Suudi Arabistan: Vatandaşlarımız Filistin'e destek için 60 saniye içinde bağışta bulunabiliyor

Suudi Arabistan, 1999 yılından beri Filistin halkına 5,2 milyar dolardan fazla yardımda bulundu

Tekerlekli sandalyedeki bir Filistinli, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail bombardımanında yıkılan binaların enkazının yanından geçiyor, 9 Ekim 2023 / Fotoğraf: Reuters
Tekerlekli sandalyedeki bir Filistinli, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail bombardımanında yıkılan binaların enkazının yanından geçiyor, 9 Ekim 2023 / Fotoğraf: Reuters
TT

Suudi Arabistan: Vatandaşlarımız Filistin'e destek için 60 saniye içinde bağışta bulunabiliyor

Tekerlekli sandalyedeki bir Filistinli, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail bombardımanında yıkılan binaların enkazının yanından geçiyor, 9 Ekim 2023 / Fotoğraf: Reuters
Tekerlekli sandalyedeki bir Filistinli, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail bombardımanında yıkılan binaların enkazının yanından geçiyor, 9 Ekim 2023 / Fotoğraf: Reuters

Eymen el-Gabivi 

Suudi bir yetkili, vatandaşların 'Sahem' uygulaması aracılığıyla Filistin'e destek için 60 saniye içinde bağışta bulunabileceğini söyledi.

Yetkili ayrıca, Filistin'in Suudi Arabistan'dan yardım alan ülkeler arasında üçüncü sırada bulunduğunu vurguladı.

Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi (KSRelief) Sözcüsü Samir el-Cuteyli'nin açıklamalarına göre Suudi Arabistan, art arda yedinci gündür savaş halinde olan ülkeye yaklaşık 180 milyon dolar yardımda bulundu.

El-Cuteyli, El İhbariye televizyon kanalına yaptığı açıklamada, "KSRelief'in 2015 yılında kuruluşundan bu yana geçen 8 yılda yaptığı bağışların kalkınma projeleriyle ilgili olduğunu" söyledi.

Gazze'deki gerilimin durdurulması çağrısında bulunan el-Cuteyli, ülkesinin Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) aracılığıyla en az 500 milyon dolar tutarında yardım sağladığını ifade etti.

El-Cuteyli, Suudi Arabistan'ın, ihtiyaç sahibi mülteciler için kamplar kuran ve gerekli bakımı sağlamaya devam eden her kuruluşu desteklediğine dikkat çekti.

1949 yılında kurulan UNRWA, Doğu Kudüs, Gazze Şeridi, Batı Şeria, Ürdün, Lübnan ve Suriye'de faaliyet gösteriyor.

UNRWA, bir hafta evvel başlayan Gazze Savaşı'ndan bu yana, "insani operasyonlarını sürdürmek ve Gazze'deki Filistinli mültecilere destek olmak" amacıyla operasyon merkezini ve yabancı çalışanlarını Gazze Şeridi'nin güneyine taşıyacağını duyurdu.

Suudi Arabistan'ın yaptığı bağışlar

SPA'nın geçen senenin Ekim ayında aktardığı bilgiye göre Suudi Arabistan'ın Ürdün Büyükelçisi Nayif bin Bender es-Sudeyri'nin yaptığı açıklamalar neticesinde, 1999 yılından bu yana Suudi Arabistan'ın Filistin'e yaptığı bağış hacminin 5,2 milyar dolardan daha fazla olduğu tahmin ediliyor.

Bu yılın ağustos ayında Suudi Arabistan'ın Filistin'deki ilk büyükelçisi olarak atanan es-Sudeyri, yapılan yardımın "başta Filistin Yönetimi'nin bütçelerine yönelik olmak üzere; altyapı, sağlık, eğitim, gıda güvenliği, tarım, sivil toplum, su ve çevre rehabilitasyonu gibi çeşitli sektörleri içerdiğini" doğruladı.

UNRWA) tarafından, Suudi Arabistan'ın verdiği destek hacminin Ekim 2022'de 50 milyon dolar olarak gerçekleştiği tahmin ediliyor.

UNRWA, "Suudi Arabistan'ın Filistinli mültecilere karşı uzun vadeli cömertliğinin ve desteğinin onlarla birlikte" olduğunu söyledi.

