İsrail Gazze savaşında yeni bir strateji uygulamaya hazırlanıyor

İstihbarat bilgilerine göre ordu, büyük çaplı operasyonları azalttı ve özel kuvvetlerle yıldırım saldırılarına odaklandı

AFP
AFP
TT

İsrail Gazze savaşında yeni bir strateji uygulamaya hazırlanıyor

AFP
AFP

İsrail savaş kabinesi Üyesi Benny Gantz, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki çatışmaların seyrini değiştirmeye hazır olduğunu duyurdu.

Gantz dün yaptığı açıklamada, “Savaşı durdurmaya niyetimiz yok ve askeri operasyonlara devam edeceğiz, ama üçüncü aşamada” dedi.

ABD’nin tavsiyeleri

Şarku’l Avsat’ın İndependent Arabia’dan aktardığı habere göre, İsrail Kamu Yayın Kuruluşu (KAN), İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ndeki kara saldırısını sonlandırıp, istihbarat bilgilerine göre spesifik ve odaklanmış hava saldırıları gerçekleştirmeye hazırlandığını ve bu saldırıların da önümüzdeki haftalarda başlayacağını bildirdi.

Görünüşe göre savaşın yeni aşamasına geçiş, ABD’nin İsrail üzerindeki baskısı ya da savaş kabinesinin, Tel Aviv’in uluslararası desteğini sürdürmesini sağlamaya çalışan ABD’nin tavsiyesine verdiği yanıt bağlamında gerçekleşti.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrail’e yaptığı son ziyarette, ordunun Gazze’deki büyük askeri operasyonlardan daha hassas operasyonlara geçmesini istediğini ve bu stratejinin bölgesel gerilimi azaltabileceğini söyledi.

Yeni savaş tablosu

Askeri bilimler uzmanı Said Fanuna, İsrail’in uygulamayı planladığı yeni strateji hakkında yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

“ABD ve İsrail’in pozisyonlarına ilişkin askeri okuma ve analizlere göre, bunlar ordunun geniş çaplı operasyonlarını azaltması ve hedefli saldırılara odaklanmasına dayanıyor. ABD’nin teklifine göre bu aşama istihbarat bilgilerine dayanacak. Bu, şu anda büyük bir kara operasyonu yürüten dört tümenin operasyonu yerine, genel saldırı biçimine geçilmesi dışında, Gazze’de askeri teçhizatın bulunmasına gerek olmadığı anlamına geliyor.”

Fanuna konuya ilişkin yorumlarına şu ifadelerle devam etti:

“Bu yeni strateji, sınırlı hava desteğiyle güçlendirilmiş özel kuvvetlerin önceden belirlenmiş hedeflere karşı hareket etmesini gerektiriyor. Mesela İsrail ordusuna bir silah deposunun varlığına dair bilgi geldi. Komuta, bir takım askeri teçhizatı hareket ettirerek, onlarla birlikte belirlenen yere doğru Gazze’ye girer, görevini yerine getirir ve geri döner. Bu durumda hava bombardımanı gerekli olmadıkça kullanılmaz ve bir miktar tehlike söz konusudur. İsrail bu aşamaya geçmek için hazırlıklarına başladı ama çok yavaş ilerliyor. Bu aşamaya ulaşması yaklaşık üç hafta, yani önümüzdeki ocak ortasına kadar sürebilir. Bu, güneydeki Han Yunus şehrinde görevlerin tamamlanması şartına bağlı.”

Kuvvetlerin kuzeyden çekilmesi

Ordunun Golani Tugayı’nın Gazze’den çekildiğini duyurması, paraşütçüleri ve zırhlı kuvvetleri Gazze’nin kuzey kesiminden çıkarması nedeniyle İsrail zaten buna hazırlanıyor gibi görünüyor.

Bu, savaşın üçüncü aşamasına yönelik hazırlıkların başlayacağının resmi olarak duyurulmasından saatler önce geldi.

Hazırlık göstergesi olarak askeri teçhizat, Tuffah ve Darac mahalleleri dışında, Gazze’nin kuzeyindeki tüm bölgelerden çekildi ve sınır şeridi boyunca yeniden konuşlandırıldı.

Bu arada Han Yunus şehrine giren güçler hala mevzilenmiş durumda ve oraya şiddetli bir saldırı düzenliyor.

