Musk ABD’deki federal kurumların harcamalarını kısmak istiyor

Elon Musk (Reuters)
Elon Musk (Reuters)
TT

Musk ABD’deki federal kurumların harcamalarını kısmak istiyor

Elon Musk (Reuters)
Elon Musk (Reuters)

ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump tarafından özel danışman olarak atanan Elon Musk, çok sayıda kamu görevlisinin işten çıkarılması ve harcamaların kısılmasını içeren federal hükümet kurumlarında reform yapılmasına yönelik ‘radikal’ projesini ilk kez Wall Street Journal (WSJ) gazetesine detaylandırdı.

Milyarder iş insanı Elon Musk ve birlikte Hükümet Verimliliği Bakanlığı görevini yürüteceği girişimci Vivek Ramaswamy'nin imzasını taşıyan makalede, devlet harcamalarında yüz milyarlarca dolar tasarruf sağlamanın yanı sıra Amerikan demokrasisi için ‘bir beka sorunu’ oluşturan bürokrasiden kurtulmayı hedeflediğiniz yazdı.

Dünyanın en zengin adamı olan Musk, seçmenlerin 5 Kasım'da Donald Trump'a ‘radikal değişim için açık bir yetki’ verdiğini belirtti.

Tesla ve SpaceX'in başında bulunan ve büyük resmi sözleşmelere imza atan Musk, seçilmiş Başkan Trump’ın bir önceki başkanlık döneminde (2017-2021) muhafazakâr yargıçların çoğunluğunu atadığı ABD Yüksek Mahkemesi'nin son dönemdeki kararlarına dikkati çekti.

Musk, ABD Yüksek Mahkemesi tarafından alınan kararların, ABD Kongresi tarafından onaylanmadıkları için yürürlükteki federal kuralların önemli bir kısmının yasal dayanağı olmadığını gösterdiğini ve bu yüzden başkanlık kararnamesiyle ‘derhal askıya alınabileceğini’ yazdı.

Federal hükümet bürokrasisini önemli ölçüde azaltacakları sözü veren Musk, işten çıkarılan çalışanların ‘özel sektöre geçişleri sırasında destek alacaklarını yad a cömertçe hesaplanmış kıdem tazminatı koşullarından yararlanacaklarını’ vurguladı.

Federal kurumlarda uzaktan çalışmaya son vereceklerini belirten Musk, bunun birçok federal çalışanın gönüllü olarak ayrılmasına yol açacağını kaydetti.

Musk, kamu yayıncılarına veya Planlı Ebeveynlik gibi ‘ilerici’ kuruluşlara verilen desteğin kesilmesiyle harcamalardaki ‘500 milyar doların’ çok hızlı bir şekilde ortadan kaldırılabileceğini savundu.

Musk ve Ramaswamy birlikte kaleme aldıkları makalede, “Biz işleri farklı yapıyoruz. Biz müteahhitiz, politikacı değil. Maliyetleri düşürüyoruz” yazarken görevlerinin 4 Temmuz 2026'da sona ereceğine dikkati çektiler.

Bu tarih, Amerikan Bağımsızlık Bildirisi'nin 250’nci yıldönümüne denk geliyor.



Zelenskiy: Kırım ancak diplomasi yoluyla geri alınabilir

Zelenskiy: Kırım ancak diplomasi yoluyla geri alınabilir
TT

Zelenskiy: Kırım ancak diplomasi yoluyla geri alınabilir

Zelenskiy: Kırım ancak diplomasi yoluyla geri alınabilir

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, 2014 yılında Rusya tarafından ele geçirilen Kırım'ın ancak diplomasi yoluyla geri alınabileceğini kabul etti.

Reuters'in haberine göre Ukrayna'da bir trende Fox News'e verdiği röportajda Zelenskiy, ülkesinin Kırım'ı askeri yollarla geri almak için gereken sayıda can kaybını göze alamayacağını söyledi.

Zelenskiy, Moskova güçleri tarafından halihazırda işgal edilmiş olan herhangi bir bölgeden vazgeçilmesi yönündeki her türlü söylemi bir kez daha reddederek, Ukrayna'nın ‘Ukrayna'da işgal edilmiş herhangi bir bölgeyi yasal olarak Rus toprağı olarak tanıyamayacağını’ belirtti.

Zelenskiy, “Kırım'ın iadesi için on binlerce insanımızı feda edemeyiz... Elimizdeki silahlarla Kırım'ı geri almamız halen mümkün değil. Kırım'ın diplomatik yollarla geri alınabileceğinin farkındayız” ifadelerini kullandı.

Halk ayaklanmasının Rusya yanlısı bir cumhurbaşkanını Ukrayna'dan kaçmaya zorlaması ve Moskova'nın vekillerinin eski Sovyet cumhuriyetinin doğusundaki geniş toprak parçalarını ele geçirmesinin ardından Rusya 2014 yılında Kırım'ı ilhak etti.

Şubat 2022'deki tam ölçekli işgalden bu yana Rus güçleri, Ukrayna topraklarının yaklaşık beşte birini ele geçirdi. Moskova hiçbirini tam olarak kontrol etmese de dört bölgeyi ilhak ettiğini duyurdu.

Zelenskiy bir barış formülü ve Rus güçlerinin Ukrayna'dan çekilmesine dayalı bir ‘zafer planı’ önerdi. Ancak son zamanlarda yaptığı çağrılarda güvenlik garantileri ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne (NATO) katılma daveti üzerinde durdu ki, Moskova bu fikri reddetmekte gecikmedi.