Libya Başkanlık Konseyi: Seçimlere imkan sağlayacak her türlü girişimi destekliyoruz

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’i ağırladı (Başkanlık Konseyi)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’i ağırladı (Başkanlık Konseyi)
TT

Libya Başkanlık Konseyi: Seçimlere imkan sağlayacak her türlü girişimi destekliyoruz

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’i ağırladı (Başkanlık Konseyi)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy’i ağırladı (Başkanlık Konseyi)

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, konseyin seçimlerin mümkün olan en kısa sürede yapılmasını sağlayacak her türlü girişimi desteklemeye hazır olduğunu teyit etti. Libya Ortak Askeri Komitesi (5+5) ise dün Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde Paris'te iki gün süren sürpriz toplantısını sonlandırdı.

Başkanlık Konseyi Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamaya göre Menfi, Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy ile dün başkent Trablus'ta yaptıkları görüşmede, BM yetkilisinin, mevcut çıkmazı kırabilecek bir istişare mekanizması bulmak için yaptığı son siyasi istişarelerin sonuçlarını kendisine bildirdiğini aktardı. Bathiliy, tüm taraflarla çalışan tarafsız bir kurum olan BM misyonunun Başkanlık Konseyi ile ortaklığını teyit etti.

Bu hafta Bingazi'de yapacağı toplantı öncesinde uluslararası çalışma grubuyla yapılan son düzenlemeler hakkında bilgi veren Bathiliy, ilk toplantısını yapmadan önce Ulusal Harcama Yönetimi Komitesi'nin oluşturulmasında Başkanlık Konseyi’nin çalışmasına verdiği desteği yineledi.

Libya'da kapsayıcı seçimlerin önünü açacak uzlaşmalara acil ihtiyacı tartışan ikili, ülkedeki mevcut siyasi durumdaki gelişmeleri gözden geçirdi. Başkanlık Konseyi'nin mali gözetim mekanizmasına desteğini yineleyen Bathiliy, uzlaşının temel alındığı istişarelere dayalı yönteme övgüde bulundu. Diğer kurumların da bu ortaklık ve kapsayıcılık modelini izlemesinin önemli olduğuna değindi.

Libya kaynaklarına göre, Fransa Başbakanı, 5 + 5 Komitesi üyelerine, ateşkes ve istikrarın sağlanmasındaki rollerinden dolayı Fransa'nın en yüksek onur madalyasını takdim etti.

Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından Salı günü yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Fransa, askeri kurumların birleştirilmesi, Libya egemenliğine tamamen saygı gösterilmesi ile ülkede istikrarın tesis edilmesi odaklı çalışma toplantıları çerçevesinde Libya'nın batı ve doğusundaki silahlı kuvvetlerin genelkurmay başkanları Muhammed el-Haddad, Abdurrazık en-Naduri ve Ortak Komite'den subayları geçtiğimiz iki gün içinde Paris'te ağırladı. Bu, Fransa'nın Libya'daki güvenlik aktörleri arasındaki diyaloğa verdiği destek ve Birleşmiş Milletler'in eş başkanlığını yaptığı güvenlik çalışma grubu çerçevesinde gerçekleştirilen eylemler kapsamına giriyor. Fransa, tüm Libyalı aktörleri seferber eden, amacı Libya sınırlarında güvenliği sağlamak, terörizm ve istikrarsızlaştırıcı dış müdahalelerle mücadele etmek olan BM’ye yönelik desteğini sürdürüyor. Bu eylemler, önümüzdeki hafta Bingazi'de BM eş başkanlığında gerçekleştirilecek olan güvenlik çalışma grupları çerçevesinde takip edilecek.

Paris'teki Libya Büyükelçiliği, Salı sabahı erken saatlerde yayınlanan bildiride, Libya Büyükelçisi Halid Kacici ile Paris'teki bazı üst düzey büyükelçilikler ve askeri ataşe yetkililerinin Pazar akşamı komite üyelerini ağırladıklarını aktardı. Askeri liderlerden ortak komite üyelerine, komitenin son dönemde gösterdiği büyük çaba ve başarılara övgüde bulunan Kacici, toplantının çabalarının verimli sonuçlarla taçlandırılmasını umduğunu ifade etti.

Büyükelçilik tarafından yayınlanan fotoğraflarda, toplantıda, Mareşal Halife Hafter liderliğinde ülkenin doğusunda konuşlu Ulusal Ordu (LUO) Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Naduri, Abdülhamid el-Dibeybe liderliğindeki Birlik Hükümeti’ne sadık güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad yer aldı.

