Duyuru sahnede yapıldı: Gişe canavarı seriye 4. film geliyor

Sihirbazlar Çetesi, bir grup sihirbazın performanslarını ve aldatma becerilerini kullanarak yozlaşmış milyarderleri soyup paralarını izleyicilerine vermeleri etrafında dönüyor (Lionsgate)
Sihirbazlar Çetesi, bir grup sihirbazın performanslarını ve aldatma becerilerini kullanarak yozlaşmış milyarderleri soyup paralarını izleyicilerine vermeleri etrafında dönüyor (Lionsgate)
TT

Duyuru sahnede yapıldı: Gişe canavarı seriye 4. film geliyor

Sihirbazlar Çetesi, bir grup sihirbazın performanslarını ve aldatma becerilerini kullanarak yozlaşmış milyarderleri soyup paralarını izleyicilerine vermeleri etrafında dönüyor (Lionsgate)
Sihirbazlar Çetesi, bir grup sihirbazın performanslarını ve aldatma becerilerini kullanarak yozlaşmış milyarderleri soyup paralarını izleyicilerine vermeleri etrafında dönüyor (Lionsgate)

Amerikalı yönetmen Ruben Fleischer, Sihirbazlar Çetesi (Now You See Me) serisine geri dönüyor. Deadline'ın aktardığına göre 4. film için çalışmalar başladı.

Üçüncü filmin adı da belli oldu

Duyuru, Lionsgate Motion Picture Group'un başkanı Adam Fogelson tarafından CinemaCon sahnesinde yapıldı. 50 yaşındaki Fleischer'ın yönettiği ve 14 Kasım'da vizyona girmesi planlanan üçüncü filmin resmi adı da belli oldu: Now You See Me: Now You Don't.

Sihirbazlar Çetesi serisi dünya çapında 687 milyon dolar gişe hasılatı elde etti. İlk iki filmde Jesse Eisenberg, Woody Harrelson, Isla Fisher, Dave Franco ve Morgan Freeman gibi isimler yer alırken, üçüncü filmde Justice Smith, Dominic Sessa ve Ariana Greenblatt yeni nesil illüzyonistler olarak seriye katılıyor. Ayrıca Oscar adayı aktris Rosamund Pike da üçüncü filmin kadrosunda yer alıyor.

Serinin tüm filmlerinin yapımcılığını üstlenen ve geliştirilmesinde önemli rol oynayan Bobby Cohen, bu yeni yapımda da Alex Kurtzman'la birlikte yapımcı olarak geri dönüyor. Meredith Wieck ise projeyi Lionsgate adına yürütecek.

"Her açıdan çıtayı yükseltti"

Fogelson, "Ruben, bu seriden beklenen tüm sürprizleri, akıl oyunlarını ve göz aldanmalarını başarıyla sunarken aynı zamanda her açıdan çıtayı yükseltti. Seyircilerin üçüncü filmde neler yaptığını görmesi için sabırsızlanıyoruz ve onun bizimle sihrine devam edecek olmasından dolayı çok mutluyuz" dedi.

Fleischer ise, "Serinin üçüncü filmini yönetmek, kariyerimde en keyif aldığım işlerden biri oldu" diyerek ekledi:

Bu filmde iki favori unsurum birleşiyor: Soygun filmleri ve illüzyon. Üstelik bu inanılmaz oyuncu kadrosuyla çalışmak gerçekten büyüleyiciydi. Elbette devam etmek istiyorum.

Fleischer, üçüncü filmde Jesse Eisenberg ve Woody Harrelson'la yeniden bir araya geliyor. Üçlü, yönetmenin ilk filmi Zombieland'de birlikte çalışmış ve film gişede büyük başarı yakalayarak kült bir klasiğe dönüşmüştü.

"Her kaybolan şey bir gün yeniden ortaya çıkar"

Üçüncü filme ilk bakışın sunulduğu CinemaCon sahnesinde Eisenberg, sözlerine "Geri dönmek harika" diyerek başladı: 

Sihir dünyasında her kaybolan şey bir gün yeniden ortaya çıkar.

Bu kez, iki nesil illüzyonist güçlerini birleştirerek, elmasları savaş ağalarına satan kara para aklayıcılarını alt etmek için harekete geçiyor. 

Her yıl sinema salonu işletmecileri ve Hollywood stüdyolarını bir araya getiren bir etkinlik olan CinemaCon, bu yıl 31 Mart - 3 Nisan tarihlerinde gerçekleşiyor. 
Independent Türkçe, Deadline, Variety



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience