DEAŞ’ın Kuveyt'te ABD’lileri hedef alma planı

Suudi Arabistan'ı hedef almayı planlayan bir kişi daha tutuklandı

Kuveyt Adalet Sarayı (Şarku’l Avsat)
Kuveyt Adalet Sarayı (Şarku’l Avsat)
TT

DEAŞ’ın Kuveyt'te ABD’lileri hedef alma planı

Kuveyt Adalet Sarayı (Şarku’l Avsat)
Kuveyt Adalet Sarayı (Şarku’l Avsat)

Kuveyt Temyiz Mahkemesi dün, DEAŞ terör örgütüne üye olmakla suçlanan bir Kuveyt vatandaşının, Arifcan Askeri Kampı’ndaki astsubay okulunu ve ABD güçlerinin konuşlu olduğu bir askeri üssü havaya uçurmayı planladığı gerekçesiyle 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

Ceza Mahkemesi tarafından verilen 17 yıl hapis cezasını 10 yıl hapis cezasına çeviren Temyiz Mahkemesi, cezanın infazından sonra sanığın beş yıl süreyle gözetim altında tutulmasına karar verdi.

Söz konusu askeri üssü potasyum ve molotof kokteyli kullanarak havaya uçurmayı planlamakla suçlanan sanık, ‘prensin şahsına hakaret etmenin’ yanı sıra Yemen'deki DEAŞ ve El Kaide liderlerine biat etmekle de suçlanıyor.

Kuveyt Ceza Mahkemesi, geçtiğimiz 6 Ağustos'ta DEAŞ üyesi olmakla ve Arifcan Askeri Üssü’ne saldırı planlamakla suçlanan üç Kuveyt vatandaşının beraat talebini reddetmişti.

Temyiz Mahkemesi, DEAŞ terör örgütüyle birlikte ‘Şiileri öldürmeyi ve Suudi Arabistan'daki ABD askerlerine saldırmayı’ planlamakla ve eşini terör örgütü liderlerine biat etmeye çağırmakla suçlanan Vakıflar Bakanlığı'nda çalışan Kuveyt vatandaşı hakkındaki beş yıllık hapis cezası kararını bozdu.

Savcılık, sanığı yabancı bir devlete (Suudi Arabistan) karşı sabotaj eylemleri gerçekleştirmek için başkalarıyla anlaşarak ve plan yaparak hükümetin izni olmadan düşmanca bir eylemde bulunmakla, amacı ülkede yasadışı yollarla temel sistemleri yıkmaya yönelik ilkeleri yaymak olan yasaklı örgütlerden DEAŞ’a bu örgütlerin hangi amaçla faaliyet gösterdiğini bilerek katılmakla ve eşi gibi başkalarını da bu örgüte katılmaya davet etmekle suçlamıştı. Savcılık bu tür eylemlerin Kuveyt Devleti'ni siyasi ilişkilerin kesilmesiyle karşı karşıya bırakacağının da altını çizmişti.

El-Ceri ve Hammad beraat ederken el-Cuveyhil’in hapis cezası iptal edildi

Öte yandan Kuveyt Temyiz Mahkemesi, dün eski Milletvekili Duayc el-Ceri’yi hakkındaki hayali mülk satışıyla kara para aklama suçlamasından beraat ettirerek suçsuz olduğuna hükmetti. Mahkeme aynı davada iki gurbetçiyi de üç ila yedi yıl arasında hapis cezasına çarptırdı.

Savcılık, sanıkları hayali mülkler satarak milyonlarla ifade edilen miktarlarda emlak dolandırıcılığı yapmakla ve kara para aklamakla suçlamıştı. Ancak üç ayrı mahkeme eski Milletvekili Duayc el-Ceri hakkındaki suçlamalardan beraat etmesine karar verdi.

Temyiz Mahkemesi ayrıca eski Milletvekili Sadun Hammad'ın seçimlerde oy satın alma suçlamasından beraatine ve iki yıllık hapis cezasının iptaline karar verdi. Hammad, Temyiz Mahkemesi'ne teslim olmuş ve Ulusal Meclis seçimleri sırasında aday olduğu üçüncü bölgede hakkında açılan oy satın alma davasında kendisine verilen iki yıllık hapis cezasının infazının mesele çözülene kadar durdurulmasını talep etmişti.

Temyiz Mahkemesi, dün eski Milletvekili Muhammed el-Cuveyhil’in Acman aşiretine hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında verilen iki yıl dört ay hapis cezasını iptal etti. Mahkeme, cezasının duyurulmamasına ve iyi halini sürdürmesine karar verdi.



