Avrupa Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başından bu yana LNG kapasitesini 53,5 milyar metreküp artırdı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Avrupa Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başından bu yana LNG kapasitesini 53,5 milyar metreküp artırdı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Türkiye ve Birleşik Krallık'la birlikte Avrupa Birliği ülkeleri, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başladığı Şubat 2022'den bu yana, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalat kapasitesini 53,5 milyar metreküp artırarak 310,3 milyar metreküpe yükseltti.AA muhabirinin derlediği Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA) ve Gas Infrastructure Europe'dan LNG terminali ve Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi (FSRU) verilerine göre, enerji verimliliğine yönelik atılan adımlar ve yenilenebilir enerji yatırımlarının artışı nedenleriyle LNG terminallerinin kullanımının yanı sıra doğal gaz tüketiminin de azalması sonucu, Avrupa'daki 37 LNG terminalinin kullanım oranı 2022'deki yüzde 63'ten geçen yıl yüzde 58,5'e geriledi.

Kullanım kapasitesi yüzde 50'nin altında kalan 8 LNG terminalinden dördü Fransa'da, diğerleri İtalya, Yunanistan, Finlandiya ve Almanya'da yer aldı.IEEFA'nın öngörüsüne göre, Avrupa'nın LNG talebi 2030 itibarıyla 135 milyar metreküp civarında olacak. Bu da yaklaşık 265-270 milyar metreküplük kullanılmayan kapasite anlamına gelecek.

Avrupa'nın geçen yıl ithal ettiği LNG'nin yüzde 46'sı ABD, yüzde 12,1'i, Katar, yüzde 11,7'si Rusya, yüzde 9,4'ü Cezayir, yüzde 5,6'sı Nijerya ve geri kalanı diğer ülkelerden geldi.

dscvds

Geçen yıl en çok LNG ithal eden ülkeler sırasıyla Fransa, İspanya, Hollanda, Birleşik Krallık, İtalya ve Türkiye olarak kayıtlara geçti.

Küresel piyasada LNG'nin yüzde 70'i uzun vadeli kontratlarla ihraç ediliyor. Bu nedenle kalan yüzde 30'luk LNG, spot piyasada en yüksek teklifi veren ülkeye satılıyor. Rusya-Ukrayna Savaşı'na kadar LNG'yi aktif bir şekilde kullanmayan birçok Avrupa ülkesi son iki yıldır bu seçeneği ciddi şekilde değerlendiriyor.

Türkiye ve Birleşik Krallık'la birlikte Avrupa Birliği ülkeleri Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başladığı Şubat 2022'den bu yana, Avrupa'nın Rus enerji kaynaklarına bağımlılığını azaltma çabaları kapsamında LNG ithalat kapasitesini 53,5 milyar metreküp artırarak 310,3 milyar metreküpe yükseltti.

Bu rakam savaş başlamadan önce 256,9 milyar metreküptü. 2022'de 20,8 milyar metreküp ve geçen yıl 32,7 milyar metreküplük kapasite artışına gidildi.

8 yeni terminal inşa edildi
Şubat 2022'den bu yana toplamda 4 terminalde kapasite artırımına gidilirken, İspanya'da kullanılmayan bir terminal tekrar aktif hale getirildi ve 8 yeni terminal inşa edildi.

Bu süreçte, İtalya'da Adriatic LNG, Hollanda'da Gate, Fransa'da Fos Cavaou ve Hırvatistan'da Krk terminallerinin kapasitesi yükseltildi.

Eylül 2022'de Hollanda'da Eemshaven FSRU, Aralık 2022'de Almanya'da Hoegh Esperanza FSRU, Ocak 2023'te Finlandiya'da Exemplar FSRU, Şubat 2023'te Türkiye'de Saros FSRU ve Mart 2023'te Almanya'da Brunsbüttel'de Hoegh Gannet FSRU operasyonel hale getirildi.

Bölge LNG alımlarına katkı sunan bu FSRU'lara Nisan 2023'te yine Almanya'da FSRU Neptune, Temmuz 2023'te İtalya'da Golar Tundra FSRU ve Ekim 2023'te Fransa'da Cape Ann FSRU katıldı.

Doğal gaz talebindeki düşüş nedeniyle 2012'de kapatılmasına karar verilen İspanya'daki El Musel LNG terminali Ağustos 2023'te tekrar devreye alındı.

Avrupa'da ilave 94 milyar metreküplük yeni LNG ithalat kapasitesi planlama aşamasında bulunuyor ve 2030'a kadar faaliyete geçecek bu projelerle bölgenin LNG ithalat kapasitesi 405 milyar metreküpe çıkacak.

Avrupa'nın LNG terminalleri
İspanya, yıllık 68,1 milyar metreküp kapasiteye sahip 7 terminalle Avrupa'da en fazla LNG terminalinin bulunduğu ülke olarak kayıtlarda yer alıyor.

Türkiye ise Aliağa, Marmara Ereğlisi LNG terminalleri, Ertuğrul Gazi, Saros ve İzmir'deki Etki Liman FSRU ile toplam 50 milyar metreküpü aşkın kapasiteyle ikinci sırada bulunuyor.

3 LNG terminali bulunan ve yıllık 48,1 milyar metreküp kapasiteye sahip Birleşik Krallık'ı, 39,5 milyar metreküp kapasiteli 4 LNG terminaline sahip Fransa, 24 milyar metreküplük 2 terminalle Hollanda, 4 terminalle 20,9 milyar metreküp ithalat kapasitesi bulunan İtalya ve 16 milyar metreküplük 3 terminalle Almanya izliyor.

Bunların yanı sıra Belçika'da 9 milyar metreküp kapasiteli Zeebrugge, Hırvatistan'da 2,9 milyar metreküp kapasiteli Krk, Litvanya'da 4 milyar metreküp kapasiteli Independence, Yunanistan'da 7 milyar metreküp kapasiteli Revithoussa LNG terminalleri bulunuyor.

Ayrıca, Atina yönetimi kapasitesi 15 milyar metreküpü aşan 3'ten fazla terminal planlıyor.

Polonya, Portekiz, Finlandiya, Malta gibi ülkeler de birer LNG terminali ve genişletme projesi olan ülkeler olarak dikkati çekiyor.



Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe


OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
TT

OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays bugün yaptığı açıklamada, örgütün petrol talebine ilişkin olumlu işaretler görmeye devam ettiğini ve piyasada herhangi bir sürpriz beklemediğini söyledi.

El-Gays, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı (ADIPEC 2025) kapsamında düzenlenen bir oturumda, petrol ve gaz talebinin devam edeceğini ve yakın zamanda talepte bir doruk beklemediklerini vurguladı. Bu nedenle, petrol ve gazın güvenli olduğunu ve piyasada arzlarının bol bulunduğunu belirtti.

OPEC+ ittifakının aralık ayı için petrol üretiminde hafif bir artış ve gelecek yılın ilk çeyreğinde artışların geçici olarak askıya alınması konusunda anlaşmaya varmasından bir gün sonra konuşan el-Gays, “Arz ve talep arasında bir denge sağlamak istiyoruz” dedi.

OPEC+ ittifakının sekiz üyesi dün, aralık ayı için petrol üretimini günde yaklaşık 137 bin varil artırma konusunda anlaştı.

Suudi Arabistan, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Irak, Kuveyt, Umman, Kazakistan ve Cezayir olmak üzere sekiz ülke, ‘mevcut elverişli petrol piyasası temelleri ve istikrarlı küresel ekonomik görünüm ışığında petrol piyasasını istikrara kavuşturma ve üretimlerini ayarlama taahhütlerini’ yineledi.

OPEC Sekreterliği, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ‘küresel ekonomik beklentilerin istikrarlı olması ve piyasanın mevcut olumlu temel göstergeleri, bunun da petrol stoklarının düşüşüne yansıması ışığında’, Nisan 2023’te açıklanan gönüllü ek üretim kesintileri olan günde 1,65 milyon varil içindeki 137 bin varillik bir üretim ayarlamasının sekiz katılımcı ülke tarafından uygulanmasına karar verildiğini bildirdi. Açıklamada, bu ayarlamanın Aralık 2025’te yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Aralık ayından sonra, mevsimsel faktörler göz önüne alındığında, sekiz ülke ayrıca 2026 yılının ocak, şubat ve mart aylarında aylık üretim artışlarını askıya almaya karar verdi” denildi.

Diğer yandan BP CEO'su Murray Auchincloss, OPEC+ ittifakı dışındaki ülkelerden gelen petrol arzındaki artışın nisan ayına kadar duraklayacağını söyledi.

Auchincloss, petrol yatırımının uzun vadeli bir değer taşıdığını ve sektörün talep artışına ayak uydurmak için Abu Dabi, Irak ve Libya gibi bölgelerde genişlemesi gerektiğini ifade etti.