Fanuna’ya göre, İsrail ordusunun merkez bölgeye (Bureyc Mülteci Kampı ve Nuseyrat Mülteci Kampı’nın bazı bölgelerine) yönelik hazırlık yaptığı saldırıyla eş zamanlı olarak Han Yunus şehri, savaşın yoğun safhasının son durağı olabilir.

Operasyonel kontrol

İsrail ordusu dün, Gazze Şeridi’ndeki kara harekatının genişlediğinin son göstergesi olarak, Gazze merkezindeki bazı bölgelerde yaşayanlardan tahliyelerini ve güneye gitmelerini istedi.

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Gazze Şeridi’nin kuzey bölgelerindeki operasyonları tamamlamak üzere olan güçler, Han Yunus’ta kara operasyonlarına devam ediyor, savaşı sürdürmeye ve operasyonu ek alanlarda genişletmeye hazırlanıyor.”

Yeni aşamaya dikkat çeken Hagari, “Gazze Şeridi’nin kuzeyi üzerinde neredeyse tam bir operasyonel kontrol aşamasına geldik, ki bu da son aşamadır ve yavaş yavaş daha kesin olacak farklı bir operasyon tarzına geçmeye hazırlanıyoruz” diye ekledi.

Ordunun bir diğer sözcüsü Avichai Adraee ise güçlerin Gazze’den çekilmesiyle ilgili olarak şunları söyledi:

“Gazze Şeridi’nin güneyinde kara operasyonlarının zirvesindeyiz. Güçlerin geri çekilmesi bir savaşçının kırılma noktasıdır. Operasyonel kontrol sağlandı ve güçler, Hamas’ın altyapısını yok edip, orada hedeflerine ulaştıktan sonra bölgeleri terk etti.”

Adraee, bunun yeni görevleri üstlenmeye hazırlanma bağlamında geldiğine dikkat çekti.

Ancak askeri gözlemciler, bunun farklı türdeki operasyonlardan, yani yeni stratejiden kaynaklandığına inanıyor.



Yükselen Aslan Operasyonu ve Suriye

Görsel: Eduardo Ramon
Görsel: Eduardo Ramon
TT

Yükselen Aslan Operasyonu ve Suriye

Görsel: Eduardo Ramon
Görsel: Eduardo Ramon

Subhi Franjieh

Suriye hükümeti, 13 Haziran Cuma günü şafak vakti Ortadoğu’da başlayan büyük gerginliğin Suriye'ye sıçramaması için iç politikada çaba sarf ediyor. Bu çabalar, İsrail'in ‘Yükselen Aslan’ adını verdiği operasyon kapsamında İran'a büyük bir saldırı düzenlemesi ve bu saldırı sonucunda İran ordusunun önde gelen komutanlarının yanı sıra İran'ın nükleer programıyla ilişkili bir dizi İranlı bilim insanının öldürülmesi ve İran'ın nükleer tesislerinin tahrip edilmesinin ardından başladı.

İran, geçtiğimiz yıllarda Suriye’deki ve Irak'taki vekillerini, çıkarlarına yönelik herhangi bir saldırıya misilleme olarak ABD'nin bölgedeki varlıklarını hedef almak için kullandı. ABD’nin Suriye’de ve Irak'ta bulunan üsleri onlarca saldırıya uğradı. Ayrıca Suriye'nin güneyinden İsrail tarafına yönelik saldırılar da gerçekleştirildi. Tüm bunlar, İran'ın bölgede ABD ve İsrail ile çatışmayı yönetme politikasıyla açıkça uyumlu görünüyor.

Suriye İslami Direniş Cephesi (Uli'l el-Bas) yazılı olarak yaptığı açıklamada, Şam, Bağdat, Beyrut ve bugün Tahran'da liderleri suikast düzenleyen düşmanın, tüm milletlere karşı yumuşak ve sert bir savaş yürüten düşmanla aynı olduğunu söyledi. Açıklamada, “Hepimizin görevi, birleşik bir cephe oluşturarak, cepheyi güçlendirerek ve saldırıları yoğunlaştırarak ona karşı koymaktır Ümmetin tüm özgür insanlarını, gruplarını ve örgütlerini, medya mensuplarını ve düşünürleri, alimlerini ve mücahitlerini, dengelerin değişmesine karşı direnmeye çağırıyoruz” ifadeleri yer aldı.

