Tunus Seçim Komisyonu, 24 Aralık’ta yapılması planlanan yerel seçimlere katılması yasaklananların listesini açıkladı. Komisyon, bu yasağın ‘yerel meclis seçimlerinde adaylığa ilişkin kural ve prosedürlerin düzenlenmesine ilişkin seçim kanununda belirtilenlere dayandığını ve amacının seçim sürecine daha fazla şeffaflık kazandırmak olduğunu vurguladı.
Komisyon tarafından sağlanan veriler, seçimlere katılması yasaklananlar arasında Tunus hükümetinin bazı üyelerinin, çeşitli bakanlıklardaki daire başkanlarının, hakimlerin, valilerin ve belediye meclisi başkanlarının da yer aldığını ortaya koydu. Yasak ayrıca, bazı belediye meclisi üyelerini, il genel sekreterlerini, bazı belediye ve bölgesel mali yetkililerini, belediyelerin, bölgelerin ve yerel yönetimlerin yetkililerini ve bunların temsilcilerini, bazı imamları, vaizleri ve dernek başkanlarını da içeriyor.
Seçim Komisyonu’nun bazı üyeleri, medya açıklamalarında, bu yasağın arkasında birden fazla nedenin bulunduğunu belirtti. Bu nedenlerin başında ise adaylar arasındaki fırsat eşitsizliği korkusu ve seçmenleri etkilemek ve onlarla çeşitli şekillerde pazarlık yapmak için hükümet kurumlarındaki idari konumu istismar etme olasılığı yer alıyor. Aynı şekilde birçok çalışan, bu yerel konseylere aday olmak ve üyelik kazanmak için seçim bölgelerindeki popülerliklerine güvenebilir.
Yerel seçimlerde aday adaylıklarının 23 Ekim’de başlayıp 1 Kasım’a kadar devam etmesi bekleniyor. Adaylık şartlarından biri olarak belediye seçimleri için her adayın, en az 50 kayıtlı Tunuslu seçmenin tavsiyesini alması gerekiyor.
Bu hususta bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun eski bir üyesi olan Adil el-Barinsi, yetkililerin son parlamento seçimlerini düzenleyen yasada belirtilen, imzanın devlet dairelerine bildirilmesinin yanı sıra yarısı kadın ve yüzde 25'i 35 yaş altı gençlerden olmak üzere seçmenlerden 200 imza alma zorunluluğu gibi bazı hükümlerden geri adım attığını söyledi. Söz konusu hükümler, daha önce seçimlere katılımın yaygın şekilde kesintiye uğramasına neden olmuştu. Bu durum aynı zamanda Tunus dışındaki 7 seçim bölgesinde de aday gösterilmemesine ve 2022 parlamento seçimlerinin nihai sonuçlarının açıklanmasından yaklaşık 8 ay sonra sandalyelerin boş kalmasına yol açmıştı.
Barinsi, seçim kanunundaki belirsizliğin ve yerel konseylere, ardından bölgesel konseylere ve Bölgesel ve Yerel Ulusal Konseyi’ne (ikinci parlamento birimi) yönelik çeşitli karmaşık prosedürlerin varlığının, özellikle seçim süreci bu konseylere doğrudan katılımla sonuçlanmadığı için etkili olabileceğini söyledi. Aynı şekilde yerel ve bölgesel konseylerde kazananların durumu henüz belli değil. Bu nedenle tüm gözlemciler, bu seçimlerin kazanılması durumunda maddi tazminatın ne olacağını veya kazananlardan bazılarını Bölgesel ve Yerel Ulusal Konsey’e götürebilecek kura sonuçlarını beklerken çalışmalarının ücretsiz olup olmayacağını merak ediyor.