Kaliforniya Valisi, Taylor Swift'in ABD seçimlerine etkisini değerlendirdi: "Son derece güçlü"

Swift'in son eylem çağrısı rekor sayıda yeni seçmen kaydının yapılmasına yol açmıştı

Taylor Swift (Reuters)
Taylor Swift (Reuters)
TT

Kaliforniya Valisi, Taylor Swift'in ABD seçimlerine etkisini değerlendirdi: "Son derece güçlü"

Taylor Swift (Reuters)
Taylor Swift (Reuters)

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, Taylor Swift'in etkisinin 2024 ABD başkanlık seçimi üzerinde derin sonuçlar doğuracağını düşünüyor.

Demokrat Vali, Donald Trump'ın eksikliğinin dikkat çektiği Cumhuriyetçilerin ikinci münazarası için 27 Eylül Çarşamba gecesi Simi Valley'deki Reagan Kütüphanesi'ndeydi.

Ünlülerin gelecek yılki yarışı nasıl etkileyebileceğini TMZ'nin sorması üzerine Newsom, "dik duruşlu ve benzersiz" biri dediği Swift'i ayrı tuttu.

Gençlerin bir sesi olduğunu ve gelecek seçimde sesleri olması gerektiğini düşünmeleri yönünde harekete geçirmede, bence son derece güçlü bir şey başardı.

Swift, 19 Eylül'deki ABD Ulusal Seçmen Kayıt Günü'nde 270 milyondan fazla Instagram takipçisinden oluşan hayran ordusunu oy kullanma kaydı yaptırmaya çağırmıştı.

Kuzey Amerika performanslarının ilk ayağını ağustosta tamamladığı, hâlâ devam eden Eras (Çağlar) Turnesi'nden bahseden şarkıcı "Son zamanlarda birçoğunuzu ABD konserlerimde gördüğüm için çok şanslıyım" diye yazmıştı.

Sesinizi yükselttiğinizi duydum ve sesinizin ne kadar güçlü olduğunu biliyorum. Bu yılki seçimlerimizde bunu kullanmaya hazır olduğunuzdan emin olun!

Anti-Hero'yla tanınan şarkıcının eylem çağrısı, daha önce ortaklık yaptığı kâr amacı gütmeyen seçmen kayıt platformu Vote.org'a rekor sayıda kişi taşıdı.

Vote.org'un iletişim direktörü Nick Morrow, Swift'in Instagram Hikayesi'ni paylaşmasının ardından sitelerine ortalama "her 30 dakikada 13 bin kullanıcının" eriştiğini duyurmuştu.

Morrow, "Swift'in deha diye tanınmayı fazlasıyla hak ettiğini söyleyebiliriz" diye yorum yapmıştı.

Swift siyasi sessizliğini ilk kez 2018'de Demokratları destekleyip hayranlarını oy vermeye çağırmak için bozmuştu. Daha önce Swift, Siyahların Yaşamı Değerlidir hareketi ve 2016 başkanlık seçimi gibi ABD'deki önemli siyasi olaylarda rol almadığı için eleştirilere maruz kalmıştı.

Ünlü şarkıcı, 2021'de Vanity Fair'a verdiği bir röportajda, onu muhalefeti kamuoyu önünde desteklemeye iten şeyin Trump'ın başkanlığı olduğunu söylemişti.

Swift, "Bir country müzisyeni olarak bana her zaman [siyasetten] uzak durmanın daha iyi olduğu söylendi" diye açıklamıştı.

Trump'ın başkanlığı beni bu konuya eğilip kendimi eğitmeye zorladı. Kendimi hükümet, başkanlık ve siyaset hakkında erkek arkadaşımla [o zamanlar aktör Joe Alwyn] konuşurken buldum, o da beni açıkça konuşmam için destekledi.

Swift şöyle eklemişti:

Ailem ve arkadaşlarımla siyaset konuşmaya ve nerede durduğum hakkında elimden geldiğince çok şey öğrenmeye başladım. Korkuyu ve kendimden şüphe duymayı geride bırakmaktan ve bizi zaman içindeki bu bölücü, yürek parçalayıcı noktanın ötesine taşıyan liderliği onaylayıp desteklemekten gurur duyuyorum.

Swift'in 2020 yapımı Netflix belgeseli Miss Americana'da, ekibine Donald Trump ve Cumhuriyetçi Senatör Marsha Blackburn'e karşı sesini çıkaracağını meydan okurcasına söylediği görüntüler kısa süre önce sosyal medyada yeniden gündeme gelmişti.

Swift, "Bunun doğru olduğunu biliyorum... Tarihin doğru tarafında durmam gerekiyor" demişti.

Independent Türkçe



Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?
TT

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Dehşete düşüren filmin sonu iki yıl sonra neden değiştirildi?

Danimarka yapımı gerilim filmi Sakın Ses Çıkarma'nın (Speak No Evil) başarısı, iki yıl içinde yeniden çekilip vizyona girmesini sağlarken yeni yapımın yönetmeni James Watkins, hikayenin sonunda yaptıkları değişikliklerin gerekçesini anlattı. 

13 Eylül'de dünyayla birlikte Türkiye'de vizyona giren film hakkında GamesRadar+'a konuşan Watkins, 2008 tarihli Kan Gölü (Eden Lake) filminin sonunda izleyicilere karanlık bir son sunduğunu ve Danimarkalı yönetmen Christian Tafdrup'un da orijinal filmde benzer bir yola saptığını hatırlattı: 

Uzun süre önce yaptığım Kan Gölü, pek çok açıdan Christian'ın filmine benziyor ve bu yüzden aynısını yapmak istemedim. Seyirciye yeniden aynı şeyi dayatmanın dürüstçe olmayacağını hissettim. Hikaye, temalar ve karakterleri takip ettim.

Birleşik Krallık yurttaşı yönetmen, filmi daha net bir finalle bitirseler de bunun "mutlu son" anlamına gelemeyeceğini söyledi. 

51 yaşındaki yönetmen, Entertainment Weekly'e verdiği röportajdaysa orijinal filmdeki Danimarkalı aileyi Amerikalı yapmalarının da değişikliğe neden olduğunu anlattı.

Christian Tafdrup'un yönettiği 2022 yapımı film, Danimarkalı bir ailenin İtalya'nın Toskana bölgesine tatile gidişini ve burada Hollandalı bir aileyle yakınlaşmasını anlatıyordu. 

Aylar sonra, Hollanda'daki yeni arkadaşlarından aldıkları daveti kabul eden ailenin ziyareti hızla kabusa dönüyordu.

Yeniden çevrimde Mackenzie Davis ve Scoot McNairy, konuk edildikleri evde korkunç bir hafta sonu geçiren Amerikalı çifti canlandırıyor.

Yeniden çevrimle ilgili yorumlar da epey olumlu. Sinema yazarlarının övgü dolu incelemeleri sayesinde Sakın Ses Çıkarma, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 85 puan almayı başardı.

Yeni yapımın başrolündeki James McAvoy, Paddy karakterini canlandırırken tartışmalı fenomen Andrew Tate'den esinlendiğini önceki günlerde açıklamıştı.  

Eski kick boksçu Tate, sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla dikkat çekmişti. Tate, Aralık 2022'de Romanya'da insan kaçakçılığı, tecavüz ve organize suç çetesi soruşturması kapsamında tutuklanmıştı.

Independent Türkçe, Screen Rant, Games Radar