Alien: Romulus'un yönetmeninden devam filmi açıklaması

16 Ağustos'ta vizyona giren ve bir grup genç uzay sömürgecisinin ürkütücü hikayesini anlatan Alien: Romulus, el yapımı gerçekçi görsel efektleriyle eleştirmenleri etkilemişti (20th Century Studios)
16 Ağustos'ta vizyona giren ve bir grup genç uzay sömürgecisinin ürkütücü hikayesini anlatan Alien: Romulus, el yapımı gerçekçi görsel efektleriyle eleştirmenleri etkilemişti (20th Century Studios)
TT

Alien: Romulus'un yönetmeninden devam filmi açıklaması

16 Ağustos'ta vizyona giren ve bir grup genç uzay sömürgecisinin ürkütücü hikayesini anlatan Alien: Romulus, el yapımı gerçekçi görsel efektleriyle eleştirmenleri etkilemişti (20th Century Studios)
16 Ağustos'ta vizyona giren ve bir grup genç uzay sömürgecisinin ürkütücü hikayesini anlatan Alien: Romulus, el yapımı gerçekçi görsel efektleriyle eleştirmenleri etkilemişti (20th Century Studios)

Alien: Romulus, beyazperdenin en korkunç yaratıklarından biri olan Xenomorph'u bu yaz beyazperdeye geri getirdi ve büyük bir başarıya imza attı.

Hal böyle olunca çok geçmeden bir devam filmi için düğmeye basıldı. Ama yönetmen Fede Alvarez, sadece çekmiş olmak için bir devam filmi yapmak istemiyor.

"Bazı fikirlerimiz var"

Gizmodo'nun bilimkurgu ve popüler kültüre odaklanan alt blogu io9'a konuşan Alvarez, "Yani, kesinlikle çekmek istiyoruz" diyerek ekledi: 

Stüdyo bunu yapmak istiyor. Ben de yapmak istiyorum. Bence devam filmlerinde mesele her zaman doğru hikayeyi bulmaktır. Ben ve yardımcı yazarım Rodo Sayagues'in bazı fikirlerimiz var ama 'Tamam, bu çekmeye değer bir film' diyebileceğimiz bir şey bulana kadar bu işe girişmiyoruz.

"Herkesin zamanına değecek ve seriye layık bir hikaye bulmaya çalışıyoruz" ifadelerini kullanan Uruguaylı yönetmen, sözlerini şöyle sürdürdü:

Sadece ilki büyük bir hit olduğu için devam filmi yapma hatasına asla düşmek istemezsiniz. Bir devam filmini sırf çekebildiğiniz için çekmek, bu her zaman felaketin reçetesidir.

Öte yandan şu sıralar gişe canavarı Gladyatör'e (Gladiator) 24 yıl sonra çektiği devam filmiyle adından söz ettiren usta sinemacı Ridley Scott'ın da yeni bir Yaratık (Alien) filmi üzerinde çalıştığı söyleniyor. Bu da bilimkurgu soslu korku serisinin hayranları için heyecan verici bir haber.

Fox'un başkanı Steve Asbell, geçen ay Hollywood Reporter'a verdiği röportajda Romulus'un geleceğiyle ilgili konuşurken, "Şu anda bir devam filmi fikri üzerinde çalışıyoruz. Fede Alvarez'le anlaşmamızı henüz tamamlamadık ama tamamlayacağız ve üzerinde çalıştığımız bir fikri var" demişti. 

"İkisine de aşık oldum"

Asbell, sözlerini şöyle sürdürmüştü:

Cailee Spaeny ve David Jonsson tarafından canlandırılan iki kurtulan, Rain ve Andy, filmin en önemli karakterleriydi. Bu yüzden her zaman 'Vay canına, insanlar onları bir sonraki adımda nerede görmek istiyor?' diye düşünüyorum. Uzaylıların olacağını biliyoruz. Harika korku sahneleri olacağını biliyoruz. Ama ben ikisine de aşık oldum ve hikayelerinin ne olduğunu görmek istiyorum.