Bu ayın başlarında Suriye'nin güneyinden İsrail'e düzenlenen saldırıyı üstlenen Uli'l el-Bas, İsrail'in Tahran'a saldırısından bir gün önce, 12 Haziran Perşembe günü, saldırıların devam edeceğini ve fırlatılan füzelerin ‘bir uyarı ve ilk meydan okuma olduğu, düşmanın sahada acı çekip geri çekilmesini sağlayacak hamleler göreceği’ tehdidinde bulundu.

Şu ana kadar Uli'l el-Bas veya başka bir grup, Suriye topraklarından gerilimi tırmandıracak adımlar atmazken hükümet, Suriye sahnesini sakin tutmak ve İran ile İsrail arasında Suriye semalarında karşılıklı ateş açılmasını önlemek için güvenlik önlemleri ve askeri tedbirler aldı.

Suriye semaları şimdiye kadar İsrail-İran çatışmasının bazı tehlikelerine tanık oldu. Suriye'nin birçok bölgesinde uçak yakıt tankları ve İsrail tarafından önlenen füzelerin kalıntıları Suriye topraklarına düştü. Acil Durum ve Afet Yönetimi Bakanı Raid es-Salih, Suriye Arap Haber Ajansı SANA’ya yaptığı açıklamada, “Bölgedeki askeri gerginliğin tırmanması nedeniyle, vatandaşların güvenliği için toplanmamalarını ve olayları izlemek için çatıya çıkmamalarını rica ediyoruz” dedi. Suriyelileri olaylar sonucunda düşebilecek herhangi bir yabancı cisim veya enkaza yaklaşmamaları konusunda uyaran Salih, vatandaşların bu cisimlere dokunmamalarını, savaş kalıntılarını temizleme ekiplerine bırakmalarını ve herhangi bir savaş kalıntısı veya enkazını derhal kendilerine bildirmelerini istedi.

İhtiyati önlemler

Al-Majalla’nın edindiği bilgilere göre Suriye hükümeti perşembe ve cuma günleri Suriye'nin güneyine takviye kuvvetler gönderirken Suriye-Irak ve Suriye-Lübnan sınırlarında da alarm durumu ilan edildi. Tüm bu önlemler, özellikle hükümetin istikrarı sağlama ve silahları kontrol altına alma çabalarında karşılaştığı güvenlik sorunları açısından Suriye topraklarının çatışmaların sahnesi haline gelmesini önlemek amacıyla alındı.

ı8o9p0
Suriye'nin güneyindeki el-Cubeyle köyünde, İsrail hava savunması sistemleri tarafından düşürüldüğü düşünülen İran yapımı insansız hava aracının parçaları etrafında toplanan Suriyeli çocuklar, 13 Haziran 2025 (AP)

Suriye hükümeti, Suriye'nin güneyindeki hareketliliğini artırdı ve bölgeden herhangi bir güvenlik ihlali veya saldırı girişimine karşı operasyonlarını yoğunlaştırdı. Suriye İçişleri Bakanlığı perşembe günü, Dera’nın batı kırsalındaki Mesakin Celin bölgesine takviye güç gönderdiğini açıklamıştı. Tüm bu gelişmeler, bir güvenlik devriyesinin, bölgede yasadışı bir grubun barikat kurduğuna dair gelen ihbarı üzerine olay yerine giderken silahlı bir pusuya düşürülmesinin ardından yaşandı. Edinilen bilgilere göre İç Güvenlik İdaresi cuma günü Suriye'nin güneyinde bir silah deposuna el koydu.

Suriye hükümetinin, durumu kontrol altına almak ve hükümet için hala bir güvenlik açığı teşkil eden sınırların kontrolünü sağlamak amacıyla Suriye-Irak sınırına yeni takviye güçler göndermesi bekleniyor.

İran'ın Suriye'deki siyasi ve milis nüfuzu, Beşşar Esed rejiminin düşüşüyle sona ermiş olsa da bazı unsurları ve hücreleri, Suriye’deki varlığını halen sürdürüyor. Bu hücreler silah ve uyuşturucu kaçakçılığı ya da güvenlik kaosu yaratma gibi faaliyetlerde bulunuyor. Suriye hükümeti bu hücrelerle mücadeleye devam ederken son birkaç gün içinde Deyrizor ile Irak ve Lübnan sınırındaki bölgelerde birçok operasyon düzenleyerek, Suriye'de İran'ın projelerine hizmet etmeye devam eden kişileri tutukladı.

