BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye konusunda nadir görülen uluslararası fikir birliği

Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzia (Reuters)
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzia (Reuters)
TT

BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye konusunda nadir görülen uluslararası fikir birliği

Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzia (Reuters)
Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzia (Reuters)

ABD'li ve Rus diplomatlar dün (Pazartesi), muhaliflerin başkent Şam'ı ele geçirmesi ve Devlet Başkanı Beşşar Esed'i devirmesine ilişkin yapılan kapalı toplantının ardından, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyelerinin önümüzdeki günlerde Suriye'ye ilişkin bir açıklama üzerinde çalışacaklarını söyledi.

Rusya'nın BM Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzia 15 üyeli BM Güvenlik Konseyi toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, “Konseyin Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunması, sivillerin korunması ve ihtiyaç duyan nüfusa insani erişimin sağlanması gerektiği konusunda oldukça birleştiğini düşünüyorum” dedi. ABD'nin BM Daimî Temsilci Yardımcısı Robert Wood ise üyelerin çoğunun bu konularda konuştuğunu doğruladı ve gazetecilere konseyin bir açıklama üzerinde çalışacağını söyledi. Wood, “Bu Suriye halkı için inanılmaz bir an. Şimdi durumun nereye doğru gittiğini anlamaya odaklanmış durumdayız. Suriye'de, Suriye halkının haklarına ve onuruna saygı duyan bir yönetim olabilir mi?” ifadelerini kullandı.

Suriye'nin BM Daimî Temsilcisi Kusay ed-Dahhak gazetecilere yaptığı açıklamada, kendi misyonuna ve Suriye'nin yurtdışındaki tüm büyükelçiliklerine geçiş döneminde işlerini yapmaya devam etmeleri ve devlet kurumlarını korumaları talimatı verildiğini söyledi. Esed tarafından atanan Suriye Dışişleri Bakanı Bessam Sabbağ'ın Şam'da kalmaya devam ettiğini de belirten Dahhak sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi yeni hükümeti bekliyoruz ama aynı zamanda mevcut hükümet ve mevcut yönetimle çalışmaya devam ediyoruz. Biz Suriye halkının yanındayız. Suriye halkını savunmaya ve onlar için çalışmaya devam edeceğiz. Bu nedenle ikinci bir emre kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Suriyeliler özgürlük, eşitlik, hukukun üstünlüğü ve demokrasinin olduğu bir devlet arzuluyor. Bizler yıkılanları yeniden inşa etmek ve Suriye'nin geleceğini şekillendirmek için bir araya geleceğiz.”

Nebenzia ve Wood Suriye'de bu hafta yaşanan olayların ne kadar beklenmedik olduğunu anlattı. Nebenzia, “BM Güvenlik Konseyi üyeleri de dahil olmak üzere herkes şaşırdı. Bu yüzden beklemek, görmek ve gözlemlemek zorundayız... Durumun nasıl gelişeceğini değerlendirmeliyiz” şeklinde konuştu. Rusya savaş sırasında müttefiki Esed'e diplomatik koruma sağladı ve BM Güvenlik Konseyi'nde 12'den fazla kez vetosunu kullandı, çoğu zaman da Çin'in desteğini aldı. Konsey savaş boyunca Suriye'deki siyasi ve insani durumu ve kimyasal silahları görüşmek üzere ayda birkaç kez toplandı.

Çin'in BM Daimî Temsilcisi Fu Cong BM Güvenlik Konseyi toplantısının ardından yaptığı açıklamada, “Durum istikrara kavuşturulmalı, kapsamlı bir siyasi süreç başlatılmalı ve terörist güçler geri dönmemeli” dedi. Esed'i deviren saldırıyı Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) başlatmıştı. Daha önce Nusra Cephesi olarak bilinen örgüt, 2016 yılında örgütle bağlarını koparana kadar El Kaide'nin Suriye'deki resmi kanadıydı. HTŞ’ye BM Güvenlik Konseyi tarafından yaptırım uygulanıyor. Diplomatlar HTŞ'nin yaptırım listesinden çıkarılması konusunda herhangi bir görüşme yapılmadığını söyledi.