5+5 Ortak Komitesi, geçtiğimiz günlerde Sudan, Çad ve Nijer'den temsilcilerin huzurunda ülkedeki paralı askerler ve yabancı savaşçılar hakkındaki verileri değerlendirmek için bir koordinasyon mekanizmasını onaylamıştı.

Komite, 2020 yılında Cenevre'de varılan ateşkes neticesinde askeri kurumların BM misyonunun himayesinde birleştirilmesi için iki yıldır diyalog yürütüyor.

Temsilciler Meclisi tarafından atanan İstikrar Hükümetinin Başkanı Usame Hammad, Savunma Bakanı Ihmid Huma'nın Pazartesi akşamı Bingazi'de Savunma Bakanlığının iş akışı hakkında kendisine bilgi verdiğini, bakanlığın çalışmalarına ilişkin koordinasyonu, bu konudaki sorun ve engelleri ele aldıklarını aktardı.



Suriyeli iki araştırmacı, İsrailli bakanla Suveyda'daki durumun görüşülmesini eleştirdi

19 Temmuz’da İsrail bombardımanına maruz kaldıktan sonra Şam'daki Savunma Bakanlığı binası önünde dalgalanan Suriye bayrağı (AP)
19 Temmuz’da İsrail bombardımanına maruz kaldıktan sonra Şam'daki Savunma Bakanlığı binası önünde dalgalanan Suriye bayrağı (AP)
TT

Suriyeli iki araştırmacı, İsrailli bakanla Suveyda'daki durumun görüşülmesini eleştirdi

19 Temmuz’da İsrail bombardımanına maruz kaldıktan sonra Şam'daki Savunma Bakanlığı binası önünde dalgalanan Suriye bayrağı (AP)
19 Temmuz’da İsrail bombardımanına maruz kaldıktan sonra Şam'daki Savunma Bakanlığı binası önünde dalgalanan Suriye bayrağı (AP)

Suriye resmi medyası, Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani'nin salı akşamı Fransa'nın başkentinde İsrail heyetiyle bir toplantı yaptığını duyurdu. Şeybani toplantıda, Suriye'nin birliğini vurguladı, bölünme projelerini reddetti, Suriye'nin iç işlerine müdahale edilmemesini istedi, Suriye'nin güneyindeki Suveyda vilayetinde ateşkesin izlenmesini ve 1974 anlaşmasının yeniden yürürlüğe konmasını talep etti. İsrail medyası, İsrail'deki Dürzi topluluğunun lideri Şeyh Muvaffak Tarif'in ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile Suriyeli yetkililerle güven artırıcı bir önlem olarak, Kuneytra kırsalındaki Hadar kasabasını Suveyda vilayetine bağlayan bir insani koridor kurulması olasılığını görüşmek üzere Paris'te olduğunu ortaya koymuştu.

Yedioth Ahronoth gazetesi, Şeyh Tarif'in bu talebi, ABD'nin himayesinde Suriyeli yetkililerle güven inşa etmek için bir adım olarak sunduğunu yazdı.

Şarku’l Avsat, Suriye'nin güneyindeki durumu takip eden iki Suriyeli araştırmacıyla, Şeybani'nin Paris'te İsrailli müzakereciyle yaptığı görüşme ve Suriye'deki Dürzilerin taleplerini dile getiren Muvaffak Tarif'in varlığı hakkında yorum yapmak üzere iletişime geçti.

kıjı
Cenevre müzakerelerinin baş müzakerecisi hukukçu Muhammed Sabra

Cenevre müzakerelerinde muhalefetin baş müzakerecisi olan Suriye'li avukat ve siyasetçi Muhammed Sabra, Şarku’l Avsat’a şunları söyledi:

“Hükümet, 1974 tarihli güçlerin ayrılması anlaşmasını ihlal ettiği, tampon bölgede yeni Suriye topraklarını işgal ettiği ve Suriye içinde her gün ihlallerde bulunduğu gerekçesiyle İsrail ile güvenlik görüşmeleri yapmak zorunda kalabilir. Suriye şu anda askeri yollarla kendini savunamayacak kadar yıkılmış bir ülke. Bu nedenle hükümetin bu tür görüşmeler yapmasını mazur görebiliriz, ancak bunun amacı 1974 anlaşmasını yeniden yürürlüğe koymak olmalıdır.”

dfert
Suriye Kızılayı konvoyu, tıbbi yardım, gıda ve insani yardım malzemeleriyle yüklü olarak pazar günü Suveyda vilayetine girdi. (SANA)

Ancak ne yazık ki Sabra'nın da belirttiği gibi, Suveyda konusunda Suriye ile İsrail arasında görüşmelerin yapılmasının siyasi veya ulusal hiçbir gerekçesi olamaz. Bu, hükümetin gitmemesi gereken bir noktaya doğru büyük bir ihlal ve tehlikeli bir kayma. En kötü olan ise Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklamanın şaşkınlık ve soru işaretleri uyandırması, özellikle de İsrailli bakanla Suveyda'daki ateşkesin izlenmesi konusunda görüşülmesi ile ilgili paragraf!