Şarku’l Avsat’ın Al-Majalla'dan aktardığı analize yerel kaynaklar, Irak-Suriye sınırının Irak tarafına yakın bölgelere iki hava saldırısı düzenlendiğini söyledi. Kaynaklara göre Uluslararası Koalisyona ait savaş uçakları Suriye-Irak sınır bölgesinde defalarca kez tur attı. Bunun nedeni, Irak tarafından Suriye tarafına herhangi bir sızma veya kaçakçılık faaliyetinin önlenmesi olabilir. Bir diğer gelişmede, Suriye ordusu askerleri, cuma gecesi ve cumartesi günü, Suriye-Irak sınırında milisler tarafından gerçekleştirilen saldırılara uğradı. Suriyeli askerler, ateş edilen yere karşılık verdi. Edinilen bilgilere göre saldırı sonucunda Suriye ordusundan bir asker yaralandı.

Suriye hükümetinin, durumu kontrol altına almak ve hükümet için halen bir güvenlik açığı teşkil eden sınırları kontrol altına almak amacıyla Suriye-Irak sınırına yeni takviye güçler göndermesi bekleniyor. Çünkü İran destekli milisler geçtiğimiz yıllarda Suriye-Irak sınırının iki ucunu birbirine bağlayan çok sayıda karmaşık tünel ağı kazmış ve Suriye devleti bu tünelleri imha etmeye çalışmıştı. Bu tüneller silah, insan ve uyuşturucu kaçakçılığı için kullanılıyordu.

Olası güvenlik boşluğu ve bunun sonuçları

İran-İsrail çatışmasının uzun süre devam etmesi ve İran tarafının doğrudan savaştan vekalet savaşına geçmesi, zaten istikrarsız ve değişken olan Suriye'deki durumu daha da karmaşık hale getireceğine şüphe yok. Bu durum, Suriye hükümetinin sınırları kontrol etmek ve nüfuzun ve çatışmanın Suriye içlerine yayılmasını önlemek için kapasitesinin büyük bir kısmını tüketmesine neden oluyor. Bu da Suriye içlerinde DEAŞ başta olmak üzere bazı güçlerin yararlanabileceği güvenlik açıkları yaratabilir.

fghy
İsrail uçakları tarafından bombalanan Tahran'daki bir petrol tesisinde İran bayrakları ve arkasında yükselen alevler ve dumanlar görülüyor, 15 Haziran 2025 (Reuters)

Suriye devleti, DEAŞ terör örgütünün Suriye'deki operasyon stratejisini değiştirdiğinin ve Suriye hükümetinin askeri ve insani kaynaklarının örgütün hedefi haline geldiğinin farkında. Geçtiğimiz ayın sonlarında Suriye hükümetine karşı bir operasyon düzenleyen DEAŞ, Telul es-Sefa bölgesindeki Suriyeli askeri güçleri hedef almıştı. Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab da bu ayın başlarında Suriye'nin el-İhbariye kanalına verdiği röportajda, DEAŞ terör örgütünün ‘sadece zarar veren anlamsız eylemlerden, stratejik hedefleri olan planlı eylemlere’ geçtiğini söyledi.

DEAŞ terör örgütü, Suriye hükümetinin kaynaklarını İran-İsrail çatışmasının yansımalarıyla mücadele etmek ve bu çatışmanın Suriye topraklarına sıçramasını önlemek için kullanması nedeniyle ortaya çıkabilecek güvenlik boşluğunu da istismar edebilir. Özellikle Suriye topraklarındaki bu güvenlik boşluğundan yararlanarak gücünü yaygınlaştıran örgüt, devletin kontrolü dışındaki büyük miktardaki silahları parayla satın alarak silahlanma çabalarını sürdürüyor.

Dahası DEAŞ, Suriye'de oluşabilecek güvenlik boşluğundan yararlanabilecek tek örgüt değil. Silahlarını halen elinde bulunduran ve devletle çatışmak için fırsat kollayan başka örgütler de var. Bunlar arasında rejimin kalıntıları ve kaçakçılık ve uyuşturucu üretimi faaliyetlerinde bulunan gruplar yer alıyor. Bu gruplar, Suriye devletinin halihazırda İsrail'in Suriye rejiminin düşüşünün ardından Suriye'nin askeri altyapısını tahrip etmesi ve rejimin düşüşünden önce askeri birliklere ve rejime ait silah depolarına ait silahların büyük çapta çalınması nedeniyle sınırlı olan güvenlik ve askeri kaynaklarını büyük ölçüde tüketiyor.