UCM'ye sunulacak dosyada Rusya "gıdayı silah olarak kullanmakla" suçlanıyor

Bu dosyayla Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında iddianame hazırlanması hedefleniyor

Rusya'nın Ukrayna'yı istilası sırasında bir biçerdöver, Krıvıy Rih'in yakınındaki bir tarlada ayçekirdeği topluyor (AFP)
Rusya'nın Ukrayna'yı istilası sırasında bir biçerdöver, Krıvıy Rih'in yakınındaki bir tarlada ayçekirdeği topluyor (AFP)
TT

UCM'ye sunulacak dosyada Rusya "gıdayı silah olarak kullanmakla" suçlanıyor

Rusya'nın Ukrayna'yı istilası sırasında bir biçerdöver, Krıvıy Rih'in yakınındaki bir tarlada ayçekirdeği topluyor (AFP)
Rusya'nın Ukrayna'yı istilası sırasında bir biçerdöver, Krıvıy Rih'in yakınındaki bir tarlada ayçekirdeği topluyor (AFP)

Bir savaş suçları dosyasında Rusya'nın Ukrayna'da gıdayı silahlaştırarak kasten açlığa yol açtığı iddia edilecek.

Ukrayna Başavcısı'yla birlikte çalışan önde gelen insan hakları avukatları, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) sunulmak üzere bir rapor hazırlıyor.

18 aydır süren savaş boyunca açlığın "silah" olarak kullanıldığına dair örneklerin belgeleneceği dosyadaki kanıtlarla, Vladimir Putin hakkında iddianame hazırlanabileceğ bir kovuşturma başlatmaya UCM'nin teşvik edilmesi amaçlanıyor.

Olaylar arasında 16 Mart 2022'de 20 sivilin Çernihiv'de öldürülmesi de yer alıyor. Bu olayda Ukraynalılar bir süpermarketin önünde yiyecek kuyruğunda beklerken parça tesirli Rus bombaları patlatılmıştı. Benzer şekilde avukatlar, Mariupol Kuşatması sırasında şehre gıda sevkiyatının kesilmesine de odaklanıyor.

İnsani yardım koridorlarının da askıya alınması, yardımların hayatta kalan ve açlık çeken kişilere dağıtılmasını giderek zorlaştırmıştı.

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi gıda güvencesizliği ve açlığın savaş taktiği olarak kullanılmasını kınayan kararı Mayıs 2018'de oybirliğiyle kabul etmişti. Kararda, savaşan tüm taraflardan gıda stoklarına, çiftliklere, pazarlara ve diğer gıda dağıtım mekanizmalarına dokunmamaları istenmiş ve "savaş yöntemi olarak sivillerin aç bırakılmasının savaş suçu teşkil edebileceği" belirtilmişti.

Hukuk firması Global Rights Compliance'ın kıdemli avukatlarından Yousuf Khan, The Guardian'a "gıdanın silah haline getirilmesinin üç aşamada gerçekleştiğini" ve bunun, Ukrayna kentleri genelinde tedariğin kesildiği Şubat 2022'deki ilk istilayla başladığını söyledi.

Khan, "kışın ortasında enerji altyapısı gibi sivillerin ihtiyaç duyduğu nesneler yok ediliyorsa, bu eylemlerde öngörülebilirlik vardır" diyerek bu tür saldırıların "sonuç değil kasıt suçlarını" simgelediğini belirtti.

Ukrayna'nın gıda ihracatını da kısıtlayan Rusya, temmuz sonuyla ağustos başı arasında 270 bin ton gıdayı daha imha etmişti.

Eylül 2022'de BM Gıda Direktörü, Ukrayna'daki savaşın gıda arzı üstündeki etkisi nedeniyle dünyanın "emsalsiz büyüklükte küresel bir acil durumla" karşı karşıya kaldığı uyarısında bulunmuş, 345 milyona yakın kişinin açlıktan ölmeye itildiğini ve 70 milyon kişinin de buna yaklaştığını belirtmişti.

BM Dünya Gıda Programı İcra Direktörü David Beasley, o dönem BM Güvenlik Konseyi'ne şöyle demişti:

Daha önce açlık dalgası olan şey artık açlık tsunamisine dönüştü.

Independent Türkçe



Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
TT

Trump, Demokrat Parti'yi "kapatmanın yolunu arıyor"

Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)
Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından en az bir yorumcu, Donald Trump'ın muhalefeti yasadışı ilan etmeye çalışmakta olabileceğini söylüyor (AFP)

Bir analiste göre Donald Trump, muhafazakar yorumcu Charlie Kirk'ün öldürülmesinin ardından Demokrat Parti'yi yasaklamayı planlıyor olabilir.

CNN'den Jamal Simmons, Trump ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Yardımcısı Stephen Miller'ın son yorumlarının Birleşik Devletler'deki iki partili sistemin geleceği konusunda "kesinlikle endişe verici" olduğunu söyledi.

Kirk suikastının siyasi etkisini ele almak üzere Kaitlan Collins'in The Source programına katılan Simmons, şunları söyledi:

Başkan aşırılıkçı örgütlere karşı harekete geçeceğini söyledikten sonra özel kalem müdürü yardımcısı da bugün çıkıp Demokrat Parti'yi aşırılıkçı örgüt diye niteledi. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Birleşik Devletler Başkanı, Demokrat Parti'yi yasaklayacak mı? Gidişat bu yönde mi? Birleşik Devletler Başkanı, Adalet Bakanlığı'nı Demokrat Parti'nin üzerine mi salacak?

