Trump Rusya'ya müzakereci gönderiyor

Putin "ateşkes ayrıntılarını" beklerken Kursk'taki güçlerini denetledi

Putin, Myanmar Ordu Komutanı Min Aung Hlaing ile 4 Mart'ta Moskova'da yaptığı görüşme sırasında şeref kıtasının önünde yürüyor (Reuters)
Putin, Myanmar Ordu Komutanı Min Aung Hlaing ile 4 Mart'ta Moskova'da yaptığı görüşme sırasında şeref kıtasının önünde yürüyor (Reuters)
TT

Trump Rusya'ya müzakereci gönderiyor

Putin, Myanmar Ordu Komutanı Min Aung Hlaing ile 4 Mart'ta Moskova'da yaptığı görüşme sırasında şeref kıtasının önünde yürüyor (Reuters)
Putin, Myanmar Ordu Komutanı Min Aung Hlaing ile 4 Mart'ta Moskova'da yaptığı görüşme sırasında şeref kıtasının önünde yürüyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, Kiev'in salı günü Cidde'de yapılan görüşmelerde öneriyi kabul etmesinin arifesinde, Washington'un Moskova'yı Ukrayna'da 30 günlük ateşkes önerisini kabul etmeye çağırması üzerine ABD'li müzakerecilerin “derhal” Rusya'ya gideceğini duyurdu.

Rusya Başkanlık Sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya ve ABD'nin birkaç gün içinde ikili temaslarda bulunmayı planladıklarını açıkladı. Moskova, iki tarafın Cidde toplantısının sonuçları ışığında bir sonraki adımları müzakere etmesini ve özellikle önerilen ateşkesin ayrıntılarını bekliyor. Peskov ülkesinin, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Walz'ın “Suudi Arabistan'daki müzakerelerin detayları hakkında Moskova'yı bilgilendireceğini” varsaydığını söyledi.

Ukrayna güçleri ağustos ayında Kursk bölgesinde zorlukla kazandıkları mevzileri kaybetmenin eşiğindeyken Moskova Rusya'nın batısında askeri olarak bastırıyor. Devlet Başkanı Vladimir Putin dün üniformasıyla Kursk'taki birliklerini denetledi ve askerlere bölgenin geri alınmasını tamamlamaları çağrısında bulundu. Bu gelişme, her iki taraftan da Kiev güçlerinin Kursk'tan çekilmekte olduğunu teyit eden askeri ve medya raporlarının ardından geldi.



BM, İsrail'i Gazze'de soykırım ve cinsel şiddet eylemleri gerçekleştirmekle suçluyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail saldırısı sonucu yıkılan evlerin yıkıntıları arasında oturan Filistinli çocuklar (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail saldırısı sonucu yıkılan evlerin yıkıntıları arasında oturan Filistinli çocuklar (Reuters)
TT

BM, İsrail'i Gazze'de soykırım ve cinsel şiddet eylemleri gerçekleştirmekle suçluyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail saldırısı sonucu yıkılan evlerin yıkıntıları arasında oturan Filistinli çocuklar (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail saldırısı sonucu yıkılan evlerin yıkıntıları arasında oturan Filistinli çocuklar (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları bugün yayınladıkları yeni bir raporda, İsrail'in Filistinlilere karşı ‘soykırım eylemleri’ gerçekleştirdiğini, Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında kadın sağlık tesislerini sistematik olarak tahrip ettiğini ve cinsel şiddeti bir savaş stratejisi olarak kullandığını bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre İsrail'in Cenevre'deki BM Daimî Temsilciliği raporda yer alan suçlamaları temelsiz, önyargılı ve inandırıcılıktan yoksun olarak nitelendirdi.

Doğu Kudüs ve İsrail dahil olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarına ilişkin BM Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu uzmanları tarafından hazırlanan raporda, “İsrail makamları, Roma Tüzüğü ve Soykırım Sözleşmesi'ndeki maddelerden biri olan doğumları engellemeye yönelik tedbirler uygulamak da dahil olmak üzere, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin üreme kapasitesini kısmen yok etti” denildi.

Komisyon, bu tedbirlerin, tıbbi malzemelere erişimin kısıtlanması nedeniyle yaşanan yüksek sayıdaki anne ölümleriyle birleştiğinde, insanlığa karşı işlenen bir suç olan imha suçu anlamına geldiğini belirtti.

Raporda İsrail güçleri, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas öncülüğünde İsrail'in güneyine düzenlenen saldırının ardından Filistinlileri cezalandırmak için standart operasyon prosedürlerinin bir parçası olarak zorla çıplak bırakma ve cinsel saldırı uygulamakla suçlandı. İsrail ise bu suçlamaları reddetti.

Cenevre'deki BM Daimî Temsilciliği'nden yapılan açıklamada, İsrail ordusunun ‘bu tür suçları yasaklayan açık talimat ve politikalara sahip olduğu’ belirtilerek, yürütülen inceleme süreçlerinin uluslararası standartlarla uyumlu olduğu ifade edildi.

Komisyon tarafından Haziran 2024'te yayınlanan bir önceki raporda, Hamas ve diğer Filistinli silahlı gruplar 7 Ekim saldırısı sırasında işkence ve aşağılayıcı muamele de dahil olmak üzere ciddi hak ihlallerinde bulunmakla suçlanmıştı.

İsrail, Soykırım Sözleşmesi’nin imzacılarından biridir. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Ocak 2024'te İsrail’e, Hamas'a karşı savaş sırasında soykırım eylemlerini önlemek için harekete geçmesi talimatı verdi.

Ancak İsrail, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) soykırım ve insanlığa karşı suçları içeren bireysel ceza davalarında yargı yetkisi veren Roma Tüzüğü'ne taraf değil.

Güney Afrika, İsrail'i Gazze Şeridi'ndeki eylemleri nedeniyle soykırımla suçlayan bir davayı UAD’a taşımıştı.

İsrail verilerine göre, Hamas liderliğindeki güçlerin 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyine düzenlediği sınır ötesi saldırı bin 200 kişinin ölümüne ve 251 kişinin esir alınmasına neden oldu.

Saldırının ardından Gazze Şeridi'nde savaş başladı. Filistinli sağlık yetkilileri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik askerî harekâtının 48 binden fazla kişinin ölümüne yol açtığını belirtiyor.