1 ölüm 2 defin: Gazze kurbanları…

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki mezarlıkları yerle bir etmesinden sonra bölge sakinleri onları yeniden gömdü

İsrail askeri buldozerleri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde, içindekilerle birlikte yüzlerce mezarı tahrip etti ve cesetleri ortalığa çıkardı (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
İsrail askeri buldozerleri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde, içindekilerle birlikte yüzlerce mezarı tahrip etti ve cesetleri ortalığa çıkardı (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
TT

1 ölüm 2 defin: Gazze kurbanları…

İsrail askeri buldozerleri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde, içindekilerle birlikte yüzlerce mezarı tahrip etti ve cesetleri ortalığa çıkardı (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
İsrail askeri buldozerleri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde, içindekilerle birlikte yüzlerce mezarı tahrip etti ve cesetleri ortalığa çıkardı (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)

Barınma merkezinden evini kontrol etmek üzere yürüyerek ayrılan Hişam Ebu Riya kardeşi İyad'ın cesedini yere atılmış bir şekilde buldu.

Gördükleri karşısında şaşıran genç adam, bunun nasıl olduğunu anlayamadı.

Şaşkınlığın etkisiyle gözlerini birkaç kez ovuşturduktan sonra cesedi hareket ettirerek kardeşi olduğundan emin oldu.

Hişam'ın şaşkınlığı, kardeşinin Gazze'deki İsrail saldırılarında ölmesiyle ilgili değil, onu daha önce Gazze'de Şeyh Zayid bölgesindeki 2 okul arasındaki bir sokak arasında gömmüş olmasından kaynaklanıyor.

Kardeşini kend elleiryle defneden Hişam, 1 ay sonra onun naaşını Gazze'nin kuzeyinde bulunan Cebaliye Mülteci Kampı'nda tekrar buldu.

Birinci defin

Hişam, ne yapacağını ve nasıl davranacağını bilmiyordu.

İsrail ordusunun bölgeye yaptığı kara saldırısı nedeniyle tahliye edilen barınma merkezine doğru hızla koştu.

Oraya vardığında sakinleşti ve durumu düşünmeye başladı.

Hişam'ın kardeşi, geçen aralık ayının 3'ünde İsrailli bir keskin nişancısı tarafından öldürülmüştü.

İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyine yönelik operasyonları nedeniyle cenaze defin edilememişti, bu yüzden sağ kalan kardeşi onu sokak ortasında mezar gibi duran bir çukura gömmek zorunda kalmıştı.

Hişam, kardeşini defnettiği bu yerin önceden hazırlanan mezarlıklara erişiminin zorluğu nedeniyle geçici bir toplu mezar olduğunu belirtti.

Burada İsrail'in Gazze'deki savaşının kurbanlarının gömüldüğünü de sözlerine ekledi.

Gazzeliler arasında bu, geçici bir çözüm olarak kabul edildi ve ölülerin gömülmesi için önceden belirlenen mezarlıklara ulaşmanın zorluğu nedeniyle gerçekleştirildi.

İkinci defin

İkinci gömme işlemi sırasında Hişam, cenazenin bulunduğu yere arkadaşlarıyla birlikte hareket etti.

Cenazeyi önceden hazırlanan ölülerin gömüldüğü düzenli bir mezarlığa taşıdılar.

Orada cenazenin tekrar düzenli bir şekilde gömülme işlemi gerçekleşti ve kardeşini yeniden toprağa verme görevi genç adamın kendi elleriyle kazdığı bir mezarda yapıldı.

Hişam, şunları dile getirdi:

Yıkım, hem ölüler hem de yaşayanlar için uzun sürdü. İnsan haklarına ve ölülerin saygınlığına uluslararası normlarda yer var, ancak İsrail ordusu bunlara hiç saygı göstermiyor. Kardeşimin mezarı kazıldı ve askerler onu sokağa attı. Biz tekrar geldik ve onu gömdük; bu büyük bir haksızlık.

İsrail askeri buldozerleri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çeşitli bölgelerde mezarları kazdı ve tahrip etti.

Bu sadece rastgele mezarlarla sınırlı kalmadı, aynı zamanda İsrail askeri araçları mezarları yok etti ve mezar taşlarını yıktı.

Bir video kaydına göre tank paletleri cesetlerin üzerinden geçti.

Mevcut bilgilere göre İsrail araçları, içindekilerle birlikte yüzlerce mezarı tahrip etti ve cesetleri ortalığa çıkardı.

