Netanyahu: Nasrallah'ın ortadan kaldırılması Ortadoğu'daki güç dengelerini değiştirecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Nasrallah'ın öldürülmesinin Gazze Şeridi'ndeki esirlerin geri dönüşünü hızlandıracağına inanıyor

 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
TT

Netanyahu: Nasrallah'ın ortadan kaldırılması Ortadoğu'daki güç dengelerini değiştirecek

 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün (Cumartesi) yaptığı açıklamada, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın ortadan kaldırılmasının Ortadoğu'daki güç dengelerini değiştirebilecek tarihi bir dönüm noktası olduğunu söyledi. Netanyahu ayrıca, önümüzdeki ‘zor günler’ konusunda uyarıda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Netanyahu, “Nasrallah'ın ortadan kaldırılması, kuzey sakinlerini güvenli bir şekilde evlerine geri getirmek ve önümüzdeki yıllarda bölgedeki güç dengesini değiştirmek olan hedefimize ulaşmak için gerekli bir adımdı” ifadesini kullandı.

İsrail'in Nasrallah'a suikast düzenleyerek ‘hesabı kapattığını’ vurgulayan Netanyahu, “Yüzlerce Amerikalı ve onlarca Fransız da dahil olmak üzere sayısız İsraillinin ve diğer ülke vatandaşlarının ölümünden sorumlu olan bu adamla hesaplaştık” dedi.

Netanyahu sözlerini şöyle sürdürdü: “Nasrallah sadece bir terörist değildi. O, İran'ın şer ekseninin lokomotifiydi. Nasrallah hayatta kaldığı sürece Hizbullah, erozyona uğrayan kabiliyetlerini hızla geri kazanacaktı. Bu yüzden emri verdim... Nasrallah artık bizimle değil.”

Nasrallah'ın öldürülmesinin Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin geri dönüşünü hızlandıracağını belirten Netanyahu, “Onun ortadan kaldırılması güneydeki esirlerimizin geri dönme şansını arttıracak. Hamas lideri Yahya Sinvar, Hizbullah'ın artık kendisine yardıma gelmeyeceğini gördükçe, esirlerimizin geri dönme şansı da artacak” dedi. Netanyahu ayrıca, İsrail'in düşmanlarını vurmaya ‘devam etmeye kararlı’ olduğunu vurguladı.

İsrail, Beyrut'a düzenlediği büyük bir hava saldırısında Nasrallah'ı öldürerek, İsrail saldırılarının arttığı bir dönemde İran destekli örgüte yıkıcı bir darbe indirdi.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, Nasrallah'ın cuma günü Beyrut'un güney banliyölerindeki Hizbullah merkezi komuta karargâhına düzenlenen saldırıda öldürüldüğünü duyurdu. Hizbullah, Nasrallah'ın öldüğünü doğruladı, ancak herhangi bir ayrıntı vermedi.

Nasrallah'ın ölümü sadece Hizbullah için değil aynı zamanda İran için de büyük bir darbe oldu. Zira söz konusu hava saldırısı, Hizbullah'ın Tahran'ın bölgedeki müttefik gruplarının öncüsü olmasına yardımcı olan güçlü bir müttefiki ortadan kaldırdı.



Rapor: İsrail Nasrallah suikastının ardından ABD'den İran'ı önlemesini istedi

TT

Rapor: İsrail Nasrallah suikastının ardından ABD'den İran'ı önlemesini istedi

Rapor: İsrail Nasrallah suikastının ardından ABD'den İran'ı önlemesini istedi

İsrailli ve ABD'li yetkililer dün (Cumartesi) ABD'li Axios sitesine yaptıkları açıklamada, İsrail'in Beyrut'ta Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve üst düzey bir İranlı generali öldüren hava saldırısına karşılık olarak ABD'den İran'ı İsrail'e saldırmaktan caydıracak adımlar atmasını istedi.

Bu talep önemli çünkü İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışma, bölgede topyekûn bir savaşa dönüşmüş durumda.

İran, İsrail'i böyle bir savaşa sürükleyebilecek herhangi bir saldırıdan kaçınmaya özen gösteriyor, ancak Washington ve Tel Aviv'deki yetkililer Nasrallah suikastının Tahran'ı uçurumun kenarına itmesinden endişe ediyor.

İsrail'in ABD'den destek talebi, Başbakan Benjamin Netanyahu'nun ABD'nin İsrail ve Hizbullah arasında ateşkes sağlanması önerisini geri çevirmesi ve ABD'nin gerilimi düşürme çağrılarına rağmen önceden istişare etmeden büyük bir saldırı başlatması sonrasında geldi.

ABD Başkanı Joe Biden ve yönetimi, Nasrallah'ın ölümüne yol açan saldırıdan önceden haberdar olmadıklarını vurgulamakla birlikte saldırıyı eleştirmediler ve İsrail'in meşru müdafaa hakkını destekleyen açıklamalar yaptılar.

Şarku’l Avsat’ın Axios'tan aktardığına göre bir ABD'li yetkili, “Nasrallah kötü bir adamdı ama İsraillilerin bunu bize danışmadan yapması ve ardından İran'ı önleme konusunda bizden destek istemesi sinir bozucu” ifadelerini kullandı.

Axios'a konuşan üç ABD'li yetkili, Biden yönetiminin Nasrallah'ın öldürülmesini desteklediğini, ancak İsrail tarafındaki istişare ve şeffaflık eksikliğinden dolayı hayal kırıklığına uğradığını belirtti.

Yetkililer, Austin, CIA Direktörü William Burns ve CENTCOM Komutanı General Michael Corella'nın operasyon devam ederken İsrailli mevkidaşları tarafından bilgilendirildiklerini ve gerçek anlamda müdahale etme ya da görüş bildirme imkanlarının olmadığını ifade etti.

Bir ABD'li yetkili, Biden yönetiminin şu andaki en önemli önceliğinin İsrail'in Lübnan'da bir kara harekâtına girişmesini önlemek, İran'ın çatışmalara doğrudan müdahil olmasını engellemek ve İsrail-Lübnan sınırının her iki tarafındaki sivillerin evlerine dönmesine olanak tanıyan diplomatik bir çözüme ulaşmak olduğunu belirtti.

İran, Suriye'deki en yüksek rütbeli İranlı generali nisan ayında öldüren İsrail hava saldırısına karşılık olarak, ABD ile İsrail'in başını çektiği uluslararası ve bölgesel koalisyon tarafından engellenen ve tarihte ilk kez olan İsrail'e doğrudan saldırısını gerçekleştirdi. 

İran, İsrail'in iki ay önce Tahran'da Hamas lideri İsmail Heniyye'ye düzenlediği suikasta karşılık verme sözü vermişti, ancak henüz bunu yapmadı.

ABD'li ve İsrailli yetkililere göre İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant, Nasrallah suikastının ardından ABD'li mevkidaşı Lloyd Austin ile yaptığı görüşmede, İran'ı İsrail'e karşı bir saldırı başlatmaktan caydıracak pratik adımlar ve açıklamalar talep etti.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) dün yaptığı açıklamada, Austin'in “İsrail'in İran destekli terörist gruplara karşı kendini savunma hakkına tam destek verdiğini ve ABD'nin İran ile desteklediği ortakları ve vekillerinin durumu istismar etmesini ya da çatışmayı genişletmesini engellemeye kararlı olduğunu” ifade ettiğini bildirdi.

Pentagon sözcüsü Pat Ryder, Austin'in ABD'nin “bölgedeki ABD güçlerini ve tesislerini korumaya hazır ve İsrail'i savunmaya kararlı olduğunu” açıkça belirttiğini ifade etti.