Eleştirmenlerden övgü dolu yorumlar alan Alien: Romulus, 45 yıl önce Scott'ın Yaratık filmiyle başlayan serinin 7. halkası.

46 yaşındaki Alvarez, 2016 yapımı Nefesini Tut'la (Don't Breathe) korku meraklılarının ödünü kopmayı başarmıştı.

Independent Türkçe, io9, GamesRadar, Hollywood Reporter



Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanlarındaki bozulmaya devasa okyanuslar yol açmış olabilir

Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
TT

Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanlarındaki bozulmaya devasa okyanuslar yol açmış olabilir

Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)

Bilim insanları, Uranüs ve Neptün'ün devasa su okyanusları barındırabileceğini öne sürdü. 

NASA'nın uzay aracı Voyager 2, 1986'da Uranüs'ün yakınından geçtiğinde manyetik alanının gezegenin merkezinden uzak bir şekilde, büyük ölçüde çarpık olduğunu bulmuştu. 

Bundan üç yıl sonra Neptün'ün manyetik alanında da benzer bir tuhaflık kaydedilmişti. 

Dünya'nın dış çekirdeğinde üretilen manyetik alanı, gezegenin ekseniyle neredeyse aynı hizada kutuplar yaratıyor. 

Gökbilimci Heidi Hammel, "Gezegenin içinde büyük, dev bir çubuk mıknatıs var gibi" diye açıklıyor:

Dünya, Satürn, Jüpiter ve Jüpiter'in bazı uyduları için bu durum geçerli.

Bu nedenle bilim insanları, Güneş Sistemi'nin buz devleri Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanının neden eğik olduğunu yıllardır anlamaya çalışıyor. 

Bu ay yayımlanan bir çalışmada Voyager 2, gezegeni ziyaret ettiğinde güneş fırtınası yaşandığı için Uranüs'ün manyetik alanında bozulma yaşandığı öne sürülmüştü.

Bilim insanları bu ihtimale dayanarak gezegende okyanus olabileceğini de iddia etmişti. 

PNAS adlı hakemli dergide 25 Kasım Pazartesi günü yayımlanan yeni bir çalışmadaysa iki gezegendeki farazi okyanusların, manyetik alandaki alışmadık duruma yol açmış olabileceği savunuluyor. 

ABD'deki Kaliforniya Üniversitesi Berkeley kampüsünden gezegen bilimci Dr. Burkhard Militzer, bu tuhaflığı anlamak için bir bilgisayar modeli oluşturdu. 

Modele göre gezegenlerin atmosferinin altında yaklaşık 8 bin kilometre kalınlığında su kütlesi var. Bunun altında da hidrokarbon açısından zengin bir katman, su kütlesiyle gezegenlerin çekirdeğini ayırıyor olabilir. 

Dr. Militzer, basıncın Dünya yüzeyinin 60 bin katı kadar olduğu için iki katmanın birbirine karışmadığını düşünüyor. 

Araştırmaya göre Uranüs'ün Merkür büyüklüğünde, Neptün'ün de bundan biraz daha büyük, Mars kadar bir çekirdeği var. 

Yeni çalışma, hidrokarbon tabakası konveksiyona izin vermediği için manyetik alanda bozulma yaşandığını öne sürüyor. 

Bilim insanları daha önce iki gezegenin daha homojen yapıda olduğunu düşünüyordu. Dr. Militzer, normalde hidrojen yığını altındaki su tabakasının dağılacağını söylüyor. Ancak Güneş'ten daha uzak olan buz devleri, daha az hidrojenle oluşmuş olabilir.

Bu da Jüpiter ve Satürn'le iki buz devi arasındaki farklılığa bir açıklama getiriyor. Dr. Militzer "Artık Uranüs ve Neptün'ün neden gerçekten farklı alanlara sahip olduğuna ve bunun Dünya, Jüpiter ve Satürn'den çok farklı olduğuna dair iyi bir teorimiz olduğunu söyleyebilirim" diyerek ekliyor: 

Bunu daha önce bilmiyorduk. Yağ ve suya benziyor; tek fark hidrojen kaybolduğu için yağ aşağıya iniyor.

Independent Türkçe, IFL Science, New York Times, PNAS