ABD'yle Kuzey Kore arasında "kaçak asker" krizi

Kuzey Kore'ye girdikten sonra gözaltına alınan Travis King, bir süre Güney Kore'de hapis yatmıştı

Tarafsız Bölge, Kore Savaşı'nın ardından 19532te Kuzey Kore, Çin ve Birleşmiş Milletler arasındaki anlaşmayla oluşturuldu (Reuters)
Tarafsız Bölge, Kore Savaşı'nın ardından 19532te Kuzey Kore, Çin ve Birleşmiş Milletler arasındaki anlaşmayla oluşturuldu (Reuters)
TT

ABD'yle Kuzey Kore arasında "kaçak asker" krizi

Tarafsız Bölge, Kore Savaşı'nın ardından 19532te Kuzey Kore, Çin ve Birleşmiş Milletler arasındaki anlaşmayla oluşturuldu (Reuters)
Tarafsız Bölge, Kore Savaşı'nın ardından 19532te Kuzey Kore, Çin ve Birleşmiş Milletler arasındaki anlaşmayla oluşturuldu (Reuters)

Kuzey Kore sınırını geçtiği için gözaltına alınan ABD'li askerin, bir dönem Güney Kore'de hapis yattığı bildirildi.

ABD ordusunun Güney Kore Kuvvetleri'nin (USFK) sözcüsü Isaac Taylor, Travis King adlı askerin dün Kuzey Kore sınırını "kendi isteğiyle ve ordudan herhangi bir onay almadan" geçtiğini belirtti.

Seul yönetiminden kimliğini paylaşmayan bir kişi, Fransız haber ajansı AFP'ye askerin iki aydır Güney Kore'de saldırı suçundan hapis yattığını ve 10 Temmuz'da serbest bırakıldığını söyledi. Yetkili, hapis cezasının detaylarına ilişkin bilgi paylaşmadı.

ABD ordusundan kimliğini açıklamayan yetkililerse King'in Güney Kore'deki saldırı olayından ötürü disiplin cezası aldığını ve Teksas eyaletindeki Fort Bliss askeri üssüne dönmesi için pazartesi günü havalimanına sevk edildiğini belirtti. 

Yetkililer, askerin havalimanına ulaşmadan kaçtığını ve Güney Kore'yle Kuzey Kore'yi birbirinden ayıran Kore Tarafsız Bölgesi'ne düzenlenen bir tura katıldığını ifade etti. Turda sivillerin de yer aldığı belirtilirken, King'den en son salı günü haber alınabildiği bildirildi.  

Fort Bliss'teki 1. Tugay Muharebe Timi'ne bağlı 1. Zırhlı Tümen'de yer alan askerin, ne kadar süredir Güney Kore'de olduğuna dair bilgi paylaşılmadı. 

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin de King'in Kuzey Kore'de gözaltına alındığını ve durumu yakından takip ettiklerini söyledi. Pyongyang yönetimi ve devlet medyasıysa olayla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı. 

Tarafsız Bölge'nin güvenliğinin sağlanmasından sorumlu Birleşmiş Milletler Komutanlığı da olayın çözülmesi için Kuzey Kore ordusuyla iletişim kurulduğunu bildirdi. 

2021'den beri orduda görev yapan askerin gözaltına alınmasının, ABD'nin Güney Kore'ye gönderdiği nükleer denizaltının ulaşmasının ardından yaşanması da dikkat çekti. Washington, "Kuzey Kore'yi caydırma amacıyla" 42 yıl sonra ilk kez Güney Kore'ye nükleer denizaltı göndermişti. 

Kuzey Kore'nin Londra Büyükelçiliği'nde görev yapmış eski diplomat Tae Yongho, Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian'a açıklamasında, Kuzey Kore'yle Güney Kore'nin teknik anlamda savaşta olduğuna dikkat çekerek, Pyongyang yönetiminin askeri serbest bırakmayacağını düşündüğünü söyledi. 

Güney Kore'deki Kuzey Kore Çalışmaları Üniversitesi'nden Yang Moo-jin ise "Kuzey Kore muhtemelen askeri kısa vadede propaganda amacıyla, orta ve uzun vadede de bir pazarlık kozu olarak kullanacak" dedi.

Independent Türkçe, AFP, Guardian, CNN



İranlı ünlü bir din adamı Trump'a dolaylı olarak ölüm tehdidinde bulundu

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

İranlı ünlü bir din adamı Trump'a dolaylı olarak ölüm tehdidinde bulundu

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

İranlı din adamı Nasır Mekarim Şirazi, ABD Başkanı Donald Trump'a dolaylı ölüm tehdidinde bulunarak, İran'ın dini lideri Ali Hamaney'e yönelik tehditlerin ölümle cezalandırılabilecek bir günah olduğunu ileri sürdü.

Yaklaşık iki hafta önce, İsrail ve İran arasındaki savaşın doruk noktasında, Trump dolaylı olarak Hamaney'i tehdit etti ve onun kolay bir hedef olduğunu söyledi. Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre gazetecilere yaptığı açıklamada, “Onu ortadan kaldırmayacağız (öldürmeyeceğiz!), en azından şu anda değil” ifadelerini kullandı.

İran'ın başkenti Tahran'ın güneyindeki Kum kentinden nüfuzlu bir din adamı olan Şirazi, Trump'ın ismini zikretmedi ancak resmi IRNA haber ajansının aktardığına göre, verdiği fetvada, Hamaney'e veya diğer dini liderlere yönelik tehditlerin İslam hukukuna göre ölüm cezasını gerektirecek kadar ciddi olduğunu belirtti.

Şirazi, Trump'la ilgili bir soruyu yanıtlarken, “İslam ulusuna ve egemenliğine zarar verme niyetiyle liderliği ve mücahitleri tehdit eden ya da onlara saldıran her kişi ya da rejim bir savaşçı hükmündedir” ifadelerini kullandı. Bu, Allah'ın düşmanları ya da Allah'a karşı savaşanlar anlamına gelmektedir. Bu nedenle Trump'tan doğrudan bahsetmeden “bu düşmanları caydırmanın” Müslümanların görevi olduğunu ifade etti.