Sabra sözlerini şöyle bitirdi: “Bu, hükümetin Şam-Suveyda yolunu açarak ve Suveyda ile Suriye'nin diğer bölgeleri arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin yeniden kurulmasıyla aşabileceği büyük bir siyasi hatadır.”

cdfg
Son zamanlarda Suveyda'da düzenlenen gösterilerde İsrail bayrakları dalgalandırıldı. (Sosyal medya)

Suriye'li araştırmacı ve siyasetçi Mudar Riyad ed-Debis, Şarku’l Avsat’a şunları söyledi:

“Suveyda sorunu Suriye'nin iç meselesidir. Bu sorunun bölgedeki bölgesel çıkarlarla çakışabileceği doğrudur, ancak Suriyeliler için sorunun içten çözümü, müdahaleyi, özellikle de İsrail'in iç meselelere müdahalesini önlemek için gerekli bir koşuldur.

d90p
Suriyeli araştırmacı ve siyasetçi Mudar Riyad ed-Debis

Geçiş yönetiminin davranışlarından ve bu bağlamda sorunu yönetme biçiminden önemli mesajlar çıkıyor. Örneğin, Suriye'nin güneyindeki sorunun İsrail'de çözüleceği fikrini kabul ettiğimizde, bunun stratejik anlamı, İsrail'in bu bölgede Suriye'nin iç meselelerine karar verme hakkına sahip olduğu yönündeki çabalarını pekiştirmekten başka bir şey değildir. Söz ve eylemde açık olan gerçek şu ki, Suveyda'daki Suriyelilerin beklentilerini, taleplerini ve geleceklerini ancak kendileri gibi Suriyeliler temsil edebilir.

sdfrgt
İsrail'deki Dürzi topluluğunun lideri Şeyh Muvaffak Tarif, Paris'te ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile birlikte (Barrack’ın X hesabı)

Ayrıca Suveyda'daki Suriyeliler politika konusunda tek bir görüşte birleşmiş değiller; aynı mezhebe mensup olmaları, aynı siyasi görüşü paylaştıkları anlamına gelmiyor. Dolayısıyla bu görüşün, aynı mezhebe mensup olan ancak düşman bir ülkenin vatandaşlığını taşıyan bir İsrailli tarafından dile getirilmesi kabul edilebilir.

Bu tuhaf ve garip bir manzara. Eğer bu resmi olarak devletin düşüncesini temsil ediyorsa, bu felaket bir teslimiyettir ve iktidarın resmi davranışlarına sızarsa sonuçları herkes için felaket olabilir. Benim tahminime göre, geçiş dönemi yönetimi bu bağlamda birçok hata yaptı. Bu hatalar, planlamadaki zayıflığı ve siyasi çalışmanın profesyonelce kurumsallaştırılmadığını ortaya koyuyor ve yönetimdeki stratejik planlamanın yokluğunu ortaya çıkarıyor.”

ty6u7ı8
Suveyda vilayetindeki Bedevi aşiret savaşçıları, Temmuz 2025 (DPA)

Ed-Debis, İsrail ile Suriye arasındaki resmi ilişkilerin artık sır olmaktan çıktığını, bunun ‘müzakere’ veya ‘diyalog’ olarak adlandırılamayacağını, daha çok geçiş dönemindeki iktidarın İsrail'in kötülüklerinden kaçınmak için yaptığı bir tür girişim olduğunu, ancak bu girişimlerin siyasi ve ulusal açıdan iyi düşünülmemiş olduğunu belirtti.

Ed-Debis sözlerini şöyle noktaladı: “Resmi yaklaşımda halen eksik olan ilke, iç politika alanında çalışmanın ve ulusal birlik fikrinin dış politikaya ulusal çıkarları belirlemek, ardından bunları gerçekleştirmek ve savunmak için gerekli gücü verdiği gerçeğidir. İç sorunu çözmek için dışardan başlayan yaklaşım, mutlaka yetersiz ve çok denenmiş bir yaklaşımdır; bu yaklaşıma güvenmeye devam etmemeliyiz. Aksi takdirde uzun vadede egemenlik fikrini tamamen kaybedeceğiz.”