Irak Genelkurmay Başkanı Yarullah, gerginliğin yaşandığı Kerkük şehrine geldi

Yarullah, KDP'ye devredileceği iddia edilen Kerkük'teki ordu karargahında güvenlik yetkilileriyle toplantı yaptı

Kerkük'te yaşanan protestolardan dolayı sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti (AA)
Kerkük'te yaşanan protestolardan dolayı sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti (AA)
TT

Irak Genelkurmay Başkanı Yarullah, gerginliğin yaşandığı Kerkük şehrine geldi

Kerkük'te yaşanan protestolardan dolayı sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti (AA)
Kerkük'te yaşanan protestolardan dolayı sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti (AA)

Irak Genelkurmay Başkanı Abdulemir Yarullah'ın Kerkük'te yaşanan gerginliğin ardından kente geldiği ve Kürdistan Demokrat Partisi'ne (KDP) verileceği iddia edilen ordu karargahında yetkililerle güvenlik toplantısı yaptığı bildirildi.

Kerkük Valiliğinden yapılan yazılı yazılı açıklamaya göre, Kerkük Ortak Operasyonlar Karargahı'ndaki toplantıya Yarullah'ın yanı sıra Kerkük Valisi Rakan Said el-Cuburi ile birçok ordu, polis ve istihbarat görevlisi de katıldı.

Genelkurmay Başkanı Yarullah'ın, "Irak Başbakanı Mumammed es-Sudani'nin talimatıyla Kerkük'te güvenliği tesis etmek için geldik." ifadelerinin yer aldığı açıklamada, toplantının sonucuna dair bilgi paylaşılmadı.

Karargahın KDP'ye verileceği iddialarına tepkilerin sürdüğü Kerkük'te karşı gösteriler düzenlendi

IKBY'ye bağlı Peşmerge güçleri, 2014'te terör örgütü DEAŞ'ın ortaya çıkmasından sonra Irak ordusunun Kerkük'te boşalttığı üslere konuşlanmaya başlamış ve 3 yıl boyunca kentte denetimi fiilen ele almıştı. IKBY'nin 25 Eylül 2017'de düzenlediği sözde "bağımsızlık referandumu" ve Kerkük'ü ilhak girişiminin ardından, merkezi hükümete bağlı güçler 16 Ekim 2017'de Kerkük'e girerek kentteki Peşmerge varlığına son vermişti.

Irak ordusu KDP binasını boşaltıp Kerkük Operasyonlar Komutanlığı karargahı yapmıştı. KDP, söz konusu binanın daha önce kendileri tarafından kullanıldığını ve yeniden kendilerine verilmesi gerektiğini savunuyor.

Binanın Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin talimatıyla boşaltılarak KDP'ye devredilme hazırlıkları yapıldığı iddialarına karşı başlatılan protestolar, 25 Ağustos'tan beri devam ediyor.

Karargah önündeki gösterilere Kerkük'teki Sünni Arap Aşiretleri, Türkmenlerden farklı gruplar ve Kays el-Hazali liderliğindeki Asayib Ehlilhak Hareketi taraftarından bazı kişiler destek veriyor. Bu göstericiler Kerkük ile Erbil'i birbirine bağlayan kara yolunu kapalı tutuyor.

Öte yandan Kürtlerin yoğun yaşadığı Rahimava bölgesinde bugün akşam saatlerinde toplananlar da karşı gösteri düzenledi.

Kapalı tutulan yolun açılması ve ordunun kullandığı binanın KDP'ye verilmesi gerektiğini savunan göstericilerin, karargah önünde Arap ve Türkmenlerce sürdürülen eylem alanına yaklaşması üzerine güvenlik güçleri havaya ateş açmış, olay yerinden dumanların yükseldiği ve ambulansların da bölgeye sevk edildiği görülmüştü.

Kerkük Polis Müdürlüğü Sözcüsü Amir Nuri ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte yaşanan olaylarda 1 kişinin öldüğünü, 6 kişinin de yaralandığını söylemişti.