Gazze Şeridi'nde açlık ve susuzluk kâbusu... Açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldi

Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
TT

Gazze Şeridi'nde açlık ve susuzluk kâbusu... Açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldi

Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldiğini açıkladı.

Bakanlık bugün yaptığı açıklamada, son 24 saat içinde bölgede açlık nedeniyle beş yeni ölüm vakası meydana geldiğini belirtti.

Öte yandan açlıktan kıvranan Gazze Şeridi sakinlerinin çoğu, içme ve temizlik için ihtiyaç duydukları suyu temin etmek amacıyla her gün yıkık bölgelerden uzun mesafeler kat etmek zorunda kalıyor. Bu zorlu yolculuk, insan sağlığını korumak için gerekli olan az miktardaki suyu temin etmelerini sağlıyor.

Dünya kamuoyunun ilgisi Gazze Şeridi'ndeki açlığa yönelirken, küresel açlık gözlemevi olan Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması, 22 aydır süren savaşın etkisiyle bölgede bir açlığın yaşandığını belirtiyor. Ancak yardım kuruluşlarına ve Reuters’a göre su krizi de en az bu kadar ciddi bir sorun.

Bazı sular yardım kuruluşlarına ait küçük arıtma tesislerinden sağlanıyor olsa da, çoğu aşırı tuzlu ve enkazdan sızan atık su ve kimyasallarla daha da kirlenmiş olan yeraltı su tabakasındaki kuyulardan çıkarılıyor. Bu da ishal ve hepatit vakalarının yayılmasına neden oluyor.

Gazze Şeridi'ne temiz suyun çoğunu sağlayan İsrail su hatları üzerinden pompalama durduruldu. İsrail, savaşın başlarında Gazze Şeridi'ne su ve elektrik tedarikini durdurdu. Daha sonra bazı tedarikler yeniden başlatılsa da, su hatları hasar gördü. Gazze Su İdaresi yetkilileri, son zamanlarda bu hatlardan hiç su gelmediğini bildirdi.

dfrgty
Gazze şehrinde su kıtlığı nedeniyle tankerlerden su almak için bekleyen Filistinliler (Reuters)

İsrail Savunma Bakanlığına bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktiviteleri Koordinasyon Birimi (COGAT), İsrail'in Gazze Şeridi'ne su sağlıyor olup olmadığına ilişkin yorum talebine yanıt vermedi.

Gazze Şeridi’ndeki su ve kanalizasyon altyapısının çoğu tahrip oldu. Yeraltı su pompaları genellikle küçük jeneratörlerden elde edilen elektriğe bağlı ve bu jeneratörlere yakıt temin etmek artık çok zor.

Savaştan önce üniversite öğrencisi olan 23 yaşındaki Muaz Muhaymer, su almak için yaklaşık bir kilometre yürümek ve iki saat kuyrukta beklemek zorunda olduğunu söyledi. Muhaymer, çoğu zaman aynı işi günde üç kez yapmak zorunda kalıyor. Su kaplarını el arabasına koyarak, engebeli arazide bulunan ailesinin çadırına geri dönüyor.

Temizlik için kullanmak üzere iki büyük bidon tuzlu su ve içmek için iki küçük bidon temiz su taşıyan Muhaymer, “Ne kadar süre böyle kalmamız gerekecek?” diye sordu.

53 yaşındaki annesi, oğlunun 22 kişilik büyük ailesinin ihtiyaç duyduğu suyu, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta küçük bir çadır grubunda yaşayan ailesine getirdiğini söyledi.

