New York'ta bir sinagoğun altına gizli tünel inşa edildiği ortaya çıktı

Tüneli doldurmak isteyen polisle, cemaat arasında çıkan olaylarda 10 kişi gözaltına alındı

New York'ta bir sinagoğun altına gizli tünel inşa edildiği ortaya çıktı
TT

New York'ta bir sinagoğun altına gizli tünel inşa edildiği ortaya çıktı

New York'ta bir sinagoğun altına gizli tünel inşa edildiği ortaya çıktı

New York'un Brooklyn bölgesinde yer alan sinagoğun altında gizli bir tünel inşa edildiği ortaya çıktı.

Tüneli doldurmak için pazartesi günü bir çimento kamyonuyla sinagoğa gelen polis ekipleri cemaatin direnişiyle karşılaştı.

Çıkan olaylarda tünelden çıkmayı reddeden 10 kişi gözaltına alındı. Ekipler, göstericilerin tünellerden çıkarılmasının ardından çalışmalarına devam etti.

Sinagoğun hahamı Yosef Braun, polise direnen gençlerin davranışlarının "korkunç" olduğunu ve kutsal mekana zarar verdiğini söyledi.

Sinagoğun altına inşa edilen tünelin bölgedeki terk edilmiş bir "mikveye" çıktığı belirtildi. Mikve, Yahudilerin belli zamanlarda arınma inancıyla banyo yaptığı hamamlara verilen isim.

Ancak tünelin neden inşa edildiğine ilişkin net bir bilgi bulunmuyor.

Daily Mail'de yer alan haberde, yaşananların arka planında Hasidik Yahudilerin içindeki bölünmenin etkili olduğu ifade edildi.

Hasidik Yahudilerinin bir kolu olan Habad-Lubaviç hareketinin sinagog liderliğine karşı olduğu ve iki tarafın yüz yıllık yapının sahipliği konusunda ihtilafa düştüğü belirtildi.

Habad-Lubaviç hareketine mensup Yahudilerin en az 6 aydır sinagoğun altına tünel kazdıkları aktarıldı.

Tüneller ilk olarak aralıkta tespit edilmiş ve sinagog yöneticileri yapı mühendislerini çağırarak zarar tespiti yapılmasını istemişti.

Tünellerin doldurulması için çimento kamyonunun olay yerine gelmesinin ardından birçoğu gençlerden oluşan göstericiler, tünellerin içine girerek doldurulmasını engellemeye çalıştı.

Hasidik haber sitesi COL Live, olay yerindeki birçok göstericinin İsrail vatandaşı olduğunu aktardı.

Independent Türkçe



İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
TT

İranlı milletvekili, yaptırımların yeniden uygulanması halinde Tahran'ın nükleer silah anlaşmasından çekileceği tehdidinde bulundu

Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)
Parlamento Ulusal Güvenlik Komisyonu üyeleri, 9 Haziran'da Tahran'daki nükleer araştırma reaktörünü inceledi. (İran Atom Enerjisi Kurumu)

İranlı milletvekili Manuçehr Muttaki bugün Defa Press’e verdiği demeçte, Birleşmiş Milletler'in (BM) Tahran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya koyması halinde parlamentonun Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan çekilmeye hazır olduğunu söyledi.

Bu açıklama, Avrupa ülkelerinin BM'ye İran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını bildirerek, ekim ayında sona erecek olan BM yaptırımlarını hızlı bir şekilde yeniden yürürlüğe koyabileceklerini ifade etmelerinden sonra geldi.

Daha önce Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya, ağustos ayı sonuna kadar Tahran'ın nükleer dosyası konusunda müzakere yoluyla bir çözüme ulaşılamaması halinde İran'a yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduklarını BM'ye gönderdikleri mektupta açıklamışlardı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre üç ülkenin dışişleri bakanları, ‘İran'ın Ağustos 2025 sonuna kadar diplomatik bir çözüme varmak istememesi veya uzatma fırsatını değerlendirmemesi halinde snapback mekanizmasını harekete geçirmeye hazır olduklarını’ belirttiler.

Avrupa Troykası'nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya) İran'a verdiği süre, yaklaşık 3 hafta sonra dolacak ve ardından İran'ın nükleer dosyası BM Güvenlik Konseyi'ne sevk edilecek. Bu, snapback mekanizmasının devreye sokulması için bir hazırlık niteliğinde.

Bu mekanizma, 2015 yazında İran ile P5+1 ülkeleri arasında Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak bilinen nükleer anlaşmaya varılmasının ardından, BM'nin 2231 sayılı kararı uyarınca askıya alınan altı grup uluslararası yaptırımın otomatik olarak yeniden uygulanmasını sağlıyor.