Bunun üzerine şehirde cumartesi yerel saatle 19.00'da başlayan sokağı çıkma yasağı ilan edilmiş, yasağın ne kadar süreceği ise açıklanmamıştı.

Irak Başbakanı es-Sudani de sokağa çıkma yasağı ilan edilen kentte olay çıkaranlara karşı güvenlik güçlerince operasyon başlatılması talimatı vermişti.



Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
TT

Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)

Tunus'un merkezindeki Kayravan şehrinde, cumartesi akşamı, polis ve gençler arasında art arda ikinci gece çatışmalar yaşandı.

Ailesinin ifadesine göre, çatışmalar bir kişinin polisin kovalamacası ve ardından kendisine yönelik şiddet sonucu ölmesinin ardından patlak verdi. Ölen kişinin akrabaları, ehliyetsiz motosiklet kullandığını ve bir polis aracı tarafından takip edildiğini söylüyor. Ardından dövülerek hastaneye kaldırılan adam, hastaneden kaçmayı başardı. Cumartesi günü geçirdiği kafa travması sonucu hayatını kaybetti.

Tunus'ta da yüzlerce kişi, muhalefet dernekleri ve partilerinin çağrısına yanıt olarak, dördüncü hafta üst üste başkentte "özgürlükleri savunmak ve Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarını protesto etmek" amacıyla gösteri düzenledi.


Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan-İran ilişkileri çok hassas bir aşamaya geldi ve şu anda, İran liderliği kararını verip Lübnan işlerine müdahalesini durdurmadığı sürece, kontrolden çıkma ve önlenemez olumsuz sonuçlar doğurma riskiyle karşı karşıya. Önde gelen bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a durumu böyle aktardı. İran'ın Beyrut'taki elçileri müdahaleyi reddederken, Lübnan'daki resmi makamlar müdahaleyi kanıtlayan delillere sahip olduklarını vurguluyor.

Kaynak, İran'ın müdahalesine örnekler verdi; bunlardan ilki, resmi davet olmadan elçilerin gelmesiydi ve resmi görüşmelerinin çoğunun, Hizbullah, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin önderliğindeki görüşmelerini haklı çıkarmak için siyasi bir kılıf sağlama bağlamında kaldığını vurguladı.


Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü Albay Myles Caggins, Palmira'daki ortak Suriye-Amerikan devriyesine yapılan saldırının sürpriz olduğunu belirterek, Washington'un Suriye ile uzun vadeli güvenlik ilişkileri kurmak istediğini kaydetti.

Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında Caggins, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye güvenlik güçlerini DEAŞ’a karşı mücadelede destekleme konusunda özel ve devam eden bir misyonu var ve bu, Suriye hükümetiyle iş birliği içinde yapılacak” dedi. Caggins, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Savunma Bakanlığı ile bütünleştirilmesinin gerekliliğini de vurguladı.

Ayrıca, “Amerikan mevzilerine sık sık saldırılar düzenleniyor ve İran milisleri, güçlerimizin bulunduğu bölgelerde gerilim yaratmaya çalışıyor ve çalışmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkili, Suriye Devlet Başkanı Ahmed elş-Şara'nın bölgede barışa yönelik önemli çalışmalar yaptığını ve Suriye-Amerika ilişkilerinin güçlü olduğunu, ekonomiyi ve refahı güçlendirmenin terörizmle mücadelede önemli bir unsur olduğunu açıkladı.

Şam, cumartesi günü Suriye'nin merkezindeki Palmira kenti yakınlarında ABD-Suriye ortak askeri heyetine yönelik düzenlenen ve üç Amerikalının (iki asker ve bir sivil tercümanları) öldüğü, birçok personelin ise yaralandığı silahlı saldırıyı "terör saldırısı" olarak kınadı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye, Palmira yakınlarında Suriye-ABD ortak terörle mücadele devriyesini hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor" dedi. Şeybani, sözlerine şöyle devam etti: "Kurbanların ailelerine, Amerikan hükümetine ve halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyoruz."