Irak, İsrail'in İran'a saldırmak için hava sahasını ihlal etmesiyle ilgili Birleşmiş Milletler'e şikâyette bulundu

ABD'li bir araştırmacının İsrail'in Tahran yakınlarında İran'ın kullanımdan kaldırılan nükleer silah geliştirme programının parçası olan bir binayı vurduğunu söylediği hava saldırısının ardından, bir uydu görüntüsü Parchin füze motoru döküm tesisini gösteriyor (Reuters)
ABD'li bir araştırmacının İsrail'in Tahran yakınlarında İran'ın kullanımdan kaldırılan nükleer silah geliştirme programının parçası olan bir binayı vurduğunu söylediği hava saldırısının ardından, bir uydu görüntüsü Parchin füze motoru döküm tesisini gösteriyor (Reuters)
TT

Irak, İsrail'in İran'a saldırmak için hava sahasını ihlal etmesiyle ilgili Birleşmiş Milletler'e şikâyette bulundu

ABD'li bir araştırmacının İsrail'in Tahran yakınlarında İran'ın kullanımdan kaldırılan nükleer silah geliştirme programının parçası olan bir binayı vurduğunu söylediği hava saldırısının ardından, bir uydu görüntüsü Parchin füze motoru döküm tesisini gösteriyor (Reuters)
ABD'li bir araştırmacının İsrail'in Tahran yakınlarında İran'ın kullanımdan kaldırılan nükleer silah geliştirme programının parçası olan bir binayı vurduğunu söylediği hava saldırısının ardından, bir uydu görüntüsü Parchin füze motoru döküm tesisini gösteriyor (Reuters)

Irak hükümet sözcüsü yaptığı açıklamada, İsrail'in İran'ı vurmak için hava sahasını ihlal etmesi üzerine Irak'ın Birleşmiş Milletler'e şikâyette bulunduğunu söyledi.

Şarku'l Avsat’ın Irak Haber Ajansı’ndan aktardığına göre Irak hükümet sözcüsü Bassem el-Avadi  bugün yaptığı açıklamada, “Irak, BM Genel Sekreteri ve BM Güvenlik Konseyi'ne resmi bir protesto notası sunarak, Siyonist varlığın Irak'ın hava sahasını ve egemenliğini ihlal ederek, 26 Ekim'de İran Cumhuriyeti'ne saldırı düzenlemek için gerçekleştirdiği Irak hava sahasını açık ihlali kınadı” ifadelerini kullandı.

Açıklamaya göre Başbakan, Dışişleri Bakanlığı'na “ikili Stratejik Çerçeve Anlaşması'nın hükümleri ve ABD'nin Irak'ın güvenliği ve egemenliğine olan bağlılığı uyarınca bu ihlalle ilgili olarak ABD tarafıyla iletişime geçmesi” talimatını verdi.

Açıklamada, “Irak hükümeti, Irak'ın egemenliğine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne olan kesin bağlılığını ve bu ihlallere karşı koymak için çeşitli düzeylerde çalıştığını teyit eder ve Irak hava sahasının veya topraklarının başka ülkelere, özellikle de Irak'ın saygı ve ortak çıkar ilişkilerine sahip olduğu komşu ülkelere saldırmak için kullanılmayacağını vurgular” denildi.

Açıklamada ayrıca, “Bu tutum, Irak'ın bölgesel çatışmalarda topraklarının istismar edilmesini önleyerek bölgesel istikrarı koruma politikası izleme isteğini ve anlaşmazlıkların diyalog ve karşılıklı anlayış yoluyla çözülmesine verdiği desteği yansıtmaktadır” ifadeleri yer aldı.



AB liderleri Gazze'de etkili bir rol arıyor

Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
TT

AB liderleri Gazze'de etkili bir rol arıyor

Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)

Avrupa Birliği liderleri, İsrail ile Hamas arasında ABD'nin arabuluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasının ardından Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da daha aktif bir rol üstlenme arayışında.

Brüksel'de dün düzenlenen ve ağırlıklı olarak Ukrayna ve Rusya'ya odaklanan zirvede, AB devlet başkanları Gazze'deki kırılgan ateşkesi görüştü.

Savaştan zarar görmüş kıyı şeridinin istikrara kavuşturulması için Avrupa desteği sözü verdiler. AB, Filistinlilere en büyük yardım sağlayıcısı ve İsrail'in en büyük ticaret ortağıdır.

sadefr
Lüksemburg Başbakanı Luc Frieden, (AFP)

Lüksemburg Başbakanı Luc Frieden toplantıya giderken, "Avrupa'nın sadece gözlemlemekle kalmayıp aktif bir rol oynaması önemli" diyerek, "Gazze sorunu henüz bitmedi; barış henüz kalıcı değil" ifadelerini kullandı.

Gazze'deki savaşa duyulan öfke, 27 ülkeden oluşan bloğu böldü ve İsrail ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkileri tarihi bir dip seviyeye çekti.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, eylül ayında İsrail'e Gazze'de bir barış anlaşmasına varması için baskı yapmak amacıyla yaptırımlar ve kısmi ticaret ambargosu uygulama planlarını açıkladı.

vdsvd
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Euro Zirvesi'nin başlamasından önce. (EPA)

Bu önlemlerin arkasındaki ivme, ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğunda sağlanan ateşkesle zayıflamış gibi görünüyor.

Ancak İrlanda'dan Hollanda'ya kadar liderler, Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'da şiddetin artmaya devam etmesiyle, İsrail hükümet bakanlarına ve yerleşim birimlerine yaptırım uygulanması ve ticaret anlaşmasının kısmen askıya alınması olasılığının masada tutulmasının, AB'ye İsrail üzerinde askeri harekâtı sınırlama konusunda nüfuz sağladığını söylüyor.


Sudan savaşının iki tarafı arasında Washington'da görüşmeler

Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
TT

Sudan savaşının iki tarafı arasında Washington'da görüşmeler

Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)

Washington, D.C., ABD Dışişleri Bakanlığı'nın himayesinde, Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) temsilcileri arasında 23 ve 24 Ekim tarihlerinde bir dizi dolaylı toplantıya ev sahipliği yapıyor.

Güvenilir bir Amerikan kaynağı Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı ve bölgesel arabulucuların, bu ayın sonlarında Washington'da yapılacak Uluslararası Dörtlü toplantısına hazırlık olarak, Sudan'daki çatışmanın iki tarafıyla birkaç ayrı toplantıya liderlik ettiğini söyledi. Uluslararası Dörtlü'de ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır yer alıyor.

Dörtlü, geçen ay Sudan'daki savaşı sona erdirmek için net ve somut bir yol haritası önerdi. Bu yol haritası, çatışmanın durdurulmasını ve Sudan halkının çektiği acıların sona erdirilmesini içeriyor.

Dörtlü yaptığı açıklamada, siyasi süreci başlatmak için üç aylık bir insani ateşkes ve ardından kalıcı bir ateşkes çağrısında bulundu. Ayrıca, kalıcı ateşkesin ardından dokuz ay içinde bağımsız bir sivil hükümet kurulması gerektiğini vurguladı.


WSJ: DEAŞ Suriye’de yeniden örgütleniyor

ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
TT

WSJ: DEAŞ Suriye’de yeniden örgütleniyor

ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)

DEAŞ, ABD'nin bıraktığı boşluktan faydalanarak Suriye'de yeniden güçleniyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) ABD'li ve Kürt komutanlardan aldığı görüşlere dayandırdığı haberinde, DEAŞ'ın militan devşirme faaliyetlerini hızlandırdığı belirtiliyor.

Türkiye'nin terör örgütü kabul ettiği YPG'nin ağırlıkta olduğu ABD destekli milislerden oluşan SDG'nin komutanlarından Goran Tel Amir, Amerikan askerlerinin bölgeden çekilmesiyle DEAŞ'ın yeniden örgütlenmeye başladığını söylüyor:

Amerikan güçlerinin çekilmesi DEAŞ'ı cesaretlendiriyor. Bize karşı daha fazla saldırı düzenliyorlar. Halkın şikayetleri artıyor. Bu durum bizi zora sokuyor.

ABD liderliğindeki koalisyon güçleri ve SDG, 2017'de DEAŞ militanlarını Rakka'dan çıkarmıştı. Örgütün bir kısmı Deyrizor'da yeniden mevzilenmiş ancak yoğun çatışmaların ardından birçok militan ve aileleri teslim olmuştu. Binlerce DEAŞ savaşçısı hâlâ SDG gözetimindeki kamplarda tutuluyor.