Esed'in devrilmesinden sonra Şam Havaalanı’nda uluslararası uçuşlar yeniden başladı

TT

Esed'in devrilmesinden sonra Şam Havaalanı’nda uluslararası uçuşlar yeniden başladı

Esed'in devrilmesinden sonra Şam Havaalanı’nda uluslararası uçuşlar yeniden başladı

Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların Suriye'nin büyük şehirlerinin ve başkentin kontrolünü ele geçiren yıldırım taarruzunun ardından Devlet Başkanı Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden sonra Şam Havaalanı’nda uluslararası uçuşlar yeniden başladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre, Syrian Air'e ait bir uçak Şam Havaalanı pistinden Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki (BAE) Sharjah Havaalanı'na gitmek üzere saat 11.45 sularında havalandı ve Esed'in devrilmesinden bu yana ilk uluslararası uçuşu gerçekleştirdi.

Havaalanı yetkilisi Saad Hayr Beyk daha önce yaptığı açıklamada, Katar'dan gelen ilk uçağın öğle saatlerinde Suriye'ye varacağını söyledi.

Beyk DPA'ya yaptığı açıklamada, “Rejimin düştüğü gün yağmalanan havaalanının rehabilitasyonu dün tamamlandı” dedi.

Uluslararası yardım ve yabancı yetkilileri taşıyan uçakları kabul eden havaalanı, geçtiğimiz haftalarda iç hat uçuşlarına yeniden başlamıştı.

Qatar Airways perşembe günü yaptığı açıklamada, 13 yıldan uzun bir süre önce Suriye'de çatışmaların başlamasının ardından askıya alınan Şam uçuşlarına 7 Ocak'tan itibaren yeniden başlayacağını duyurdu.

Ulusal havayolu şirketinden yapılan açıklamada, “Qatar Airways 7 Ocak 2025'ten itibaren Şam'a haftada üç uçuş gerçekleştirecek” denildi ve bu hamlenin ‘bölgeyi yeniden birbirine bağlamada bir kilometre taşı’ olduğu belirtildi.

18 Aralık'ta Şam havaalanından Halep'e bir uçak havalandı; bu, aynı ayın 8'inde Esed'in devrilmesinden bu yana yapılan ilk uçuştu.

Şam Havaalanı yönetimi 23 Aralık'ta, Sivil Havacılık Kurumu'ndan özel izin alanlar hariç, 1 Ocak 2025 tarihine kadar uçuşların askıya alındığını duyurdu.

Şam Uluslararası Havalimanı’nın tüm çalışanları 8 Aralık'ta havaalanından tahliye edilmiş ve Esed'in devrilmesinden önceki askeri operasyonlar nedeniyle tüm uçuşlar askıya alınmıştı.



Golan Tepeleri'ndeki "Hayaletler Çarkı" hakkındaki güçlü teoriye darbe

Rujm el-Hiri'nin astromik gözlemevi olarak kullanıldığı düşünülüyordu (Wikimedia Commons)
Rujm el-Hiri'nin astromik gözlemevi olarak kullanıldığı düşünülüyordu (Wikimedia Commons)
TT

Golan Tepeleri'ndeki "Hayaletler Çarkı" hakkındaki güçlü teoriye darbe

Rujm el-Hiri'nin astromik gözlemevi olarak kullanıldığı düşünülüyordu (Wikimedia Commons)
Rujm el-Hiri'nin astromik gözlemevi olarak kullanıldığı düşünülüyordu (Wikimedia Commons)

Ortadoğu'nun en büyük megalit yapılarından Rujm el-Hiri'nin gözlemevi olarak kullanılmadığı ortaya çıktı. 

Golan Tepeleri'ndeki en az 5 bin yıllık Rujm el-Hiri, Hayaletler Çarkı diye de biliniyor. 

1968'de keşfedilen labirent benzeri yapının merkezinde yığılmış kayalar yer alıyor. Bunun etrafıysa bazalt taşlardan çok sayıda eşmerkezli çemberle çevrili. 

150 metre çapındaki bu devasa yapının inşa amacı uzun zamandır tartışılıyor. Bilim insanları, Hayaletler Çarkı'nın savunma kalesi veya önemli birinin mezarı olabileceği gibi teoriler öne sürüyor. 

Ancak "Doğu'nun Stonehenge'i" diye anılan yapının gözlemevi olduğu fikri diğerlerine kıyasla çok daha baskındı.

1998 tarihli bir çalışmada Rujm el-Hiri'nin, gündönümleri, ekinokslar, Sirius yıldızı ve diğer gökcisimlerinin konumuna göre hizalandığının bulunması bu teoriyi destekliyordu. 

Ancak İsrail'deki Tel Aviv ve Negev Ben-Gurion üniversitelerinden araştırmacılar bu teoriye büyük bir darbe vurdu.

Bulguları hakemli dergi Remote Sensing'de yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, Rujm el-Hiri'nin yer aldığı bölgedeki tektonik faaliyetlerin geçmişini inceledi. Araştırmacılar manyetik alanın kaya ve toprakta bıraktığı izleri de analiz etti.

Bilim insanları tektonik faaliyetler sonucu yapının yönünün zaman içinde değiştiği sonucuna vardı. Ekip makalede şöyle yazıyor:

Analizler, Rujm el-Hiri'nin bulunduğu alanın saat yönünün tersine döndüğünü ve ilk konumundan onlarca metre kaydığını ortaya koyuyor.

Araştırmacılar, duvarların ve girişlerin yönünün MÖ 4000-2000 dönemiyle aynı olmadığını ve bu nedenle yapının, gökcisimlerine göre hizalanmadığını söylüyor:

Rujm el-Hiri'nin bir gözlemevi olması muhtemel değil.

Araştırmacılar yapının inşaatının MÖ 4500'lerde başlamış olabileceğini fakat çeşitli bölümlerin MÖ 3600 ila 2300'de yeniden inşa edildiğini düşünüyor. Ayrıca sonraki yüzyıllarda da birkaç değişiklik yapılmış olması muhtemel.

Rujm el-Hiri'nin tam olarak hangi amaçla yapıldığının belirlenmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Yapının içinde çok az tarihi eser bulunması bilim insanlarının karşılaştığı en büyük zorluklardan biri.

Diğer yandan araştırmacılar bölgede pek çok şeyin keşfedilmeyi beklediğini düşünüyor. 

Independent Türkçe, Science Alert, IFLScience, Remote Sensing