Odaklanmaya yardımcı olan 4 basit nefes egzersizi

Endişe ve stres duygularını sakinleştiriyor

Odaklanmaya yardımcı olan 4 basit nefes egzersizi
TT

Odaklanmaya yardımcı olan 4 basit nefes egzersizi

Odaklanmaya yardımcı olan 4 basit nefes egzersizi

Her zaman her yerde yapabileceğiniz son derece basit bir egzersizin, stresi azaltmaya, ruh halini iyileştirmeye ve konsantrasyonu kolaylaştırmaya yardımcı olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Peki bu şey nedir? Nefes egzersizi.

Nefes kontrolü

Araştırmacılar, nefesi yavaşlatmanın ve kontrol altına almanın, özellikle nefes vermeyi almaktan daha uzun sürede yapmanın, otomatik olarak kalp atış hızını yavaşlatmaya yardımcı olduğunu tespit etti. Ayrıca, bunu sağlamak için 60 saniyelik nefes egzersizleri yapmanın yeterli olduğu öğrenildi.

Health.com kısa bir süre önce kaygıyı gidermek, sakinlik ve zihin açıklığı hissi kazanmak, iş yerindeki bir krizle başa çıkmaya yardımcı olmak veya önemli bir profesyonel sunumda en iyi sonuçları elde etmek için 9 nefes alma tekniğini içeren bir liste hazırladı. Aşağıda size bu tekniklerin en iyi ve en etkilisini sunuyoruz:

-Kutu Nefes Tekniği (Box Breathing): Bu teknik, her koşulda kolayca uygulanabilmesinin yanı sıra öğrenme ve hatırlama açısından belki de en basit nefes alma tekniklerinden biri olduğu için ABD ordusunda sıklıkla öğretilip kullanılıyor.

Kutu nefesi tekniğini uygulamak için 4’e kadar sayarak nefes alın, 4’e kadar sayarak nefesinizi tutun, ardından yine 4’e kadar sayarak nefes verin ve egzersizi 60 saniye boyunca tekrarlayın. Bu egzersizi günde bir kez yapmanız tercih ediliyor.

Çoğu teknik gibi, kutu nefes tekniği de sizi nefesinize odaklanmaya, yavaşlatmaya ve kontrol etmeye zorlar, kalp atış hızınızı yavaşlatır ve bir sakinlik duygusu geliştirme amacına ulaşmayı sağlar. Nefes alma teknikleri konusunda tereddütlü hissediyorsanız veya uygulaması kolay bir teknik arıyorsanız, başlamak için en ideal tekniğin kutu nefes tekniğidir.

- 8-7-4 Nefes Egzersizi: Popülaritesi, Andrew Weil’in ABD’de bu tekniği tanıtmasından sonra başladı. Bu teknik, yoga ‘pranayama’ egzersizine veya nefesi kontrol etmeye dayanır. Weil, zamanla sindirimi ve uykusuzluğu iyileştirmeye yardımcı olduğu için egzersizin anksiyeteye yönelik ilaçlardan daha etkili olduğunu söylüyor. Test ettikten sonra, bu tekniğin uyku güçlüğü çeken insanlar için en iyi çözümlerden biri olduğunu onaylayabiliriz.

Peki 8-7-4 tekniği nasıl uygulanıyor?

Adım 1: Ciğerlerinizdeki havayı sesli bir şekilde dışarı verin.

Adım 2: Dilinizin ucunu damağınızın üst ön dişlerle birleştiği yere yerleştirin ve egzersiz süresince, nefes verirken bile orada tutun.

Adım 3: 4’e kadar sayarak burnunuzdan nefes alın; 7’ye kadar sayarak nefesinizi tutun. Sonrasında 8’e kadar sayarken sesli bir şekilde ağzınızdan nefes verin. Nefesinizi 7’ye kadar tutmanın ve 8’e kadar sayarak vermenin zor olduğunu düşünüyorsanız saymayı hızlandırabilirsiniz ancak egzersiz boyunca aynı hızı koruyun.