Bu arada İsrail ordusunun uyarıları üzerine binlerce Filistinli Gazze'den güneye doğru kaçtı.

Birleşmiş Milletler (BM), yerinden etme operasyonlarının yaklaşık 1 milyon 100 bin kişiyi kapsadığını ve 'yıkıcı' sonuçlar doğuracağını doğruladı.

BM tarafından bu açıklamalar gelirken Filistin Başbakanı, kuşatma altında sürekli bombardımana maruz kalan Gazze Şeridi'nde İsrail'in işlediği soykırımı haykırdı.

BM, Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria sakinlerine destek olmak amacıyla 294 milyon dolar değerinde bağış toplamak için acil bir yardım çağrısı başlattı.

BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), yaptığı açıklamada bu miktarın Gazze ve Batı Şeria'da bulunan 1,2 milyondan fazla insana destek olmak için kullanılacağını söyledi.

OCHA tarafından yapılan açıklamada "Gazze Şeridi'ndeki tek elektrik santralinin yakıtı bitti ve çalışmayı durdurdu. Gazze Şeridi'ndeki nüfusun çoğunluğunun artık içme suyuna da erişimi yok" ifadeleri yer aldı.

İsrail ordusunun tahliye uyarısı üzerine Filistinliler Gazze'deki evlerini eşyalarıyla birlikte terk ediyor
İsrail ordusunun tahliye uyarısı üzerine Filistinliler Gazze'deki evlerini eşyalarıyla birlikte terk ediyor

Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaşayan insanlar hızla arabalar, motosikletler ve kamyonlarla kaçtı. Bazıları ise kurtuluş arayışı içinde yaya olarak koşuyorlardı.

14 milyon 300 bin yerinden edilmiş insan

Gözlemciler, Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'nun geçtiğimiz Mayıs ayında yayınladığı son istatistiklere göre, sayıları 1948'den bu yana yaklaşık 10 kat artan Filistinli mülteciler için durumun daha da kötüleşmesini bekliyor.

Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'nun geçtiğimiz Mayıs ayında yayınladığı istatistiklere göre dünyadaki Filistinli mültecilerin sayısının 14 milyon 300 bin olduğu tahmin ediliyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye iki gün evvel düzenlediği basın toplantısında, "İsrail, Gazze Şeridi sakinlerine karşı soykırım yapıyor. Gazze bir felaket bölgesi haline geldi" dedi.

Bu arada bölgesel bir ziyaret kapsamında Katar'a gelen ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in ileriki bir tarihte Gazze'deki durumu görüşmek üzere Suudi Arabistan'ı ziyaret etmesi bekleniyor.

Son istatistikler, İsrail'de saldırının başlangıcından bu yana 258'i asker olmak üzere bin 300'den fazla kişinin öldürüldüğünü, yaralı sayısının ise 3 bin 200'ün üzerine çıktığını gösteriyor.

Rehine tutulduğu tespit edilenlerin sayısınınsa 120'yi aştığı ifade ediliyor.

Hamas hareketinin askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in son 24 saat içinde Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardımanda aralarında yabancıların da bulunduğu 13 esirin öldürüldüğünü duyurdu.

Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan cuma günü yapılan son açıklamaya göre, kuşatma altındaki Gazze Şeridi'ndeki operasyona karşılık İsrail'in yoğun bombardımanı sonucu 583'ü çocuk olmak üzere bin 799 Filistinli öldürüldü, 7 bin 388'den fazla vatandaş da yaralandı.

Independent Arabia - Independent Türkçe



İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)

İsrail ordusu bugün Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti. İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından yaklaşık iki yıl sonra İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin en büyük şehrini kontrol altına almaya hazırlanıyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee'nin X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bugün saat 10:00'dan itibaren geçerli olacak askeri faaliyetler için yerel ve geçici ateşkes, tehlikeli savaş bölgesi olarak kabul edilen Gazze şehri bölgesini kapsamamaktadır” denildi.

Söz konusu ateşkes, yardım dağıtımını kolaylaştırmak için belirli bölgelerde günlük olarak uygulanan ateşkesi ifade ediyor.

