Korku serisine 14 yıl sonra yeni halka: En iyisi olabilir

25 yaşındaki Brec Bassinger, ilk olarak 2013-2014'te ekranlara gelen Nickelodeon dizisi The Haunted Hathaways'deki Emma rolüyle dikkatleri üzerine çekti (Warner Bros. Pictures)
25 yaşındaki Brec Bassinger, ilk olarak 2013-2014'te ekranlara gelen Nickelodeon dizisi The Haunted Hathaways'deki Emma rolüyle dikkatleri üzerine çekti (Warner Bros. Pictures)
TT

Korku serisine 14 yıl sonra yeni halka: En iyisi olabilir

25 yaşındaki Brec Bassinger, ilk olarak 2013-2014'te ekranlara gelen Nickelodeon dizisi The Haunted Hathaways'deki Emma rolüyle dikkatleri üzerine çekti (Warner Bros. Pictures)
25 yaşındaki Brec Bassinger, ilk olarak 2013-2014'te ekranlara gelen Nickelodeon dizisi The Haunted Hathaways'deki Emma rolüyle dikkatleri üzerine çekti (Warner Bros. Pictures)

Korku türünün sevilen serisi, Son Durak: Kan Bağı'yla (Final Destination: Bloodlines) 14 yıl aradan sonra geri dönüyor. 

Ölüm, yeni kurbanlarını avlamak için bu kez serinin yeni halkasıyla sahneye çıkıyor. Film vizyona girmeden önce şanslı birkaç izleyici, Kan Bağı'nı erkenden izleme fırsatı buldu ve ilk tepkiler sosyal medyada hızla yayılmaya başladı.

"Gerilim, kara mizah ve kaos"

Yeni devam filmi için yapılan yorumlar son derece olumlu. Seyirciler korku filmini "zekice" ve "çılgın, acımasız ölümlerle dolu" diye nitelendiriyor.

Son Durak serisinin 6. filmi, Kaitlyn Santa Juana'nın canlandırdığı baş karakter Stefanie'yi takip ediyor. Stefanie, bir apartmanın çöküşüne dair tekrarlayan kabuslar görmeye başlıyor. Kısa süre içinde büyükannesinin de yıllar önce benzer görüntüler gördüğünü ve bu sayede birçok insanın hayatını kurtardığını öğreniyor. Stefanie, ailesini kaçınılmaz gibi görünen korkunç sondan kurtarmak ve kendi kehanetinin kaynağını bulmak için memleketine geri dönüyor.

Variety ve The AV Club yazarı Courtney Howard, film için "Sıçrama dolu bir şölen! Eğlenceli, ürkütücü ve kan gölüne dönen ölüm tuzaklarıyla dolu bir kabus fabrikası. Gerilim, kara mizah ve bol kanlı kaos harika dengelenmiş. Serinin favorilerinden biri olmaya aday" yorumunu yaptı.

"İkinci filmden sonra en iyisi"

Slash Film'den Bill Bria, Kan Bağı'nı "Son Durak 2'den bu yana en iyi film" diye tanımladı ve ekledi: 

Kanlı bir korku senfonisi gibi. Zach Lipovsky ve Adam B. Stein, tonu kusursuz yakalamış. Ölümler çılgın ve acımasız. Ayrıca Tony Todd'a yapılan dokunaklı bir veda. Ölmeden önce izleyin!

Novastream'den Nick L'Barrow ise filmi, "Edepsiz, çılgın ve çok eğlenceli. Ölümün takip etmesiyle yaşanan delilik, karakter dinamiklerine ve mizahına yansıyor ama en önemlisi, bol bol kanlı ölüm sahnesi var. Korku delileri için biçilmiş kaftan" diye tanımladı.

"Muhteşem bir saygı duruşu"

That Hashtag Show'dan Junior Fett, film için, "Vay be! Tam bir kanlı eğlence! İnanılmaz ölüm sahneleri ve mide kaldıran anlarla dolu. Arkadaşlarla izlenecek türden. Ve Tony Todd'a muhteşem bir saygı duruşu" yorumunu yaptı.

The Direct'ten Russ Milheim, "Kan bağı tam anlamıyla delirmiş! Serideki ölüm sahneleri bu filmle bambaşka bir seviyeye çıkıyor" diyerek ekledi: 

Aile teması ve filmdeki özgün hikaye gidişatı, hem yeni izleyicileri hem de eski hayranları fazlasıyla memnun edecek.

Filmin kadrosunda ayrıca Brec Bassinger, Teo Briones, Richard Harmon ve Anna Lore gibi isimler yer alıyor.

Final Destination: Bloodlines, Türkiye'de 16 Mayıs'ta vizyona girecek.

Independent Türkçe, Digital Spy, GamesRadar



Fransa'da ruh sağlığı, sahte terapistlerin yeni üreme alanı haline geldi

Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
TT

Fransa'da ruh sağlığı, sahte terapistlerin yeni üreme alanı haline geldi

Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)

Fransız basın ajansına göre, “psikolog” veya “psikolojik danışman” gibi unvanlarla kendilerini tanıtan kişiler, artan talep ve düzenlemelerin eksikliğini fırsat bilerek Fransa'nın ruh sağlığı sektörünü istila ediyor ve bu durum büyük riskler doğuruyor.

“Bu tedavi hayatımı mahvetti”... 25 yaşındaki Marie (gerçek adı değil), durumunu bu sözlerle anlatıyor. Cinsel yaşamını etkileyen psikolojik sorunları olan bu genç kadın, gittiği fizik tedavi uzmanının tavsiyesi üzerine “kadınların bedenlerini geri kazanmalarına yardımcı olan” bir tedaviye yönlendirildi.

