İsrail Gazze'ye yardım girişini durdurdu... Hamas ucuz şantajı kınadı

Netanyahu hükümeti ABD'nin Ramazan ayında ateşkes önerisini desteklerken Hamas ikinci aşamada ısrar ediyor

Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısında görülüyor (Reuters)
Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısında görülüyor (Reuters)
TT

İsrail Gazze'ye yardım girişini durdurdu... Hamas ucuz şantajı kınadı

Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısında görülüyor (Reuters)
Gazze Şeridi'ne yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısında görülüyor (Reuters)

İsrail Başbakanlık ofisi Pazar günü, Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmasının ilk aşaması sona ererken Gazze'ye giren tüm insani yardımları durdurma kararı aldığını doğruladı.

İsrail yönetimi ateşkes konusundaki anlaşmazlığın devam etmesi halinde başka sonuçlar doğacağı tehdidinde bulunarak rehineler serbest bırakılmadan ateşkes olmayacağını belirtti.

Hamas ise Netanyahu'nun Gazze'ye insani yardım girişini durdurma kararını ucuz bir şantaj ve ateşkes anlaşmasına karşı bariz bir darbe olarak nitelendirdi ve bunu aynı zamanda bir savaş suçu olarak değerlendirdi.

Filistin hareketi, müzakerelerdeki arabulucuları ve uluslararası toplumu İsrail'e baskı yapmak ve Gazze'ye yönelik cezalandırıcı önlemleri durdurmak için harekete geçmeye çağırdı.

Pazar günü Hamas, İsrail ile 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasının uygulanmasını talep etti ve Nisan ortasına kadar ateşkes yapılmasını öngören ABD önerisinin İsrail başbakanı tarafından onaylanmasının “işgalin imzaladığı anlaşmalardan döndüğünün açık bir kanıtı” olduğunu söyledi.

Hamas liderlerinden  Mahmud Merdavi yaptığı açıklamada, "Bölgeyi istikrara kavuşturmanın ve mahkumları geri getirmenin tek yolu anlaşmanın uygulanmasını tamamlamaktır ... Kalıcı ateşkes müzakerelerini, kapsamlı geri çekilmeyi, yeniden inşayı ve ardından üzerinde mutabık kalınan bir anlaşma çerçevesinde mahkumların serbest bırakılmasını içeren ikinci aşamanın uygulanmasından başlayarak... Bu konuda ısrarcıyız ve bundan geri adım atmayacağız” dedi.

İsrail'in onayı

Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ofisinden Cumartesi günü yapılan açıklamaya göre İsrail, Gazze'deki ateşkesin Ramazan ayı ve Nisan ayında kutlanacak olan Hamursuz (Fısıh) Bayramı süresince uzatılması yönündeki ABD önerisini kabul etti.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada “İsrail, ABD Başkanlık Elçisi Steve Witkoff'un Mart sonunda sona erecek olan Ramazan ayı ve Nisan ortasında kutlanacak olan Hamursuz Bayramı süresince geçici ateşkes planını onaylıyor” denildi.

Açıklamaya göre, planın yürürlüğe girdiği ilk gün “canlı ve ölü esirlerin yarısı” serbest bırakılacak, geri kalan rehineler ise (canlı ya da ölü) “kalıcı bir ateşkes üzerinde anlaşmaya varılması halinde” serbest bırakılacak.

Netanyahu'nun ofisine göre Witkoff, Hamas ve İsrail'in pozisyonlarının hemen uzlaşılabilir olmadığı ve kalıcı ateşkes görüşmelerinin tamamlanması için daha fazla zamana ihtiyaç olduğu sonucuna vardıktan sonra bu öneriyi masaya koydu.

Açıklamada, Hamas'ın pozisyonunu değiştirmesi halinde İsrail'in Witkoff planının tüm detayları üzerinde derhal müzakerelere başlamaya hazır olduğu da belirtildi.

Birleşmiş Milletler Cumartesi günü, İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının son gününde Gazze Şeridi'nde yeni bir savaşın felaket olacağı uyarısında bulunurken, bir sonraki aşamanın henüz gerçekleşmemiş bir çözüme bağlı olduğu görülüyor.

Ateşkes 19 Ocak'ta başladı ve anlaşmanın üç aşamasından biri olan ilk aşaması 42 gün sürdü.

Bu aşamada Hamas ve diğer gruplar Gazze Şeridi'nde sekiz ceset ve 25 İsrailli esiri serbest bıraktı. Buna karşılık İsrail de serbest bırakılması gereken toplam 1.900 Filistinli tutukludan yaklaşık 1.700'nü hapishanelerinden salıverdi.

Anlaşma, Hamas'ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail'in güneyine düzenlediği saldırının ardından 15 aydan uzun bir süre önce patlak veren yıkıcı savaşın ardından yapıldı.



Kuşatma ve yıkıma rağmen Gazze büyük iftar sofralarına tanıklık ediyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta kurulan iftar sofrası (Şarku’l Avsat)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta kurulan iftar sofrası (Şarku’l Avsat)
TT

Kuşatma ve yıkıma rağmen Gazze büyük iftar sofralarına tanıklık ediyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta kurulan iftar sofrası (Şarku’l Avsat)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta kurulan iftar sofrası (Şarku’l Avsat)

Ramazan ayının ilk iki gününde Gazze Şeridi, ağırlıklı olarak evlerine yakın barınak veya çadırlarda yaşayan bölge sakinleri için kurulan büyük toplu iftar sofralarına tanık oldu.

Savaş ve yıkımın ağırlığı altında üst üste ikinci kez Ramazan Ayı’nda son derece zor koşullarla karşı karşıya kalan bölge sakinleri, iftar sofralarına yoğun katılım gösterdi.

Şarku’l Avsat muhabiri ilk gün, biri Refah'ın doğusundaki el-Cuneyne mahallesinde düzenlenen ve Türk hayır kurumlarının sponsor olduğu dört geniş kapsamlı iftar sofrasını gözlemledi. Kuveyt'ten kurumlar şehrin batısındaki Tel es-Sultan mahallesinde büyük bir sofraya sponsor olurken, Katar da Gazze şehrinin doğusundaki Şucaiyye mahallesinde benzer bir iftar düzenledi. Ürdün ise Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi'nin yanında büyük bir iftar sofrası kurdu.

Tüm bu bölgeler, İsrail güçlerinin saldırıları sonucu mahallelerin neredeyse tamamının yok edilmesinin ardından harap vaziyetteydi.

Her yaştan bireyin katıldığı sofralarda tabaklar çorba, pilav ve et ya da tavuklarla doluydu; bu manzara, savaşın ortasında gerçekleşen bir önceki yılın Ramazan'ında büyük ölçüde yoktu. Öyle ki bölge sakinleri uzun kuyruklarda beklemek ve sadece pirinç pilavı alabilmek için mücadele etmek zorundaydı.

fbgthnyju
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta kurulan iftar sofrasının etrafında enkaz yığınlarının üzerine yazılmış sloganlar gözüküyor. (Şarku’l Avsat)

Bu yılki Ramazan sofraları, yıkılan evlerin enkazı üzerine yazılmış Arapça ve İngilizce sloganlarla doluydu: ‘Gazze umuda oruç tutuyor’, ‘Ramazan bizi birleştiriyor’ ve oruç ayı boyunca Gazze'nin acı gerçekliğine atıfta bulunan diğer sloganlar…

Sloganlar işgale meydan okuma, toprağa tutunma, dini ritüellere sığınma ve yıkımın karanlığında bir ışık huzmesine tutunma mesajları taşıyordu.

Kayıp anılar

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'tan gelen ve Tel es-Sultan mahallesindeki sofrada orucunu açanlardan biri olan genç Naci Eslim, İsrail güçleri tarafından yıkılan evlerindeki aile yemeklerinin neşesinden iki yıldır mahrum kaldıklarını söyledi. Naci’ye iftar sofrasında annesi ve üç kız kardeşi de eşlik ediyordu.

Naci Şarku’l Avsat'a şunları söyledi: “Bu tür sofralar kaybettiğimiz güzel anıları geri getiriyor ve umarız zorlu yaşam koşullarında bize yardımcı olmak için çoğalarak devam ederler.”

Gençlik inisiyatifleri ve yerel hayır kurumları başka iftar sofraları da düzenlediler. Ancak ülkelere değil, iş adamları ve varlıklı bireylerin yardımlarına dayandıkları için bunlar sınırlı kaldı.

dvfgthy
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde düzenlenen toplu iftardan (Şarku’l Avsat)

Organizatörlerden Basim et-Tibi’nin söylediğine göre büyük sofralar, çeşitli ülkeler veya bu ülkelerdeki kuruluşlar tarafından desteklenen kurumların gözetiminde, her iftar veya benzeri hayır projesi için gereken para miktarını tahmin ederek ve ardından toptan fiyatlarla marketlerden mal satın alarak düzenleniyor.

Et-Tibi, bu sofraların önümüzdeki günlerde de vatandaşların iyi iftar yemekleri yemelerine yardımcı olmak için düzenleneceğini, özellikle de herkesin karşılayamayacağı pirinç, tavuk ve et içereceğini söyledi. Et-Tibi, bu sofraların savaştan büyük ölçüde etkilenen ve evleri yıkılan bölge sakinlerine yönelik olduğunu ifade etti.

Ortak sofraların aynı zamanda dini, milli ve sosyal mesajlar da taşıdığını ifade ederek, Filistinlilerin topraklarına bağlılıklarını ve onları yerlerinden etme girişimlerini reddettiklerini, ayrıca parçalama girişimlerine rağmen milli kimliklerine, merhametlerine ve sosyal uyumlarına bağlılıklarını vurguladığını söyledi.

Et-Tibi, Ramazan sofralarının iftarla sınırlı kalmayıp sahura da uzandığına, ayrıca güneş enerjisiyle çalışan tuzdan arındırma tesisleri ve Gazze'deki yaşamı iyileştirmeyi amaçlayan diğer projelere de dikkat çekti. Ancak bu umuda rağmen et-Tibi, savaşın yeniden başlaması halinde planlanan projelerin çoğunun durdurulabileceği endişesini de gizlemedi.