Endişesinin bu olup olmadığı sorulduğunda Simmons, şu cevabı verdi:

Kesinlikle endişe verici. Bu başkan, siyasi düşmanlarını hedef almak için Adalet Bakanlığı'nı kullanmaya istekli olduğunu gösterdi. Bu, ülkedeki iki partili demokratik sistem hakkında çok ciddi sorular ortaya çıkarıyor.

Trump yönetimindeki üst düzey isimler pazartesi günü, kamuoyuna herhangi bir kanıt sunmadan, cinayetin organize bir sol görüşlü terör planının sonucu olduğunu iddia etti. Arkasındaki grupların peşine düşeceklerine söz verdiler.

Kirk'ün podcast'inin Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in sunduğu özel bölümüne katılan Miller, "Bu suikasta yol açan organize kampanyaya duyduğumuz tüm öfkeyi, bu terör ağlarını kökünden söküp atmak için kullanacağız" dedi.

Vance ayrıca program sırasında, "sol görüşlü aşırılığın" Kirk'ün öldürülmesinin "nedenlerinden biri" olduğunu söyledi.

Trump geçen hafta, Demokratlardan sandıkta "intikam" almak istediğini söylemişti; bu da en azından partinin seçim rakibi olacağına hâlâ inandığını gösteriyor. Ardından şunları eklemişti:

Sorun soldaki radikaller; onlar acımasız, korkunç ve politik açıdan kurnazlar.

Ağustosta verdiği bir röportajda Miller, "Demokrat Parti siyasi bir parti değil. Yurtiçindeki bir aşırılıkçı örgüt" demişti.

Demokrat Parti, Amerikan vatandaşları için savaşmıyor, onları umursamıyor veya temsil etmiyor.  Sadece azılı suçluların, çete üyelerinin, yasadışı göçmen katillerin ve teröristlerin savunulmasına adanmış bir kuruluştur.

Independent Türkçe


Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
TT

Çin'in "hayalet parçacık" makinesi evrenin sırlarını çözebilir

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)
Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir madde içeriyor (AP)

Fizikçiler, gizemli "hayalet parçacıkların" keşfi karşısında yıllardır şaşkınlık içinde.

Elektrik yükü olmayan bu nötr atom altı parçacıkların bilimsel adı "nötrinolar". Elektrik veya manyetik kuvvetlerle yakalanamayan bu parçacıklar, fiziksel maddelerin içinden rahatça geçebiliyor.

Ancak parçacık fizikçileri Çin'in tepelerindeki fütüristik bir yeraltı gözlemevindeki yeni sıvı kubbe sayesinde bu zor yakalanan parçacıkları gözlemleyerek gizli bilimsel sırları ortaya çıkarmayı umuyor.

Küre, sıvı sintilatör diye bilinen 20 bin tonluk bir maddeyi barındırırken, nötrinolar yakındaki iki nükleer santral aracılığıyla sürekli yer altından besleniyor. İnce bir akrilik tabakayla kaplı küresel yapının tamamıysa 45 bin ton saf suyla dolu koruyucu bir silindir içinde duruyor.

Nötrinolar sintilatördeki protonlarla çarpışınca, günde yaklaşık 50 adet olmak üzere, çok küçük ama kaydedilebilir flaşlar yayıyor. Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, nötrinoları uzaktan izliyor, ölçüyor ve kütlelerine göre sıralıyor.

Dünya çapında 700 fizikçiyle işbirliği yapan Çin Bilimler Akademisi'nden Wang Yifang, The Times'a şöyle diyor: 

Nötrino kütlesinin hiyerarşisini öğreneceğiz ve bu sayede parçacık fiziği, nötrinolar ve kozmoloji için bir model oluşturabiliriz.

Nötrinolar, süpernova patlamalarının yıldız füzyonları tarafından üretilebildikleri için evrendeki en bol parçacıklar. Wang, atom altı parçacıklar üzerine yapılan bu araştırmanın "evreni anlamamıza" katkı sağlayabileceğini söylüyor.

Bilim insanı günde 50 adet olmak üzere 100 bin flaş üretmenin ve istatistiksel açıdan anlamlı okumalar elde etmenin sadece 6 yıl süreceğini düşünüyor.

Nötrinolar ilk kez 1930'da Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli tarafından öngörülmüştü. Pauli, elektrik yükü veya kütlesi olmayan ve maddeden serbestçe geçebilen bir parçacığın var olabileceği teorisini ortaya atmıştı. Araştırmaya göre, bir saniyede yaklaşık 100 trilyon nötrino vücudumuzdan geçiyor.

Bu keşif üzerine Pauli, "Korkunç bir şey yaptım. Saptanamayan bir parçacık olduğunu varsaydım" demişti. Fizikçi, kimsenin bir nötrino yakalayamayacağına dair bir kasa şampanya üzerine bahse girmişti. Ancak çeyrek asır sonra bu bahsi kaybetti.

Artık elektron, müon ve tau isminde üç tür nötrino olduğunu ve her birinin diğerine dönüşebildiğini biliyoruz. Bilim insanları bunları analiz ederek neden "madde"nin "antimadde"den daha fazla olduğu gibi, bilimin en büyük gizemlerini çözmenin anahtarını bulabilir.

Independent Türkçe


Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.