İsrail ordusu geçtiğimiz temmuz sonunda, ‘Birleşmiş Milletler (BM) konvoylarının ve sivil toplum kuruluşlarının güvenli geçişini sağlamak’ amacıyla Gazze şehri ve kuşatma altında bulunan ve tahrip edilmiş Filistin topraklarının diğer bölgelerinde askeri faaliyetlerin ‘günlük olarak askıya alınacağını’ duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre İsrail ordusu bugün, ‘Gazze Şeridi'ndeki terör örgütlerine karşı kara manevraları ve saldırı faaliyetlerini sürdürürken, Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çabalarını da desteklemeye devam edeceğini’ belirtti.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü ise bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nde 33 kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

İsrail'e savaşı sona erdirmesi için uluslararası ve ulusal baskıların artmasına rağmen, ordu dün, güçlerinin Gazze Şeridi genelinde ‘operasyonlarına devam ettiğini’ duyurdu.

İsrail hükümetinin ağustos ayı başında Gazze şehrini kontrol altına alma planını onaylamasının ardından, Gazze şehri sakinlerinin tahliyesinin ‘kaçınılmaz’ olduğu ifade edildi.


Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
TT

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye topraklarındaki devam eden ihlallerini güçlü bir şekilde kınadığını ifade ederek, bunları Suriye'nin içişlerine ‘açık bir müdahale’ ve Suriye'nin egemenliğinin ve 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması da dahil olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendirdi.

Suudi Arabistan'ın resmi tutumu, Süveyda vilayetinde son dönemde yaşanan gelişmeler ve buna bağlı olarak İsrail'in Suriye topraklarındaki gerginliği artırması üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün yayınlanan bir açıklamada ortaya kondu.

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlamak, sivil barışı korumak ve devletin ve kurumlarının tüm Suriye toprakları üzerindeki egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, Suudi Arabistan'ın Suriye'yi bölmeye yönelik her türlü ayrılıkçı çağrı veya girişimi kategorik olarak reddettiği vurgulanarak, Suriye halkının tüm bileşenlerine diyalog ve mantığa öncelik vermeleri ve birleşik ve güvenli bir Suriye inşa etmek için birlikte çalışmaları çağrısında bulunuldu.

Suudi Arabistan ayrıca, uluslararası topluma İsrail'in tekrarlanan ihlallerine karşı ciddi ve kararlı bir tutum sergilemesi ve Suriye'nin egemenliğini yeniden tesis etme ve topraklarının tamamında güvenliği sağlama çabalarına destek olması çağrısını yineledi.


Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
TT

Rusya Devlet Başkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne Trump ile yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Suudi Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı ABD'li mevkidaşı Donald Trump ile yaptığı son görüşmelerin sonuçları hakkında bilgilendirdi.

Salı günü Putin'le bir telefon görüşmesi gerçekleştiren Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam ettiğini vurgularken, Rusya Devlet Başkanı da Krallığın kararlı tutumu ve Veliaht Prens'in barışa yönelik yapıcı çabaları dolayısıyla memnuniyetini dile getirdi.

Kremlin'den yapılan açıklamada Başkan Putin'in Prens Muhammed bin Selman ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve siyasi, ticari, ekonomik ve yatırım alanlarındaki Rus-Suudi işbirliğinin güncel konularını ele aldığı belirtildi. Açıklamada iki tarafın da Suudi Arabistan'ın uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde diplomatik diyalog yolunu desteklemeye devam etmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ifade edildi.

Açıklamada ayrıca iki tarafın OPEC+ çerçevesinde küresel enerji piyasasının istikrarını sağlamaya yönelik ortak çalışmalardan duydukları memnuniyeti dile getirdikleri ve çeşitli alanlarda işbirliğini sürdürme konusunda mutabık kaldıkları belirtildi.

Trump ve Putin Pazartesi akşamı yaklaşık 40 dakika süren bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bu görüşme sırasında ABD Başkanı Rus mevkidaşına Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky ve Avrupa ülkelerinin liderleriyle yaptığı görüşmelerin sonuçları hakkında bilgi verdi.

Geçtiğimiz Cuma günü Putin ve Trump Alaska'da görüşmelerde bulunmuş, ABD Başkanı ve Rus mevkidaşı zirveyi yapıcı ve verimli olarak nitelendirmiş ve görüşmelerin olumlu bir atmosferde gerçekleştiğini ifade etmişlerdi.