Trump'ın kongre konuşması sırasında açıklanmayan bir yerde kaldı... “Atanmış Hayatta Kalan” hakkında ne biliyoruz?

Gazi İşleri Bakanı Doug Collins (AP)
Gazi İşleri Bakanı Doug Collins (AP)
TT

Trump'ın kongre konuşması sırasında açıklanmayan bir yerde kaldı... “Atanmış Hayatta Kalan” hakkında ne biliyoruz?

Gazi İşleri Bakanı Doug Collins (AP)
Gazi İşleri Bakanı Doug Collins (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, salı akşamı Kongre üyelerine ve bir istisna dışında tüm başkanlık silsilesine hitaben bir konuşma yaptı. Her yıl hükümetin bir üyesi, felaket durumunda meclisin dışında oturacak olan “belirlenmiş kurtulan” olarak seçilir.

Şarku’l Avsat’ın CBS News'ten aktardığına göre belirlenen kişinin adı genellikle konuşmanın başlamasından kısa bir süre öncesine kadar ya da bazen konuşma başladıktan sonra bile kamuoyuna açıklanmaz.

2025'in “Belirlenmiş Hayatta Kalanı” Kim?

Beyaz Saray kaynakları konuşmadan kısa bir süre önce, Gazi İşleri Bakanı Doug Collins'in bu yılın atanmış hayatta kalanı olduğunu söyledi.

Gazi İşleri Bakanı olarak 4 Şubat'ta onaylanan Collins, Georgia'dan eski bir Temsilcidir. Gazi İşleri Bakanı genellikle başkanlık sıralamasında on yedinci sırada yer alır.

“Atanmış Kurtulan” nedir?

“Atanmış Kurtulan” felaket durumunda müdahale edebilecek bir liderin hazır olması için Kongre'nin ortak oturumuna katılmayan, halefiyet sırasındaki kişi için kullanılan gayri resmi isimdir.

Halefiyet sırası, ilk olarak Anayasa Madde II, Bölüm 1 ile tanımlanmıştır. Ancak 1947 tarihli Başkanlık Halefiyet Yasası, başkana bir şey olması ve görevlerini yerine getirememesi durumunda çalışacak bir listenin belirlenmesine bağlıdır.

Halefiyet sıralamasında ilk sırada Başkan Yardımcısı J.D. Vance yer alıyor. Başkan yardımcısından sonra ikinci sırada Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, üçüncü sırada Senatör Chuck Grassley, dördüncü sırada Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve beşinci sırada Hazine Bakanı Scott Besant yer almaktadır.

Veraset sırasındaki herkes genellikle Kongre'nin ortak oturumunda hazır bulunduğundan, hayatta kalan olarak belirlenen kişi uzak durmak üzere seçilir.

Veraset sırasının aksine, hayatta kalanların belirlenmesi Anayasa tarafından tanımlanan bir şey değildir. Uygulamanın 1950'lerdeki Soğuk Savaş sırasında başladığına inanılıyor, ancak 1981 yılına kadar resmi olarak hayatta kalan ilk kişinin, dönemin Eğitim Bakanı Terrell Bell'in adı verildi.

Atanmış Hayatta Kalan nasıl seçilir?

Süreç gizli olduğu için yönetimin hayatta kalan kişiyi nasıl seçtiği belli değil. Bu kişinin başkan olarak görev yapmaya uygun olması, yani ABD'de doğmuş ve en az 35 yaşında bir ABD vatandaşı olması gerekiyor. Yıllar içinde bu kriterleri karşılamayan birkaç kabine üyesi olmuştur; bunlar arasında şu anda Çek Cumhuriyeti olan yerde doğan eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright ve Almanya'da doğan Henry Kissinger da bulunmaktadır.

Geçmişte kimler 'Atanmış Hayatta Kalan' oldu?

Bir Atanmış Kurtulan genellikle hükümetin üyesidir, ancak Dışişleri, Savunma ve Hazine Bakanları hiçbir zaman seçilmemiştir. COVID-19 salgını sırasında yapılan ortak oturuma sadece 200 Kongre üyesi katıldığı için 2021'de Atanmış Kurtulan yoktu.

İşte son atanan hayatta kalanlar ve o sırada bulundukları pozisyonlar:

2024: Eğitim Bakanı Miguel Cardona.

2023: Çalışma Bakanı Marty Walsh.

2022: Ticaret Bakanı Gina Raimondo.

2021: Yok.

2020: İçişleri Bakanı David Bernhardt.

2019: Enerji Bakanı Rick Perry.



İsrail Lübnan'ın güneyinde ateş gücüyle tampon bölge oluşturuyor

Lübnan'ın güneyindeki Aitroun kasabasında onlarca kişinin cenaze töreni sırasında enkazın üstündeki Lübnanlılar (DPA)
Lübnan'ın güneyindeki Aitroun kasabasında onlarca kişinin cenaze töreni sırasında enkazın üstündeki Lübnanlılar (DPA)
TT

İsrail Lübnan'ın güneyinde ateş gücüyle tampon bölge oluşturuyor

Lübnan'ın güneyindeki Aitroun kasabasında onlarca kişinin cenaze töreni sırasında enkazın üstündeki Lübnanlılar (DPA)
Lübnan'ın güneyindeki Aitroun kasabasında onlarca kişinin cenaze töreni sırasında enkazın üstündeki Lübnanlılar (DPA)

İsrail'in Lübnan'ın güneyinde ateşkes anlaşmasını ihlal etmesi, sınır bölgesinde yaşayanların evlerine dönmelerini engelleyerek ateş gücüyle tampon bölge oluşturmaya çalıştığını gösterdi.

Lübnan'ın resmi haber ajansı NNA’nın haberine göre Hizbullah ile İsrail arasında üç aydan uzun bir süredir devam eden ateşkese rağmen İsrail askerlerinin dün Lübnan'ın güneyindeki Ras en-Nakura beldesinde bir araca düzenlediği saldırıda iki kişi yaralandı. NNA, İsrail insansız hava araçlarının (İHA) Ras en-Nakura'da, Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü’nün (UNIFIL) konuşlandığı bölgenin güneyindeki bir çöplük yakınlarında bir araca saldırı düzenlediğini, hurda ve metal toplayan iki kardeşin yaralandığını ve yaralıların hastaneye kaldırıldığını bildirdi.

Lübnan ordu güçleri ve siviller saldırının gerçekleştiği bölgeye gitmeye çalıştı, ancak İHA’lar bölgeye ulaşmalarını engellemek için bombalı saldırılar düzenlemeye başladı.

İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada Ras en-Nakura'da birkaç araca silah taşıyan bazı şüpheliler tespit ettik ve araçlardan birini hedef aldık” denildi.

Bu gelişmenin öncesinde İsrail ordusuü Hizbullah’a bağlı Rıdvan Gücü’nden bir askeri komutanın öldürüldüğünü duyurdu. Açıklamada, “Hava Kuvvetlerine ait bir savaş uçağı Lübnan'ın güneyindeki Kana bölgesine saldırarak Hizbullah'ın Rıdvan Gücü'nde deniz kuvvetleri komutanı olan ve İsrail’e ve vatandaşlarına karşı terörist faaliyetlerde bulunan terörist Kadir Haşim'i ortadan kaldırdı” ifadeleri yer aldı.

Hizbullah ve İsrail arasında bir yılı aşkın bir süre devam eden çatışmaların ardından taraflar arasında 27 Kasım'da ABD’nin arabuluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasına rağmen İsrail, Lübnan'ın güneyindeki ve doğusundaki çeşitli bölgelere saldırılar düzenlemeye devam ediyor. Tel Aviv, Hizbullah'ın mevzilerini ve tesislerini hedef aldığını ve örgütün savaştan sonra askeri olarak toparlanmasına izin vermeyeceğini birkaç kez açıkladı.

Ancak bu gelişmeler, İsrail'in sadece Hizbullah üyelerinin peşine düştüğünü değil, misyonunu sivilleri de kapsayacak ve geri dönmelerini engelleyecek şekilde genişlettiğini gösteriyor. Lübnan basını, İsrail ordusunun el-Asi mevzisinden Meys el-Cebel beldesinin güneydoğusundaki el-Cidar ve Derbu’l-Hurat bölgelerine doğru topçularla ve makineli tüfeklerle ateş açtığını bildirdi. Saldırıda bir sivil araç hasar gördü, ancak yaralanan olmadı.

İsrail’e ait bir İHA, Tel en-Nahas'tan Kefer Kila'ya giden yola Lübnan yönünde bir ses bombası bıraktı. Basında yer alan haberlere göre bir İsrail İHA’sı da Merceyun ovası, el-Kalia, Burc el-Meluk, el-Hiyam ve en-Nakura üzerinde çok düşük bir irtifada uçuşlar gerçekleştirdi.

dfrgth
Başbakan Nevvaf Selam, Lübnan'ın güneyindeki sınır kasabası el-Hiyam'da ordu komutanlarından birinin açıklamasını dinlerken (EPA)

Bu gelişmeler, İsrail ordusunun Lübnan sınır bölgesinde ateş açarak bir tampon bölge oluşturmaya çalıştığının işareti olarak görüldü. Bu durum Lübnanlı siyasi çevreler tarafından biliniyor. Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri de bir basın toplantısında bundan bahsetti. İsrail, halkın sınır bölgesine yaklaşmasını engelliyor. Sınırdaki köylerde ve kasabalarda bulunanları takip ediyor. İsrail İHA’ları bölgeden hiç ayrılmıyor, istediği zaman saldırılar düzenliyor ve ateş açıyor.

Taraflar arasında varılan ateşkes anlaşması uyarınca İsrail'in ordu güçlerini Lübnan'ın güneyinden çekmesi için tanınan sürenin 18 Şubat'ta dolmasına rağmen İsrail, Lübnan'ın güneyinde sınır boyunca beş stratejik noktada varlığını sürdürerek Lübnan'ın sınır kasabalarını ve İsrail tarafındaki ilgili bölgeleri ‘acil bir tehdit olmadığından’ emin olmak için kontrol altında tutmaya devam ediyor. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Lübnan sınırı boyunca uzanan tampon bölgede ‘süresiz olarak kalacağını’ ve buradaki ‘duruma bağlı olarak’ konuşlandıklarını vurguladı.