Bazı mezarlıkları askeri üs ve zırhlı araç parklarına dönüştürdüler ve geçiş yerlerine toprak setler yerleştirdiler.

Filistinli sosyal medya hesaplarına göre İsrail ordusu kuzey Gazze'deki mezarlıkları yerle bir etti (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
Filistinli sosyal medya hesaplarına göre İsrail ordusu kuzey Gazze'deki mezarlıkları yerle bir etti (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)

Independent Arabia'nın verdiği bilgiye göre, İsrail ordusunun kara kuvvetleri Gazze'nin kuzey kesimindeki altı mezarlığı tamamen veya kısmen yok etti.

Tunus mezarlığının bir kısmı yıkıldı ve El-Faluce mezarlığı, Beyt Hanun mezarlığı, Kuzeydeki Şeyh Aclin mezarlığı, el-Şucaya ve Beyt Lahya buldozerlerle yerle bir edildi.

Ayrıca, tanıklıklar İsrail ordusunun geçici mezarlıklarda kepçeler kullanarak mezarları kazdığını, cesetleri çıkardığını ve bilinmeyen yerlere taşıdığını gösteriyor.

Psikolojik sıkıntı

Hişam'ın hikâyesine gelince; kardeşinin cesedini 5 kilometre uzakta bulduğu belirtti, bu da İsrail'in mezarları kazdıktan sonra cesetleri bir kepçe kullanarak taşıdığı anlamına geliyor.

Genç Gazzeli adam acıyla şunları söyledi:

Onlar eylemleriyle beni işkenceye tabi tuttular. Biz ölüleri saygıyla karşılıyoruz, ancak onlar insanlık dışı bir şekilde hareket ettiler. Kardeşimin bedenini 2 kez görmek, 2 kez gömmek ne anlama geliyor? Bu dayanılmaz bir şey... Acımız arttı ve vahşet nedeniyle kalbimiz neredeyse durur gibi oldu.

Bir süre önce ölenler

Hişam'ın kardeşinin cesedini iki kez gömmesi yalnızca geçici mezarlarla sınırlı değil, aynı zamanda resmi mezarlar için de geçerli.

Bu, İsrail'in Kuzey Gazze'deki el-Faluca Mezarlığı'nı tahliye etmesiyle etkilenen Nensi Abid tarafından ifade ediliyor.

Nensi Abid, "Bu mezarlık içinde uzun zamandır gömülmüş aile üyelerinin birçok cesedi bulunuyor. Bazıları uzun yıllar önce gömüldü. Tahliye işleminin kasıtlı bir eylem olduğunu düşünüyorum, çünkü burada bazıları onlarca yıl boyunca gömülen ölülerin kutsallığını göz ardı ediyor" dedi.

Filistinliler İsrail ordusunun insanlık dışı eylemlerinden sorumlu tutulmasını talep ediyor (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)
Filistinliler İsrail ordusunun insanlık dışı eylemlerinden sorumlu tutulmasını talep ediyor (Meryem Ebu Dakka-Independent Arabia)

Abid, sözlerine şunları ekledi:

Dedem 1984 yılında sürgün edildi ve ölümünden sonra İsrail, mezarlığı kazarak mezarını tahrip etti. Mezarının yanında kemikleri ve mezar taşı bulunan 9 akrabam da tahrip edildi. Bu rezillik son bulmalı ve uluslararası toplumun müdahalesi ve baskısı olmalı.

Akrabalarını aynı mezarlıkta hızla yeniden gömmek için çalışan Nensi Abid, aynı zamanda bunu belgeledi.

Abid, İsrail'in Gazze'deki Filistinli cesetlere yönelik davranışları ve eylemleri hakkında hesap sormak istiyor.

Korkunç bir suç

Gazze Hükümeti Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail el-Sevabite, "Gazze Şeridi'ndeki insani durum afet sonrası aşamaya geldi" diyerek, cenazelerin çifte defnedilmesi meselesini şöyle değerlendirdi:

Bu durum, suçlu İsrail ordusunun neden olduğu çok talihsiz bir olay. Olaylar, Filistinlilerin maruz kaldığı dehşet ve katliamları gösteriyor. Dinleri, etnik kökenleri veya vatandaşlıkları ne olursa olsun insanın kutsallığına ve cesetlere saygı gösterilmesine dair hiçbir emare yok. Maalesef insanlar soykırım savaşında sevdiklerini iki kez gömmek zorunda kalıyorlar.

Ayrıca, İnsan Hakları İzleme Örgütü Genel Müdür Yardımcısı Cemil Serhan, mezarları kazmanın korkunç ve insanlık dışı bir suç olduğunu belirtti.

