Husi lideri: Yakın zamanda İsrail’e bağlı hiçbir gemi Kızıldeniz’i geçmedi

Husiler, İsrail şirketlerinin sahip olduğu veya işlettiği gemileri Gazze’ye destek olmak için hedef aldıklarını öne sürüyor (EPA)
Husiler, İsrail şirketlerinin sahip olduğu veya işlettiği gemileri Gazze’ye destek olmak için hedef aldıklarını öne sürüyor (EPA)
TT

Husi lideri: Yakın zamanda İsrail’e bağlı hiçbir gemi Kızıldeniz’i geçmedi

Husiler, İsrail şirketlerinin sahip olduğu veya işlettiği gemileri Gazze’ye destek olmak için hedef aldıklarını öne sürüyor (EPA)
Husiler, İsrail şirketlerinin sahip olduğu veya işlettiği gemileri Gazze’ye destek olmak için hedef aldıklarını öne sürüyor (EPA)

Husilerin lideri Abdulmelik Bedreddin el-Husi, dün yaptığı açıklamada, son haftalarda İsrail’e bağlı hiçbir geminin Kızıldeniz’i geçmediğini söyledi.

Arap Dünyası Haber Ajansı’na (AWP) göre, El-Husi, televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Düşman İsrail’e bağlı gemilerin hareketini ve geçişini tamamen önleyebilmek, halkımızın denizdeki askeri operasyonlarının etkinliğinin açık bir kanıtıdır” ifadelerini kullanarak ‘milislerinin Yemen’de kontrol altında tuttukları kıyılardaki gemilere düzenledikleri saldırıları’ işaret etti.

El-Husi, “Düşman İsrail ile bağlantılı gemilerin geçişini ve hareketini önlemek, şeytani üçlüye yani ABD, İsrail ve İngiltere’ye karşı kazanılmış bir zaferdir” dedi.

Husiler, İsrail şirketlerinin sahip olduğu veya işlettiği gemileri ya da İsrail’e gidip gelen konteyner gemilerini, 7 Ekim’den bu yana İsrail saldırısı altında olan Gazze Şeridi’ne desteklerini göstermek için hedef aldıklarını öne sürüyor.

Buna karşılık ABD ve İngiltere, Yemen’deki Husi bölgelerine tekrar tekrar saldırılar düzenliyor. Bu saldırılardaki amaç, ticari gemilere füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) yapılan saldırıların sorumluluğunu üstlenen Husilerin Kızıldeniz’deki seyrüseferi tehdit etme ve küresel ticaret akışını bozma gücünü kırmak ve zayıflatmak.



Şarku’l Avsat'a konuşan Hamas’a yakın kaynak: Doha'da gerçekçi yaklaşımlar tartışılıyor ve anlaşma Washington'un elinde

Zikim Sınır Kapısı yakınlarındaki bir dağıtım noktasından yardım almaya çalışırken öldürülen bir adamın cesedini taşıyan Filistinliler (AFP)
Zikim Sınır Kapısı yakınlarındaki bir dağıtım noktasından yardım almaya çalışırken öldürülen bir adamın cesedini taşıyan Filistinliler (AFP)
TT

Şarku’l Avsat'a konuşan Hamas’a yakın kaynak: Doha'da gerçekçi yaklaşımlar tartışılıyor ve anlaşma Washington'un elinde

Zikim Sınır Kapısı yakınlarındaki bir dağıtım noktasından yardım almaya çalışırken öldürülen bir adamın cesedini taşıyan Filistinliler (AFP)
Zikim Sınır Kapısı yakınlarındaki bir dağıtım noktasından yardım almaya çalışırken öldürülen bir adamın cesedini taşıyan Filistinliler (AFP)

Müzakereler hakkında bilgi sahibi bir Hamas kaynağı dün Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, “Ateşkes müzakerelerinde şu anda önerilen gerçekçi yaklaşımlar var, ancak anlaşma esas olarak İsrail'e baskı yapma araçlarına sahip olan ABD'nin tutumuna bağlı” dedi.

Kaynak, “İsrail tarafından sunulan ve Morag Koridoru’yla ilgili önceki haritalardan geri adım atılmasını içeren yeni haritaların olumlu bir adım olduğunu ve bir anlaşmaya varmak için siyasi ortamın hazırlanmasına katkıda bulunabileceğini düşünüyorum. Ancak halen birçok ayrıntı ve koşulun öne sürüldüğü hassas bir müzakere aşamasında olduğumuza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.
İsrail'in el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırıda hasar gören bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları arayan Filistinliler (AFP)

Kaynak sözlerini şöyle sürdürdü: “Hamas saldırganlığı sona erdirmek ve soykırımı durdurmakla ilgileniyor. Bu aşamada on kişiyle başlayabilecek bir takas anlaşmasında bir dizi esirin serbest bırakılmasını içeren kapsamlı bir anlaşmaya doğru giden net bir vizyona sahip ve bu anlaşmanın başarılı olması için çok çalışıyor… Herhangi bir gerçek ilerleme İsrail'in Gazze Şeridi'nden net bir şekilde çekilmesine dayanmalıdır ve bu atlanamayacak bir ön koşuldur. Gerçekçi yaklaşımlar var ve bir anlaşmaya yakın olabiliriz, ancak bu esas olarak İsrail işgaline baskı yapma araçlarına sahip olan ABD'nin tutumuna bağlı.”

Doha bir haftadan uzun bir süredir, üçüncü bir ateşkes anlaşmasına (ilki Aralık 2023, ikincisi Ocak 2025) varmak üzere Mısır, Katar ve ABD'nin arabuluculuğunda Hamas ve İsrail arasında dolaylı görüşmelere sahne oluyor.

Kahire el-İhbariyye televizyon kanalının salı günü bildirdiğine göre, insani yardımların Gazze Şeridi'ne girişi, hastaların çıkışı ve mahsur kalanların geri dönüşüyle ilgili ayrıntıları görüşmek üzere Kahire'de yapılan Mısır-Katar-İsrail görüşmelerinde ilerleme kaydedildi. Kanal, Mısır İstihbarat Başkanı Hasan Mahmud Reşad'ın Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Filistin ve İsrail taraflarından heyetlerle anlaşmanın önündeki ‘engellerin aşılması’ için görüşmeler yaptığını bildirdi.

İsrail daha önce kuvvetlerinin Refah kenti yakınlarındaki Mısır sınırı boyunca uzanan üç kilometre genişliğindeki tampon bölge ve Refah'ı Gazze Şeridi'nin ikinci büyük kenti olan Han Yunus'tan ayıran Morag Koridoru da dâhil olmak üzere nispeten geniş bir alanda kalmasında ısrar etmişti.

Filistin ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Hamas, İsrail güçlerinin Mart ayındaki son ateşkesin çökmesinden önce konuşlandıkları mevzilere geri çekilmesini talep ediyor. Bu mevziler, İsrail’in son dönemde kontrol ettiği yeni bölgeleri ve ‘insani yardım şehri’ olarak bilinen, Gazze Şeridi’nin yaklaşık 365 kilometrekarelik toplam alanının yüzde 40’ını kapsayan izole edilmiş bölgeyi kapsamıyor. Söz konusu bölgenin yaklaşık 600 bin Gazzeliyi barındırması öngörülüyor, ayrıca ileride daha fazla kişiyi yerinden etmeye uygun şekilde planlanmış. Bu şehir, Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki coğrafi bağlantıyı da ortadan kaldırıyor.