Harrazi'nin Bahreyn'in Araplığını sorgulayan ve ‘anavatanı İran'dan ayrıldığını’ iddia eden sözlerinin ardından Arakçi'yi Manama'da yaygın bir öfke bekliyor

Bahreyn Parlamentosu’nun bazı üyeleri Kemal Harrazi'nin ülkelerinin Araplığı hakkındaki sözlerini kınadı. (BNA)
Bahreyn Parlamentosu’nun bazı üyeleri Kemal Harrazi'nin ülkelerinin Araplığı hakkındaki sözlerini kınadı. (BNA)
TT

Harrazi'nin Bahreyn'in Araplığını sorgulayan ve ‘anavatanı İran'dan ayrıldığını’ iddia eden sözlerinin ardından Arakçi'yi Manama'da yaygın bir öfke bekliyor

Bahreyn Parlamentosu’nun bazı üyeleri Kemal Harrazi'nin ülkelerinin Araplığı hakkındaki sözlerini kınadı. (BNA)
Bahreyn Parlamentosu’nun bazı üyeleri Kemal Harrazi'nin ülkelerinin Araplığı hakkındaki sözlerini kınadı. (BNA)

Üst düzey bir İranlı yetkilinin Bahreyn'in Araplığını sorgulayan açıklamaları Manama'da geniş çaplı öfkeye yol açarken, İran Dışişleri Bakanlığı, Abbas Arakçi'nin bölgesel ziyaretleri kapsamında bugün (pazartesi) Bahreyn ve Kuveyt'e gideceğini duyurdu.

İranlı bakanın Manama ziyareti, iki ülke arasındaki ilişkilerin yıllar sonra kopmasının ardından gerçekleşiyor. Ziyaret aynı zamanda, İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi Başkanı Kemal Harrazi'nin Bahreyn'in ‘anavatanı İran'dan ayrıldığını’ iddia ettiği ve Bahreyn'in Araplığını sorguladığı açıklamaları nedeniyle Bahreyn'de yaygın bir öfkenin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Şarku’l Avsat’ın Bahreyn resmi haber ajansı BNA’dan aktardığına göre parlamentonun bazı üyeleri Harrazi'nin sözlerini kınadı. Milletvekilleri, ‘Bahreyn Krallığı'nın çok eski zamanlardan beri Arap olduğunu ve İran'ın iddialarının tamamen iftira, tarihi tahrif etme girişimi ve İran ve halkının içinde yaşadığı talihsiz gerçekliğe odaklanmak yerine yurtdışına kriz ihraç etmeye yönelik açık bir girişim olduğunu’ vurguladı.

Konuya dair açıklamalarda bulunan Milletvekili Ahmed es-Sellum, “Bahreyn halkı, tüm bileşenleri ve mezhepleriyle, İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi Başkanı Kemal Harrazi'nin Bahreyn Krallığı'nın Araplığına ilişkin iddiasını kategorik olarak reddediyor” ifadesini kullandı.

Milletvekili Ali Sakr ed-Dusari ise ‘Bahreyn Krallığı'nın İran İslam Cumhuriyeti olmadan önce de Arap bir karakter ve içeriğe sahip olduğunu’ vurgulayarak, Harrazi'nin açıklamalarını ‘tarih, akıl, mantık ve gerçeklik kapsamı dışında’ olarak nitelendirdi. Ed-Dusari, İran rejiminin yeri ve konumu olmayan bu açıklamaları ve yanılsamaları engellemesi gerektiğini söyledi.

“Bahreyn Krallığı sağlam Arap köklerine sahiptir ve Kemal Harrazi'nin açıklamaları gerçeği yansıtmamaktadır” diyen Milletvekili Celile Alavi es-Seyyid Hasan, ‘Bahreyn halkının Bahreyn Krallığı'nın Arap ve İslami bağını kesin bir şekilde teyit ettiğini’ belirtti.

Milletvekili Cemil Mela Hasan, “Bahreyn Krallığı'nın Araplığının çok eski zamanlardan beri sağlam bir şekilde kurulmuş ve sabit olduğunu” vurgulayarak, İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi Başkanı'nın sözlerinin ‘İran halkının maruz kaldığı kötüleşen koşullar ışığında, İran'ın krizlerini yurtdışına ihraç etme metodolojisi bağlamında geldiğini’ ifade etti.

Milletvekili Muhammed Yusuf el-Marafi, “Genel olarak Körfez ve Arap halkları, özel olarak da Bahreyn halkı, zaman zaman yapılan bu tür açıklamaların gerçeklerin ve tarihin tahrif edilmesi ve İran rejimini yönetenlerin hataları nedeniyle İran kamuoyunun dikkatini yaşadıkları trajik gerçeklikten uzaklaştırma çabası olduğunun farkındadır” dedi.