Sonuncusu, bir sujufoloji uzmanı (psikolojik bozuklukların tedavisinde nefes, hareket ve görselleştirme tekniklerini kullanan bilim dalı) ve hipnoz uyguluyor. İkinci seansta, Marie'nin zihninde garip bir görüntü belirdi: Kendisi iki yaşında iken dedesinin vücuduna dokunduğunu hayal etti.

 “Tamamen şoke oldum. Ona bunun ne anlama geldiğini sordum, o da ‘Sen ensestin kurbanısın, buna hiç şüphe yok’ diye cevap verdi.”

Bir başka seansta, terapist Mary'nin “ruhlarla iletişim kurma yeteneği” olduğunu söyledi. Mary, sujufoloji uzmanı ile ilişkisini kesti ve “bu teşhisle” yalnız başına yoluna devam etti.

Sekiz ay sonra her şeyini kaybettiğini anlayınca bir psikiyatriste başvurdu. Mary şöyle diyor: "Hemen sinirlendi ve bana, 'Hipnoz gerçek bir bilim değil! Beynin sana sahte anılar gönderebilir, bu yüzden çok dikkatli olmalısın” dedi.

Mary, kapsamlı bir takip sonucunda, uydurulmuş sahte anıların harekete geçirilmesinin kurbanı olduğuna inanmaya başladı.

Mivelodis, son yıllarda çok sayıda benzer vaka bildirimi aldıktan sonra, son raporunda, sahte anıların karmaşık bir kavram olduğunu ve bunların “uygunsuz hatta sapkın” olabilecek tedavilerden kaynaklandığı konusunda uyarıda bulundu.

Mary, “Ona çok kızgınım. Beni uyarmalıydı” dedi.

3 bin 900 Euro’ya destek               

Mivelodis,"Zayıf bir şekilde düzenlenen ruh sağlığı alanındaki artan endişelerden" söz etti.

Fransız İçişleri Bakanlığı'na bağlı kuruluşa göre ruh sağlığı “hızla genişleyen bir pazar haline geldi ve bu pazarda, ciddi psikolojik hasara yol açabilecek denetimsiz psikoterapi yöntemlerine başvuran danışmanlar veya koçlara yaygın olarak güveniliyor”.

Ruh sağlığı, “Kovid” salgınıyla birlikte sahte bilim uzmanlarının tercih ettiği bir alan haline geldi.

Ruhsal bozukluklar konusunda uzmanlaşmış bir halk sağlığı doktoru olan Michael Worms-Irminger, “Profesyonel ve eğlence kanallarında çok sayıda insan, herhangi bir eğitim almadan yapılandırılmış psikoterapi gibi tedaviler sunarak ruhsal sağlık sorunlarını tedavi edebildiğini iddia ediyor” diyor.

Kimisi kaygı ve dikkat eksikliği bozukluklarını tedavi ettiğini iddia ederken, kimisi otizm, şizofreni veya bipolar bozukluğu tedavi ediyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Mivelodis’in başkanı Donatien Le Vaillant yaptığı açıklamada, örgütün "ağır metalleri vücuttan uzaklaştırarak detoks etkisi sağladığını iddia eden besin takviyeleri, esrar veya şelasyon protokolleri" ( vücuttaki toksik metal ve kimyasalların uygun bir “şelatör” ile bağlanarak dokulardan sökülmesi, böbrek ve karaciğer yoluyla vücuttan uzaklaştırılması işlemi) gibi alternatif tedavi seçeneklerine dayalı "son 10 yılda otizm vakalarında iki katına çıkan bildirimlerin" olduğunu belirtti.

Mivelodis'in 2022-2024 yılları arasında aldığı bildirimlerin en büyük kısmını sağlık ve refah oluşturdu (%37) ve vakaların yüzde 80'i sağlık çalışanı olmayan kişileri içeriyordu.

Son zamanlarda, annelerin yorgunluğunu istismar eden ve genç, bitkin anneleri hedef alan yeni bir ticaret ortaya çıktı.

Mivelodis, “sahte koç” vakasından bahsediyor. Bu koçlar, “aşırı duyarlı” olarak teşhis edilen “kırılgan ve depresif” anneleri, 3 bin 900 avro karşılığında internet üzerinden destek almaları için kandırıyor.

'Çok fazla kafa karışıklığı var'

Kendini psikoterapist olarak tanımlayan bu kişilerin işleri, devlet tarafından tanınan ünvanların düzenlenmemesi nedeniyle gelişiyor; yalnızca psikolog, psikiyatrist ve psikoterapist ünvanları korunuyor.

Le Vaillant, "Herkes kendine koç veya danışman diyebilir" diyor. "Yasa kapsamında değil ama çok fazla kafa karışıklığına yol açıyor."

Michael Worms-Irminger, bu isimlerin "psikolojiyle meşru bir bağlantıya işaret ettiğini" belirtiyor.

Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Bakanlık Temsilcisi Frank Bellevier, sağlık otoritelerinin, insanların bu uygulamalara başvurmasına yol açan "cehalet" ile mücadele etmek için "etkili bir şekilde iletişim kurmaya" devam etmeleri gerektiğine inanıyor.

Eski yargıç ve Tarikat Mağdurları ve Aileleri Ulusal Savunma Birliği Başkanı Catherine Katz, “Spiritüel liderlerin folklorik imajından kurtulmalıyız” diyor. Katz, “Günümüzün spiritüel liderleri sınırsız bir hayal gücüne sahip” diye ekliyor.

Mikael Worms Erminiger, tıbbi çölleşmenin “her türden koç”ların işine yarayabileceğini, “pahalı” psikolojik bakım için “bekleme sürelerinin” “korkutucu” boyutlara ulaşabileceğini belirtiyor.