Ekonomilerdeki yavaşlama eğilimi emtia piyasasını etkilemeye devam ediyor

Geçen hafta 4,61 dolarla Aralık 2020’den bu yana en düşük seviyeyi gören mısır haftayı yüzde 2,8 düşüşle tamamladı. Pamuk geçen hafta 0,7477 dolarla 1 yılın en düşük seviyesini test etti

(AA)
(AA)
TT

Ekonomilerdeki yavaşlama eğilimi emtia piyasasını etkilemeye devam ediyor

(AA)
(AA)

Dünya genelinde ekonomilerin yavaşlayacağına dair endişelerin güç kazanmasıyla emtia piyasasındaki düşüş eğilimi geçen hafta da devam etti.

Artan resesyon endişeleri, emtia fiyatlarında oynaklığı artırırken, geçen hafta Fed yetkililerinin enflasyonla mücadelenin henüz bitmediğine ilişkin vurgularının öne çıkması ve şahin açıklamaları da emtia piyasasını etkileyen önemli unsurlar arasında yer aldı.

Analistler, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın açıklamalarındaki tonun öngörülenden daha "şahin" olması nedeniyle emtia piyasasındaki fiyatlamalarda oynaklığın arttığını belirtti.

Çin'de açıklanan veriler dünya ekonomisinin yavaşladığına yönelik endişeleri beslemeye devam ederken, Çin'in ihracatı geçen ay yüzde 6,4 azalarak beklentileri karşılamadı. Ülkede, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ekimde aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 2,7 gerilerken, deflasyon endişeleri yeniden ön plana çıktı.

Geçen hafta Avrupa'da açıklanan veriler de ekonomik aktiviteye ilişkin yavaşlamayı ortaya koydu.

Almanya'da sanayi üretimi eylülde aylık yüzde 1,4 gerilerken, Avro Bölgesi'nde hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) sırasıyla 47,8 ve 46,5 şeklinde gerçekleşerek daralmanın devam ettiğine işaret etti. Bölgede, perakende satışlar da eylülde bir önceki aya göre yüzde 0,3 düştü.

Paladyum 1.000 doların altına geriledi

Geçen hafta değerli metallerde düşüş eğilimi öne çıkarken, altının ons fiyatı yüzde 2,8, gümüşün onsu yüzde 4,2 ve platin yüzde 9,5 azaldı. Platin, 843,50 dolarla Eylül 2022’den bu yana en düşük seviyeyi test ederken, 949,80 dolarla Ağustos 2018’den bu yana en düşük seviyeyi gören paladyum ise haftayı yüzde 13,9 düşüşle tamamladı.

Paladyum fiyatları böylece 5 yılın ardından ilk defa 1.000 doların altına düştü. Analistler, paladyumun otomobillerdeki katalitik konvertör üretiminde kullanıldığını belirterek, elektrikli araçlara talebin artmasıyla içten yanmalı motorlara sahip otomobillere olan talebin düşebileceğine yönelik tahminlerin arttığını ve paladyumda talep endişelerinin öne çıktığını söyledi.

Paladyum, resesyon endişelerinden en çok etkilenen emtia araçları arasında yer aldı. Küresel çapta arz fazlası olacağına yönelik endişeler de paladyum fiyatlarının gerilemesine neden oldu.

Baz metallere bakıldığında bakır yüzde 2, alüminyum yüzde 0,4, nikel yüzde 4 değer kaybederken, kurşun yüzde 1,3, çinko yüzde 2,6 değer kazandı. Analistler, baz metallerde Çin ekonomisinden kaynaklı talep endişelerinin devam ettiğini söyledi.

Brent petrol kayıplarını 3. haftaya taşıdı

Dünya genelinde ekonomik aktiviteye ilişkin endişelerin güçlenmesi ve ABD'de artan petrol üretimiyle, geçen hafta Brent petrol yüzde 4,2, New York Ticaret Borsasında işlem gören doğalgaz ise yüzde 14,6 azalış kaydetti.

Dünyanın en büyük petrol tüketicileri ABD ve Çin'de ekonomiye ilişkin gelişmeler talebin düşeceği beklentisini güçlendiriyor.

Üretimin artması ve havaların ılıman olacağına yönelik öngörüler de doğalgaz fiyatlarını aşağı yönlü etkiledi.

