kadir Şeker, 5 Şubat 2020'de merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta duyduğu tartışma sesleri üzerine bir kadının şiddet gördüğünü düşünmüş, çifti ayırmaya çalışmıştı.

Şeker, bu sırada Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşmış, aralarındaki boğuşma sırasında Duran, aldığı bıçak darbesiyle yaralanmış ve hastanede hayatını kaybetmişti.

Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan Şeker'e, "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası verilmiş, Şeker'in cezası "haksız tahrik" nedeniyle 15 yıla, "iyi hal" indirimiyle de 12 yıl 6 aya düşürülmüştü.

Şeker'in avukatlarının itirazı üzerine dosya Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Şeker hakkında daha fazla indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına hükmetmişti.

Yapılan yeniden yargılamada ise Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Şeker'e 10 yıl 10 ay hapis cezası vermişti.



MİT Başkanı siyasi krizin ortasında Libya'yı ziyaret etti

Türkiye İstihbarat Başkanı İbrahim Kalın (Reuters)
Türkiye İstihbarat Başkanı İbrahim Kalın (Reuters)
TT

MİT Başkanı siyasi krizin ortasında Libya'yı ziyaret etti

Türkiye İstihbarat Başkanı İbrahim Kalın (Reuters)
Türkiye İstihbarat Başkanı İbrahim Kalın (Reuters)

Trablus hükümetinin destekçileri petrol ihracatını durduran ve dört yıllık göreceli istikrarı tehlikeye atan siyasi çıkmazdan bir çıkış yolu ararken, Türkiye'nin istihbarat şefi Libya'yı ziyaret etti.

Bir Türk güvenlik kaynağı bugün yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ulusal istihbarat servisinin başkanı İbrahim Kalın'ın dün Başbakan Abdulhamid Dibeybe ve diğer yetkililerle görüştüğünü söyledi. Dibeybe Libya'nın BM tarafından tanınan ve Türkiye tarafından desteklenen ulusal birlik hükümetine başkanlık ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre kaynak, Kalın'ın Ankara'nın Libya'daki çatışmaları “ulusal anlaşma ve gerilimi daha da azaltma yoluyla” çözme umudunu dile getirdiğini ve Ankara'nın Libya'nın birliği ve istikrarına olan bağlılığını vurguladığını belirtti.

Kalın'ın ziyareti, Dibeybe’nin mayıs ayı sonunda Ankara'ya yaptığı ziyaretten beri iki taraf arasındaki en üst düzey temas olup, rakip Libyalı yetkililerin geçen ay Libya Merkez Bankası Başkanı Sıddık el-Kebir'in görevden alınmasına odaklanan siyasi açmazı yatıştırmaya çalıştığı bir dönemde gerçekleşti. Libya Merkez Bankası, neredeyse tüm ulusal gelirin ana kaynağı olan Libya'nın petrol ihracatından elde edilen gelirleri alıyor ve dağıtıyor.

Kriz sırasında Libya'nın doğusundaki gruplar, Kebir'in görevden alınmasının geri alınmasını talep ederek, tüm petrol üretimini durdurduklarını açıkladılar. Bu gelişme, 2011'den bu yana çok az barış yaşayan ve 2014'te doğu ve batıdaki gruplar arasında bölünen Libya'da dört yıllık göreceli istikrarı sona erdirme riski taşıyor.