Anne, “Çocuklar gelip gidiyor, hava sıcak. Sürekli susuyorlar. Yarın tekrar su doldurabilecek miyiz, kim bilir?” ifadelerini kullandı.

uıotrgh
Filistinli bir kadın, bebek maması sıkıntısı ve yetersiz beslenme oranlarının yüksek olduğu bir ortamda, üç aylık torununa otlu su içirmek için bir şişe hazırlıyor. (Reuters)

Nüfusun yoğun olduğu küçük bölgede su bulmak için mücadele devam ediyor. Neredeyse herkes geçici barınaklarda veya tuvalet ve hijyen imkanları olmayan çadırlarda yaşıyor. İnsanlar, hastalıkların yayıldığı bu ortamda içme, yemek pişirme ve yıkama için yeterli suya erişemiyor.

Birleşmiş Milletler (BM), acil durumlarda kişi başına minimum su tüketiminin içme, yemek pişirme, temizlik ve yıkanma için günde 15 litre olduğunu belirtiyor. İsrail merkezli insan hakları örgütü B'Tselem'e göre, İsrail'de günlük ortalama su tüketimi yaklaşık 247 litre.

fghyju
Gazze Şeridi'nde temiz suya erişim mücadelesi (AFP)

Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam'ın işgal altındaki Filistin topraklarında insani yardım politikalarından sorumlu yetkilisi Büşra el-Halidi, Gazze Şeridi'nde günlük ortalama su tüketiminin şu anda 3 ila 5 litre arasında olduğunu söyledi.

Oxfam geçen hafta, su yoluyla bulaşan ve önlenebilir ve tedavi edilebilir hastalıkların ‘Gazze Şeridi'nde yaygınlaştığını’ ve son üç ayda bildirilen vakaların yaklaşık yüzde 150 arttığını belirtti.

İsrail, Hamas'ı Gazze Şeridi'ndeki acıların sorumlusu olarak görüyor ve 2,3 milyonluk Gazze nüfusuna yeterli yardımın ulaşmasına izin verdiğini iddia ediyor.

Su kuyrukları

Sivil toplum kuruluşu Norveç Mülteci Konseyi’nin (NRC) su ve sanitasyon sorumlusu Danish Malik, “Su kıtlığı her geçen gün ciddi şekilde artıyor ve insanlar içme suyu ile temizlik için kullanılacak su arasında seçim yapmak zorunda kalıyor” dedi.

Gazze Şeridi sakinlerinin çoğu, su kuyruklarında uzun saatler geçiriyor ve kuyrukta yer bulmak için diğerleriyle itişip kakışıyor. Bölge sakinleri, bazen kavgaların çıktığını söylüyor.

Su getirmek genellikle çocukların görevi. Çünkü ebeveynleri yiyecek veya diğer ihtiyaçları arıyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sular İdaresi Planlama Müdürü Munzir Salim, “Çocuklar çocukluklarını yitirmiş, plastik bidonlarla su taşıyıcıları haline gelmişler. Su taşıyan tankerlerin peşinden koşuyorlar ya da ailelerine su götürmek için uzak bölgelere gidiyorlar” şeklinde konuştu.

ergtyu
Su kıtlığı nedeniyle Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta su dağıtım noktasında toplanan Filistinliler (Reuters)

Su temininde zorluklar yaşanırken, sahil yakınında yaşayanların çoğu denizde yıkanıyor.

Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) finansmanıyla, Mısır'daki bir tuzdan arıtma tesisinden Gazze Şeridi'nin güneyindeki 600 bin kişiye hizmet verecek yeni bir su hattı kurulması planlanıyor. Ancak bunun tamamlanması birkaç hafta daha sürebilir.

Yardım kuruluşları, daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini söylüyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sözcüsü James Elder, uzun süredir devam eden yoksunluğun ölümcül hale geldiğini söyledi. Elder, “Açlık ve susuzluk artık bu savaşın yan etkileri değil, doğrudan sonuçları haline geldi” ifadesini kullandı.

El-Halidi, krizin çözümü için ateşkes ve yardım kuruluşlarının sınırsız erişiminin şart olduğunu belirterek, “Aksi takdirde Gazze Şeridi'nde önlenebilir hastalıklar nedeniyle insanların vefat ettiğini göreceğiz, ki bu zaten gözlerimizin önünde oluyor” dedi.