Tarım grubunda sert hareketler

Geçen hafta tarım grubunda da oynaklığın arttığı dikkat çekerken, Chicago Ticaret Borsasında işlem gören buğday yüzde 0,6, pirinç yüzde 4,2 yükseldi. Öte yandan, soya fasulyesinin fiyatı yüzde 0,2 gerilerken, 4,61 dolarla Aralık 2020’den bu yana en düşük seviyeyi gören mısır ise haftayı yüzde 2,8 düşüşle tamamladı.

Petrol fiyatlarındaki düşüş ve üretimin güçlü olacağına ilişkin beklentiler mısır fiyatlarının düşmesinde etkili oldu.

Intercontinental Exchange'de işlem gören pamukta geçen hafta yatay bir seyir görülürken, kahve yüzde 1,1, şeker yüzde 1,6 değer kaybetti. Kakao ise yüzde 3,4 değer kazandı.

Pamuk geçen hafta 0,7477 dolarla 1 yılın en düşük seviyesini test etti. Kakao ise ton başına 4.035 dolarla tarihi zirveyi gördü.

Üretimin artacağına tüketimin ise düşeceğine yönelik öngörüler pamuk fiyatlarını olumsuz etkiledi. Uluslararası Pamuk Danışma Komitesi (ICAC), 2023/24 sezonunda küresel pamuk üretiminin yüzde 3 artışla 25,41 milyon tona çıkacağını, tüketimin ise yüzde 0,43 düşüşle 23,35 milyon tona düşeceğini tahmin ediyor.

Kakao fiyatları ise Batı Afrika'daki zayıf üretim görünümü nedeniyle rekor seviyeyi gördü. Kakao vadelileri ton başına 45 yıl sonra ilk kez 4 bin doların üzerini gördü, fiyatlar bu yıl yüzde 50'nin üzerinde arttı.

En büyük kakao üreticileri olan Fildişi Sahili ve Gana'da hasat, geçen sezonun gerisinde kalırken kakaoda arz endişeleri arttı, El Nino kasırgasının da kakaoda önemli üretim bölgelerini etkilemesi bekleniyor.



Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe


OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
TT

OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays bugün yaptığı açıklamada, örgütün petrol talebine ilişkin olumlu işaretler görmeye devam ettiğini ve piyasada herhangi bir sürpriz beklemediğini söyledi.

El-Gays, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı (ADIPEC 2025) kapsamında düzenlenen bir oturumda, petrol ve gaz talebinin devam edeceğini ve yakın zamanda talepte bir doruk beklemediklerini vurguladı. Bu nedenle, petrol ve gazın güvenli olduğunu ve piyasada arzlarının bol bulunduğunu belirtti.

OPEC+ ittifakının aralık ayı için petrol üretiminde hafif bir artış ve gelecek yılın ilk çeyreğinde artışların geçici olarak askıya alınması konusunda anlaşmaya varmasından bir gün sonra konuşan el-Gays, “Arz ve talep arasında bir denge sağlamak istiyoruz” dedi.

OPEC+ ittifakının sekiz üyesi dün, aralık ayı için petrol üretimini günde yaklaşık 137 bin varil artırma konusunda anlaştı.

Suudi Arabistan, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Irak, Kuveyt, Umman, Kazakistan ve Cezayir olmak üzere sekiz ülke, ‘mevcut elverişli petrol piyasası temelleri ve istikrarlı küresel ekonomik görünüm ışığında petrol piyasasını istikrara kavuşturma ve üretimlerini ayarlama taahhütlerini’ yineledi.

OPEC Sekreterliği, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ‘küresel ekonomik beklentilerin istikrarlı olması ve piyasanın mevcut olumlu temel göstergeleri, bunun da petrol stoklarının düşüşüne yansıması ışığında’, Nisan 2023’te açıklanan gönüllü ek üretim kesintileri olan günde 1,65 milyon varil içindeki 137 bin varillik bir üretim ayarlamasının sekiz katılımcı ülke tarafından uygulanmasına karar verildiğini bildirdi. Açıklamada, bu ayarlamanın Aralık 2025’te yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Aralık ayından sonra, mevsimsel faktörler göz önüne alındığında, sekiz ülke ayrıca 2026 yılının ocak, şubat ve mart aylarında aylık üretim artışlarını askıya almaya karar verdi” denildi.

Diğer yandan BP CEO'su Murray Auchincloss, OPEC+ ittifakı dışındaki ülkelerden gelen petrol arzındaki artışın nisan ayına kadar duraklayacağını söyledi.

Auchincloss, petrol yatırımının uzun vadeli bir değer taşıdığını ve sektörün talep artışına ayak uydurmak için Abu Dabi, Irak ve Libya gibi bölgelerde genişlemesi gerektiğini ifade etti.