Threads yükseldiği kadar hızlı çakıldı: "Günlük kullanıcı sayısı yüzde 82 düştü"

Threads'in hızlı büyümesi onu X'in (eski adıyla Twitter) başlıca rakibi haline getirmişti

AFP
AFP
TT

Threads yükseldiği kadar hızlı çakıldı: "Günlük kullanıcı sayısı yüzde 82 düştü"

AFP
AFP

Meta'nın Twitter'a rakip platformu Threads'in, günlük aktif kullanıcı sayısının piyasaya sürülmesinden bu yana yaklaşık 5'te 4 oranında azalmasıyla birlikte, en hızlı büyüyen uygulama rekorunu kırmasından sadece birkaç gün sonra kullanıcılarını tutmakta zorlandığı anlaşılıyor.

Instagram'ın Threads'i, piyasaya sürülmesinden sonraki birkaç gün içinde 100 milyon kullanıcıya ulaşarak bugüne kadar geliştirilen uygulamalar içinde en hızlı büyüyeni olmuştu. Buna karşılık bir önceki en hızlı büyüyen uygulama olan OpenAI'ın ChatGPT'sinin 100 milyon kullanıcıya ulaşması iki ay sürmüştü.

Bu kadar hızlı büyüyen Threads, piyasaya sürüldükten birkaç saat sonra X'in (eski adıyla Twitter) başlıca rakibi haline gelmiş, diğer tüm rakiplerin toplamından yaklaşık üç kat daha fazla kullanıcıya ulaşmıştı.

Ancak pazar araştırma firması Sensor Tower'ın incelediği yeni veriler, Threads'in kullanıcı tabanını tutmada zorluklarla karşılaştığına işaret ediyor.

CNN'in haberine göre firmanın analizinde 31 Temmuz itibarıyla Threads'in günlük aktif kullanıcı sayısının, uygulamanın piyasaya sürülmesinden bu yana yüzde 82 azaldığına dikkat çekiliyor.

Sensor Tower'a göre daha az sayıda kullanıcının uygulamayı açması ve bunu daha nadir yapmasının yanı sıra platformda da daha az zaman geçiriyorlar.

Pazar araştırma firmasına atıfta bulunan CNN, piyasaya ilk sürüldüğünde kullanıcılar Threads'te günde 20 dakika geçirirken artık günde ancak üç dakika geçirdiklerini belirtti.

Similarweb adlı başka bir firmanın yaptığı analizde de Threads'in kullanıcılarını tutmada zorlandığına işaret edildi.

Similarweb'in blog gönderisine göre uygulamanın kullanımı sadece Android'deki 49 milyonun üzerinde günlük aktif kullanıcıyla 7 Temmuz'da (piyasaya sürülmesinin hemen ardından) zirveye ulaşırken bu sayı 23 Temmuz'da 12,6 milyona geriledi.

Threads'in zirvede olduğu dönemde, platformun X'in kullanıcı kitlesinin üçte birinden fazlasına sahip olduğu fakat 23 Temmuz itibarıyla bu sayının, Elon Musk'a ait platformdaki kullanıcıların yaklaşık yüzde 12'sine düştüğü bildirildi.

Sensor Tower, Threads'in günlük aktif kullanıcı sayısının her gün yüzde 1 civarında azalmaya devam ettiğini belirtti.

Similarweb'in blog gönderisindeyse şöyle ifade edildi: 

Threads, itici gücü Instagram'la yakın bağı sayesinde füze gibi uçtu. Öte yandan Threads'in geliştiricileri kullanıcıların uygulamaya girmesini günlük bir alışkanlık haline getirmek istiyorsa, uygulamanın eksik özelliklerini gidermeleri ve bazı yeni, benzersiz özellikler eklemeleri gerekecek.

CNN'e göre Meta'nın patronu Mark Zuckerberg, gerileyen sayılara rağmen uygulamayla ilgili "gayet iyimser" ve halihazırda "kullanıcıları elde tutmaya ve temel unsurları iyileştirmeye" odaklanmayı planlıyor.

Zuckerberg, "Ve bundan sonra da topluluğu mümkün olduğunu düşündüğümüz ölçekte büyütmeye odaklanacağız" dedi.

Independent Türkçe



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience