Husiler: ABD'nin Yemen'e yönelik saldırganlığı haksızcahttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5122425-husiler-abdnin-yemene-y%C3%B6nelik-sald%C4%B1rganl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-haks%C4%B1zca
Husiler: ABD'nin Yemen'e yönelik saldırganlığı haksızca
Husi destekçileri 11 Mart 2025 tarihinde Sana'da silah kaldırdı. (Reuters)
Yemen'deki Husilerin siyasi büro üyesi Muhammed el-Buhayti, ABD'nin Yemen'e yönelik saldırıya müdahil olmasının ‘haksız’ olduğunu ve Husilerin gerilime gerilimle karşılık vereceğini söyledi.
El-Buhayti X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Siyonist varlık ateşkes anlaşmasına uymadı. Bu nedenle deniz operasyonlarımız sadece Gazze Şeridi üzerindeki kuşatmayı kaldırmak amacıyla İsrail’i hedef alıyor. Bu ahlaki ve insani bir tutumdur. Diğer yandan ABD'nin Yemen'e yönelik saldırganlığa katılımı haksızdır ve bir yanıtla sonuçlanacaktır. Gerilime gerilimle karşılık vereceğiz ve ilk adım en karanlığı olacak.”
Husi medya kuruluşları dün Sana'da bir yerleşim bölgesini hedef alan hava saldırılarında ilk belirlemelere göre 15 sivilin öldüğünü ve 15 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Al-Masirah TV, sivil savunma ekiplerinin vurulan bölgede çalışmalarını sürdürdüğünü ve çok sayıda konutun hasar gördüğünü söyledi.
Kanal, Husilerin siyasi bürosunun “Saldırı cevapsız kalmayacak. Silahlı kuvvetlerimiz gerilimi gerilimle karşılamaya hazır” açıklamasını aktardı.
Husi Sözcüsü Muhammed Abdusselam X platformunda örgütün ‘saldırganlığa’ karşılık vereceğini doğruladı ve güçlerinin tamamen hazırlıklı olduğunu belirtti.
Saldırganlığın Husileri Gazze'yi desteklemeye devam etmekten caydırmayacağını ifade eden Abdusselam, ABD Başkanı Donald Trump'ın Husilerin Babu’l Mendeb Boğazı'nda uluslararası seyrüsefer için tehdit oluşturduğu iddiasının doğru olmadığını vurguladı.
Abdusselam, “Tarafımızdan ilan edilen deniz ablukası, Gazze'ye insani yardım ulaştırılana kadar sadece İsrail seyrüseferiyle sınırlıdır” dedi.
ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, orduya Yemen'deki Husilere karşı kararlı ve güçlü bir askeri operasyon başlatma emri verdiğini belirtti.
Söz konusu saldırılar, İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukaya karşılık olarak Husilerin Yemen açıklarında İsrail gemilerine yönelik saldırılarını yeniden başlattığını duyurmasından günler sonra geldi.
İran destekli Husilerin saldırıları, İsrail ile Hamas arasında ocak ayında yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasından bu yana durmuştu.
Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kenti sakinleri, bombardımandan korunmak için kendi elleriyle kazdıkları sığınaklara giriyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5122538-sudan%C4%B1n-ku%C5%9Fatma-alt%C4%B1ndaki-el-fa%C5%9Fir-kenti-sakinleri-bombard%C4%B1mandan-korunmak
Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kenti sakinleri, bombardımandan korunmak için kendi elleriyle kazdıkları sığınaklara giriyor
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'de çatışmaların yol açtığı yıkımdan (Arşiv - AFP)
Nefise Malik, Sudan'ın batı Darfur bölgesinde kuşatma altındaki el-Faşir kentine yağan top mermilerinden korumak için beş çocuğunu dar bir sığınakta kucaklıyor.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre bu küçük sığınağın girişi evinin yanına kazılmış ve tahta ve demir parçalarıyla güçlendirilmiş. Kum torbaları ise mermi parçalarından korunmak için açıklığı çevreliyor.
El-Faşir'de toprak altına yapılmış bir sığınağın girişi (AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir, ordu ve müttefik silahlı gruplar tarafından kontrol edilen müstahkem bir bölge ve Darfur bölgesinde Nisan 2023'ten bu yana orduyla savaşan Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) kontrolü dışında kalan tek büyük şehir.
Binlerce bölge sakini kendilerini topçu ateşinden ve insansız hava araçlarından (İHA) korumak için evlerin, dükkanların ve hatta hastanelerin altına aceleyle sığınaklar kazmak zorunda kaldı.
Evlad er-Rif mahallesinde yaşayan 54 yaşındaki Muhammed İbrahim, Mayıs 2024'teki kuşatmanın başlangıcında yatakların altına saklanmanın yeterli olacağını düşünmüştü. Muhammed, “Bazı evlere isabet eden bombalar sonucu komşularımızı kaybettik ve sesler çocukları panikletiyor” dedi. Ailesini korumaya kararlı olan Muhammed, bahçesine bir sığınak kazdı.
Yale Üniversitesi laboratuarı bombardıman, yangınlar ve hava saldırıları nedeniyle el-Faşir kentinde ‘yoğun hasar’ tespit etti. Kentteki pazarlar neredeyse terk edilmiş durumda, aileler yiyecekleri karneyle alıyor ve hastaneler faaliyetlerini yeraltına taşıdı.
El-Faşir'deki bir ev ve önündeki sığınak (AFP)
Şehirdeki son faal sağlık tesislerinden biri olan Suudi Hastanesi'nde personel ekim ayında bir sığınak kazdı. Bombardıman başladığında cerrahlar hastaları sığınağa taşıdı. AFP'ye isminin açıklanmaması koşuluyla konuşan bir doktor, “Bombardımanın ortasında burayı telefonlarımızdan aydınlattığımız bir ameliyathane olarak kullanıyoruz. Her patlama sığınağı ve ekipmanları sarsıyor; bu sinir bozucu oluyor” dedi.
18. yüzyılda kurulan el-Faşir, Darfur Sultanlığı'nın başkentiydi. Bugün şehir stratejik bir öneme sahip. Eğer HDK şehri ele geçirirse, Darfur'un tamamı üzerindeki kontrolünü tamamlayacak ve doğu ve kuzey Sudan'ı kontrol eden orduya karşı güçlü bir konumda olacak.
‘Varoluşsal bir tehdit’
El-Faşir'de ordu için yerel halkın, özellikle de bölgesel ticaret ve siyasette aktif olan ve HDK'nin elinde etnik şiddete maruz kalan Zaghawa kabilesinin desteği hayati önem taşıyor. Darfur Valisi Minni Minawi ve Maliye Bakanı Cibril İbrahim de dahil olmak üzere bu kabileden isimler savaşın başında tarafsız kalarak şehrin savunulmasına destek verdiler.
Sudan'ın Kuzey Darfur bölgesindeki el-Faşir yakınlarında yerlerinden edilmiş insanların kaldığı Zemzem Kampı’ndaki kadın ve çocuklar (Arşiv - Reuters)
Sudanlı siyasi analist Hulud Hayr, “El-Faşir'in düşmesi Zaghawa için varoluşsal bir tehdit. Şehrin kontrolünü ele geçirirlerse HDK'nin tarafsızlıklarını terk ettikleri için kendilerine misilleme yapacağından korkuyorlar. Ancak ordu ve müttefikleri bir ikilemle karşı karşıya: Ya yüksek bir maliyetle şehri ellerinde tutacaklar ya da stratejik bir kaleden vazgeçecekler. Bu karmaşık bir durum. Şehri elde tutmak kaynakları tüketiyor ama kaybetmek felaket olur” değerlendirmesinde bulundu.
‘Kayıp bir nesil’
El-Faşir’de siviller açlıktan ölüyor ve şehir kıtlığın eşiğinde. Tüccar Ahmed Süleyman, “Mal taşımak neredeyse imkânsız hale geldi. Risk alsanız bile, kontrol noktalarında rüşvet ödemek zorundasınız, bu da fiyatları yükseltiyor ve çoğu sivil kaynaklara ulaşmakta yoksun” şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler (BM), el-Faşir çevresinde yerinden edilmiş insanların kaldığı üç kampta kıtlık ilan etti. Kıtlığın mayıs ayına kadar el-Faşir de dahil olmak üzere beş bölgeye daha yayılması bekleniyor.
El-Faşir'in eteklerindeki Zemzem Kampı’nda su taşıyan iki kız (AP)
BM tahminlerine göre Kuzey Darfur'da yaklaşık iki milyon insan ciddi gıda güvensizliği ile karşı karşıya ve 320 bin kişi halihazırda kıtlık çekiyor. Yardım neredeyse yok denecek kadar az ve kalan az sayıdaki insani yardım kuruluşu da HDK’nin saldırıları karşısında faaliyetlerini askıya almak zorunda kaldı.
Dünya Gıda Programı (WFP) İletişim Sorumlusu Leni Kinzli şunları söyledi: “Yardım kesintileri devam ederse, sonuçları felaket olacak. Kayıp bir nesille karşı karşıyayız. Çocukların maruz kaldığı kronik yetersiz beslenmenin yaşamları üzerinde uzun vadeli etkileri olacak ve iyileşmeleri on yıllar alacak.”