Bu 3 adımı 4 kez tekrarlayın.

Çoğu uzman bu egzersizi yalnızca 4 kez yapmayı öneriyor. Ancak uzun süredir yapıyorsanız ve daha fazlasını istiyorsanız tekrarları maksimum 8’e kadar artırabilirsiniz. Egzersizin etkinliğini artırmak istiyorsanız, tekrarları artırmak yerine sayımı yavaşlatın.

Tekniğin yaratıcısı ayrıca günde iki kez kullanılmasını ve uyku yardımı olarak kullanılmadan önce 4 ila 6 hafta boyunca uygulanmasını tavsiye ediyor. Ancak, birçok kişinin daha kısa bir egzersiz süresinden sonra uykuya dalmak için başarılı bir şekilde kullandığını da belirtmek gerekiyor.

Topluluk önünde konuşma egzersizleri

Diyafram nefes tekniği (Diaphragm Breathing): Oyunculuk yapıyor, şarkı söylüyor veya konuşmalar yapıyorsanız, nefes alırken diyaframı genişletmenin havanın ciğerleri doldurmasının, nefesi kontrol etmenin ve insanların sizi daha iyi duyabilmesi için diksiyonu geliştirmenin öneminin anlamışsınızdır.

Bir performans sanatçısı veya konuşmacı değilseniz, diyafram nefesi tekniği denemeye değer. Çünkü birçok araştırmaya göre, bu teknik bir rahatlama tepkisini tetikliyor ve bu da onu stresle savaşmak için harika bir yol haline getiriyor.

Bu tekniğin başarılı olması için nefes alırken karnınızı olabildiğince genişlettiğinizden emin olmalısınız, bunu yapmanın en kolay yolu, oturarak veya uzanarak elleri mideye koymak olduğunu da bilmeniz gerekiyor.

Bu egzersizi nasıl yapabilirsiniz?

Burnunuzdan derin bir nefes alın ve diyaframınızı olabildiğince genişlettiğinizden emin olun. Mümkün olduğu kadar çok havayı ciğerlere çekin. Diyaframın tekrar kasıldığını hissedene kadar burundan veya ağızdan yavaşça nefes verin. Egzersizi birkaç tur için tekrarlayın.

- Uzun Nefes Verme: Bu teknik çok basittir, stresi azaltmak ve sizi sakinleştirmek için inanılmaz derecede etkilidir. Teknik esas olarak nefes vermeyi nefes almaktan daha fazla uzatmaya dayanır. Zira kalp atış hızınız nefes alırken artar ve nefes verirken azalır, bu da sinir sisteminizi kalp atış hızınızı yavaşlatması ve rahatlamış hissetmesi için kandırdığınız anlamına gelir.

Bu egzersizi nasıl yapabilirsiniz?

4’e kadar sayarak derin nefes alın ve ardından 6’ya kadar sayarak nefes verin. Egzersizi birkaç kez tekrarladıktan ve sakinlik duygunuzu artırdıktan sonra ilk adımı 6’ya yükseltin. Örneğin; 6’ya kadar sayarak nefes alın ve 8’e kadar sayarak nefes verin ya da sadece sayma hızınızı yavaşlatın.

Nefes vermenin almadan daha uzun olduğu birkaç tur yavaş nefes egzersizi, daha sakin hissetmenize yardımcı olacaktır. Ama daha farklı bir şey arıyorsanız, döngüsel nefes yöntemini deneyin: Burundan yavaşça nefes alın ve ciğerlerin yarısını doldurun. Bir an rahatlayın ve ardından ciğerlerin geri kalanını ikinci bir nefesle doldurun. Ardından, nefes almanızdan daha uzun sürdüğünden emin olarak ağzınızdan yavaşça nefes verin.