Bu durumun, uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve insan onuruna açık bir ihlal teşkil ettiğini söyleyen Serhan, ayrıca bunun, dini ve kültürel değerlere bir tehdit oluşturduğunu belirtti.

Independent Arabia - Independent Türkçe



(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.


Palmira saldırısı kapsamında Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı’nda gözaltına alınanları sayısı 11’i geçti

Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
TT

Palmira saldırısı kapsamında Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı’nda gözaltına alınanları sayısı 11’i geçti

Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)
Suriye güvenlik güçleri mensupları (AFP)

Suriye İçişleri Bakanlığına bağlı Genel Güvenlik Teşkilatı mensubu bir kişinin, Palmira’da (Tedmur) ABD-Suriye ortak devriyesini hedef alan saldırının faili olduğu açıklandı. Yetkililer, saldırının ardından aynı teşkilattan 11’den fazla personelin gözaltına alındığını ve soruşturma sürecinin başlatıldığını bildirdi.

Adının açıklanmasını istemeyen bir güvenlik kaynağı, Tedmur saldırısını gerçekleştiren kişinin yaklaşık 10 aydır Genel Güvenlik Teşkilatında görev yaptığını, farklı şehirlerde çalıştıktan sonra Tedmur’a atandığını söyledi. Kaynak, olayın hemen ardından 11’den fazla personelin gözaltına alındığını ve haklarında soruşturma başlatıldığını ifade etti.

Suriye İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin el-Babba da saldırganın Genel Güvenlik güçlerine mensup olduğunu ve daha önce yapılan bir güvenlik değerlendirmesi doğrultusunda görevden uzaklaştırılmasının planlandığını belirtti. Babba, resmi televizyona yaptığı açıklamada, saldırganın “tekfirci veya aşırı fikirler taşıyabileceğine” dair bir değerlendirme yapıldığını ve bu doğrultuda hakkında karar alınmasının gündemde olduğunu söyledi.

Sözcü, Badiye bölgesindeki iç güvenlik komutanlığının 5 binden fazla personelden oluştuğunu ve personelin haftalık değerlendirme mekanizmasına tabi tutulduğunu, gerekli görüldüğünde idari ve güvenlik tedbirleri alındığını kaydetti.

Önceki yönetimin devrilmesinin ardından iç güvenlik ve polis teşkilatlarında yaşanan çöküş nedeniyle yeni yönetimin güvenlik açığını kapatmak amacıyla geniş çaplı gönüllü alımına gittiği hatırlatıldı.

ABD Başkanı Donald Trump, cumartesi günü yaptığı açıklamada saldırıya karşılık verileceğini belirterek, olayın Suriye makamlarının tam kontrolünde olmayan ve “son derece tehlikeli” olarak nitelendirdiği bir bölgede meydana geldiğini söyledi.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), saldırıyı gerçekleştiren kişinin öldürüldüğünü, üç ABD askerinin ise yaralandığını açıkladı. CENTCOM, askeri heyetin Tedmur’da DEAŞ’a karşı yürütülen operasyonlara destek kapsamında bulunduğunu bildirdi.

Suriye yönetimi, Tedmur’da meydana gelen saldırının bir terör saldırısı olduğunu belirterek, ABD hükümeti ve halkına başsağlığı mesajı gönderdi. Açıklamada, geçici Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara’nın geçen ay Washington’a yaptığı ziyaret sırasında Suriye’nin DEAŞ’la mücadele kapsamında uluslararası koalisyona resmen dahil olduğu kaydedildi.

Suriye çölünde 2015–2016 yıllarında etkisini artıran DEAŞ, bu dönemde Tedmur’u kontrol altına alarak tarihi mirasa büyük zarar verdi ve siviller ile askerleri hedef alan infazlar yaptı. Örgüt, Rusya destekli Suriye güçleri ile ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonun operasyonları sonucunda bölgeden çıkarılırken, 2019’dan itibaren geniş alanlardaki varlığını kaybetti. Ancak çöl bölgelerinde faaliyet gösteren hücreleri hâlen saldırılar düzenliyor.

ABD güçleri Suriye’de ağırlıklı olarak ülkenin kuzeydoğusunda Kürtlerin kontrolündeki bölgelerde ve Ürdün sınırı yakınındaki Tanf Üssü’nde konuşlu bulunuyor. Washington, askeri varlığının temel amacının DEAŞ’la mücadele ve yerel müttefiklere destek olduğunu vurguluyor.