-Tribune Medya hizmetler



10 bin yıl önce eriyen buzulların, kıta kaymasını hızlandırdığı bulundu

Grönland Buz Tabakası yaklaşık 3 milyon kilometreküp buz içeriyor (NASA)
Grönland Buz Tabakası yaklaşık 3 milyon kilometreküp buz içeriyor (NASA)
TT

10 bin yıl önce eriyen buzulların, kıta kaymasını hızlandırdığı bulundu

Grönland Buz Tabakası yaklaşık 3 milyon kilometreküp buz içeriyor (NASA)
Grönland Buz Tabakası yaklaşık 3 milyon kilometreküp buz içeriyor (NASA)

Bilim insanları 10 bin yıl önce buzulların erimesinin, kıtaların hareketini hızlandırmış olabileceğini buldu. 

26 bin yıl önce Kuzey Amerika'nın büyük bir bölümünü kaplayan Laurentide Buz Tabakası erimeye başlamıştı. Buzun erimesiyle su, okyanusa akmış ve küresel çaptaki deniz seviyeleri yılda ortalama 1 santimetre yükselmişti.

Colorado Boulder Üniversitesi'nden jeofizikçiler, Dünya'nın bu döneme ait bilgisayar modelini oluşturarak buz tabakasının erimesinin sonuçlarını analiz etti. 

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (23 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre buzların erimesi,  Kuzey Amerika kıtası levhasının hareketini yüzde 25 hızlandırmış olabilir. 

Hesaplamalar ayrıca Kuzey Amerika ve Avrasya levhaları arasındaki Atlantik Ortası Sırtı'nın genişleme hızının 6 bin ila 12 bin yıl önce yüzde 40 oranında arttığına işaret ediyor.

Araştırmacılar trilyonlarca ton buzun eriyip okyanusa karışmasıyla kıtanın ağırlık kaybettiğini ve levhanın saat yönünde döndüğünü düşünüyor. Modele göre Atlantik Ortası Sırtı'nın genişlemesindeki artış da bundan kaynaklanıyor.

Makalenin yazarlarından Tao Yuan, "Buz hacmi büyük ölçüde azaldığında, yerkabuğunda büyük bir hareket meydana geldi" diyerek ekliyor: 

Bilim insanları, buzun erimesinin plakaların yükselmesine neden olduğunu biliyordu. Ancak biz, buzun erimesi nedeniyle plakaların yatay olarak da epey hareket edebildiğini gösterdik.

Yeni çalışma, kıta kayması ve deniz tabanı genişlemesinin, milyonlarca yıla yayılan yavaş süreçlerin yanı sıra çok daha kısa zaman aralıklarında da gerçekleşebileceğini gösteriyor.

Bilim insanları Grönland buz tabakasının erimesinin, bugün İzlanda'da yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini de söylüyor. 

Atlantik Ortası Sırtı, İzlanda'dan geçiyor ve yaklaşık 10 bin yıl önce adada yoğun bir volkanik aktivite yaşandığı biliniyor. Bu volkanik faaliyetlerin, sırtın genişlemesindeki artışla bağlantılı olup olmadığı henüz kesinlik kazanmadı. Ancak böyle bir durumda genişleme, magmanın yüzeye çıkmasına ve volkanların patlamasına yol açmış olabilir.

Çalışmanın diğer yazarı Shijie Zhong "Bu volkanizma örüntüsü, kısmen bizim incelediğimiz buzul erimesinden kaynaklanmış olabilir" diyor.

Grönland'daki buzların günümüzdeki erime hızı, kıtaların hareketini etkileyecek seviyede değil. Ancak araştırmacılara göre özellikle bu hız artarsa gelecek birkaç yüz yıl içinde İzlanda'da ciddi etkiler yaratabilir.

Yuan, "Grönland ve Batı Antarktika'daki buz tabakaları hâlâ eriyor" diyerek ekliyor: 

Buzların erimesinin gelecekte deniz tabanının yayılmasını ve yakınlardaki okyanus ortası sırtlarında volkanizmayı artırabileceğini düşünüyoruz.

Independent Türkçe, Phys.org, Discover Magazine, IFLScience, Nature